Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Ceza temyiz harcında OCAS ile görevlendirilmiş avukatlar ne yapacak?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 15-04-2011, 11:44   #1
Av. Gülgün

 
Varsayılan Ceza temyiz harcında OCAS ile görevlendirilmiş avukatlar ne yapacak?

Alıntı:
YARGI HİZMETLERİNİN HIZLANDIRILMASI AMACIYLA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN
Alıntı:


Kanun No. 6217 Kabul Tarihi: 31/3/2011


MADDE 13 – 492 sayılı Kanunun (1) sayılı Tarifesinin “A – Mahkeme Harçları” bölümünün “Hukuk ve ticaret davalarıyla, idarî davalarda ihtilafsız yargı konularında ve icra tetkik mercilerinde” başlığında yer alan “Hukuk” ibaresinden sonra gelmek üzere “, ceza” ibaresi eklenmiş, “IV. Temyiz ve itiraz harçları” kısmı başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı Kanunun (2) sayılı Tarifesinin “II – Maktu harçlar” bölümünün (11) numaralı bendine “miras taksim mukaveleleri,” ibaresinden sonra gelmek üzere “mirasçılık belgesi,” ibaresi eklenmiştir.

“IV. Temyiz, istinaf ve itiraz harçları:

a) Yargıtay hukuk dairelerine yapılacak temyiz başvurularında 90 TL

b) Yargıtay ceza dairelerine yapılacak temyiz başvurularında 40 TL



Konu http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=28629 başlığında tartışılmaya başlamakla beraber benim değinmek istediğim nokta OCAS görevlendirmesi ile vekillik yaptığımız davalardaki temyiz harcının ne olacağıdır.

Hak kaybına neden olmamak için işlem yapmak gerekecek fakat harç miktarları OCAS tarafından görevlendirilmiş avukatın cebinden çıkacak.

Ya sonra?
Old 15-04-2011, 12:46   #2
tiryakim

 
Varsayılan

Bugün samsun barosunu aradım onlarda ne olacağını bilmiyorlar...
Old 15-04-2011, 13:16   #3
Av.Nazife Eytemiş BAŞAR

 
Varsayılan

Cezaevinden gönderilen temyizler de var!çıksınlar işin içinden bakalımşaka gibi kanunlar...
Old 15-04-2011, 14:18   #4
ozlm

 
Varsayılan

Bugün bir meslektaşım ocas tarafından görevlendirildiği bir dosyada Ağır Ceza Mahkemesine temyiz dilekçesi gönderdiğinde önce temyiz harcı yatırması gerektiği söylenmiş ancak CMK görevi olduğu söylenince harçsız kabul edilmiş. Fakat yasa ayrım yapmıyor neye dayanılarak bu ayrım yapıldı bilemiyorum ama bu durum epeyce başımızı ağrıtacak gibi görünüyor.
Old 15-04-2011, 14:38   #5
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Yasanın Resmi Gazete'de yayımlandığı gün Baro Başkanımızla görüştük. Aklımıza ilk gelen, bu konu oldu. Ama ne yazık ki yasama organının aklına hiç gelmemiş.
Yasa bir ayrım yapmadığı için, zaten az olan CMK görev ücretlerini çok geç alan, bu görev için yaptığı gerçek masraflarını ise hiç alamayan avukatlar, bir de temyiz harcı nedeniyle mağdur olacaklar.
Yasalaşma sürecinde bu çarpıklığı farkedemeyen ve müdahale edemeyen TBB'nin sorunun çözümü için harekete geçeceğinden ve bu aşamadan sonra sonuç alabileceğinden de kuşkuluyum.
Old 15-04-2011, 15:01   #6
Av.Özlem PEKSÜSLÜ

 
Varsayılan

Bu durumda cmk dosyalarında temyiz hakkı olanlara harçları yatırmaları aksi halde haklarından vazgeçmiş sayıcakları hususunda ihtar göndersek nasıl olur?

İadeli taahhütlü gönderip alma haberi içerikli geri dönen kağıtın üzerine ihtarın içeriğini de belirtirsek ayrıca ispat açısından sorun olmaz diye düşünüyorum.

Ortalama olarak iki günde ulaştığını da düşünürsek süre açısından da sorun yaşamayız.
Old 15-04-2011, 18:58   #7
av.özkan

 
Varsayılan

Aynen katılıyorum.C.savcısı temyiz ettiğinde ne olacak veya resen temyize tabi olduğunda ne olacak?Amaç yargıyı hızlandırmak ama neresinden bakarsan bak tutarsızlık!!! Ama bunlar iyi bir Barolar Birliği Yönetim Kurulunun olmamasından.Ya da biz avukatlardan kaynaklı.Bütün barolar Ankara da bu konu ile ilgili yürüyüş yapalım deseniz Kayseri,Konya, Kırşehir eminim ki katılmaz

Alıntı:
Yazan Av.Nazife Eytemiş BAŞAR
Cezaevinden gönderilen temyizler de var!çıksınlar işin içinden bakalımşaka gibi kanunlar...
Old 15-04-2011, 23:31   #9
Av.Mehmet SAVRUN

 
Varsayılan

Meclisin çok acil bir şekilde tekrar kanun çıkararak bu konudaki boşluğu doldurup bir düzenleme yapması gerekiyor. Bu düzenlemeyi yaparkende cmk kapsamında görevlendirilip barolarca atanan avukatların yargıtay ceza dairelerine yapacağı temyiz başvurularında harçtan muaf tutulmalı, ya da eski sisteme geri dönülüp yargıtay ceza dairelerine yapılacak başvurularda harç alınmamalıdır.
Meclisimiz yargı hizmetlerini hızlandırmak isterken şuan bir kaos yaratmıştır.Yani kaş yapalım derken göz çıkarmış.
Kanun koyucuların kanun yaparkan daha dikkatli ve itinalı davranmalarını temenni ediyorum.Çünkü üzerinde etraflıca düşünülmeden yapılan kanunlar uygulama aşamasında çok büyük sıkıntılara yol açabiliyor.
Old 16-04-2011, 10:40   #10
avcetin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.özkan
Aynen katılıyorum.C.savcısı temyiz ettiğinde ne olacak veya resen temyize tabi olduğunda ne olacak?Amaç yargıyı hızlandırmak ama neresinden bakarsan bak tutarsızlık!!! Ama bunlar iyi bir Barolar Birliği Yönetim Kurulunun olmamasından.Ya da biz avukatlardan kaynaklı.Bütün barolar Ankara da bu konu ile ilgili yürüyüş yapalım deseniz Kayseri,Konya, Kırşehir eminim ki katılmaz

Sayın Av. Özkan,
Neden Kayseri Barosunun katılmayacağını düşündüğünüzü merak ettim açıkçası??
Old 16-04-2011, 10:55   #11
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet SAVRUN
Meclisin çok acil bir şekilde tekrar kanun çıkararak bu konudaki boşluğu doldurup bir düzenleme yapması gerekiyor.

Meclis tatile girdiği için en azından Ekim ayına kadar yasanın değiştirilmesi biraz zor.
Old 17-04-2011, 19:15   #12
av. ali ihsan

 
Varsayılan

"T.C.YARGITAY 5.CEZA DAİRESİ, Tarih:2007, Esas No:2007/8373 E., Karar No:2008/6399 K., İlgili Kavramlar:ZORUNLU MÜDAFİİLİK-TEMYİZ SÜRESİ, Zimmet suçundan sanık Nezihat Orhan ( İnce ) nin yapılan yargılanması sonunda;atılı suçtan mahkumiyetine dair Adana 2. Ağır Ceza mahkemesinden verilen ... gün ve ... sayılı karara karşı sanığın temyiz talebinin yasal süreden sonra yapıldığından bahisle reddine dair ..gün ve .. sayılı ek kararının süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığınca tebliğname ile daireye gönderilmekle yapılan incelemede: 14.12.2005 tarihinde N.O. (İ) nin yokluğunda verilen mahkumiyetine dair hükmün zorunlu müdafii tarafından temyiz edilmediği,ancak hüküm verilmekle zorunlu müdafiin görevinin sona erdiği ve gıyabında verilen hükmün sanığa tebliğ edilmediği nazara alındığında,sanığın ıttıla üzerine yaptığı temyiz başvurusunun süresinde sayılması gerektiği gözetilmeden,yasal sürede yapılmadığı gerekçesiyle verilen,temyiz başvurusunun reddine dair ek karar usul ve yasaya aykırı bulunduğundan red kararının kaldırılmasına;sanığın vaki temyizinin .. tarihli hükme yönelik ve süresinde olduğunun kabulüne karar verilmekle gereği düşünüldü : ... Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi de gözetilerek CMUK nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,16.6.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi." diye de bir karar var. dikkate alınabilir.
Old 17-04-2011, 20:58   #13
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av. ali ihsan
"T.C.YARGITAY 5.CEZA DAİRESİ, Tarih:2007, Esas No:2007/8373 E., Karar No:2008/6399 K., İlgili Kavramlar:ZORUNLU MÜDAFİİLİK-TEMYİZ SÜRESİ, Zimmet suçundan sanık Nezihat Orhan ( İnce ) nin yapılan yargılanması sonunda;atılı suçtan mahkumiyetine dair Adana 2. Ağır Ceza mahkemesinden verilen ... gün ve ... sayılı karara karşı sanığın temyiz talebinin yasal süreden sonra yapıldığından bahisle reddine dair ..gün ve .. sayılı ek kararının süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığınca tebliğname ile daireye gönderilmekle yapılan incelemede: 14.12.2005 tarihinde N.O. (İ) nin yokluğunda verilen mahkumiyetine dair hükmün zorunlu müdafii tarafından temyiz edilmediği,ancak hüküm verilmekle zorunlu müdafiin görevinin sona erdiği ve gıyabında verilen hükmün sanığa tebliğ edilmediği nazara alındığında,sanığın ıttıla üzerine yaptığı temyiz başvurusunun süresinde sayılması gerektiği gözetilmeden,yasal sürede yapılmadığı gerekçesiyle verilen,temyiz başvurusunun reddine dair ek karar usul ve yasaya aykırı bulunduğundan red kararının kaldırılmasına;sanığın vaki temyizinin .. tarihli hükme yönelik ve süresinde olduğunun kabulüne karar verilmekle gereği düşünüldü : ... Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi de gözetilerek CMUK nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,16.6.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi." diye de bir karar var. dikkate alınabilir.

Sayın meslektaşım,
Bu ve benzeri içtihatlar, ne yazık ki, görevlerini ihmal eden meslektaşlarımız yüzünden sanıkların mağdur olmaması için, yönetmeliğe rağmen verilmiş kararlardır. Yönetmeliğe rağmen, çünkü Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi Ve Vekillerin Görevlendirilmeleri İle Yapılacak Ödemelerin Usul Ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik'in "Görevin Sona Ermesi" başlıklı 7/1-b maddesine göre müdafiin görevi "Kovuşturma evresinde; yargılamanın yapıldığı il veya ilçe dışında yargılamayı gerektirir görevsizlik veya yetkisizlik kararı, esasa ilişkin hükmün kesinleşmesi ya da davanın nakline karar verilmesi" halinde sona erer."
Burada açıkça "esasa ilişkin hükmün kesinleşmesi" dendiği halde, ihmalkar müdafii yüzünden sanığın zarar görmemesi için içtihatta "hüküm verilmekle zorunlu müdafiin görevinin sona erdiği" kabul edilmiştir.
Sonuç olarak, CMK uyarınca görevlendirilmiş avukatlaınr bu içtihada dayanarak kararı temyiz etmemeleri yasaya, yönetmeliğe, görevlerine, avukatlığın amacına ve meslek kurallarına aykırı olur.
Old 19-04-2011, 21:53   #14
diyojen

 
Varsayılan

Arkadaşlar bugün 13 yıl ceza alan sanık için süre tutum dilekçesi vermeye gittiğimde harç yatırılması gerektiğinden bahisle dilekçem alınmadı. Bunun üzerine kararı temyiz ettiğimi beyanla "6217 sayılı kanunun ilgili maddesinin anayasaya aykırılığı talebimiz olduğunu ve bu talebimizin değerlendirilerek ek kararla Anayasa Mahkemesine iptal istemi yapılmasını" talep ettim. Ağır Ceza Başkanı (ki işini çok iyi yaptığını düşündüğüm bir hakimdir) bu talebimizi değerlendireceğini belirtti. Bu dilekçeyle en azından temyiz beyanımı vermiş oldum ancak sonrasında aleyhimize (avukat ve sanığın) doğacak sonuçlar konusunda gerçekten endişeliyim. Saygılar
Old 20-04-2011, 05:23   #15
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan diyojen
Arkadaşlar bugün 13 yıl ceza alan sanık için süre tutum dilekçesi vermeye gittiğimde harç yatırılması gerektiğinden bahisle dilekçem alınmadı. Bunun üzerine kararı temyiz ettiğimi beyanla "6217 sayılı kanunun ilgili maddesinin anayasaya aykırılığı talebimiz olduğunu ve bu talebimizin değerlendirilerek ek kararla Anayasa Mahkemesine iptal istemi yapılmasını" talep ettim. Ağır Ceza Başkanı (ki işini çok iyi yaptığını düşündüğüm bir hakimdir) bu talebimizi değerlendireceğini belirtti. Bu dilekçeyle en azından temyiz beyanımı vermiş oldum ancak sonrasında aleyhimize (avukat ve sanığın) doğacak sonuçlar konusunda gerçekten endişeliyim. Saygılar

Tüm olasılıkları gözeterek temyiz harcını yatırmalısınız.
Old 20-04-2011, 11:14   #16
tiryakim

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan diyojen
Arkadaşlar bugün 13 yıl ceza alan sanık için süre tutum dilekçesi vermeye gittiğimde harç yatırılması gerektiğinden bahisle dilekçem alınmadı. Bunun üzerine kararı temyiz ettiğimi beyanla "6217 sayılı kanunun ilgili maddesinin anayasaya aykırılığı talebimiz olduğunu ve bu talebimizin değerlendirilerek ek kararla Anayasa Mahkemesine iptal istemi yapılmasını" talep ettim. Ağır Ceza Başkanı (ki işini çok iyi yaptığını düşündüğüm bir hakimdir) bu talebimizi değerlendireceğini belirtti. Bu dilekçeyle en azından temyiz beyanımı vermiş oldum ancak sonrasında aleyhimize (avukat ve sanığın) doğacak sonuçlar konusunda gerçekten endişeliyim. Saygılar

Dilekçe örneğini yayınlarsanız çok seviniriz.
Old 20-04-2011, 15:29   #17
diyojen

 
Varsayılan anayasaya aykırılık iddiası

Aslında jeanne d'arc la ayak üstü
hazırladığımız bir dilekçeydi. Zira temyizin son gününde harç süprizi ile karşılacağımızı düşünmemiştik. Dilekçe Örneğini aşağıya yazıyorum. Diğer meslektaşlarda en azından dilekçe verebilirlerse Ceza Yargılaması açısından belki büyük bir yanlıştan dönülebilir. Saygılar



……………………..CEZA MAHKEMESİNE

TEMYİZ EDEN VE ANAYASAYA
AYKIRILIK İDDİASINDA BULUNAN SANIK
.
MÜDAFİİ

DAVACI

KONU : Süre tutum talebimiz ile; temyiz için 6217 sayılı kanuna dayalı olarak talep edilen temyiz harç ve masraflarının CMK ya dayalı olarak Baro tarafından atanan müdafilerden talebinin Anayasaya, hak arama hürriyetine, Ceza Yargılamasına ve hukuk genel ilkelerine aykırılığından dolayı Mahkemeniz aracılığı ile ilgili kanunun ilgili kısmının iptalinin istenmesi talebidir.

AÇIKLAMALAR (SÜRE TUTUM TALEBİ ve talebin harç nedeniyle reddine ilişkin beyan)

Anayasa’ya Aykırılık İddiamız: Dosyada Sanık ………….için İstanbul Barosu tarafından kanunen zorunlu müdafii olarak atanmış bulunmaktayım. İşbu nedenle sanık adına ve lehine temyiz harcı yatırma mecburiyetim söz konusu değildir. Sanıkla şahsen iletişim kurmak ve kısıtlı süre içinde temyiz harcını kendisinden tedarik etme imkanım da yoktur. Bu durum Müdafisi bulunduğum sanık açısından hak kaybına neden olacaktır.
Nitekim 6217 Sayılı Yasa ile getirilen ve Ceza Mahkemesi kararlarından temyiz harcı talep edilmesine ilişkin yasa maddesi AÇIKÇA Anayasanın eşitlik ve adil yargılanma hakkına ilişkin maddelerine aykırı olduğu gibi; ceza muhakemesinin ruhuna Hukukun genel ilkelerine, hak arama hürriyetine ve AİHS’ne aykırıdır. Bu nedenle bu dilekçemizin aynı zamanda süre tutum dilekçesi olarak ta kabulü ile; Sayın mahkemece Anayasaya aykırılık iddiamızın değerlendirilerek söz konusu yasa maddesinin iptali istemiyle ek karar ile dosyanın anayasa mahkemesine gönderilmesini talep etme zarureti doğmuştur. .

Netice-i Talep :Yukarıda arz ve izah edilen ve ayrıca re’sen nazar-ı itibara alınacak sebeplere binaen; gerekçeli kararın tarafımıza tebliğinden itibaren ayrıntılı temyiz dilekçemizi verme hakkımızı saklı tutarak kararı temyiz ettiğimizi arzeder; Ceza Mahkemesi kararlarının Temyizi için harç ve masraf talep edilmesini öngören 6217 sayılı yasanın ilgili maddesinin AÇIKÇA Anayasanın eşitlik ve adil yargılanma hakkına ilişkin maddeleri ile ceza muhakemesinin ruhuna Hukukun genel ilkelerine, hak arama hürriyetine ve AİHS’ne aykırı olması dolayısıyla bu dilekçemizin aynı zamanda süre tutum dilekçesi olarak ta kabulü ile; Anayasaya aykırılık iddiamızın değerlenidirilerek söz konusu yasa maddesinin iptali istemiyle ek kararla Anayasa Mahkemesine gönderilmesini saygıyla arz ve talep ederim.
Old 20-04-2011, 16:46   #18
üye34660

 
Varsayılan

Yasada istisna yok, atanmış ya da vekaletnameli müdafi de olsa harç ödenmelidir. Zorunlu müdafiler ancak, harcı sanıklardan ya da ailelerinden talep edebilirler, ödemezlerse de tutanak tutabilirler, böylece sorumluluk almazlar diye düşünüyorum.

Cumhuriyet savcılarına gelince, hazine vekilleri gibi kamu görevi gördüklerinden harçtan muaflar diye düşünüyorum.

Cezaevinden tutuklu temyiz dilekçesi göndermişse, harç ödemesi için kendisine ya da yaşı küçükse kanuni temsilcisine ihtaratlı davetiye çıkarılır, yasal süresi içerisinde harç ödenmezse temyiz talepleri reddedilir diye düşünüyorum...


Saygılarımla.
Old 20-04-2011, 17:48   #19
caner87

 
Varsayılan

tekirdağ barosunun bugün geçtiği mesajla ,cmk kapsamında takip edilen dosyaların temyiz işlemleri için durumun kalem müdürüne bildirilmesi halinde harç ödenmesine gerek olmadığını açıkladı. Çok sevindim. Ama ceza yargılamasında temyiz harcı olacak iş değil, zaten değişik değişik temyiz süreleri de olacak iş değil iş kanunu,ceza kanunu, hukuk davaları vs..
Old 21-04-2011, 15:56   #20
captivitas

 
Varsayılan

izmir barosu, cmk müdafiilerinden harç istenmesi halinde mahkemelere verebileceğimiz bir dilekçe örneğini(tavsiye niteliğinde) tüm üyelerine göndermiş ve internet sitesinde yayımlamıştır. http://www.izmirbarosu.org.tr/ adresinden ulaşmak mümkündür.
Old 21-04-2011, 19:00   #21
KocherO

 
Varsayılan

Bence tüm il ve ilçelerde CMK listesindeki avukatlar bir haftalığına CMK dan çekilmelidir. Görün bakın kanun hemen nasıl değişiyor.
Old 22-04-2011, 07:01   #22
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Sayın meslektaşlarım,
Ortada, Anayasa'ya ve ceza hukuku ilkelerine aykırı olsa da bir yasa var. Bu nedenle, müvekkilin hak kaybına uğramaması açısından harç yatırılarak temyiz edilmesi gerektiği düşüncesindeyim. Harç yatırılmadan yapılacak diğer işlemler hem müvekkile zarar verebilir, hem de bizi sorumluluk altında bırakabilir. Elbette temyiz dilekçemizde, yasanın Anayasa'ya aykırılığını belirten bir paragrafa da yer verelim.
Old 22-04-2011, 11:25   #23
tiryakim

 
Varsayılan İşte Dilekçe Örneği

Alıntı:
Yazan captivitas
izmir barosu, cmk müdafiilerinden harç istenmesi halinde mahkemelere verebileceğimiz bir dilekçe örneğini(tavsiye niteliğinde) tüm üyelerine göndermiş ve internet sitesinde yayımlamıştır. http://www.izmirbarosu.org.tr/ adresinden ulaşmak mümkündür.

Dilekçeyi İzmir Barosu Sitesinden Kaldırabilir Diye Dilekçe Örneğini THS ' ne Ekliyorum...


Alıntı:
………… CEZA MAHKEMESİ’ NE


DOSYA NO : 2010/………
SANIK : ………
MÜDAFİİ : ………
KONU : Temyiz Taleplerimizin sunulmasıdır.

1- USULE İLİŞKİN TALEPLERİMİZ;

14.04.2011 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 13.maddesi ile ceza yargılamasında temyiz başvurularını temyiz harcı yatırılması şartına bağlı tutmuştur.

Anayasa’nın 36.maddesi hak arama hürriyeti başlığı ile herkesin adil yargılanma hakkına sahip olduğu kuralını getirmiştir. Herhangi bir kısıtlama ve engellemeye bağlanmadan herkese tanınmış olan bu hak yalnızca yargılama aşamasının adilliğini değil ve fakat kararın infazına kadar geçen tüm sürecin adilliğini ifade eder. Mahkemelerce verilen kararların hukukilik denetiminin sağlanması ise adil yargılanma hakkının ayrılmaz bir parçasıdır.

Keza, bir suç isnadı ile karşılaşan kişinin kendisini savunmak açısından gerekli kolaylıklara sahip olması yine adil yargılanma hakkının bir sonucudur. Kişinin bu süreçte adalete erişimini engelleyecek her türlü sınırlama ise bu yönüyle de adil yargılanma hakkının ihlalidir.

Bu nedenle Ceza yargılamasında temyiz harcını karşılayamadığı için yerel mahkeme kararının hukukilik denetimini gerçekleştiremeyen kişi için hak arama özgürlüğünü ortadan kaldıran bu uygulama Anayasa’nın ihlali anlamına gelmektedir.

Yine; BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’ nin 40. Maddesi, bir suç isnadı altında olan çocuk için; eyleminin ceza yasasını ihlal ettiği sonucuna varılması halinde, bu kararın ve bunun sonucu olarak alınan önlemlerin daha yüksek yetkili, bağımsız ve yansız bir makam ya da mahkeme önünde yasaya uygun olarak incelenmesini asgari güvence olarak belirlemiştir. Aynı güvence AİHS de ve buna bağlı olarak AİHM’nin birçok kararında da yer almaktadır.

6217 sayılı yasa yargı hizmetlerini hızlandırmak gerekçesiyle, Anayasa ile güvence altına alınmış ilkeleri ve uluslararası sözleşmelerle belirlenen evrensel hukuk ilkelerini yok sayan bir düzenleme getirmiştir. Yargı hizmetlerini hızlandırmak ne kadar devletin sorumluluğu ise aynı zamanda kişilerin hak arama ve adalete erişim haklarının korunması için gerekli tedbirleri almak da o derece devletin sorumluluğudur.

Bu nedenlerle; Temyiz harcını karşılayabilecek ekonomik olanağa sahip olmayan ya da temyiz harcını yatırma olanağına fiilen sahip olamayan kişi için yasa yoluna gitme imkanını kaldırmak çağdaş insan hakları ve özgürlükleri fikri ile çelişen, kabul edilemez bir durumdur.

Üstelik getirilen düzenlemede uygulamada yaratacağı sorunlar ise tümüyle göz ardı edilmiştir. Bilinmelidir ki; 6217 sayılı yasanın -en azından- kendisine CMK kapsamında müdafi/vekil görevlendirilmesi talep edilen kişilerin temyiz taleplerinde uygulanması fiilen mümkün değildir.

Bilindiği üzere CMK kapsamında müdafi ve vekil görevlendirilmesine ilişkin uygulama“Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik” hükümleriyle belirlenmiştir.

Söz konusu yönetmelikte herhangi bir ödenebilir gider tanımına yer verilmemiştir. Yönetmelik 4. maddesinde yer alan ücrete ilişkin düzenlemede ise 10/2/1954 tarihli ve 6245 sayılı Harcırah Kanunu hükümleri uyarınca mutat olan taşıta göre gerçek masraf üzerinden yapılan zorunlu yol giderlerini, acele ve zorunlu hâllerde ise, bu Yönetmeliğin 11 inci maddesinde sayılan mercilerin kabulü üzerine mutat taşıt dışındaki araçlarla yapılan zorunlu yol giderlerini” karşılanabilir gider olarak belirlemiştir.

Bu nedenle; Avukat yardımından yararlanma olanağı bulunmadığı ve yasal şartları buna uyduğu için kendisine Barodan avukat görevlendirilmesi talebinde bulunan kişilerden mahkeme tarafından verilen kararın temyizi için yönetmelikte bile tarif edilmeyen bir gider/harç talep edilmesi, CMK kapsamında müdafi/vekil görevlendirmesi sisteminin özüne aykırı bir uygulamadır.

Hem Avukatlık Kanunu, Hem Avukatlık Meslek Kuralları ve hem de CMK Yönetmeliği gereğince, Baro tarafından görevlendirilen avukat, üzerine aldığı görevi hüküm kesinleşene kadar sürdürmek zorundadır. Bu zorunluluk aleyhe olan hükümlerin temyizini de kapsar. Sanık adına bir kısım harcamaların yapılması ise avukatın görevleri arasında değildir.

Avukatın görevi olmadığı hususu bir yana bırakıldığında bile, Müdafilere ödenen ücretin komikliği ve ödeme zamanlarının uzunluğu ve yönetmelikle zorunlu yol gideri dışında avukatın yapacağı hiçbir giderin karşılanmayacağı şeklindeki hüküm karşısında temyiz harcının temyiz talebinde bulunan müdafi tarafından karşılanmasını beklemek de mümkün değildir.

Uygulamada bugün karşılaştığımız şekilde; Temyiz dilekçesini veren avukattan aynı zamanda temyiz harcını da yatırmasını istemek avukatın görevleri arasında yer almayan bir hususu avukata dayatmaktan ibarettir. Kendisinden temyiz harcı talep edilen kişi bu harcı karşılamadığı ya da karşılayamadığı için hükmün temyiz edilememesi de görevlendirilen avukatın mesleğini gereği gibi yerine getirememesi sonucunu doğuracaktır.

Kamu adına dava açtıktan sonra hiçbir kabulü olmadığı halde bir kişiyi ceza yargılamasına muhatap kıldıktan sonra verilen kararın hukuka aykırılığı iddiasını Yargıtay’a taşımak isteyen sanığa masraf/harç mecburiyeti yüklemek ise ceza yargılamasında adalete erişimin engellenmesi anlamına gelir ve ceza yargılamasının “herkes kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı ile mahkum edilmedikçe masum sayılacağı” şeklindeki ruhuna aykırıdır.. Adaletin hızlandırılması gerekçesi ile dayatılmak istenen aslında adalete erişimin engellenmesidir. Bu durum ise ceza yargılaması açısından daha da vahim sonuçlar doğurmaya gebedir.

2- ESASA İLİŞKİN TALEPLERİMİZ:

……………..
…………….

SONUÇ VE İSTEM : Sunulan ve açıklanan durumlar karşısında;

1- Öncelikle 14.04.2011 tarihli 6217 sayılı yasanın 13. Maddesinin Anayasa’ya aykırı olması nedeniyle İptali istemiyle ANAYASA MAHKEMESİNE gönderilmesine karar verilmesini ve karar verilinceye kadar temyiz süresinin saklı tutulmasını,
2- İkinci olarak ise;
· Temyiz talebimize konu kararın verildiği dosyada mahkemenizin talebi üzerine İzmir Barosu Başkanlığı tarafından görevlendirilmiş bulunduğum,
· CMK kapsamında müdafi ve vekil görevlendirilmesinin “Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik” e tabi olduğu,
· Yönetmelik’in 4.maddesinde ise 10/2/1954 tarihli ve 6245 sayılı Harcırah Kanunu hükümleri uyarınca mutat olan taşıta göre gerçek masraf üzerinden yapılan zorunlu yol giderlerini, acele ve zorunlu hâllerde ise, bu Yönetmeliğin 11 inci maddesinde sayılan mercilerin kabulü üzerine mutat taşıt dışındaki araçlarla yapılan zorunlu yol giderleri”nin karşılanabilir gider olarak belirlendiği,
· Müdafi tarafından böyle bir giderin karşılanmasının mümkün olmadığı düşünülerek,
· Yasal mesleki sorumluluk gereği süresi içerisinde mahkemenize ibraz edilen temyiz talebimizin kabulüne karar verilmesini,

3- Doğası ve Usulü gereği kendiliğinden Avukatın hukuki yardımına erişemeyecek durumda olduğu ve yasal şartları buna uyduğu için kendisine Baro tarafından ücretsiz olarak avukat görevlendirilmesi talebinde bulunan kişilerden mahkeme tarafından verilen kararın temyizi için harç talep edilmesi, CMK kapsamında müdafi/vekil görevlendirmesi sisteminin özüne aykırı bir uygulama olduğu ve,
· 6217 sayılı yasanın kendisine CMK kapsamında müdafi/vekil görevlendirilmesi talep edilen kişilerin temyiz taleplerinde uygulanması mümkün olamayacağı ve CMK kapsamında yapılan görevlendirmelerin temyiz harcına tabi olamayacağını düşündüğümüzden temyiz dilekçemizin harç istenmeksizin kabul edilerek Yargıtay’a gönderilmek suretiyle Yargıtay tarafından bu konuda bir karar verilmesinin sağlanmasını,

4- Tüm taleplerimizin reddi ve 6217 sayılı yasanın CMK kapsamında kendisine müdafi/vekil görevlendirilen kişilerin temyiz taleplerine de uygulanacak olması halinde ise,
· Baro tarafından görevlendirilen avukatın temyiz talebine ilişkin harcı ödemesi konusunda yasal bir yükümlülüğünün bulunmadığı ve,
· CMK görevlendirmelerinde tüm masraf ve giderlerin savcılık tarafından ödeneceğine ilişkin mevzuat gereğince talep edilecek temyiz harcının yargılama giderlerine eklenmek üzere Cumhuriyet Başsavcılığından istenmesini,

5- Son olarak ise yine tüm taleplerimizin reddi halinde CMK gereğince görevlendirilmiş olduğum müvekkile ulaşmam mümkün olmadığından,
· Sayın mahkemece harcın ödenmesi konusunda müvekkile bilgi verilmesi ve harç tamamlanana veya bu konudaki ihtar sonuçlanana kadar temyiz süresinin saklı tutulmasını
6- ……………………………………………………………..
7- ………………………………………………………….


…………………………………………………. talep ederiz. Saygılarımızla…

TEMYİZ EDEN
MÜDAFİİ/VEKİLİ



Faydalı Olması Dileğiyle...
Teşekkürler...
Old 28-05-2011, 11:43   #24
Av. Eyüp KATI

 
Varsayılan

Zorunlu müdafiiler açısından hiç bir hukuk kuralı temyizi yapmamızı ve harcını da cebimizden ödememizi (kaldı ki ödememiz halinde geri nasıl alacağımıza dair yol olmadığına göre)tarafımıza yükümlendiremez ve böyle bir hukuk kuralı da yoktur (en azından şimdilik)
Old 10-06-2011, 13:53   #25
av.sgenc

 
Varsayılan

CEZA MUHAKEMESİ KANUNU GEREĞİNCE MÜDAFİ VE VEKİLLERİN

GÖREVLENDİRİLMELERİ İLE YAPILACAK ÖDEMELERİN USUL VE

ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK

YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK

MADDE 1 – 2/3/2007 tarihli ve 26450 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“d) Ücret: Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince baro tarafından görevlendirilen müdafi veya vekile Tarife gereğince ödenecek meblâğı, 10/2/1954 tarihli ve 6245 sayılı Harcırah Kanunu hükümleri uyarınca mutat olan taşıta göre gerçek masraf üzerinden yapılan zorunlu yol giderlerini, acele ve zorunlu hâllerde ise, bu Yönetmeliğin 11 inci maddesinde sayılan mercilerin kabûlü üzerine mutat taşıt dışındaki araçlarla yapılan zorunlu yol giderlerini ve müdafi veya vekil tarafından ödenen temyiz, istinaf ve itiraz harçlarını,”

MADDE 2 – Aynı Yönetmeliğin 8 inci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“(2) Müdafi veya vekilin görevi gereği yaptığı zorunlu yol giderleri ile kendisi tarafından karşılanması durumunda temyiz, istinaf ve itiraz harçları ayrıca ödenir.

(3) Müdafi veya vekile Tarife gereğince ödenen meblâğ, zorunlu yol giderleri ve müdafi veya vekil tarafından ödenen temyiz, istinaf ve itiraz harçları yargılama giderlerinden sayılır.”

MADDE 3 – Aynı Yönetmeliğin 11 inci maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “serbest meslek makbuzunu” ibaresinden sonra gelmek üzere “,kendisi tarafından karşılanması durumunda temyiz, istinaf ve itiraz harçlarının ödendiğine ilişkin belgeyi” ibaresi eklenmiş; beşinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, bu fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiş ve son fıkra buna göre teselsül ettirilmiştir.

“(5) Cumhuriyet başsavcılığınca listeler ve ekindeki dayanak belgeler incelendikten sonra, müdafi veya vekile ödenmesi gereken Tarifede yazılı meblağ ile varsa zorunlu yol giderlerini de kapsayan toplam ücret, ödeme emri belgesiyle, serbest meslek makbuzunu düzenleyen müdafi veya vekilin bildireceği banka hesabına ödenir.

(6) Cumhuriyet başsavcılığınca, müdafi veya vekil tarafından karşılanması durumunda temyiz, istinaf ve itiraz harçlarına ilişkin dayanak belgeler incelendikten sonra ödenmesi gereken meblağ, 31/12/1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 67 nci maddesinin ikinci fıkrası gereğince herhangi bir kesintiye tabi olmaksızın müdafi veya vekilin bildireceği banka hesabına ödenir.

(7) Beşinci ve altıncı fıkra gereğince yapılan ödemeler, yargılama giderlerinin hesabında dikkate alınmak üzere soruşturma ya da kovuşturma dosyasına bildirilir.”

MADDE 4 – Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 5 – Bu Yönetmelik hükümlerini Adalet Bakanı yürütür.
Old 13-06-2012, 10:57   #26
Av.Bülent AKÇADAĞ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Dursun KARACA
Bu harç Askeri Yargıtay için de geçerli mi acaba?



Askeri Yargıtay için harçlar müvekkilinizin durumuna göre geçerli olmayabilir.

Zira er, onbaşı ve çavuşlar Harçlar Kanunu madde 14 kapsamında yargı işlerinden ötürü harçtan muaftırlar.
Old 13-06-2012, 22:00   #27
kazimdeniz

 
Varsayılan

Bu konuda bir kanun boşluğu olduğu kesin;ancak çözüm çok basit bu 40 TL tutarındaki temyiz harcını Baro masraf vermediğinden müvekkile ödettirmek.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Stajyer avukatlar - icra ceza mahkemeleri Avukat Hakan Eren Hukuk Sohbetleri 48 09-02-2014 22:45
Ocas mantığı yaman Meslektaşların Soruları 5 22-07-2009 02:49
ceza davasında temyiz Av. Yılmaz Meslektaşların Soruları 3 26-05-2009 12:45
Yeni ceza kanunu temyiz evo09 Meslektaşların Soruları 2 17-04-2009 13:11


THS Sunucusu bu sayfayı 0,10928607 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.