Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

aile konutu şerhi davası sırasında evin satılması hakkında

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 24-05-2012, 12:23   #1
şükrann

 
Mahçup aile konutu şerhi davası sırasında evin satılması hakkında

Acİl Olarak Yardimci Olmanizi İstedİĞİm Bİr Konu Var. MÜvekkİl Davacinin AÇmiŞ OlduĞu Aİle Konutu Şerhİ Davasinda BaŞta Tedbİr Taleplİ OlduĞunu Dİle Getİrmesİne RaĞmen DİlekÇe İÇerİĞİnde DeĞİnmeyerek Aİle Konutuna Karara Kadar Tedbİr KoyulmamiŞ. DuruŞmasi Yapilmadan Dosyaya Vekalet Sunduk Bİzde GeÇİcİ Tedbİr İstemedİk. DİĞer EŞ İkİ Celse Arasinda Evİ SatmiŞ. Aİle Konutu Şerhİnİ Aldik Fakat Ev SatilmiŞ. Bu Durumda Tapu İptal Ve Tescİl AÇsak Bİr Faydasi Olur Mu
Old 24-05-2012, 15:52   #2
üye32062

 
Varsayılan

Taşınmazı satın alan şahıs, tapuda şerh bulunmadığından söz konusu yerin aile konutu olduğunu bilemeyecek durumda olduğunu ileri sürer ise TMK 1023 uyarınca iyiniyetli şahsa karşı yapabileceğiniz bir şey olmaz. Ancak tabi muvazaa hali var ise ve ispat edebiliyorsanız satımın taraflarını hasım göstererek aile mahkemesinde tapu iptali tescil davası açabilirsiniz. İyi çalışmalar
Old 24-05-2012, 15:55   #3
av.gokcen

 
Varsayılan

Merhaba,

Aile konutu TMK madde 194 ile düzenlenmiştir. Buna göre;
"Eşlerden biri diğer eşin açık rızası olmadıkça aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz."

Tapu kütüğüne işlenen aile konutu şerhi açıklayıdır. Ancak, Yargıtay yerleşik olarak tapu iptal ve tescil davasında aile konutunu satın alan tarafın kötüniyetli olmasını (konutun aile konutu olduğunu bilmesini ve bilerek konutu satın almasını) aramaktadır.

Oysa doktrinde şerh açılayıcı olmakla, kötüniyet olmasa da tapu iptal ve tescil davasının kabulü gerekeceği yönünde görüşler vardır. Yargıtay tarafından tapu siciline güven ilkesinin ön planda tutulduğu bu nedenle bu şekilde bir içtihat oluşturulduğu kabul edilmektedir.

Tapu iptal ve tescil davasında, alıcının kötüniyetini ispatlayabilecekseniz, sonuç alacağınız kanaatindeyim.

İyi çalışmalar...
Old 24-05-2012, 15:58   #4
şükrann

 
Mahçup

Alıntı:
Yazan Av.Serbay
Taşınmazı satın alan şahıs, tapuda şerh bulunmadığından söz konusu yerin aile konutu olduğunu bilemeyecek durumda olduğunu ileri sürer ise TMK 1023 uyarınca iyiniyetli şahsa karşı yapabileceğiniz bir şey olmaz. Ancak tabi muvazaa hali var ise ve ispat edebiliyorsanız satımın taraflarını hasım göstererek aile mahkemesinde tapu iptali tescil davası açabilirsiniz. İyi çalışmalar
yardımınız için teşekkür ederim. bir şey daha öğrenmek istiyorum mk m 194 gereği aile konutu şerhi olmasa bile malik olan eş diğer eşin rızası olmadan ortak haneyi kiralayamaz satamaz diye bir hüküm var. aynı zamanda o hükme dayanarak iptal ettirme şansımız var mıdır.
Old 24-05-2012, 16:00   #5
şükrann

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan şükrann
yardımınız için teşekkür ederim. bir şey daha öğrenmek istiyorum mk m 194 gereği aile konutu şerhi olmasa bile malik olan eş diğer eşin rızası olmadan ortak haneyi kiralayamaz satamaz diye bir hüküm var. aynı zamanda o hükme dayanarak iptal ettirme şansımız var mıdır.

teşekkür ederim. peki kötüniyeti nasıl ispatlayabiliriz. mümkün mü. aile konutu şerhi davasında eş satsam bu güne kadar satardım diye beyanda bulundu sonra gitti dava devam ederken sattı. ayrıca konutu alan kişi komşusu oluyor. aile konutu olarak kullanıldığını bilebilecek durumda bir kişi. buna dayanabilir miyiz.
Old 24-05-2012, 16:04   #6
üye32062

 
Varsayılan

Her halükarda satın alanın kötüniyetli olduğunu ispatlamanız gerekiyor. TMK nun 1023 ile194 arasında çelişki var gibi görünüyor ama yok. yargıtay kararı da ekliyorum. Satın alanın kim olduğuna bakmak lazım. Örneğin tarafların her ikisini de tanıyan veyahut kocanın yakın akrabası ise kanımca burada kötüniyet vardır. Somut olaya bakmak lazım.
T.C. YARGITAY

2.Hukuk Dairesi
Esas: 2010/219
Karar: 2010/6613
Karar Tarihi: 06.04.2010


ÖZET: Dava konusu taşınmazın davacı ile eşinin aile konutu olduğunda taraflar arasında bir çekişme bulunmamaktadır. Konut üzerinde hak sahibi olan davalı kocanın, eşinin rızasını ve onayını almadan bu konutu, boşanma davasının açılmasından bir tarih sonra gününde sair davalı M.'ya devrettiği anlaşılmaktadır. Devrin gerçekleştirildiği tarihte taşınmazın tapu kütüğünde aile konutu olduğuna ait bir şerh bulunmadığına göre devralan kişinin kazanımı, ancak iyiniyetli olması halinde korunabilecektir. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, taşınmazı devralan davalı M.'nın davacı ve eşiyle ailece görüştüğü, işlemin aile konutu ile ilgili ve bu yeri kendisine devreden S.'un da davacıyla evli olduğunu bildiği gerçekleşmiştir. O durumda devralan M.'nın iyiniyetli olduğu kabul edilemez İyiniyete dayanmayan kazanımı da korunamaz. Öyle ise aile konutunun devrine ait tasarruf işleminin iptali ile tapunun önceki hale iadesi yönünde hüküm tesisi gerekirken isteğin reddi usul ve kanuna aykırıdır.

(4721 S. K. m. 1023)

Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarda gün numarası gösterilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle incelenmesi istenilmekle duruşma için tayin edilen 06.04.2010 günü temyiz eden davacı vekili Av. Duygu Çeribaşı ile davalılardan S. U. geldi. Sair davalı gelmedi. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki tüm kağıtlar okunarak gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Dava konusu taşınmazın davacı ile eşinin aile konutu olduğunda taraflar arasında bir çekişme bulunmamaktadır. Konut üzerinde hak sahibi olan davalı kocanın, eşinin rızasını ve onayını almadan bu konutu, boşanma davasının açılmasından bir tarih sonra 10.01.2008 gününde sair davalı M.'ya devrettiği anlaşılmaktadır. Devrin gerçekleştirildiği tarihte taşınmazın tapu kütüğünde aile konutu olduğuna ait bir şerh bulunmadığına göre devralan kişinin kazanımı, ancak iyiniyetli olması halinde korunabilecektir. (TMK. md.1023) Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, taşınmazı devralan davalı M.'nın davacı ve eşiyle ailece görüştüğü, işlemin aile konutu ile ilgili ve bu yeri kendisine devreden S.'un da davacıyla evli olduğunu bildiği gerçekleşmiştir. O durumda devralan M.'nın iyiniyetli olduğu kabul edilemez. İyiniyete dayanmayan kazanımı da korunamaz. Öyle ise aile konutunun devrine ait tasarruf işleminin iptali ile tapunun önceki hale iadesi yönünde hüküm tesisi gerekirken isteğin reddi usul ve kanuna aykırıdır.

Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, duruşma için takdir edilen 750.00.-TL. vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 tarih içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 06.04.2010

KARŞI OY YAZISI

Dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu konusunda taraflar arasında bir çekişme yoktur. Türk Medeni Yasasının 194. maddesine göre aile konutunun başka kişiye devrinde sair eşin <açık rızası> gerekir. Açık rızanın verildiğinin çekişmeli olduğu durumda; açık rızanın veya rızanın var sayılması gerektiğini ispat yükü devralana aittir. Davalı devralan açık rızanın verilmiş veya verilmiş sayılması gereken bir karine olgusunu usulünce ispatlamış değildir. Bu sebeple davanın kabulü kararı verilmesi gerekir. Yerel mahkeme kararının bu farklı gerekçeyle bozulması gerektiği düşüncesiyle değerli çoğunluk görüşüne katılmıyorum. (¤¤)
Old 24-05-2012, 16:05   #7
av.gokcen

 
Varsayılan

Aile konutu ile ilgili yaptığım çalışma ve okuduklarım neticesi, komşu olan alıcının "aile konutu olduğunu ve diğer eşin satışa muvafakatının bulunmadığını bildiğini" kabul edebileceğimizi ve bu yönde ispatta bulunabileceğinizi düşünüyorum.

Birde satış rakamı düşükse, malik eş bu satışta para almamışsa gibi olasılıkları da değerlendirmekte fayda var.

Yargıtay kararlarını okumanızı öneririm.

Old 24-05-2012, 16:05   #8
üye32062

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

2.Hukuk Dairesi
Esas: 2008/14398
Karar: 2009/20160
Karar Tarihi: 19.11.2009


ÖZET: Somut olayda davalının tarafların aile dostu olduğu, yapılan işlemin aile konutuyla ilgili ve işlemin tarafı olan davalı Ömer'in evli olduğunu bildiği gerçekleşmiştir. Bu durumda davalı Fatih, Türk Medeni Kanunu’nun 1023. maddesinden yararlanamaz. Kanun diğer eşin açık rızasını aradığına göre davacının devir işlemini öğrendikten sonra dava hakkını kullanması da dürüstlük kuralına (TMK md.2) aykırı davranış olarak görülemez. O halde isteğin kabulü gerekir.

(4721 S. K. m. 2, 194, 1023)

Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Türk Medeni Kanunu’nun 194. maddesi gereğince eşlerden biri diğer eşin açık rızası bulunmadıkça aile konutunu devredemez. Rızayı sağlamayan veya haklı bir sebep olmadan kendisine rıza verilmeyen eş, hakimin müdahalesini isteyebilir. (TMK md.194/2)

Dava konusu meskenin aile konutu olduğu, hak sahibi olan kocanın, eşinden habersiz olarak bu taşınmazı 23.06.2006 tarihinde diğer davalı Fatih'e satış suretiyle devrettiği anlaşılmaktadır. Yapılan bu işleme davacının açık rızası bulunmadığından, devir geçersizdir. (TMK md.194/1) Konutu devralan davalı Fatih'in kazanımının korunması için iyiniyetli olması gerekir. (TMK md.1023) Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden davalı Fatih'in tarafların aile dostu olduğu, yapılan işlemin aile konutuyla ilgili ve işlemin tarafı olan davalı Ömer'in evli olduğunu bildiği gerçekleşmiştir. Bu durumda davalı Fatih, Türk Medeni Kanunu’nun 1023. maddesinden yararlanamaz. Kanun diğer eşin açık rızasını aradığına göre davacının devir işlemini öğrendikten sonra dava hakkını kullanması da dürüstlük kuralına (TMK md.2) aykırı davranış olarak görülemez. O halde isteğin kabulü gerekirken, reddi doğru bulunmamıştır.

Sonuç: Hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.11.2009 günü karar verildi. (¤¤)
Old 02-11-2012, 13:45   #9
GÜLSÜM ÖNAL

 
Varsayılan

T.C.YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ
E. 2011/14588
K. 2012/7744
T. 2.4.2012
• AİLE KONUTU NİTELİĞİNDEKİ KONUTUN KOCA TARAFINDAN SATILMASI ( Kadının Tapu İptali Davalı Koca Adına Tescilini ve Aile Konutu Şerhi Konulmasını Talebi - Nispi Harca Tabi Olduğu/Davanın Maktu Harç İle Açılamayacağı )
• TAPU İPTALİ VE TESCİL ( Kocanın Adına Kayıtlı Aile Konutu Niteliğindeki Taşınmazın Davacı Kadının Haberi ve İzni Olmadan Satıldığı İddiasına Dayalı - Davanın Nispi Harca Tabi Olduğu/Noksan Harç Tamamlanmadan İncelenemeyeceği )
• NİSPİ HARCA TABİ DAVA ( Kocanın Adına Kayıtlı Aile Konutu Niteliğindeki Taşınmazın Davacı Kadının Haberi ve İzni Olmadan Satıldığı İddiasına Dayalı Tapu İptali Davalı Koca Adına Tescili Davası )
492/m. 30, 32
4721/m. 194
ÖZET : Davacı kadın, eşi adına kayıtlı olup, aile konutu niteliğinde bulunan taşınmazın kendisinin haberi ve izni olmadan davalı eşi tarafından diğer davalıya satıldığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile davalı koca adına tescilini ve tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir. Dava maktu harç ile açılmıştır. Tapu iptal ve tescile yönelik istekler nispi harca tabidir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Davacı kadın, eşi adına kayıtlı olup, aile konutu niteliğinde bulunan taşınmazın kendisinin haberi ve izni olmadan davalı eşi Ömer tarafından diğer davalı Halil'e satıldığını ileri sürerek, Halil adına olan tapu kaydının iptali ile davalı koca Ömer adına tescilini ve tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir. Dava maktu harç ile açılmıştır. Tapu iptal ve tescile yönelik istekler nispi harca tabidir. Mahkemece dava dilekçesinde taşınmazın değeri olarak gösterilen 60.000 TL. üzerinden eksik peşin nispi harcın tamamlattırılması ( Harçlar Kanunu 30-32 ) gerekir. Noksan harç tamamlanmadan işin esasının incelenip yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamıştır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.
......
Tapu İptal ve Tescil davasında da aile konutu şerhini talep edebilirsiniz. Önceki davanızda da tapu iptal ve tescil davası bekletici mesele yapılacaktır.
Old 06-11-2012, 15:14   #10
sibelokandan

 
Varsayılan

peki aile konutu şerhi için açılmış olan dava reddedildi mi bu durumda zira dava konusuz kalmış olmadı mı?
Old 07-01-2013, 20:51   #11
harkan

 
Varsayılan

aile konutu iddiasıyla açılan tapu iptal ve tescil davalarında nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekliliğine ilişkin karar ekler mi acaba Sn meslektaşlarım?

keza hakime göstermem lazım...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
boşanma davası açıldıktan sonra aile konutu şerhi umiterkanli Meslektaşların Soruları 7 25-02-2012 15:58
Boşanma Davası Derdestken Aile Konutu Şerhi savunma Meslektaşların Soruları 1 04-01-2010 21:24
Aile Konutu Şerhi av.easlan Meslektaşların Soruları 5 04-12-2009 14:41
Aile Konutu Tapu İptali Davası Sırasında Taşınmazın 4.kişiye Satılması denipre Meslektaşların Soruları 1 23-11-2009 12:19
Aile konutu şerhi olmayan evin 3. kişilere satışı Av. Merve Meslektaşların Soruları 9 03-11-2009 14:31


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05635405 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.