Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Yeni HMK ve Ticaret Kanunu Açısından Çekişmesiz Yargıda Görevli Mahkeme

Yanıt
Old 10-12-2011, 13:46   #61
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Neşeli Bence uydu..;)

Uygulamada herhangi bir kargaşaya neden olmamak için kanunlar arasında ihtilaf yaratılmaması gerekir. HMK ve TTK paralel hükümler içermelidir.

Yeni 6102 sayılı TTK 757. madde

I - Önleyici önlemler

MADDE 757 - (1) İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir.

(2) Mahkeme, ödemeyi meneden kararında muhataba, vadenin gelmesi üzerine poliçe bedelini tevdi etmeye izin verir ve tevdi yerini gösterir.

Bu bağlamda her iki kanun koyucunun birbirini okuduğunu anladığını pozitif olarak kabul etmek zorundayız.[Ticari defterlerle ilgili talihsiz kazayı ayrık tutuyorum. ] HMK. daha önce yasalarla düzenlenmeyen çekişmesiz yargı işini bu defa kaleme alarak mümkün mertebe örnekleyerek de konuya açıklık kazandırmaya çalışmış. Kıymetli evrakın "çekişmesiz yargı işi" olarak nitelendirilmesi doğrudur. Çünkü hasımlı hale gelmesi mümkün değildir. Öğretinin ve yargıtayın kararları da bu yöndedir.

Görev konusunda aksine bir düzenleme bulunmadığı müddetçe Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir. Oysa 6102 Sayılı TTK açıkça görevli mahekemeyi Asliye Ticaret olarak belirlemiştir. Ayrıca değişikliğin lafzı; mal varlığına ilişkin davalarda değer ölçütünün ortadan kaldırılmasına da paralel. Kanun koyucunun yeni TTK yürürlüğe girene kadar kaos yaratmak istediğini düşünmek yersiz olur.

Dolayısıyla yeni düzenlemenin tesadüf olmadığını düşünüyorum. Çek iptali çekişmesiz yargı işidir ancak görev hususunda görevli mahkeme Ticaret Mahkemeleridir.

Saygılarımla,
Old 12-12-2011, 15:57   #62
Av.Evran KIRMIZI

 
Varsayılan Tartışma küllenmiş...

Bu tartışma bir sonuca bağlanmadan küllenmiş. Aslında "yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan çıkar" şekline dönüşmüş yasal düzenlemelerden sonra bir sonuca ulaşmasını da beklemek fazla iyiniyet göstermek olurdu. Herhalde Yargıtay bu konuyu içtihat yoluyla çözecektir. Yeni yapılmış yasalardan sonra çözüm için daha bugünden içtihat aramamız da ayrı bir gariplik.

Küllenen tartışmayı biraz alevlendireyim:

İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU
Madde 2
1. (Değişik: 10.6.1994 – 4001/1 md.) İdari dava türleri şunlardır :
a) (İptal: Anayasa Mahkemesinin 21.9.1995 tarih ve E: 1995/27, K: 1995/47 sayılı kararı ile; Yeniden Düzenleme: 8.6.2000-4577/5 md.) İdari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları,
b) İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları,
-------------------------------

HMK.m. 3- (1) Her türlü idari eylem ve işlemler ile idarenin sorumlu olduğu diğer sebeplerin yol açtığı vücut bütünlüğünün kısmen veya tamamen yitirilmesine yahut kişinin ölümüne bağlı maddi ve manevi zararların tazminine ilişkin davalara asliye hukuk mahkemeleri bakar. İdarenin sorumluluğu dışında kalan sebeplerden doğan aynı tür zararların tazminine ilişkin davalarda dahi bu hüküm uygulanır. 30/1/1950 tarihli ve 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu hükümleri saklıdır.
------------------------------------
Bu düzenlemeler karşısında; Devlet Hastanesinde hatalı ameliyat sonucu bacağını kaybeden kişi Sağlık Bakanlığına karşı davasını idare mahkemesinde mi, asliye hukukta mı açacaktır?Neden?

Not: Mevcut değişiklikler karşısında hem asliye hakimlerinin hem de sulh hakimlerinin görevsizlik kararı vermeleri şaşırtıcı değil. Fakat "Yeni HMK'ya göre çek iptalinde artık ben görevliyim" diyen Sulh Hukuk Hakimi var mıdır? Varsa kendisini (buradaki hukuki tartışmalar ve gerekçelerden ayrışık olarak) nasıl takdir etmeliyiz?

Özür: Geçen mesajımda Sayın Nevra ÖKSÜZ'ü kıracak/kızdıracak birşey söylemiş isem kendisinden özür dilerim.
Old 14-12-2011, 02:18   #63
Mozkul

 
Varsayılan

Önceki tarihli kanun olan İdari Yargılama Usulü Kanununa göre Sonraki tarihli kanun olan 6100 Sayılı HMK. m.3 uyarınca artık görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir.

HMK. m.3 'ün gerekçesine bakmanızı tavsiye ederim.
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=10091
Old 15-12-2011, 09:33   #64
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

- Yasa açısından "asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğuna" ilişkin isabetli görüşleri ve gerekçeleri doğru buluyorum.

- İzmir Adliyesindeki uygulama da bu yöndedir.

Saygılarımla
Old 15-12-2011, 10:26   #65
Av. Güneş

 
Varsayılan

HMK Komisyonunu başkanı olan Prof. Dr. Hakan PEKCANITEZ'in bu konudaki görüşünü paylaşmak isterim. Hakan Hoca, Ankara Barosu tarafından düzenlenen 12.12.2011 tarihli HMK seminerinde; özel kanunlarda yer alan göreve ilişkin kuralların geçerliliğini devam ettirdiğini, bu nedenle, kıymetli evrakın zayinden kaynaklı davaların (6102 Sayılı TTK yürürlüğe girene kadar) ticaret mahkemelerinde açılmaya devam edilmesi gerektiğini, sulh hukuk mahkemelerinin görevli olmadığını belirtmiştir.
Old 15-12-2011, 10:35   #66
ISTANAZ

 
Varsayılan

1. Genel olarak

Madde 0004:

(1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;


Bu Kanunda,
..........
öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır
Madde 0005:

(1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalara bakmakla görevlidir.


E) İptal kararı

II - Hükümleri

Madde 0652:

(1) İptal kararı üzerine hak sahibi hakkını senetsiz olarak da ileri sürebilir veya yeni bir senet düzenlenmesini isteyebilir.

(2) Bunun dışında iptal usulü ve hükümleri hakkında, kıymetli evrakın çeşitli türlerine ilişkin özel hükümler uygulanır.


F) İptal

I - Önleyici önlemler

Madde 0757:

(1) İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten men edilmesini isteyebilir.

(2) Mahkeme, ödemeyi men eden kararında muhataba, vadenin gelmesi üzerine poliçe bedelini tevdi etmeye izin verir ve tevdi yerini gösterir.


6102 Sayılı Yeni TTK' da 757. maddede( poliçenin iptali hükümleri içindedir ve çek ile bonoda da uygulanacaktır) açıkça ticaret mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiştir. 1-7-2012 tarihinden sonra görev sorunu olmamalıdır. Aslında şu anda da ticaret mahkemelerinin görevli olduğunu düşünüyorum.

Pazartesi, Salı günleri Ankara'da HMK semineri vardı. Katılımcı hocalardan birisi Yargıtay 11.HD'nin ticaret mahkemelerinin görevli olduğu şeklinde bir karar verildiğini duyduğunu söyledi.
Old 15-12-2011, 12:43   #67
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Güneş
HMK Komisyonunu başkanı olan Prof. Dr. Hakan PEKCANITEZ'in bu konudaki görüşünü paylaşmak isterim. Hakan Hoca, Ankara Barosu tarafından düzenlenen 12.12.2011 tarihli HMK seminerinde; özel kanunlarda yer alan göreve ilişkin kuralların geçerliliğini devam ettirdiğini, bu nedenle, kıymetli evrakın zayinden kaynaklı davaların (6102 Sayılı TTK yürürlüğe girene kadar) ticaret mahkemelerinde açılmaya devam edilmesi gerektiğini, sulh hukuk mahkemelerinin görevli olmadığını belirtmiştir.

/6102 sayılı kanun yürürlüğe girene kadar/ Ticaret mahkemesinde açılmaya devam edilmesi gerektiğini…

Peki 6102 sayılı Ticaret Kanunu yürürlüğe girdikten sonra?
Old 15-12-2011, 12:48   #68
Av. Güneş

 
Varsayılan

Hakan Hoca yeni kanun için şöyle demişti: 6102 Sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra; çekişmesiz yargı işlerine ilişkin bir konuda, TTK "mahkeme" ifadesini kullanmışsa sulh hukuk mahkemesi; "asliye ticaret mahkemesi" ifadesini kullanmışsa ticaret mahkemesi görevli olacaktır.
Old 05-01-2012, 16:43   #69
Mozkul

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/13181
KARAR NO : 2011/16340


Y A R G I T A Y İ L A M I


Hasımsız olarak görülen davada …….. Ticaret Mahkemesi’nce verilen ……. tarih ve ……. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Numan Acar tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, müvekkilinin hamili olduğu çekin kayıp edilerek zayi olduğunu ileri sürerek, çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Mahkemece, iddia ve dosya kapsamına göre, HMK’nun 382/10-e maddesi uyarınca çek iptal davasında sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, talep ve kesinleşme halinde dosyanın …… Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

İstem, kambiyo senedinin zayii nedeniyle iptaline ilişkindir.

Mahkemece 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK’nun 383. maddesi uyarınca çek iptal davalarının sulh hukuk mahkemelerinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
HMK’nun 383. maddesinde çekişmesiz yargı işleri ile ilgili olarak aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesinin görevli olacağı öngörülmüştür.Yürürlükte olan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır.

Yine aynı Yasa’nın 5/2. maddesi uyarınca bir yerde ticaret mahkemesi varsa Asliye Hukuk Mahkemesi’nin vazifesi içinde bulunan ve TTK’nun 4. maddesinde ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılır. Bu nedenle TTK’nun 669 ve devamı maddelerinde düzenlenen kambiyo senetlerinin zayi nedeniyle iptaline ilişkin davalarda HMK’nun 383. maddesinde öngörülen aksine düzenleme bulunduğundan sulh hukuk mahkemeleri değil ticaret mahkemeleri görevlidir.

Kaldı ki 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girecek olan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 757/1. maddesinde de bu tür işlerde ticaret mahkemelerinin görevli olacağı öngörülmüştür. Bu da yasa koyucunun iradesinin bu tür işlerde ticaret mahkemelerinin görevli olması gerektiği yolunda olduğunu göstermektedir. Açıklanan bu nedenle istemle ilgili işe bakma görevi asliye ticaret mahkemesine ait olmasına rağmen görevsizlik ve dosyanın görevli sulh hukuk mahkemesine gönderilmesine dair verilen mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 02/12/2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 05-01-2012, 16:58   #70
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Yargıtay'a da cevap yazamayacağımıza göre ne diyelim, "şimdilik" hayırlı olsun.
Old 06-01-2012, 16:35   #71
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Neşeli Bir kanun okudum hayatım değişti :)))

HMK.'yı sevmeye başladım..Neden mi?

Bizi hukuk üzerinde yeniden esaslı biçimde düşünmeye ittiği için.

Burada yargıtayın görüşü uygulamaya "teklik" çizmesi açısından önemlidir.

Ama daha değerli olan; bizlerin hukuki görüş ve gerekçelerimizi paylaşmamız, tartışmamızdır.

Tüm hukuk emekçilerine teşekkürlerimle..
Old 06-01-2012, 17:42   #72
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan

Alıntı:
av-ufuk
Alıntı:
HMK.'yı sevmeye başladım..Neden mi?
Bizi hukuk üzerinde yeniden esaslı biçimde düşünmeye ittiği için.

HMK.'yi ben "henüz" sevemedim...

Bir taraftan biz avukatları düşünmeye sevkedip, oyalarken...

Öbür taraftan hak arama özgürlüğünü (AY.m.36) bireye zorlaştırıp,

“Mahkemeye Gitme Beraber Çözelim”,

“Uğraşma Uzlaş”,

“Hasım Değil Dost Olun!”


denildiği için
Old 11-01-2012, 15:28   #73
limpid

 
Varsayılan

yeni bir gelişmeyi aktarıyorum. yukarıdada açıkladığım gibi benim yılan hikayesine dönen çek iptali başvurumda şöyle bir şey oldu. ben davayı istanbul asliye ticarfette açtım tevziden 37. asliye ticarete düştü. daha sonra 37. atm ben görevsizim sulh hukuk görevli dedi bende dosyamı sulh hukuka gönderttim. dosyam istanbul 4. sulh hukuktan karşı görevsizlik aldı. yani kısacası bizler bu hususu çözemedik ey yargıtay sen hallet gibi bir talepleri hakimlerin.
Old 11-01-2012, 15:31   #74
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan limpid
yeni bir gelişmeyi aktarıyorum. yukarıdada açıkladığım gibi benim yılan hikayesine dönen çek iptali başvurumda şöyle bir şey oldu. ben davayı istanbul asliye ticarfette açtım tevziden 37. asliye ticarete düştü. daha sonra 37. atm ben görevsizim sulh hukuk görevli dedi bende dosyamı sulh hukuka gönderttim. dosyam istanbul 4. sulh hukuktan karşı görevsizlik aldı. yani kısacası bizler bu hususu çözemedik ey yargıtay sen hallet gibi bir talepleri hakimlerin.

Kıymetli evrakın iptali gibi basit bir "iş" in önünde sonunda elinden birçok dava alınan sulh hukuk mahkemesine ait olduğuna dair kati bir içtihat çıkacağı ümidindeyim.
Saygılarımla.
Old 12-01-2012, 11:34   #75
limpid

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Kıymetli evrakın iptali gibi basit bir "iş" in önünde sonunda elinden birçok dava alınan sulh hukuk mahkemesine ait olduğuna dair kati bir içtihat çıkacağı ümidindeyim.
Saygılarımla.

ben de sizinle aynı görüşteyim sayın güntay
asliye hukukların elinde yeterince iş var zaten kıymetli evrak iptali de basit ve ivedilikle çözümlenmesi gereken bir iş olması sebebiyle sulh hukuk görevli olsa daha çabuk netice alınabilir düşüncesindeyim ancak maalesef ki yargıtayımız asliye ticaret demiş henüz çıkmış içtihatında.

şimdi bu içtihat emsal teşkil etmekte. benim istanbul ticarette açtığım ancak görevsizlikle ilgili olarak sulh hukuka gelen ve orada da karşı görevsizlik verilen dosyamda ben temyiz etmesemde mahkeme resen dosyayı yargıtaya taşıyacak. dolayısıyla dosyanın yargıtaya gidiş dönüşünü beklemem gerekiyor. bunun dışında daha çabuk dosyamı sonuçlandırmak için bir yol yok gibi. sizce var mı?
Old 12-01-2012, 11:50   #76
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan limpid
bunun dışında daha çabuk dosyamı sonuçlandırmak için bir yol yok gibi. sizce var mı?

Tabii ki yok.
Sihirbaz olsam, bir abrakadabra derdim ama değilim!
Old 12-01-2012, 11:53   #77
limpid

 
Varsayılan

sizin gibi üstadlardan onay almak istiyor insan bazen.
Old 12-01-2012, 17:54   #78
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Kıymetli evrakın iptali gibi basit bir "iş" in önünde sonunda elinden birçok dava alınan sulh hukuk mahkemesine ait olduğuna dair kati bir içtihat çıkacağı ümidindeyim.
Saygılarımla.

E, hani yargı hızlansın diye HMK'yı düzenlemişlerdi.
Old 12-01-2012, 18:03   #79
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
E, hani yargı hızlansın diye HMK'yı düzenlemişlerdi.

Hızlanacak da Üstadım, bir süre belli konularda, pit stop yapması gerekecek işte!..
Old 12-01-2012, 18:08   #80
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Hızlanacak da Üstadım, bir süre belli konularda, pit stop yapması gerekecek işte!..

Bu süre anlaşmazlık yaşanan her yeni hüküm(Görev-belirli belirsiz alacak vs.) dava konusu edildiğinde en az 3 yıl olur. Mahkeme kararı=Daire Kararı= HGK kararı. Bu arada yaşanacak görev uyuşmazlıkları, daireler arasındaki içtihat farklılıkları(İBK), süreye dahil değildir.
Old 12-01-2012, 18:19   #81
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Bu süre anlaşmazlık yaşanan her yeni hüküm(Görev-belirli belirsiz alacak vs.) dava konusu edildiğinde en az 3 yıl olur. Mahkeme kararı=Daire Kararı= HGK kararı. Bu arada yaşanacak görev uyuşmazlıkları, daireler arasındaki içtihat farklılıkları(İBK), süreye dahil değildir.

İnsanın ömrü kısadır Suat Bey.
Hukuk ve toplum hayatında bu süreler tolere edilebilir sürelerdir.
Biliyorsunuz yasayı yorumdan ve içtihattan ayırmak mümkün değil; yargılama bizatihi budur.
Yasa, ocakta iyi pişmez ise, muğlak hükümler taşır ise bu yargısal-içtihadi evrilme sürecini yaşamak zorundayız...
Old 27-01-2012, 13:05   #82
Av. Feyza Altun

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Çek iptali davasında görevli mahkeme, HMK.m.4/ç, m.382/e-6 ve m.383 hükümleri gereğince sulh hukuk mahkemesidir.
Saygılar.

Üstadım,

Yeni HMK'dan sonra Adana'da Sulh Hukuk'ta hasımsız çek iptali açtım görevsizlik verdi. Tİcaret Mahkemesi görevi kabul etti. aynı şekilde Gaziantep Sulh Hukuk Mahkemesi de reddetti.

Kanun öyle söylese de uygulamada hala Sulh Hukuklar görevsizlik veriyor. BEnim de kafam karıştı.
Old 01-02-2012, 19:51   #83
Mozkul

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Peitho Minerva
Üstadım,

Yeni HMK'dan sonra Adana'da Sulh Hukuk'ta hasımsız çek iptali açtım görevsizlik verdi. Tİcaret Mahkemesi görevi kabul etti. aynı şekilde Gaziantep Sulh Hukuk Mahkemesi de reddetti.

Kanun öyle söylese de uygulamada hala Sulh Hukuklar görevsizlik veriyor. BEnim de kafam karıştı.



"HMK’nun 383. maddesinde öngörülen aksine düzenleme bulunduğundan sulh hukuk mahkemeleri değil ticaret mahkemeleri görevlidir."T.C.YARGITAY11. Hukuk DairesiESAS NO :2011/13181 KARAR NO : 2011/16340
Old 09-02-2012, 18:05   #84
Av. Gülgün

 
Varsayılan Yargıtay Kararı : Görevli mahkeme sulh hukuk

Sayın meslektaşlar,
Bugün adliyemzin ticaret mahkemelerinden birinin panosunda gördüğüm Yargıtay kararını sizlerle paylaşmak isterim.


Old 09-02-2012, 18:10   #85
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Bu süre anlaşmazlık yaşanan her yeni hüküm(Görev-belirli belirsiz alacak vs.) dava konusu edildiğinde en az 3 yıl olur. Mahkeme kararı=Daire Kararı= HGK kararı. Bu arada yaşanacak görev uyuşmazlıkları, daireler arasındaki içtihat farklılıkları(İBK), süreye dahil değildir.

11.HD. Ticaret mahkemesi görevli dedi.
17.HD nin ise, sulh hukuk mahkemesi görevli dediğini az önce Sevgili Av.Gülgün'ün üstteki mesajından görüyoruz.

Yukarıda alıntısını yaptığım mesajımdaki prosedür aynen gerçekleşecek gibi. Müneccim miyim acaba? Sayın Güntay???
Old 09-02-2012, 18:19   #86
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Gülgün
Sayın meslektaşlar,
Bugün adliyemzin ticaret mahkemelerinden birinin panosunda gördüğüm Yargıtay kararını sizlerle paylaşmak isterim

İşte bu! Teşekkürler paylaşımınız için. Dikkat edilirse, bütün karar boyunca, "dava" ve "iş" kelimeleri tırnak içine alınmıştır. Bu kararın Yargıtay'ın genel görüş ve uygulaması haline geleceğine, şahsen (ve hukuken) çok eminim.

Biz ne demişiz, yine bolca tırnak işareti kullanarak, bir bakalım, maziye dönelim:

Saygılarımla.

Alıntı:
Yazan Güntay-Bu başlıktaki mesajlarından
Kıymetli evrakın iptali, bir "çekişmesiz yargı işi" olup, TTK.m.4-5 anlamında "ticari dava" da değildir. Aksi görüşteyim.
----------------------------------------------------------
Kıymetli evrakın iptali gibi basit bir "iş" in önünde sonunda elinden birçok dava alınan sulh hukuk mahkemesine ait olduğuna dair kati bir içtihat çıkacağı ümidindeyim.
--------------------------------------------------------
Kıymetli evrak iptalinin, tipik bir dava olması gerekiyordu. "Taraflar" kavramının olmadığı bir işte, artık davadan ve asliye ticaret mahkemesinden bahsedemezsiniz.
---------------------------------------------------------
TTK.4 hükmü, HMK.383/e-6 hükmünü nakzeder ayrık bir düzenleme değildir.
Nasıl oluyor da siz, ticari "dava"lara ilişkin bir maddeyi, çekişmesiz bir "iş" sayılan kıymetli evrak iptalinde görev hususunda dikkate alabiliyorsunuz?
----------------------------------------------------------
HMK. 383. maddenin (e) bendinin başlığına dahi bakılması kafidir:

e) Ticaret hukukundaki çekişmesiz yargı işleri:

6) Kıymetli evrakın iptali.

Görevli mahkeme, çek-bono ticaret kanununda (hukukunda) geçen kavramlar bile olsa, sulh hukuk mahkemeleridir. Zira, bu dava bir ticari "dava" değildir. (Düşüncesindeyim.)
----------------------------------------------------------
Kanımca öyle gerekçe olmaz. Orada sayılan bütün işler zaten TTK.da ve ilgili başka yasalarda düzenlenmiş dikkat ederseniz...Önemli olan bu değildir. Görev belirlemesi açısından önemli olan nokta, kanunda bir başka mahkemenin "görevli olduğuna dair" aksine hüküm olmasıdır. Konunun, o "işin" düzenlendiği yasa açısından değerlendirilmesi hatalıdır.
Mesela bakınız, çekişmesiz yargı işlerinde aksine görev düzenlemesine örnek şudur:
İİK.m.285 vd. konkordato mühleti için icra mahkemesi görevlidir. Konkordato mühleti verilmesi m. 382 de sayıldığı halde, aksine düzenleme nedeniyle icra mahkemesi görevlidir.
Yine, Aile hukukundan doğan çekişmesiz yargı işlerinde aile mahkemeleri görevlidir. (Aile Mah.K.m.4)
Yine iflasın açılması ve kapanmasında asliye ticaret mahkemesi görevli olduğundan bu da m.382 de sayıldığı halde sulh hukuk mahkemesi görevli değildir.

Özetle, çek-bono TTK.da düzenlenmiş mantığıyla ticaret mahkemesi görevlidir görüşü isabetli değildir. Bir kere daha net olarak ifade edeyim ki, çekişmesiz yargı işleri bir iştir, dava değildir. HMK. dava ve iş ayırımını kabul etmiştir. (Mesela m.103/1) Taraf (hasım) ve çekişme (niza) kavramı dava için söz konusudur.
Yasa, bir yasama tasarrufu ile kabul edilerek, müstakilen hukuk hayatımıza girmiş olup, yapımında çalışmak üzere görevlendirilmiş öğretim görevlilerin görüşleri bu noktadan sonra, tıpkı bizimkiler gibi, münferit birer şahsi görüş olmaktan öte bir anlam ve kudrete sahip olamamak gerekir.
----------------------------------------------------------
Old 11-02-2012, 16:15   #87
Mozkul

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
11.HD. Ticaret mahkemesi görevli dedi.
17.HD nin ise, sulh hukuk mahkemesi görevli dediğini az önce Sevgili Av.Gülgün'ün üstteki mesajından görüyoruz.

Yukarıda alıntısını yaptığım mesajımdaki prosedür aynen gerçekleşecek gibi. Müneccim miyim acaba? Sayın Güntay???


Bu konuda iki farklı daire kararı çıkmış olması durumun iyi olmadığını olmayacağına işaret etmektedir. Uygulamada mahkemeler işlerine gelen yargıtay kararını gerekçe göstermek suretiyle süreci uzatma yoluna gideceklerinden bu durumdan mağdur olanlar yine uygulayıcılar olacaktır.

Bu durumun kesin bir çözüme kavuştuğuna ilişkin bir karar çıkmadığı sürece her iki daire kararları kendi gerekçelerine göre haklı olduğundan, ortada hala çözülmesi gereken bir görev sorunu var demektir.
Old 13-02-2012, 09:38   #88
av.ankarahukuk

 
Varsayılan

Bugün itibariyle kıymetli evrakın iptalinde sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğunu ancak yeni TTK'nın yürürlüğe girmesiyle Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olacağı düşüncesindeyim. Zira mevcut TTK'da kıymetli evrakın iptali ile lgili maddelerde açıkça Asliye Ticaret Mahkemesi belirtilmemiştir; ancak yeni TTK'da Asliye Ticaret Mahkemesi açıkça belirtilmiştir.

İLGİLİ MADDELER:
MEVCUT TTK m. 573,569-577
YENİ TTK m.661,757
Old 16-05-2012, 14:12   #89
Av.Bülent AKÇADAĞ

 
Varsayılan

Açılması gereken dosyalarımız var ancak bu belirsizlikten ötürü ne yapacağımıza karar veremedik.

Sayın Ergin'in de belirttiği gibi müneccim olmamız gerekecek sanırım

Old 25-05-2012, 15:03   #90
alphukuk

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
HMK:383. madde çok açık. Aksine düzenleme varsa Sulh Hukuk mahkemesi bakamaz diyor.

Bu durumda HUMK. yürürlükte iken geçerli olan özel görev düzenlemeleri aynen geçerli olacaktır.

Diğer yandan özel düzenleme olan TTK.4/1' de çok açık. Hüküm, "TTK'da düzenlenen her husus ticari davadır" diyor. TTK.5/2 ise Ticaret mahkemesi kurulu olan yerlerde Asliye mahkemesinin bakacağı işlere Asliye Ticaret mahkemesi bakar der. HMK.4. madde dışında kalan davalar değerine bakılmaksızın Asliye Hukukun görevine girer.

Bu nedenle Asliye Ticaret Mahkemesi eskiden olduğu gibi HMK döneminde de görevlidir. (Düşüncesindeyim)

T.C.

YARGITAY

17. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/12469

K. 2011/12751

T. 21.12.2011

• KIYMETLİ EVRAKIN ZAYİİ NEDENİYLE İPTALİ VE ÖDEME YASAĞI KONULMASI TALEBİ ( 6100 S.K.'nın Yürürlüğe Girmesinden Sonra Açıldığı - Sulh Hukuk Mahkemesinin Görevli Olduğu )

• HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNUNUN YARGI YOLU VE GÖREVE İLİŞKİN HÜKÜMLERİ ( Kanunun Yürürlüğe Girmesinden Önceki Tarihte Açılmış Olan Davalara Uygulanmayacağı - Yürürlüğe Girmesinden Sonra Açılan Çekişmesiz Yargı İşi Olan Çek İptali Davasının Sulh Hukuk Mahkemesinde Görüleceği )

• SULH HUKUK MAHKEMESİNİN GÖREVLİ OLMASI ( Kıymetli Evrakın Zayii Nedeniyle İptali ve Ödeme Yasağı Konulması Talebi - Hukuk Muhakemeleri Kanunun Yürürlüğe Girmesinden Sonra Açılan ve Çekişmesiz Yargı İşi Niteliğinde Olan Dava )

• ÇEK İPTALİ DAVASI ( Hukuk Muhakemelerinin Yürülüğe Girdiği Tarihten Sonra Açıldığı - Sulh Hukuk Mahkemelerinin Görevli Olacağı )

6100/m. 382, 383, Geç.1


ÖZET : 6100 Sayılı HMK.nın yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri Kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalara uygulanmaz. Kıymetli evrakın zayii nedeniyle iptali ve ödeme yasağı konulmasına ilişkin uyuşmazlık HMK.nın 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmesinden sonra açılan çekişmesiz yargı işi niteliğinde olup Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
DAVA : Kıymetli evrakın iptali ve ödeme yasağı konulmasına ilişkin talep hakkında İstanbul 38. Asliye Ticaret ile İstanbul 22. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Talep, kıymetli evrakın zayii nedeni ile iptali ve ödeme yasağının konulmasına ilişkindir.
İstanbul 38. Asliye Ticaret Mahkemesi 6100 sayılı HMK.nın 382. ve 383 maddeleri gereğince uyuşmazlığa Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılacağından bahisle görevsizlik kararı vermiştir.
İstanbul 22 Sulh Hukuk Mahkemesi ise açılan davanın HMK.nın 382 maddesine göre çekişmesiz yargı davası niteliğinde olup, çek iptali davalarının TTK.da düzenlenmiş olması ve HMK.nın 4. maddesinde bu davaların Sulh Hukuk Mahkemelerinde bakılacağına dair hüküm bulunmaması ve TTK.da zayii nedeniyle çek iptallerinin Ticaret Mahkemelerinde bakılacağına dair hüküm bulunması nedeniyle görevsizlik kararı vermiştir.
Türk Ticaret Kanunun 4.maddesinde, bu kanundan doğan hukuk "davalarının" ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5.maddesinin 2.fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4.maddesi hükmünce ticari sayılan "davalara", ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
Diğer taraftan, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.nun 382.nci maddesinde, "çekişmesiz yargı işleri" düzenlenmiş, aynı maddenin 2.fıkrasının ( e )bendinde, "Ticaret hukukundaki çekişmesiz yargı işleri" başlığı altında 6. madde olarak "kıymetli evrakın iptali"ne ilişkin taleplerin çekişmesiz yargı "işi" olduğu belirtilmiş, aynı yasanın 383.maddesinde de, çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesi olacağı hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıda açıklanan yasa hükümlerine göre, çekişmesiz yargıda "dava" deyiminin yeri olmayıp "iş" deyimi vardır. Dava, iki taraf sistemine göre kurulmuş ise de çekişmesiz yargıda birbiriyle çekişme halinde olan iki taraf olmadığından çekişmesiz yargı işleri için "dava" teriminin kullanılması doğru değildir. Yine çekişmesiz yargıda "taraf" değil, "ilgililer" kavramı vardır. Çekişmesiz yargıda dava söz konusu olmadığı için davacı ve davalı terimlerinin de yeri yoktur.
HMK.nun 383.maddesine göre çekişmesiz yargıda sulh hukuk mahkemesinin görevi asıl olup asliye hukuk mahkemesinin görevi istisna olduğundan yalnız "mahkeme" veya "hakim" terimlerinin kullanıldığı bütün çekişmesiz yargı işleri için sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu sonucuna varılmaktadır. ( Prof Dr. B.Kuru/Prof Dr. A.C.Budak İstanbul Barosu Dergisi, Cilt:85, Sayı:5, Yıl: 2011,sh:33-36 )
Somut olayda uyuşmazlık 13.10.2011 tarihinde yani 6100 sayılı HMK.nun yürürlüğe girmesinden sonra mahkemeye getirilmiştir.
6100 sayılı HMK.nın geçici 1.maddesinin 1 bendine göre bu kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri Kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalara uygulanmaz.
Bu durumda, kıymetli evrakın zayii nedeniyle iptali ve ödeme yasağı konulmasına ilişkin uyuşmazlık 6100 sayılı HMK.nın 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmesinden sonra açılan çekişmesiz yargı işi niteliğinde olup Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.'nun 21. ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 22. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 21.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
yeni ticaret kanunu kitap önerisi mc_50cent Hukuk Lisans Eğitimi 9 26-10-2013 13:54
Görevli mahkeme tüketici mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mi düzceli81 Meslektaşların Soruları 8 06-03-2012 10:36
yeni ticaret kanunu tasarısının sigorta hukukuku başlıklı kısmı Ebru ÜNLÜ Ticaret Hukuku Çalışma Grubu 3 21-12-2011 19:38
HMK da Çekişmesiz Yargıda Temyiz Yolu Av. Uğur İHTİYAROĞLU Meslektaşların Soruları 4 08-10-2011 20:44
kat mülkiyeti kanunu hakkında değişiklikten sonra görevli mahkeme lava Meslektaşların Soruları 1 15-01-2010 15:00


THS Sunucusu bu sayfayı 0,09091902 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.