Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Haberleri Hukuk Haberleri, duyuruları, güncel hukuki gelişmeler. [Haber Ekleyin]

İmar Bankası hazine bonolarının ödemelerine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı yayınlandı

Yanıt
Old 23-07-2007, 11:37   #1
aslihanalaca

 
Varsayılan İmar Bankası hazine bonolarının ödemelerine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı yayınlandı

21 Temmuz 2007 CUMARTESİ
Resmî Gazete
Sayı : 26589
BAKANLAR KURULU KARARI
Karar Sayısı : 2007/12398
“Bankacılık İşlemleri Yapma ve Mevduat Kabul Etme İzni Kaldırılan Türkiye İmar Bankası Türk Anonim Şirketince Devlet İç Borçlanma Senedi Satışı Adı Altında Toplanan Tutarların Ödenmesine İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Karar”ın yürürlüğe konulması; Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcılığının 4/6/2007 tarihli ve 1107 sayılı yazısı üzerine, 24/5/2007 tarihli ve 5667 sayılı Kanunun 1 inci maddesine göre,Bakanlar Kurulu’nca 13/7/2007 tarihinde kararlaştırılmıştır.

Ahmet Necdet SEZER
CUMHURBAŞKANI
Recep Tayyip ERDOĞAN
Başbakan
A. GÜL A. ŞENER M. A. ŞAHİN B. ATALAY
Dışişleri Bak. ve Başb. Yrd. Devlet Bak. ve Başb. Yrd. Devlet Bak. ve Başb. Yrd. Devlet Bakanı
A. BABACAN M.AYDIN N. ÇUBUKÇU K. TÜZMEN
Devlet Bakanı Devlet Bakanı Devlet Bakanı Devlet Bakanı
F. KASIRGA M. V.GÖNÜL O. GÜNEŞ K. UNAKITAN
Adalet Bakanı Milli Savunma Bakanı İçişleri Bakanı Maliye Bakanı
H. ÇELİK F. N. ÖZAK R.AKDAĞ F. KASIRGA
Milli Eğitim Bakanı Bayındırlık ve İskan Bakanı Sağlık Bakanı Ulaştırma Bakanı V.
M. M. EKER M. BAŞESGİOĞLU A. COŞKUN
Tarım ve Köyişleri Bakanı Çalışma ve Sos. Güv. Bakanı Sanayi ve Ticaret Bakanı
M.H.GÜLER A. KOÇ O. PEPE
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Kültür ve Turizm Bakanı Çevre ve Orman Bakanı


BANKACILIK İŞLEMLERİ YAPMA VE MEVDUAT KABUL ETME İZNİ KALDIRILAN TÜRKİYE İMAR BANKASI TÜRK ANONİM ŞİRKETİNCE DEVLET İÇ BORÇLANMA SENEDİ SATIŞI ADI ALTINDA TOPLANAN TUTARLARIN ÖDENMESİNE İLİŞKİN ESAS VE USULLER HAKKINDA KARAR

MADDE 1- (1) Bu Kararın amacı; bankacılık işlemleri yapma ve mevduat kabul etme izni kaldırılan Türkiye İmar Bankası Türk Anonim Şirketince Devlet iç borçlanma senedi satışı adı altında toplanan tutarların ödenmesine ilişkin esas ve usullerin düzenlenmesidir.
MADDE 2- (1)Bu Kararda geçen;
a) Banka: Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunun 3/7/2003 tarihli ve 1085 sayılı Kararı ile bankacılık işlemleri yapma ve mevduat kabul etme izni kaldırılan Türkiye İmar Bankası Türk Anonim Şirketini,
b) BDDK: Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunu,
c) Fon: Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunu,
ç) İşlem tutarı: Banka tarafından, Banka bünyesinde karşılığında Devlet iç borçlanma senedi bulunmamasına rağmen ikincil piyasada Devlet iç borçlanma senedi satışı adı altında toplanan tutarı,
d) Kanun: 24/5/2007 tarihli ve 5667 sayılı Bankacılık İşlemleri Yapma ve Mevduat Kabul Etme İzni Kaldırılan Türkiye İmar Bankası Türk Anonim Şirketince Devlet İç Borçlanma Senedi Satışı Adı Altında Toplanan Tutarların Ödenmesi Hakkında Kanunu,
e) Müsteşarlık: Hazine Müsteşarlığını,
f) Ödeme Bankası: Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası Anonim Şirketini,
g) SPK: Sermaye Piyasası Kurulunu,
ifade eder.
MADDE 3- (1)Banka tarafından toplanan işlem tutarları ve bu Kararın 4 üncü maddesinin altıncı fıkrası uyarınca işleyecek faizleri, bu Karar hükümlerine göre başvuran hak sahiplerine, ekte yer alan taahhütname ve ibraname ödeme sırasında Ödeme Bankası tarafından alınmak kaydıyla, Fon aracılığıyla ödenir. Fon tarafından, bu fıkra kapsamında aktarılan tutarlara ilişkin bilgiler yazılı ve elektronik ortamda BDDK, SPK ve Müsteşarlığa bildirilir.
(2) Bu Karar kapsamında kesinleşmiş idari yargı kararlarına dayanan her türlü ödemeler; hak sahiplerinin kesinleşme şerhli ilam ve aşağıdaki belgelerle birlikte BDDK ve SPK’ya ayrı ayrı yapacakları yazılı başvuru üzerine, anılan idarelerin Fona yapacakları ortak bildirimini müteakip, Fon tarafından ödeme tarihine kadar hesaplanacak faizleri ile birlikte Ödeme Bankasına altmış gün içinde aktarılır.
a) Vatandaşlık numarasını havi resmi kimlik belgesi veya pasaportun tamamının resmi mercilerce onaylı fotokopisi,
b) Yerleşim yeri adresini gösterir resmi belge,
c) SPK ve/veya BDDK tarafından istenecek her türlü iletişim bilgileri,
ç) SPK ve/veya BDDK tarafından gerek görülmesi halinde, başvuruda bulunan ilgililerin kesinleşmiş idari yargı kararı uyarınca alacaklı bulunan kişi olduğunu tespite yarayacak her türlü belgenin aslı veya onaylı sureti,
d) Kesinleşmiş ilamın icra takibine konu edilmediğine ilişkin taahhütname.
(3) Bu Karar kapsamında kesinleşmiş idari yargı kararlarına dayanan icra takiplerine ilişkin her türlü ödemeler; hak sahiplerinin BDDK ve SPK’ya ayrı ayrı kesinleşme şerhli ilam ve aşağıdaki belgelerle birlikte yapacakları yazılı başvuru üzerine, anılan idarelerin Fona yapacakları ortak bildirimi müteakip, Fon tarafından ilgili icra müdürlüğündeki dosyasına yapılır.
a) Vatandaşlık numarasını havi resmi kimlik belgesi veya pasaportun tamamının resmi mercilerce onaylı fotokopisi,
b) Yerleşim yeri adresini gösterir resmi belge,
c) SPK ve/veya BDDK tarafından istenecek her türlü iletişim bilgileri,
ç) SPK ve/veya BDDK tarafindan gerek görülmesi halinde, başvuruda bulunan ilgililerin kesinleşmiş idari yargı kararı uyarınca alacaklı bulunan kişi olduğunu tespite yarayacak her türlü belgenin aslı veya onaylı sureti,
d) İlgili icra müdürlüğünce, icra dosyasının kırkbeş gün sonra kapatılması için ödenmesi gereken tutarı gösterir ayrıntılı dosya hesabını ve icra müdürlüğü banka hesap numarasını gösterecek şekilde düzenlenen yazı.
(4) Üçüncü fıkranın (d) bendi uyarınca düzenlenen yazının düzenlendiği tarihten itibaren en geç yedi gün içerisinde BDDK ve SPK’ya ulaştırılması gerekir.
(5) İlgililerin, bu maddenin ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca yaptıkları ödeme taleplerine ilişkin bilgi ve belgeler ilgilinin başvurusunu takip eden onbeş gün içerisinde yazılı ve elektronik ortamda Fona iletilir.
MADDE 4- (1) 3 üncü maddenin birinci fıkrası kapsamında ödeme talep eden kişiler tarafından, bu Kararın yayımı tarihinden itibaren yirmi gün içinde, iadeli taahhütlü posta yolu ile veya özel şirketler aracılığıyla imza karşılığı teslim suretiyleTasarruf Mevduatı Sigorta Fonu adına başvuru merkezi olarak belirlenen“Büyükdere Caddesi Bentek İşhanı No:47 K:1 Mecidiyeköy 34387 Şişli – İstanbul” adresine başvurulur.
(2) Başvuru dilekçesi ekinde aşağıdaki belgelerin bulunması zorunludur.
a) Gerçek kişi hak sahipleri için;
1) Vatandaşlık numarasını havi resmi kimlik belgesi veya pasaportun tamamının resmi mercilerce onaylı fotokopisi,
2) Hesap cüzdanı veya menkul kıymet satış işlem sonuç formunun veya alacağın varlığını tevsik edici belgelerin fotokopisi,
3) Yerleşim yeri adresini gösterir resmi belge,
4) Bankada işlemin yapıldığı tarih ile ödeme için başvurunun yapıldığı tarih arasında hak sahibinin kimlik bilgilerinde meydana gelen değişiklikleri gösterir resmi mercilerce onaylanmış belge.
b) Tüzel kişi hak sahipleri için;
1) Tüzel kişiliğin tam unvanı ile vergi ve sicil numarası,
2) Tüzel kişiliği temsil ve ilzama yetkili kişi veya kişilerin kimlik bilgileri ve vatandaşlık numarası ile yeni tarihli imza sirküleri,
3) Kayıtlı bulunduğu veya tescil edildiği resmi merciden alınmış tüzel kişiyi temsil ve ilzama yetkili kişileri gösterir yeni tarihli yetki ve faaliyet belgesi.
(3) Başvuru evrakının eksik olması veya belirtilen süre içinde posta yolu ile ulaştırılamaması halinde, bu maddenin onuncu fıkrası hükmü uygulanır.
(4) Elinde alacağın varlığını tevsik edici herhangi bir belge bulunmayan veya ibraz edemeyen talep sahiplerinin, hak sahipliğinin ve/veya alacak tutarının tespitinde, Banka kayıtları esas alınır. Alacağın varlığında ve/veya hak sahipliğinin tespitinde herhangi bir tereddüt oluşması halinde, bunlara ilişkin ödemeler bu Kararda belirtilen sürelere tabi değildir.
(5) Bu maddenin altıncı fıkrasında belirtilen tutarlar, birinci fıkrada öngörülen başvuru süresinin sona erdiği tarihten itibaren altmış gün içinde Fon tarafından hak sahipleri adına Ödeme Bankası nezdinde açılacak vadesiz hesaplara aktarılır. Hak sahibi adına, Ödeme Bankası nezdinde açılan hesaba paranın aktarılmış olması, ödeme hükmündedir. Hak sahiplerine yapılacak defaten ve nakden ödemelerde Fon tarafından Ödeme Bankasına verilen bilgiler esas alınır. Hak sahiplerine yapılacak ödemelerle ilgili diğer hususlar, Fon ile Ödeme Bankası arasında düzenlenecek protokol ile belirlenir.
(6) Bu madde kapsamındaki ödemelerde anapara olarak işlem tutarı esas alınır. Söz konusu tutara, 19/1/2004 tarihinden bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen başvuru süresinin son gününe kadar, Türkiye İstatistik Kurumunca bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen başvuru süresinin son günü itibarıyla açıklanmış olan en son Tüketici Fiyat Endeks sayısının, tahakkuk dönemi başlangıç tarihinde açıklanmış en son Tüketici Fiyat Endeks sayısına bölünmesi ile bulunan oran üzerinden faiz tahakkuk ettirilir.
(7) Herhangi bir sebeple Fona borçlu olanların bu Karar kapsamındaki alacakları, öncelikle Fona olan borçlarına mahsup edilir.
(8) Bu Karar kapsamında yapılacak ödemelerle ilgili olarak kesinleşmiş mahkeme kararlarında veya bu kararlara dayalı icra takip sürecinde, davalı ve/veya takip borçlusu idareler lehine hükmolunan her türlü alacak, davaya ve takibe muhatap olan idareler tarafından ilgilinin kimlik ve vatandaşlık bilgilerinin ve alacak tutarının Fona yazılı ve elektronik ortamda bildirilmiş olması kaydıyla, öncelikle yapılacak ödemelerden mahsup edilmek suretiyle ilgili idarelerin hesaplarına yatırılır.
(9) Müşterek tasarruf edileceği önceden belirlenmiş ve bu hususta gerekli hukuki belgeleri oluşturulmuş hesap ve alacaklar için, hesap pay oranı belirlenmişse ilgilinin alacak tutarı hesap pay oranı kullanılarak, hesap pay oranı belirlenmemişse hesap tutarı müşterek hesabı olanların sayısına bölünmek suretiyle, hak sahiplerinin alacak tutarı belirlenir.
(10) Bu maddenin birinci fıkrasında yer alan yirmi günlük sürenin bitiminden sonra yapılacak başvurular ile süresi içerisinde yapılmış olmakla birlikte bu maddenin dördüncü fıkrası hükmü saklı kalmak kaydı ile evrakı eksik olan başvurulara ilişkin ödemeler, gecikmeli talebin Fona ulaştığı veya eksik bilgi ve belgelerin tamamlanarak Fona ulaştırıldığı tarihten itibaren altmış gün içinde Fon tarafından, altıncı fıkra çerçevesinde hak sahiplerine ödenmek üzere Ödeme Bankasına aktarılır.
MADDE 5- (1) Eksik bilgi ve belge içeren başvurulara ilişkin ödeme süreleri, eksik bilgi ve belgelerin tamamlanmasından sonra başlar.
MADDE 6- (1) Bu Karar uyarınca yapılacak ödeme talepleri Müsteşarlık tarafından sağlanan kaynakla karşılanır.
MADDE 7- (1) Bu Kararın uygulanmasında karşılaşılan tereddütleri gidermeye Fonun ilgili olduğu Bakan yetkilidir.
MADDE 8- (1) Bu Karar yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 9- (1) Bu Kararı Bakanlar Kurulu yürütür.



TAAHHÜTNAME VE İBRANAME
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunun 3/7/2003 tarihli ve 1085 sayılı Kararı ile bankacılık işlemleri yapma ve mevduat kabul etme izni kaldırılan Türkiye İmar Bankası Türk Anonim Şirketinin Şubesi/Şubeleri nezdinde adıma açılan ve ekli listede kayıtlı Devlet iç borçlanma senedi satışı adı altındaki hesabımın üzerinde gerçek ve/veya tüzel kişiler lehine tesis edilmiş rehin ve/veya adli ve/veya idari mercilerce konulmuş haciz, tedbir, rehin, blokaj vesaire gibi herhangi bir takyidat bulunmadığını ve/veya kısmen veya tamamen bunlar üzerinde tasarruf etme hakkımı engelleyici bir kısıtlama olmadığını, Müflis Türkiye İmar Bankası T.A.Ş.'ye, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu ve Sermaye Piyasası Kuruluna, adıma açılmış hesaplardan ve/veya karşılığı bulunmayan Devlet iç borçlanma senetlerinden kaynaklanan herhangi bir borcumun bulunmadığını beyan ve taahhüt etmek suretiyle ekli listede belirtilen anapara ve faiz tutarına karşılık toplam …………………….…. YTL.'yi nakden ve/veya hesaben aldım. Tarafıma nakden ve/veya hesaben yapılan iş bu ödeme işlemi ile ilgili olarak;

Müflis Türkiye İmar Bankası T.A.Ş. hesaplarında Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Sermaye Piyasası Kurulu, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu, Müflis Türkiye İmar Bankası T.A.Ş. ve Maliye Bakanlığı yetkilileri tarafından yapılan ve bundan sonra yapılacak olan incelemelerde beyanımın aksine bir durum ortaya çıkar ve üzerinde kısıtlama bulunan hesabımın serbest bırakıldığı ve/veya tarafıma fazladan veya haksız ödeme yapıldığı tespit edilirse, tarafıma haksız olarak veyafazladan ödenen meblağı, başvuru sırasında ibraz ettiğim yerleşim yeri adresimi gösterir resmi belgedeki adresime yapılacak ilk bildirimden itibaren 1 ay içerisinde 24/5/2007 tarihli ve 5667 sayılı Kanun hükümleri uyarınca iade etmeyi, etmediğim takdirde bu meblağın 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından tahsil edilmesini, T.C. Ziraat Bankası A.Ş.'de adıma açılan hesabın, doğabilecek borcumun teminatı olarak yine aynı Kanun hükümleri uyarınca başka bir işleme gerek kalmaksızın Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu adına rehinli olduğunu,

Başbakanlık ve/veya Hazine Müsteşarlığı ve/veya Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu ve/veya T.C. Ziraat Bankası A.Ş. ve/veya Bankacılık Düzenleme Denetleme Kurumu ve/veya Sermaye Piyasası Kurulu ve/veya Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasından dava veya icra takibi konusu olsun veya olmasın Müflis Türkiye İmar Bankası T.A.Ş. nezdinde karşılığı bulunmayan Devlet iç borçlanma senetlerinden kaynaklanan her türlü alacağımı tüm asıl ve fer’ileri ile birlikte, T.C. Ziraat Bankası A.Ş. aracılığıyla tahsil ettiğimiT.C. Ziraat Bankası A.Ş. nezdinde adıma açılan hesaplardan dolayı Fondan ve yukarıda anılan diğer idare ve kuruluşlardan herhangi bir hak ve alacağım kalmadığını beyan ve kabul eder ve yukarıda anılan idare ve kuruluşları her türlü alacağımdan dolayı gayri kabili rucu ibra ettiğimi, beyan ve taahhüt ederim.

Fon tarafından tarafıma yapılacak ödeme için ibraz etmiş olduğum belgelerin gerçeği yansıttığını, anılan belgelerin sahte olduğu ve/veya üzerinde tahrifat yapıldığı ve/veya sonradan üretilen belge niteliğinde olup geçerliliğinin bulunmadığı ve benzeri nedenlerle hukuka, mevzuata ve/veya gerçeğe aykırı olduğunun anlaşılması halinde doğacak her türlü hukuki, mali ve cezai tüm sorumluluğun tarafıma ait olacağını ayrıca kabul, beyan ve taahhüt ederim.

İSİM : TARİH:
İMZA :
ADRES:
Ek: Liste
(BU KISIM ÖDEME BANKASI TARAFINDAN DOLDURULACAKTIR)
TUTANAK
adlı müşteri, yukarıdaki beyanı imzalamaktan imtina ettiğinden
kendisine ödeme yapılmamıştır.

İSİM : TARİH:

İMZA :

Old 23-07-2007, 17:24   #2
Mecit Tav

 
Varsayılan Kesinleşmemiş idari yargı kararları ne olacak?

Bu düzenlemede hükümetin yargı kararlarına ve vatandaşın yargı yoluna müracaat etmesine tepkisi olduğunu görüyoruz.İYUK.na göre 30 gün içerisinde gereği yerine getiriulmesi zorunlu olan idari yargı kararlarının sadece kesinleşmiş olanlarını dikkate alan bu bakanlar kurulu kararının ilgili bölümünün iptali talebiyle derhal dava açılması gerektiği inancındayım.Dava açmayanlara bile ödeme yapılması gerekirken,dava açıpta davası halen kesinleşmemiş olanlarla ilgili yargılama giderleri ve ücreti vekalet gibi fer'ilerden kaçınmaya çalışan bakanlar kurulunun bu davranışını protesto ediyor ve kararı kesinleşmemiş tüm davacıları bakanlar kurulu kararının idari yargı kararının kesinleşmesiyle ilgili bölümünün iptali için dava açmaya çağırıyorum.
Saygılarımla...
Old 24-07-2007, 08:47   #3
Emrah Güler

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Mecit Tav
Bu düzenlemede hükümetin yargı kararlarına ve vatandaşın yargı yoluna müracaat etmesine tepkisi olduğunu görüyoruz.İYUK.na göre 30 gün içerisinde gereği yerine getiriulmesi zorunlu olan idari yargı kararlarının sadece kesinleşmiş olanlarını dikkate alan bu bakanlar kurulu kararının ilgili bölümünün iptali talebiyle derhal dava açılması gerektiği inancındayım.Dava açmayanlara bile ödeme yapılması gerekirken,dava açıpta davası halen kesinleşmemiş olanlarla ilgili yargılama giderleri ve ücreti vekalet gibi fer'ilerden kaçınmaya çalışan bakanlar kurulunun bu davranışını protesto ediyor ve kararı kesinleşmemiş tüm davacıları bakanlar kurulu kararının idari yargı kararının kesinleşmesiyle ilgili bölümünün iptali için dava açmaya çağırıyorum.
Saygılarımla...

Söylediklerinizin hepsine katılıyorum. Biz bu karar hakkında bir kaç gün içerisinde iptal davası açmayı düşünüyoruz. Zaten BDDK ve SPK'nın yürütmenin durdurulması istemleri reddeliyor. Buna rağmen böyle bir karar verilmesi hukukla bağdaşmamaktadır. Buradaki amacın dava açarak hakkını arayan insanları cezalandırmak olduğunu düşünüyorum.
Old 24-07-2007, 09:18   #4
aslihanalaca

 
Varsayılan

Bakanlar Kurulu Kararının mevcut davalar gözönüne alındığında yasaya aykırı olarak yargının yerine geçmek istediği ortadadır. Asıl amaç şuan yargıda olan ve kesinleşmemiş yüzlerce davanın hem masraflarından kurtulmak hem de sürüncemede kalmasını sağlayarak devletin hizmet kusuruna ilişkin oluşacak yargı kararının önüne geçmektir.Başvuru için yirmi gün gibi kısa bir süre belirleyerek vatandaşın davasından vazgeçmesi amaçlanmaktadır. 4. maddenin 10. fıkrası bu süre içerisinde başvurmayanları yani davasının kesinleşmesini beklemek isteyenleri kapsıyor gibi gözükse de bu süreçte bu durumu müvekkillere kabul ettirmek çok zor.Bunca yıl bekledikten sonra çıkan Bakanlar Kurulu kararının açılan yüzlerce davanın önünü tıkamak istemesini ben de sayın meslektaşlarım gibi kınıyorum.
Old 24-07-2007, 17:51   #5
Av.Ayse E.

 
Varsayılan

yorumlayan meslektaslarıma aynen katılmakla beraber...

bu karar cıkmadan önce İdare Mahkemesınden alınan kararların ıcraya konulması ıcın kesinlesme aranıyormuydu??? aranmıyor dıye bıldıgımız ıcın ıcraya konulmus olan bır ıcra takıbımız var...pekı bu durumda çözüm nedir bir bileniniz varmı....saygılarımla...
Old 24-07-2007, 19:07   #6
Emrah Güler

 
Varsayılan

Sayın Ayşe Eroral söz konusu kararların icraya konulabilmesi için kesinleşmesi aranmamaktadır. Zaten doğal olanı da budur. Fakat söz konusu Bakanlar Kurulu kararının 3. maddesinin 3. fıkrasında icraya verilen mahkeme kararları için de ödeme yapılabilmesi için kesinleşmesi aranmaktadır. Bir de eğer kesinleşmeyi beklemeden isterseniz davadan feragat ederek anapara ve tüfe oranındaki faizi alabilmeniz mümkün fakat bu durumda yargılama giderleri ve vekalet ücreti ödenmiyor. Açıkça hukuka aykırı bir durum olmasına rağmen maalesef durum böyle. Bir de sanıyorum dikkat edilmesi gereken husus bakanlar kurulu kararının iptalini değil bu karara kaynak olarak çıkmış olan kanunun iptalini istemek gerekecektir. Çünkü bakanlar kurulu bu düzeblemeyi yapma yetkisini söz konusu kanundan almaktadır.
Old 24-07-2007, 23:10   #7
Mecit Tav

 
Varsayılan Bakanlar Kurulu Kararının iptali için dava açılmalıdır

Değerli meslektaşlarım,Emrah1903'ün belirttiğinin aksine kanun "idari yargı davasına ve icra takibine konu edilmiş alacakların bu kanun kapsamında olduğunu" söylüyor ve kesinleşme ile ilgili en ufak bir hüküm içermiyor.Esasen yürütülmesinin durdurulması yolunda temyiz merciinden bir karar getirilinceye kadar idare mahkemesi kararlarının icraya konulmasına bir engel olmadığından Anayasa,İdari Yargılama Usulü Kanunu ve 5667 Sayılı kanuna açıkça aykırı olan bu bakanlar kurulu kararının kesinleşme zorunlu imiş gibi yapılmış düzenlemesinin iptali gerekir düşüncesindeyim ve müvekkilimden gerekli yetki ve talimatı aldığım an dilekçesini hazırladığım davayı açacağım.Herkese de aynı yolu tavsiye ediyorum.Hukuk devletinde isek böyle yapmamız gerekiyor.Çünkü Bakanlar Kurulu bu kararla resmen hukuk yoluna müracaat eden yurttaşları cezalandırmayı,en azından yargılama giderleri ve yargı kararı ile hakkettikleri faizlerden etmeyi amaçlıyor.
Saygılarımla...
Old 25-07-2007, 01:13   #8
Emrah Güler

 
Varsayılan

Kanun No. 5667 Kabul Tarihi: 24/5/2007


(2) Bu Kanun uyarınca yapılacak ödemelerde; hak sahipliğinin tespitinde Müflis Türkiye İmar Bankası Türk Anonim Şirketinin kayıtları esas alınır. Hak sahiplerinden talep toplanması, talep toplamanın şekli ve süresi, hak sahipliğinin ispatında aranacak belgeler, ödemeye aracı olacak bankanın tespiti, nakden ve defaten yapılacak ödemenin şekli ve süresi ile kesinleşmiş idarî yargı kararlarına veya bu nitelikteki kararlara dayalı icra takiplerine ilişkin her türlü ödemeler, uygulanacak faiz oranı ile faizin başlangıç tarihi, hak sahiplerine yapılacak ödeme nedeniyle istenebilecek ibraname ve diğer belgelerin içeriği ile ödemelere ilişkin diğer usûl ve esaslar Bakanlar Kurulu tarafından belirlenir.


Ben burdan bakanlar kuruluna sadece kesinleşmiş yargı kararları ile ilgili yetki verildiğini çıkarıyorum. Yanlış yorum yapmışsam kusura bakmayın. Saygılar
Old 30-07-2007, 18:07   #9
Mecit Tav

 
Varsayılan Bir madde metni de ben dikkatlere sunuyorum.

Değerli meslektaşım,
sizin yazdığınız madde metni hak sahipliğinin tesbitinde kesinleşmiş yargı kararlarının dikkate alınması konusuyla ilgili olsa gerektir.Benim aşağıda zikrettiğim 2.madde ise kanunun konusunun ne olduğunu gösteriyor.Bu durumda Anayasa,İdari Yargılama Usulü Kanunu gibi hükümler hep birlikte ele alındığında Bakanlar Kurulunun hukuka karşı hile yapmaya çalıştığı anlaşılıyor.Bakanlar Kurulu kararının yürütülmesinin durdurulması ve iptali için dava açtık.Sonucuna bir bakalım.Saygılarımla...
MADDE 2- (1) Devlet iç borçlanma senedi alımı amacıyla Türkiye İmar Bankası Türk Anonim Şirketine yatırılan tutarlar nedeniyle idarî yargı mercilerinde açılan davalar hakkında bu Kanun hükümleri uygulanır.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İmar Bankasından Hazine Bonosu Alan Vatandaşların Paralarının Ödenmesi Yasal Zorunlul Av.Mehmet Saim Dikici Hukuk Sohbetleri 1 06-05-2008 19:37
(ACİL)İmar Bankası Bono Zedelere Ödenecek Faiz Nasıl Hesaplanıyor? sahinbiten Hukuk Soruları 0 21-07-2007 14:49
2000/53 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ve eki Aranmaktadır. madagaskar Meslektaşların Soruları 9 13-02-2007 23:55
Elif Şafak’a beraatin gerekçeli kararı yayınlandı Hasan Bahadır Büyükavcı Hukuk Haberleri 0 04-10-2006 15:49
İmar Bankası Avukatları hukukcu Meslektaşların Soruları 8 21-02-2006 16:35


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05976892 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.