Borçlunun ödeme şartını ihlali

Sayın Meslektaşlarım,

10.12.2014 tarihli haciz tutanağında;

"söz aldı.ben bu borcu biliyorum.ödemek için süre istiyorum dedi.kapak hesabına istinaden iki gün içinde ödemede bulunacağım beyanında bulundu. kapak hesabına geçildi.asıl alacak 168.935 TL,icra masrafı 29 TL, vekalet ücreti 15.336 TL, tahsil harcı 15.373 TL, toplam 199.673 TL'yi ödemeyi kabul ve taahhüd ederim.12.12.2014 tarihine kadar.alacaklı vekili söz aldı.taahhüdü kabul ederim dedi"

şeklindedir.

Mahkeme kesin ödeme gününün bildirilmediği, bu nedenle taahhüdün usulüne uygun olmadığı gerekçesiyle sanık hakkında beraat kararı verdi.

Biz ödeme tarihinin belirli olduğunu ve icra memurunun yazım kurallarına uymaması nedeniyle mahkemenin yanılgıya düştüğünü düşünüyoruz.

Konuyla ilgili emsal kararları ve değerli düşünce ve tavsiyelerinizi paylaşmanızı rica ederim.

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun vermiş olduğu karar neticesinde, tahhüdü ihlal suçu oluşması için, taahhüt edilen miktarın rakamsal olarak açık ve net yazılması gerekirdi. Daha sonra ki kararlar da bu karara atfen düzenlenmiştir. (içtihat programı yanımda yok, karara ulaşmak kolay olmalı)

Benzer bir davamda hatırladığım kadarıyla, mahkeme rakamlar açık açık yazılmış mıydı, onu incelemişti...

Sizin olayınızda rakamlar miktar olarak açık yazılmış ancak ödeme tarihi "iki gün içerisinde" şeklinde yazılarak, tarihe ilişkin netlik olgusu oluşmamıştır.

Memurun yazım kuralına uymadığı görüşüne katılmıyorum. Borçlu bu şekilde taahhüt verdiyse, o da onu yazmıştır.

Benim fikrime göre, ödeme tarihinin net olmamasına karşın, "iki gün içerisinde ödeyeceğim" cümlesinden taahhüt tarihinin dönemi anlaşılmaktadır. Bu sebeple kıvırmaya gerek olmaksızın mahkeme kararına katılmıyorum.

Ancak zaten ceza vermekten yana olmayan şuan ki sistemde tarihin net yazılmayışı da tıpkı miktarın da net yazılmayışı gibi yorumlanarak, taahhüdün doğru alınmadığı kararı kesinleşecektir...

Kolay Gelsin...

Miktarı asgari ücretin altında olan dosyalarda zaten ceza çıkmıyor.

Miktar toplamda 199.673,00 TL...

Sayın üstadım,

Borçlu tarafından yapılan taahhüdün geçerli olması için 3 şart aranmaktadır.

1) Borcun aleniyet ilkesi çercevesinde kalem kalem yazılması ve taahüddün süresinin aleni olarak zikredilmesi ayni zamanda kaleme alinmasi gerekmektedir.

2) Yapılan taahhüdün icra müdürlüğünde müdürün huzurunda yapılması gerekmektedir.

3) Son olarak borcun kesinleşmiş olması gerekmektedir.

Somut olayda yerel mahkemenin karari Yargitay'in gorusleriyle paralel. Ne yazik ki Yargıtay borçlunun Söylediği her kelimenin açık ve net yazılmasını arıyor.

Umarım bu iki gün içinde ödeyeceğim sözünü net kabul edip kararı bozar.