menfi tespit davalarında vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin icraya konulması

sayın meslektaşlarım bir kamu kurumuna karşı açtığım 2000TL değerindeki menfi tespit davasını kazandım.Dava sonunda 500TL vekalet ücretine hak kazandım ve tabi yargılama giderleri de karşıya yüklendi.Gerekçeli karar da yazıldıktan hemen sonra icra takibi başlattım.Burada çıkan vekalet ücretini talep etmemiştim.burda talep edilmeden kazanılan vekalet üctreti temyiz aşamasında hükmün bozulmasına neden olur mu?Ayrıca hüküm kesinleşmeden vekalet ücreti icraya konulabilir mi?

Sevgili meslektaşım, vekille takip edilen davalarda ayrıca talep edilmemişse bile, AAÜT'ne göre belirlenecek vekalet ücretine re'sen hükmedilmesi gereklidir. Çünkü vekalet ücreti de yargılama giderlerindendir. Tabii siz mahkemede açıkça yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediğinizi beyan ederseniz o zaman mahkeme, bu yönde karar verilmesine yer olmadığına dair karar verecektir.
Sonuç olarak, sizin durumunuzda herhangi bir sıkıntı olmayıp, verilen mahkeme kararı bu sebeple bozulmaz.

Cevabınız için teşekkür ederim.ilamın kesinleşmeden icraya konulması ile ilgili neler söyleyebiliriz.ilamın kesinleşmeden icraya konulamayacağı ile ilgili kararlar var.ancak kanunda kesinleşmeden icraya konulabilcek hükümler arasında menfi tespit davaları vaya tespit hükmü içeren davalar ok.İİK72/5 icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasından bahsediyor.ilamın kesinleşmemesi icra takibini nasıl etkiler.

Menfi tespit davalarına ilişkin ilamlar kesinleşmedikçe icra olunamayacak kararlardandır. Bu nedenle borçlunun başvurusu üzerine İcra Mahkemesi takibi iptal edebilir.

Peki sayın meslektaşım hakimin takibi iptali yerine kesinleşene kadar durdurmasını talep etmeniz halinde ne olacaktır?
zira icra dairesi kesinleşmeyi kontrol etmekle mükellef.

menfi tespit davalarının hepsi mi kesinleşmeden icra olunamıyor.benim araştırdığım kadarıyla menfi tespit davası,alacaklının icra takibi başladıktan sonra borçlu tarafından kazanılır ve borçlu lehine tazminat çıkarsa bu ilam kesinleşmeden icra olunamıyor.burda davanın kazanılmasıyla takip duruyor;kesinleşmesiyle de icra iade oluyor yani iptal oluyor.Bu kural bütün menfi tespit davaları için geçerli mi acaba?yani icra takibi yapılmadan ve borçlu lehine tazminata hükmedilmeden açılan ve kazanılan menfi tespit davalarının kesinleşmesine gerek olmadığını düşünüyorum.

Sayın meslektaşlarım,
Benim de bu konuyla alakalı bir sorum var. Müvekkil Şirket aleyhine başlatılan senede dayalı icra takibinden sonra menfi tespit davası açmıştık.Dava süresince teminat karşılığında icra takibi duruyordu. Davayı kazandık ancak karar henüz kesinleşmedi.Tespit davası olduğu için lehimize hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderlerini kesinleşmeden talep edemeyeceğiz. Burada bir sorun yok. Peki icra dosyasında mevcut teminatımızı kesinleşmeden alabilir miyiz? yoksa bunun için de kesinleşme gerekli mi?
Şimdiden teşekkürler...

Menfi tespit davasında sonucunda vekalet ücretine dayarak açmış olduğum ilamlı takip icra mahkemesince iptal edildi.

Bilginize.

Alıntı: Yazan Zeynep Kaya Sayın meslektaşlarım, Benim de bu konuyla alakalı bir sorum var. Müvekkil Şirket aleyhine başlatılan senede dayalı icra takibinden sonra menfi tespit davası açmıştık.Dava süresince teminat karşılığında icra takibi duruyordu. Davayı kazandık ancak karar henüz kesinleşmedi.Tespit davası olduğu için lehimize hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderlerini kesinleşmeden talep edemeyeceğiz. Burada bir sorun yok. Peki icra dosyasında mevcut teminatımızı kesinleşmeden alabilir miyiz? yoksa bunun için de kesinleşme gerekli mi? Şimdiden teşekkürler...

Kesinleşmeyi beklemelisiniz. Kaldı ki, dosya karara çıktığı için mahkeme yeni bir karar veremez.

Menfi Tespit davasının reddi, (borçlu aleyhinde sonuçlanması) durumunda kesinleşme şart düzenlenmemiştir. Bu nedenle ilamın esası kesinleşmeden eda hükmü içeren fer’i niteliğindeki vekalet ücreti alacağı İNFAZ EDİLEBİLİR, HÜKMÜN KESİNLEŞMESİ GEREKMEZ. (12.HD. 2010/16924 E., 2010/29087 K. ve 07.12.2010)

Alıntı: Yazan Av.Nihat Arslan Menfi Tespit davasının reddi, (borçlu aleyhinde sonuçlanması) durumunda kesinleşme şart düzenlenmemiştir. Bu nedenle ilamın esası kesinleşmeden eda hükmü içeren fer’i niteliğindeki vekalet ücreti alacağı İNFAZ EDİLEBİLİR, HÜKMÜN KESİNLEŞMESİ GEREKMEZ. (12.HD. 2010/16924 E., 2010/29087 K. ve 07.12.2010)

T.C. YARGITAY

12.Hukuk Dairesi
Esas: 2010/16924
Karar: 2010/29087
Karar Tarihi: 07.12.2010


MENFİ TESPİT DAVASI - İLAMIN ESASI KESİNLEŞMEDEN FERİ NİTELİĞİNDEKİ VEKALET ÜCRETİ ALACAĞININ İNFAZ EDİLEBİLECEĞİ - ŞİKAYETİN İLAM VEKALET ÜCRETİ ALACAĞI DIŞINDAKİ KISIMLAR YÖNÜNDEN KABULÜ YERİNE TÜMDEN KABULÜNE KARAR VERİLMESİNİN İSABETSİZLİĞİ

ÖZET: Borçlunun menfi tespit davasının kabulü halinde işin esası ile ilgili olarak icranın kısmen veya tamamen eski hale iadesi ilamın kesinleşmesine bağlanmıştır. Menfi tespit davasının reddi, (borçlu aleyhinde sonuçlanması) durumu da kesinleşme şartı düzenlenmemiştir. Bu nedenle ilamın esası kesinleşmeden eda hükmü içeren fer'i niteliğindeki vekalet ücreti alacağı infaz edilebilir, hükmün kesinleşmesi gerekmez. O halde mahkemenin, şikayetin ilam vekalet ücreti alacağı dışındaki kısımlar yönünden kabulü yerine tümden kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.

(2004 S. K. m. 72)

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;

İcra takibinin dayanağı olan İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 27.12.2007 tarih ve 2007/23 Esas, 2007/851 Karar sayılı ilamı, takip borçlularının takip alacaklısına borçlu olmadıklarının tespiti talebinin reddine ilişkindir. Alacaklı, ilamda öngörülen avukatlık ücreti ile öngörülmeyen alacak ve işlemiş faizin tahsili için de takip başlatmıştır.

Borçlunun borçlu olmadığını kanıtlamak için açtığı olumsuz tespit davası sonunda davanın reddine (alacaklıya borçlu olmadığının tespiti talebinin reddini) hükme bağlayan bölümü tespit niteliğinde olduğundan ayrıca takip konusu yapılamaz. Ancak, alınan ilamda alacaklı yararına hükmedilen vekalet ücretine ilişkin bölüm (ilamda yazılı miktarın davalıdan alınmasına ilişkin) eda hükmü niteliğinde olduğundan, ilamlı takibe konu yapılması mümkündür.

İİK'nun 72/5. maddesinde, borçlunun menfi tespit davasının kabulü halinde işin esası ile ilgili olarak icranın kısmen veya tamamen eski hale iadesi ilamın kesinleşmesine bağlanmıştır. Menfi tespit davasının reddi, (borçlu aleyhinde sonuçlanması) durumu da kesinleşme şartı düzenlenmemiştir. Bu nedenle ilamın esası kesinleşmeden eda hükmü içeren fer'i niteliğindeki vekalet ücreti alacağı infaz edilebilir, hükmün kesinleşmesi gerekmez.

O halde mahkemenin, şikayetin ilam vekalet ücreti alacağı dışındaki kısımlar yönünden kabulü yerine tümden kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.

Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 07.12.2010 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı

Alıntı: Yazan av.ertürkyıldız sayın meslektaşlarım bir kamu kurumuna karşı açtığım 2000TL değerindeki menfi tespit davasını kazandım.Dava sonunda 500TL vekalet ücretine hak kazandım ve tabi yargılama giderleri de karşıya yüklendi.Gerekçeli karar da yazıldıktan hemen sonra icra takibi başlattım.Burada çıkan vekalet ücretini talep etmemiştim.burda talep edilmeden kazanılan vekalet üctreti temyiz aşamasında hükmün bozulmasına neden olur mu?Ayrıca hüküm kesinleşmeden vekalet ücreti icraya konulabilir mi?

Konu olan Menfi tespit davası sonucunda elde edilen vekalet ücreti icra takibinin konusu olduğundan , hükümün kesinleşmesi lazımdır. Sadece Yargıtay'da yapılan yargılamada ( temyiz) hükmedilen vekalet ücretinin icraya konulması için hükmün kesinleşmesinin beklenmesi gerekli değildir. Borçlu sanırsam burada şikayet yoluna giderse icra mahkemesi takibi iptal etmelidir. Görüşlerim bu yönde