Kefalet sözleşmesi yansıtılabilir mi, Zincirleme bir kefalet olabilir mi , bu işin sonu nereye çıkar

A, B nin borcu için alacaklı C ile bir kefalet sözleşmesi imzalıyor.
D, E nin borcu için alacaklı A ile bir kefalet sözleşmesi imzalıyor.
1. İlişki de alacaklı C borçlu B kefil A
2. ilişki de alacaklı A borçlu E kefil D
İlk alacaklının yani C' nin vekili, nasıl bir ilişki kuruyorsa B nin borcundan dolayı ikinci ilişkideki kefil D ye başvuruyor.İlk kefilin başka bir alacağı için E ye kefil olan D nin kafası karışmış durumda
Bu durumu nasıl izah edeceğiz bu meslektaşımız neye dayanmış bunu da anlamadım. Lütfen yardım.

Adi kefalette : asıl borcluya gitmeden kefile gidilmez
Müteselsil kefalette : dogrudan kefile de gidilebilir.
İflas masasına girmiş alacaklar söz konusudur anlattığınız olayda.çünkü iflas masası artık borçlu olan A nın yerine geçerek borçları tahsil etme ve ödeme kudretine sahiptir.C demekki iflas masasında yer alıyor.A da iflas etmiştir.Eğer böyle bir durum yoksa yapılan işlem geçersizdir.

Mehmet bey teşekkür ederim cevabınız için olayda iflas söz konusu değil ben size doğrudan olayı özetlesem daha iyi olacak sanıyorum. biraz karışık olduğu için bu şekilde yazmıştım ama bunun eksik kaldığını fark ettim.İçinden çıkılmaz bir olayın içindeyim ve içinden çıkamazsam son çare olarak; böyle bir senede imza koyduğu için müvekkilin adli tıbba sevkini isteyeceğiz Olay şöyle:

-A, B'nin borcu için C şirketi lehine 2000 yılında üst limit ipoteği tesis ediyor.B ile C şirketi arasında bir bayilik sözleşmesi imzalanmış.İpotek en fazla 40 milyar lira için kuruluyor.Senette bayilik sözleşmesinden doğan ve şimdiye kadar doğmuş olan , doğacak olan ,senetli senetsiz her türlü alacak için , meskeniyet iddiasında bulunmadan , şirket ipoeteğin fekkini bildirene kadar bunun devam edeceği yazılmış.Ayrıca A'nın müşterek borçlu ve müteselsilen kefil olduğuda senede yazılmış.

-2004 yılında bayilik sözleşmesi sona eriyor. Şirket tarafından B ye bir alacak davası açılıyor alacağın olmadığı yargı kararıyla kesinleşiyor.

-Yıllar sonra da B bir başkasının(X kişisi olsun) C şirketine olan borcunun 50.000 tlsi için kefil oluyor.X kişisi borcu ödemeyince
a- borca kefil olan B ye
b- yıllar önce B'nin borçları için C lehine kurulan ipotek senedindine dayanarak taşınmazı üzerindeki ipotekten dolayı hem de ipotek senedinde yazılı olan müteselsil kefalet kaydından dolayı borcun 40.000 TL sinden sorumlu olduğu belirtilmiş A ya ihtarname geliyor.Yani B nin kefil olarak sorumlu olduğu bir borçtan dolayı A da müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla ayrıca gayrımenkulü üzerindeki ipotek nedeniyle sorumlu tutuluyor.

A bu durumda ne yapabilir???
1-Öncelikle ipotek senedindeki müşterek borçlu ve müteselsil kefil kaydı geçerli midir?
2-Kefaletin bu şekilde devam etmesi mümkün mü? Kefile kefalet denilen şey bu mudur?
3-İpoteğin fekki için ne gibi imkanları vardır?
(Henüz hiçbir takibe başlanmamış, A ipoteği kaldırmak istiyor)

"-2004 yılında bayilik sözleşmesi sona eriyor. Şirket tarafından B ye bir alacak davası açılıyor alacağın olmadığı yargı kararıyla kesinleşiyor." dediğinize göre artık eskiden kurulan ipotek ortadan kalkmış ve BORC SONA ERMİŞTİR MAHKEME KARARIYLA.bu durumda : son kefillikte ipotek üzeriden hak iddia edilemez çünkü mahkeme kararıyla artık eski borç sona ermiştir.
yeni borç olan(50.000) tl üzerinden olaya bakmamız gerekir.bu durumda eski sözleşmedeki ipotek ileri sürülemez çünkü mahkeme kararı borcun olmadığı kararı vermiştir ve bu kararla birlikte kefillik de sona erer..yeni kurulan ilişki eskisinden bağımsızdır.
kefile kefalet vermek için BORCUN KONUSU AYNI OLMALI VE KEFİLE KEFİL OLANIN NEYE KEFİL OLDUĞUNU BİLMESİ VE O ÇERÇEVEDE İMZA ATMIŞ OLMASI GEREKİR.
A nın herhangi bir sorumluluğu yoktur çünkü borc farklıdır ve kendi dönemine ait borc için mahkeme kararı kesinleşmiştir...kefillik ve kefile kefillik anlıktır.sürekli devam etmez.sona erdiren hallerden en önemlisi SÖZ KONUSU BORCUN SONA ERMİŞ OLMASIDIR.borc bitince kefillik de biter.soruyu anladığım kadarıyla cevabım bu yönde olacaktır saygılarımla


1-geçerlidir ancak borç sona erdiğinden artık sorumluluk ortadan kalkmıştır
2-kefile kefalette borcun konusu aynı olmalıdır ve borç sona erince tüm kefillikler ortadan kalkar.
3- eski dönemde kefil olunan ve ipotek kurulan sözleşme ve buna ait mahkeme kararının(borcun sona erdiğine dair) tapuya sunulması gerekir diye düşünüyorum emin olmamakla beraber.
Son ihtimal : A nın şirketle görüşüp borcun farklı olduğu ve sorumlu olmadığını belirtmesi ayrıca tapuya yazı yazılarak taşınmaz üzerindeki şerhin kaldırılmasını talep etmesi de faydalı olacaktır sonuçta ortada mahkeme kararı da vardır.
şirket B adına tuttukları dosyayı anladığım kadarıyla değiştirmeyi unutmuş ve dalgınlıklarına gelmiş yada kötüniyetli

Teşekkür ederim cevabınız için ve aynı şeyleri düşündüğümüz için mutlu oldum İpoteğin fekki davası açtık şirketin cevabı.2004 ten sonra B nin kefil olarak sorumlu olduğu bir borç vardır ve B nin her türlü borcundan A müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak sorumludur.Ayrıca ipoteğin fekki talebi haklı değildir.Borç sona ermemiştir demektedirler.Şirket her türlü borcun genel ve soyut olarak yorumlanması gerektiğini düşünüyor olmalı biz de bayilik sözleşmesi çerçevesindeki her türlü borç olduğunu söyleyeceğiz bakalım ne olacak

Mahkeme kararıyla borc sona ermis buna baglı olarak da kefillik de sona erer.Şirketin mantıgı müteselsil kefalet degil ölümüne kefalet anladığım kadarıyla kefilliği sona erdiren unsurları bilmiyorlar demek ki ilginç