5233 syl yasa nedeniyle iptal davası

Müvekkil 5233 syl yasa kapsamında ilgili komisyona başvurmuş, başvuru sonucunda komisyondan ''talebin reddi'' yönünde karar çıkmıştır. İdare mahkemesinde çıkan kararın iptali için iptal davası açılması gerekmekte.

davalı taraf olarak valilik mi yoksa içişleri bakanlığımı gösterilmeli.
Bu konuda örnek dilekçe yayınlarsanız çok memnun olurum. ilginiz için teşekkürler...

Muhterem üstadım;

Açacağınız dava, "terör olayları sebebiyle tazminat talepli bir tam yargı davası" olsaydı, bu davada hiç tereddüt yok ki, davalı kurum İçişleri Bakanlığı olacaktır. Zira İçişleri Bakanlığı'nın Görev ve Yetkileri Hk Kn.'da halkı korumak ve kollamak görerevinin alenen İçişleri Bakanlığı'nda olduğu yer almıştır. Terör eyleminden doğan zarar da İçişleri Bakanlığı'nın bu "koruma ve kollama" hizmetini gerekli, yeterli veya hiç yerine getirmemesinden dolayı "hizmet kusuru" vardır. Hizmet içişleri bakanlığını, hizmet kusuru da içişleri bakanlığının olunca açılacak "tam yargı" davasında davalı da içişleri bakanlığı olur.
Ama sizin açacağınız dava tam yarı daı değil de bir iptal davası olduğu için durum farklıdır. İptalini istediğiniz kararı onaylama ve size tebliğe çıkarma işlemini yapan idari birim davalı olacaktır. Bu da haliyle size tebligat yapan valiliktir. Haliyle davalıyı valilik olarak göstermelisiniz.

Bütün bu açıklamaları önemsiz kılan şu hüküm de önemlidir.

2577 sayılı İYUK'un idari davalarda ilk incelemeyi düzenleyen 15/1.(c) maddesi şöyledir:
"...... davanın hasım gösterilmeden veya yanlış hasım gösterilerek açılması halinde, dava dilekçesinin gerçek hasma tebliğine..... karar verilir."

Bu maddenin anlamı şudur:
İdari yargıda dava açmak için verilen dava dilekçesinde davalı idare yanlış gösterilmişse, dava veya dilekçe reddedilmez, davanın gerçek hasmını mahkeme resen tayin eder ve tebligat resen tayin edilen idareye yapılır.

Yani endişe etmenize gerek yok, davayı yanlış kuruma karşı açmanız mühim değil üstadım.
Kolay gelsin.

"...Terör eyleminden doğan zarar da İçişleri Bakanlığı'nın bu "koruma ve kollama" hizmetini gerekli, yeterli veya hiç yerine getirmemesinden dolayı "hizmet kusuru" vardır. Hizmet içişleri bakanlığını, hizmet kusuru da içişleri bakanlığının olunca ..."

...diye düşünülse de, terör olaylarında "hizmet kusuru" değil, "sosyal risk" esasından hareket etmek gerekir. (Her ne kadar bu ayrıntıyı mahkeme de gözetecek olsa da" ...diye düşünüyorum.

DAvalı olarak Valilik gösterilmeli, bu yönde açılmış pek çok dava var ve davalı Valilik'tir.

5233 sayılı kanun terör olaylarından doğan zararı sulh yoluyla gidermeyi amaçlamaktadır. 5233 sayılı kanun hükümlerine göre komisyona başvurmadan, doğrudan genel hükümlere/İYUK göre tam yargı davası açmak mümkün değil midir?

Değerli meslektaşım,

Davalı olarak Valilik makamını gösterebilirsiniz. Ayrıca İYUK m. 15/c gereğince husumetin yanlış gösterilmesi halinde bile ilgili idare mahkemesi tarafından düzeltilmektedir. Bu nedenle husumet konusunda sıkıntıya girmeyiniz.

İyi çalışmalar.

Sayın AKÇADAĞ, husumet konusunda bir sorun yok, yanlış ise mahkeme davayı doğru hasma yöneltir. Benim merak ettiğim konu; terör nedeniyle bir ölüm olayında 5233 sayılı yasa kapsamında sulh yoluna (valiliğe/komisyona) başvurmadan, doğrudan idare aleyhine maddi ve manevi tazminat istemli tam yargı davası açılıp açılamayacağı hususunda. Zira; zarar gören sulh yoluna başvurmak istemiyor. Kaldı ki, 5233 sayılı yasa manevi tazminat istemlerini zaten kapsamıyor. Bu konuda bizi aydınlatırsanız sevinirim. Saygılar...

Alıntı: Yazan d-karaca Sayın AKÇADAĞ, husumet konusunda bir sorun yok, yanlış ise mahkeme davayı doğru hasma yöneltir. Benim merak ettiğim konu; terör nedeniyle bir ölüm olayında 5233 sayılı yasa kapsamında sulh yoluna (valiliğe/komisyona) başvurmadan, doğrudan idare aleyhine maddi ve manevi tazminat istemli tam yargı davası açılıp açılamayacağı hususunda. Zira; zarar gören sulh yoluna başvurmak istemiyor. Kaldı ki, 5233 sayılı yasa manevi tazminat istemlerini zaten kapsamıyor. Bu konuda bizi aydınlatırsanız sevinirim. Saygılar...

Değerli meslektaşım, idareye başvurmak zorunlu değildir. Doğrudan genel hükümlere göre idari yargıda tam yargı davası açılabilir. Ancak dava açma süresi içinde idareye (komisyona) başvurulmuşsa dava açma süresi durur. Saygılarımla.

Alıntı: 5233 sy. yasa m.6/bent son: Dava açma süresi içinde yapılan başvuru, nihai işlem sonucunun ilgiliye tebliğine kadar genel hükümlere göre dava açma sürelerini durdurur.

Alıntı: Yazan d-karaca Sayın AKÇADAĞ, husumet konusunda bir sorun yok, yanlış ise mahkeme davayı doğru hasma yöneltir. Benim merak ettiğim konu; terör nedeniyle bir ölüm olayında 5233 sayılı yasa kapsamında sulh yoluna (valiliğe/komisyona) başvurmadan, doğrudan idare aleyhine maddi ve manevi tazminat istemli tam yargı davası açılıp açılamayacağı hususunda. Zira; zarar gören sulh yoluna başvurmak istemiyor. Kaldı ki, 5233 sayılı yasa manevi tazminat istemlerini zaten kapsamıyor. Bu konuda bizi aydınlatırsanız sevinirim. Saygılar...

konuya açıklık getiren danıştayca verilmiş bir karar bulunmakta:

http://www.metinozderin.av.tr/yasadi...ankara-turkiye

merhaba arkadaşlar,ben yeni üyeyim.5233 kapsamında yaptığımız başvuru reddedildi.Ben de dava açtım.mahkeme usulsuz ve yetersiz keşif nedeniyle kararı iptal etti.sonra valilik tekrar reddetti bu kez belirtilen tarihte 18 yaşından küçük diye.maliksıfatıyla zilyetliğe dayandırmıştık.ve başvurucu babasının kendisine miras kalan evini gösterdi.şimdi yine dava açacağız .benzer sorunla karşılaşan arkadaşlar varsa bilgilerini ve tecrübelerini paylaşırlarsa çok mutlu olurum

Alıntı: Yazan muhteşem merhaba arkadaşlar,ben yeni üyeyim.5233 kapsamında yaptığımız başvuru reddedildi.Ben de dava açtım.mahkeme usulsuz ve yetersiz keşif nedeniyle kararı iptal etti.sonra valilik tekrar reddetti bu kez belirtilen tarihte 18 yaşından küçük diye.maliksıfatıyla zilyetliğe dayandırmıştık.ve başvurucu babasının kendisine miras kalan evini gösterdi.şimdi yine dava açacağız .benzer sorunla karşılaşan arkadaşlar varsa bilgilerini ve tecrübelerini paylaşırlarsa çok mutlu olurum

Sayın meslektaşım Diyarbakır İdare mahkemesi komisyonların zarar tarihinde 18 yaşında olunması gerektiği yönündeki kararlarını,hak ehliyetinin anne karnında başlayacağı gerekçesi ile iptal ediyor.Sizin dosyanızda ise komisyonun vatandaşa tazminat vermeme yönünde bir tutumu olduğu açık.tavsiyem zarar miktarınız bilirkişice hesap edildiyse sözkonusu miktar üzerinden tam yargı davası açmanız.emeğinize karşılık hem dava vekalet ücreti hem de icra vekalet ücretinizi hak edersiniz.