Tedbir Nafakası - Yoksulluk Nafakası

Merhabalar,

Geçen haftaki boşanma davasının 4.celsesinde hakim davalı kadın yararına yani müvekkilimin yararına 150 TL Tedbir nafakasına hükmetti...şimdi 5. celse 1 ay sonra....5.celsede davada araştırılacak başkaca husus kalmadığı için hakim karar verecek....büyük ihtimalde 150 tl lik tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına diyecek...
Ben şimdi birikmiş tedbir nafakası alacağımı (5 aylık) müvekkilim lehine icraya koyacam buda toplam 750 tl lik nafaka yapıyor....faizi avukatlık ücreti ile birlikte toplam...950 yi falan buluyor.........Ben bu nafaka alacağımı ilamsız icra yapıcam ara karar olduğu için.....
Peki hakim 1 ay sonraki duruşmada 150 tl lik nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına dediği zaman ben hemen yoksulluk nafakasını ilamlı icra yapabilirmiyim yoksa dosya temyiz edilip yargıtaydan dönüşünü bekleyip karar kesinleştikten sonra mı yoksulluk nafakasını ilama koyabilirim?.....yani müvekkilim bu tedbir nafakasını yani birikmiş nafakayı (750 TL 'yi ) son duruşmaya yani hakimin karar vereceği duruşmaya kadar alıp sonra alamayacak mı?
O halde Boşanma dosyası taraflarca temyiz edilip yargıtaydan dönüşü beklendikten sonra mı ben bu yoksulluk nafakası nı icra ya koyarım....Öyle olursa müvekkilim baya mağdur olacak...yoksa yanılıyormuyum?...umarım anlatabilmişimdir......

saygılar.......

Nafakalar kesinleşmeden ilamlı icra konusu yapılamaz. Bu, ilamsız icraya konu edilemeceği anlamında değildir.

yani son duruşmada hakim karar verip tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına dediği zaman ...ben kararın yargıtaydan dönü pkesinleşmesini bekleyecekmiyim...yoksa hemen yoksulluk nafakasını ilamlı icra yapabilirimiyim.......yoksa aynı dosya üzerinden mi talep edecem yoksulluk nafakasını...kafam karıştı...anlamadım valla..umarım ayrıntılı açıklama yaparsınız değerli meslektaşlarım...saygılar.......

Sayın meslektaşım, tedbir nafakasını karar kesinleşene dek ilamsız icra yolu ile talep edebilirsiniz. Yoksulluk nafakası ise zaten karar kesinleşince başlar.

o zaman sevgili meslektaşım sizin demenize göre karar kesinleştikten sonra yani yargıtaydan karar dönüp karara kesinleşme şerhi vurulduğu zaman yoksulluk nafakasını ilamlı icra yapabilirim....o zaman müvekkilim dosya yargıtaydan dönenene kadar nafaka alamıyacak...buda takriben 1 yıl falan yapar...doğru anlamışmıyım...kıymetli meslektaşım

Alıntı: Yazan justicewarior o zaman sevgili meslektaşım sizin demenize göre karar kesinleştikten sonra yani yargıtaydan karar dönüp karara kesinleşme şerhi vurulduğu zaman yoksulluk nafakasını ilamlı icra yapabilirim....o zaman müvekkilim dosya yargıtaydan dönenene kadar nafaka alamıyacak...buda takriben 1 yıl falan yapar...doğru anlamışmıyım...kıymetli meslektaşım

Hayır, yanlış anlamışsınız.

Alıntı: Yazan Av.Cengiz Aladağ Sayın meslektaşım, tedbir nafakasını karar kesinleşene dek ilamsız icra yolu ile talep edebilirsiniz. Yoksulluk nafakası ise zaten karar kesinleşince başlar.

1- Ara kararı ile tedbir nafakasına hükmedilmesinden (ki çoklukla dava tarihinden geçerli olmak üzere karar veriliyor), karar kesinleşene dek tedbir nafakasını ilamsız takibe koyup tahsil edeceksiniz.
2- Karar kesinleştikten sonra ise, yoksulluk nafakasını ilamlı takibe konu edeceksiniz.

karar kesinleşmesi nasıl oluyor peki.... yani aile mahkemesi hakiminin boşanma davasının gerekçeli kararını yazdıktan sonra mı karar kesinleşiyor....o halde hakim boşanma davasının gerekçeli kararını yazdıktan sonra yoksulluk nafakasını ilamlı icra yapabilirim demenize göre...umarım yanlış anlamamışımdır......yani yargıtaydan dönüşü beklemeye gerek yok değil mi ?hakim boşanma davasının gerekçeli kararını yazar ve karar kesinleşir ve ben yoksulluk nafakasını ilamlı icraya koyabilirim......

Bu konuda lütfen HUMK'a bakınız.

valla teşekkür ederim ama kafam karıştı yaa...yardımlarınız için teşekkürler........

Sayın Av.Cengiz ALADAĞ biraz da haklı olarak kararın nasıl kesinleştiği hakkındaki bilgiyi almanız için sizi HUMK'a yönlendirmiş olsa da ben kısa bir açıklama yapmak isterim konu hakkında.Kararın kesinleşmesi için anlamanız gereken ya yerel mahkeme tarafından verilmiş olan kararın taraflarca temyiz edilmemiş ve böylece temyiz edilmeksizin kesinleşmesini;ya taraflardan birinin temyiziyle Yargıtay'ın kararı onamasını ve tarafların bu onama kararına itiraz etmemiş olmalarını veya etmişlerse Yargıtay'ın vereceği onama ve bozmaya göre kararın kesinleşmesini;ya da yine taraflardan birinin(iki taraf da temyiz edebilir tabii ki) temyiziyle Yargıtay'ın kararı bozması ve yerel mahkemenin bozmaya uymasıyla kararın kesinleşmesini ya da yerel mahkemenin bozmaya uymayarak direnmesini ve dosyanın tekrar Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'ndan çıkacak onama ve bozma durumuna göre kesinleşmesini anlamanız gerekecek.Aslında bu kadarla sınırlı değil kararların kesinleşmesi ama biraz olsun kafanızda netleştirmek adına yazmak istedim.Siz yine de Usul Kitabına da bir göz atın

Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 3 adet kararı. Gelin de işin içinden çıkın

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 2006/747
Karar: 2006/3642
Karar Tarihi: 27.02.2006

ÖZET: İlamın nafaka ile ilgili bölümü için kesinleşmesi beklenmeden ve karar tarihinden itibaren faiz isteği ile beraber takibe konmasında yasal engel yoktur. Alacaklı dava dilekçesinde istenen nafaka tutarına itiraz etmemiş, sadece faiz kısmına itiraz etmiştir. Mahkemece nafaka alacağına istenen faiz miktarı denetlenip oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.

(1086 S. K. m. 443)

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 2007/1494
Karar: 2007/4019
Karar Tarihi: 06.03.2007

ÖZET: Davalı eş ve müşterek çocuk için dava tarihinden itibaren hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası boşanma hükmünün kesinleştiği 30.05.2002 tarihine kadar devam edeceğinden ve borçlunun da herhangi bir ödeme iddiası bulunmadığına göre alacaklının bu miktar için takibe devam etmesinde yasaya aykırılık bulunmamaktadır. O halde, mahkemece şikayetin reddi yerine yazılı gerekçe ile işlemiş nafaka alacağı ve bu alacağın faizi yönünden takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.


(2004 S. K. m. 32) (4721 S. K. m. 169) (HGK 23.10.2002 T. 2002/11-633 E. 2002/847 K.)

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 2005/3886
Karar: 2005/7656
Karar Tarihi: 11.04.2005

ÖZET: Aile ve şahsın hukukuna ilişkin hükümler kesinleşmeden icra olunamaz. Sadece tedbir nafakası bunun dışında tutulmuştur. İştirak nafakası ise boşanma kararının fer'isi olup ilam kesinleşmeden icraya konulamaz.


(1086 S. K. m. 443) (4721 S. K. m. 175, 182)

Aslında bu üç kararda bence zıtlık yok. İlk kararda "Nafaka alacağı kesinleşmeden icraya konabilir." diyor ki evet tedbir nafakası kesinleşmeden ilamsız icra konusu edilebilir. Belki eksik ifadeler var ama o da kararın tümünü görmememizden kaynaklanıyor.

Diğer iki kararda ise "tedbir nafakası karar kesinleşene kadar icra konusu edilebilir" diyor ki biz de zaten uygulamada tedbir nafakasını karar kesinleşinceye kadar geçerli olacak şekilde ilamsız icra konusu yapıyoruz.

İştirak ve yoksulluk nafakasını ise karar kesinleştikten sonra ilamlı icranın konusu haline getiriyoruz.

Ben kararlarda çelişki göremedim.

Boşanma davasından sonra açılan iştirak nafakası davasında hüküm şu şekilde:

”400 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine”

-Şimdi bu davada aylık denmediği için (bir defaya mahsus) sadece 400 TL ödemekle borç biter mi? (biliyorum biraz insafsızca ve zorlama bi yol)

–Davacı icra takibi başlatırken hesaplama tarihini dava tarihi olarak belirlemiş, biz de itiraz ettik. İtirazımız kabul olur mu? İştirak nafakasının başlangıç tarihi hükmün kesinleşme tarihi değil midir?

İlk sorunuz için; aylık denilmesine gerek var mı?bence yok iştirak nafakası zaten niteliği aylık.İkincisi boşanmadan sonra açılan iştirak nafakası için dava dilekçesinde dava tarihinden itibaren istenmiştir zaten değil mi?Böyle değilse karar tarihinden itibaren ...TL iştirak nafakasının davalıdan tahsilinedir.

Alıntı: Yazan Av.Nazife Eytemiş BAŞAR İlk sorunuz için; aylık denilmesine gerek var mı?bence yok iştirak nafakası zaten niteliği aylık.İkincisi boşanmadan sonra açılan iştirak nafakası için dava dilekçesinde dava tarihinden itibaren istenmiştir zaten değil mi?Böyle değilse karar tarihinden itibaren ...TL iştirak nafakasının davalıdan tahsilinedir.

Öncelikle cevabınız için teşekkür ederim. ilk soruma verdiğiniz cevap konusunda hemfikir sayılırız. İkinci soruya ilişkin ise, dava dilekçesi bence önem taşımaz. Zira davacı boşanmadan itibaren de isteyebilirdi. Ama reddedilirdi. Burada mahkeme kesinleşme tarihini esas almıştır kanımca. Aslında daha önemlisi bu konuda bir kural var mı? Öğrenmek istediğim budur.

Alıntı: Yazan Avrasya Boşanma davasından sonra açılan iştirak nafakası davasında hüküm şu şekilde: ”400 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” -Şimdi bu davada aylık denmediği için (bir defaya mahsus) sadece 400 TL ödemekle borç biter mi? (biliyorum biraz insafsızca ve zorlama bi yol) –Davacı icra takibi başlatırken hesaplama tarihini dava tarihi olarak belirlemiş, biz de itiraz ettik. İtirazımız kabul olur mu? İştirak nafakasının başlangıç tarihi hükmün kesinleşme tarihi değil midir?

Arkadaşlar benzer durumlarda her iki tarafta da vekillik yapmış bir avukat olarak kendi sorumu kendim cevaplıyorum:

1-Kararda aylık kelimesi geçmediği için mahkeme yapmış olduğumuz şikayeti kabul etti ve takibi iptal etti. Daha öncesinde de başka bir dosyada (bizim alacaklı vekili olduğumuz) yine aylık kelimesi geçmediği için icra müdürü takibi toplam miktar üzerinden açmak istemedi. Biz de başka bir müdürlükten yaptık(ayrıntı o müdürün dikkatini çekmedi)

2-Kararda özellikle belirtilemediği durumlarda icra daireleri hesabı karar tarihinden itibaren başlatıyorlar.(zira daha önce hükmedilmiş ve kesilmiş bir nafaka olması muhtemeldir)