Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Vekilin ifanin 3.kisiye yapilmasi talimati

Yanıt
Old 01-03-2021, 03:35   #1
Av.bercemkaya

 
Varsayılan Vekilin ifanin 3.kisiye yapilmasi talimati

Meslektaslarim bi sorum olacak.muvekil vekilden taşınmaz satin alıyor yarısını elden veriyor.yarisini vekilden yazili talimat uyarınca 3. Kisi hesabina yolluyor.vekilin ahzu kabz sulh ibra yetkisi mevcut.vekilin boyle bir yetkisi var midir.(not: muteahit mal sahibi adına vekalet tanzim ettirerek kendi hakedis dairesi olduğundan bahisle satiyor.vekilin talimati uyarınca alici paranın yarısını açıklamalı şekilde muteahidin hesabina yatırıyor)
Old 01-03-2021, 10:26   #2
Av. Suat

 
Varsayılan

Belirttiğiniz gibi bu işlem normal bir işlem değil.
Vekalette vekilin bu yönde bir işlem yapabileceğine ilişkin yetkisi var mı.
Yani vekil için, bedelin vekile veya asile değil vekilin göstereceği başkaca 4.veya 5. kişilerin hesabına da ödetebileceğine dair açık bir yetkisi yoksa müvekkiliniz sıkıntı yaşayabilir.
Yarın bir gün taşınmazın ilk sahibi çıkıp da vekilim bu işlemde vekaletini kötüye kullandı, zira taşınmaz karşılığında alması gereken paranın bir kısmının benim veya kendi ( vekilin ) hesabına değil işlem ile hiç alakası olmayan 4. veya 5. kişilerin hesabına ödeme yapılmasını sağlamıştır. Dolayısı ile bana da bu miktar kadar eksik ödeme yapmıştır. Bu işlemde asil olarak benim hiçbir menfaatim yoktur. Bu işlemde asilin zararına hareket edildiği yani vekaletin kötüye kullanıldığı açıktır. Bu nedenle işlemin tarafı olan kişi de ( burada müvekkiliniz ) kötü niyetlidir diyerek açacağı davada müvekkilinizi de taraf olarak gösterebilir. Bu gibi işlemlerde vekil kadar işlemi yapan 3. kişi olan müvekkilinizin de bu işlemin asilin zararına olmadığına veya olmayacağına ilişkin tüm dikkat ve özeni göstermesi gerekmektedir ki iyi niyet savunmasında bulunabilsin ....

Hemen aşağıdaki YARGITAY HGK kararında da değinildiği üzere yasa, bu gibi işlemlerde sadece vekile değil, bunun yanında vekil ile işlem yapan 3. kişilere de bir takım ödev ve sorumluluklar yüklemiştir. Buradaki amaç şüphesiz ki asilin korunmasıdır.

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU -818 s. BK/390----4721 s. MK/2, 3-Esas Numarası: 2003/1-323 Karar Numarası: 2003/318 Karar Tarihi: 30.04.2003
ÖZETİ: Öte yandan, vekil ile sözleşme yapan kişi Medeni Kanunun 3. maddesi anlamında iyi niyetli ise yani vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını bilmiyor veya kendisinden beklenen özeni göstermesine rağmen bilmesine olanak yoksa, vekil ile yaptığı sözleşme geçerlidir ve vekil edeni bağlar. Vekil vekalet görevini kötüye kullansa dahi bu husus vekil ile vekalet eden arasında bir iç sorun olarak kalır, vekil ile sözleşme yapan kişinin kazandığı haklara etkili olamaz. Ne var ki, üçüncü kişi vekil ile çıkar ve işbirliği içerisinde ise veya kötü niyetli olup vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını biliyor veya bilmesi gerekiyorsa vekil edenin sözleşme ile bağlı sayılmaması, Medeni Kanunun 2. maddesinde yazılı dürüstlük kuralının doğal bir sonucu olarak kabul edilmelidir. Söz konusu yasa maddesi buyurucu nitelik taşıdığından hakim tarafından kendiliğinden (resen) göz önünde tutulması zorunludur. Aksine düşünce kötü niyeti teşvik etmek en azından ona göz yummak olur. Oysa bütün çağdaş hukuk sistemlerinde kötü niyet korunmamış daima mahkum edilmiştir. Nitekim uygulama ve bilimsel görüşler bu yönde gelişmiş ve kararlılık kazanmıştır.

Hemen yukarıdaki HGK kararında, bu gibi işlemlerde 3. kişinin de iyi niyetli sayılabilmesi için 3. Kişi ile ilgili olarak birbirinden ayrı ve bağımsız birtakım şartlar aranmıştır. Bunlar;
-3.kişiler, asla ve asla vekil ile çıkar ve işbirliği içerisinde olmayacaktır.
-3.kişiler, vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını asla bilmeyeceklerdir.
-3.kişiler, işlem sırasında kendisinden beklenen bütün özeni göstermek zorundadırlar.

Tüm bu şartlar, her biri birbirinden ayrı ve bağımsız olan şartlardır.
Yani vekalet görevinin kötüye kullanıldığı 3. kişi tarafından biliyorsa bu kişinin yine de vekil ile çıkar ve işbirliği içinde olmasına gerek yoktur. Ya da, vekil ile 3. kişi arasında çıkar ve işbirliği var ise, bu kişinin yine de vekalet görevinin kötüye kullanıldığını mutlak surette bilmesine gerek bulunmamaktadır. Tüm bu şartlar, her biri birbirinden ayrı ve bağımsız olan şartlardır.
Tüm bu açıklamalardan sonra hemen yukarıdaki HGK da, 3. kişinin kötü niyetli sayılabilmesi için 3 ayrı sebep sayılmış ve bunlardan sadece birinin kötü niyet için yeterli olduğu vurgulanmışken, eldeki olayınızda müvekkiliniz açısından bu şartların sadece birini değil, en az ikisi aynı anda gerçekleşmiştir ve bu nedenle müvekkiliniz birden fazlaca nedenden dolayı kötü sayılabilecektir. Zira müvekkiliniz,
- vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını bilmektedir. -Aksini iddia hayatın olağan akışına aykırıdır.-
- bu konuda kendisinden beklenen bütün özeni de göstermemiştir.
Normal şartlarda vekil ile böyle bir alışveriş yapan kişi aslında bu işlemin vekil eden adına, onun yararına, onun menfaatine yapıldığını hali ile bilmektedir. Bunda duraksama yoktur. Zaten kanun, vekil yanında 3. Kişiye sırf bunun için yani asilin haklarının korunması için bir takım yükümlülükler yüklemiştir.
Normal şartlarda bu işlem nasıl yapılır. Vekil, daireyi devreder, 3. kişi de buna karşılık vekile veya asilin hesabına nakit para öder. Ödeme vekile yapılırsa vekil aldığı bu parayı asile öder ve işlem sona erer. Eğer vekil aldığı bu nakit parayı asile ödemezse, bu asil ile vekil arasındaki bir iç meseledir ve artık bu husus 3. kişiyi ilgilendirmez.
Peki eldeki olayınızda bu böyle olmuş mudur? Hayır!
Eldeki olayda kötü niyetli vekil, müvekkilinize daireyi devretmiş ve fakat müvekkiliniz buna karşılık olarak vekile yapacağı ödemenin bir kısmını ne vekile ne de asile yapmamıştır. Peki ne yapmıştır. Müvekkiliniz edindiği mal karşılığında vekile veya asile nakit para vermek yerine, vekilin istediği başkaca 4. veya 5. Kişilere bir kısım ödemeler yapmıştır. Müvekkiliniz, vekile veya asile nakit para vermek yerine yaptığı bu işlemin ayrıca vekil edenin yani asilin yararına da olup olmadığını nereden bilmektedir. Zira ödemenin bir kısmı tamamen yabancı kişilere verilmiştir. Vekilin bu tür bir işlemi yapabilmesi için vekaletinde bu yönde bir açıklık var mıdır? Normal şartlarda vekile nakit ödeme yapılması halinde belki de bu soru hiç sorulmayacakken, nakit yerine asil ile ilgisi olmayan, başkaca yabancı 4.veya 5. kimselere nakit ödeme yapmanın aslin de menfaatine olacağından, asilin bu olayda zarar görmeyeceğinden nasıl emin olabilmiştir. Peki müvekkiliniz, tüm bunları düşünmek zorunda mıdır? Evet, zorundadır. Zira en yukarıda değinilen Yargıtay HGK da 3. kişinin de bu anlamda özen borcunun olduğu açık olarak dile getirmiştir. Gerçek şu ki olaydaki gerçekleşen tüm bu kısmi ödeme işlemlerde asilin hiçbir bir menfaati yoktur. Bu, gayet açık olarak görülebilmektedir. Yani göz göre göre asilin zararına hareket edilmiştir.
Bu sayılanlar asilin gerçekten zarara uğratılması halinde gerçekleşebilecek olan ihtimallerdir.
Bunlar hiç yaşanmayabilir de ..
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Vekilin ölümü Halinde Vekaletnamedeki Diğer Avukata Tebligat Yapilmasi Zorunlu Mudur? Av.Nilüfer Demir Topkara Meslektaşların Soruları 1 13-09-2017 11:48
ucuncu kisiye dava suresi Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 2 24-01-2014 11:30
Burdur Haciz Talimati Infazi aV.AhmeTDoğaN Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 0 03-05-2013 16:29
Kirşehir'de Haciz Talimati Infazi aV.AhmeTDoğaN Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 1 24-04-2013 10:13
Azledilen Vekilin Çek Keşide Etmesi - Asil ve Vekilin Birlikte Hareket Ettiği Şüphesi Noyan Yiğit Meslektaşların Soruları 11 14-04-2007 14:27


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04448390 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.