Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İlamsiz Takİp (acİl)

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 17-03-2010, 11:46   #1
Av.Ayşegül Çoban

 
Varsayılan İlamsiz Takİp (acİl)

Merhaba Arkadaşlar...Benim sorum şu elimdeki adi senet nedeniyle ilamsız takip yaptım.Ancak ilamsız takip sırasında seneti icra dosyasına sunmadım.Karşı taraf itiraz edince (borca ve faize)elimdeki seneti ispat amacıyla icra mahkemesine sundum.Sizce bu davanın genişletilmesimidir?İlamsız takiplerde senetin ödeme emrine eklenmesi zorunlu mudur?Ben seneti delil olarak sunmuş olamaz mıyım?Arkadaşlar bu konu çok acil kıymetli vaktinizi ayırıp değerli bilgilerinizi paylaşırsanız çok sevinirim.Ayrıca konuyla alakalı yargıtay kararı varsa paylaşırsanız ayrıyeten minnettar olacağım.Herkese kolay gelsin
Old 17-03-2010, 13:19   #2
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Açmış olduğunuz icra takibi senede bağlı değilse genel haciz yolunda ya da sizin açmış olduğunuz icra takibinde senedi icra dosyasına sunmanıza gerek yok.

İİK 58/4 Mucibince borcun sebebini göstermelisiniz.

İcra mahkemesinde itirazın kaldırılması yoluna kanımca gidemezsiniz zira açmış olduğunuz takibin konusu İİK 68 vd. sayılan belgelerden diğer bir ifade ile daha önce dosyaya sunmadığınız belgelerden değildir.

Adi senet hükmüne haiz olan belge için itirazın iptali davası doğrultusundaki seçimlik hakkınızı kullanmanızı öneririm.
Old 17-03-2010, 13:42   #3
akrd61

 
Varsayılan

Değerli meslektaşım, takip talebine senedin tarihi ve numarası ve özeti yazılmalı ve takip talebiyle birlikte senedin aslını veya onaylı örneğini icra dairesine vermek zorunluluktur(İİK58/3).Senedin tarihi ve numarası,özeti yazılı olduğu halde senedin aslı veya onaylanmış örneği icra dairesine verilmemiş ise icra dairesi senedin aslını veya onaylanmış örneğini sizden istemesi ve senedin aslı veya onyalanmış örneği verilmedikçe kanaatimce ödeme emri gödermemesi gerekirdi.Anlatımınızdan ödeme emri gönderilmiş ve borçlu itiraz etmiş bu durumda icra mahkemesinde duruşmada senedin aslını ibraz edebilirsiniz.Anlatmınızdan borçlu senetteki imzaya itiraz etmemiş bu durumda imzayı zımnen ikrar etmiş sayılır
Old 17-03-2010, 14:31   #4
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Sayın akrd
Açılan icra takibinin kambiyo senetlerine mahsus haciz
yolu olduğunu nasıl anladınız ki bu bilgiyi verdiniz?
Old 17-03-2010, 14:42   #5
akrd61

 
Varsayılan

Sayın Av. Selim Balku cavabında bahsetmiş olduğum sened kambiyo senedi değil adi senedttir bu doğrultuda cevabımımı yazdım ..
Old 17-03-2010, 18:24   #6
kapgan

 
Varsayılan

Sayın akrd61'e aynen katılıyorum,yalnız borçluya ve icra dairesine belge veya örneği sunulmamış, bu durumda borçlu imzayı ikrar etmiş sayılmaz,mahkmede sunulan belge altındaki imzayı inkar edebilir.
Old 17-03-2010, 21:07   #7
armegedon23

 
Varsayılan

Ayşegül hanım kambiyo senetlerine ilişkin takip dahil olmak üzere tüm ilamsız takiplerde borç sebebi bir belgeye dayanıyor ve takip alebinde bu belge belirtilmiş ise ödeme emrine eklenmesi gerekir. Ödeme emrine eklenmemiş bir belge ile yapılan ilamsız takip itiraza maruz kalmış ise icra hukuk mahkemesinden itirazın kaldırılması yoluna başvurulamaz. Ödeme emrine eklemiş olsaydınız ve imzaya itiraz edilmediğine göre çok rahatlıkla imzası ikrar edilmiş adi belge ile icra hukuk mahkemesinden itirazı kaldırabilirdiniz. Zira bu durumda ispat yükü karşı tarafa geçmiştir. Sizin konuya gelirsek icra hukuk mahkemesine başvuru yapmayın itirazın iptali yolunu tercih ederseniz tüm delillerinizi rahatlıkla kullanabilirsiniz. Kolay gelsin. Saygılar.
Old 20-03-2010, 14:34   #8
Av.Ayşegül Çoban

 
Varsayılan

Arkadaşlar verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim.Yalnız verdiğiniz bilgiler doğrultusunda problemim şu;ben mahkemeden itirazın kaldırılmasını talep etmiştim.Aynı dosya ile ilgili faiz oranı için ıslah talebimiz var.Ben bu durumda ıslahla veya bildiğiniz herhangi bir yolla itirazın kaldırılması talebimi itirazın iptali davasına çevirebilirmiyim?Herkese kolay gelsin
Old 20-03-2010, 16:57   #9
Avukat Ali TÜRKER

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ayşegül Çoban
Merhaba Arkadaşlar...Benim sorum şu elimdeki adi senet nedeniyle ilamsız takip yaptım.Ancak ilamsız takip sırasında seneti icra dosyasına sunmadım.Karşı taraf itiraz edince (borca ve faize)elimdeki seneti ispat amacıyla icra mahkemesine sundum.Sizce bu davanın genişletilmesimidir?İlamsız takiplerde senetin ödeme emrine eklenmesi zorunlu mudur?Ben seneti delil olarak sunmuş olamaz mıyım?Arkadaşlar bu konu çok acil kıymetli vaktinizi ayırıp değerli bilgilerinizi paylaşırsanız çok sevinirim.Ayrıca konuyla alakalı yargıtay kararı varsa paylaşırsanız ayrıyeten minnettar olacağım.Herkese kolay gelsin

Sayın meslektaşım aşağıdaki yoruma bir farkla katılıyorum.

Alıntı:
Yazan akrd61
Değerli meslektaşım, takip talebine senedin tarihi ve numarası ve özeti yazılmalı ve takip talebiyle birlikte senedin aslını veya onaylı örneğini icra dairesine vermek zorunluluktur(İİK58/3).Senedin tarihi ve numarası,özeti yazılı olduğu halde senedin aslı veya onaylanmış örneği icra dairesine verilmemiş ise icra dairesi senedin aslını veya onaylanmış örneğini sizden istemesi ve senedin aslı veya onyalanmış örneği verilmedikçe kanaatimce ödeme emri gödermemesi gerekirdi.Anlatımınızdan ödeme emri gönderilmiş ve borçlu itiraz etmiş bu durumda icra mahkemesinde duruşmada senedin aslını ibraz edebilirsiniz.Anlatmınızdan borçlu senetteki imzaya itiraz etmemiş bu durumda imzayı zımnen ikrar etmiş sayılır

Ne var ki sayın meslektaşımın imzanın ikrarına dair yorumuna katılamıyorum. Zira borçlu süresinde itiraz edememiş ise genel mahkemelerde menfi tespit davası açma hakkı yine olacaktır.
Olayımızda sorun şuradadır:
Borçlu, kendisine sadece ödeme emri tebliğ edilip ekinde takip dayanağı olan belgenin onanmış sureti eklenmemiş ise ödeme emrinde belirtilen belgenin kendisine tebliğ edilmediğini konu ederek memurun işlemini şikayet etmeli idi. Şikayet yerine, yerinde davranmayarak itiraz edip takibi durduran borçlu hatalı davranmış olur. Ancak buradaki asıl mesele şu olacaktır. Siz takip talebinizde senedin özelliklerinden bahsettiniz mi. Dosya alacağının bu senet olduğu anlaşılabiliyor mu, yoksa takip talebinizde belgeye dair bir kayıt yok mudur? Beyanınızdan olduğunu çıkayrıyorum... Eğer takip talebinizde belgenin tarih, miktar gibi hususiyetlerini yazmış iseniz soun sizden değil icra memurundan ileri gelmiş olur ve işlemi şikayet yerine itiraz ile takibi durduran borçlu aleyhine itiraz kaldırılıp inkar tazminatına hükmedilmelidir ve belgeyi bu aşamada sunmuş olmanız da iddianın genişletilmesi olmaz. Memurun işlemini doğru yapmamış olduğunu, sizden takip talebinizde belirttiğiniz belgelerin aslını ve onanmış suretini alıp takip borçlusuna tebliğ etmemesini çıkarmış oluruz ki bu hata size yüklenilemez.
Ne var ki siz talebinizde belgeden hiç bahsetmemiş iseniz, belgeden ilk kez mahkeme aşamasında bahsediyor iseniz bu kez itirazın şikayet olarak ele alınıp mahkemece usulüne uygun yeniden ödeme emri ve ekinde belgenin onanmış suretinin tebliğine karar verilmelidir. Harçsız olarak yeni bir dosya açılmadan usul ekonomisine de uygun olarak aynı dosya üzerinden tebliğe karar verilmelidir. Buradaki hata da takip alacaklısının yasaya aykırı talebine dayandığından kimse kendi haksızlığı üzerine hak inşa edemeyeceğinden inkar tazminatı ve itirazın kaldırılması kararı verilemeyeceğini düşünmekteyim. Böyle bir sorunu, 1999 senesinde ben de yaşadım. Mahkeme talebimi ret etti. Temyiz ettim. Yüksek mahkeme bizim leyhimize hüküm kurdu. Yukarıda izah ettiğimiz biçimde işlemimizi yaptık.
Yararlı olması dileğimle selam ve saygılar...
Old 21-03-2010, 17:24   #10
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Armegedeon23 meslektaşımın vermiş olduğu cevap dışındaki cevaplara katılmıyorum.

Mesele açılan icra takibinin yanlış açıldığında değil, açılan icra takibine yapılan itirazı bertaraf etmek maksadıyla yanlış hukuk yolunun tercih edildiği noktasında yatmaktadır.

İcra mahkemesinde itirazın kaldırılması yerine, genel mahkemelerde itirazın iptali yoluna gidilmeliydi.

Alıntı:
ben mahkemeden itirazın kaldırılmasını talep etmiştim.Aynı dosya ile ilgili faiz oranı için ıslah talebimiz var.Ben bu durumda ıslahla veya bildiğiniz herhangi bir yolla itirazın kaldırılması talebimi itirazın iptali davasına çevirebilirmiyim?

Ayşegül Hanım, belirttiğiniz gibi aynı dosyayı zaten ıslah etmişsiniz. Bu sebeple dahi tekrar ıslah edemezsiniz.

Diyelim ilk kez ıslah edeceksiniz, bence yine de ıslah etme hakkınız olmamalı; itirazın kaldırılması bir çeşit tespit davasıdır, iptal davası ise eda davasıdır.

Yargıtay birçok kararında tespit davalarının kamilen ıslahı ile eda davasına dönüşebileceğine dair kararlar verdiğini hatırlıyorum. Ben buna katılmıyorum.

Şimdi itirazın kaldırılması icra mahkemesinde açılıyor, iptal davası genel mahklemede, siz icra mahkemesine bir dilekçe ile itirazın kaldırılmasını ıslah ediyorum, iptal davası olarak ıslah edilmesi istiyorum diye talepte bulunursanız bence yine olmaz zira görevsiz mahkemede dava açmış olursunuz.

Bu durumda iki husus aklıma geliyor, ya itirazın kaldırılması yolunun sonucu beklenebilir. Süre 1 yıllık iptal davası açma hakkını engellemiyorsa tabi, hani bir ihtimal itiraz kaldırabilir.

Ya da icra mahkemesine itirazın kaldırılması yolundan vazgeçtiğinizi belirten bir beyanda bulunup, iptal davası açma yoluna gidilebilir.

Kolay Gelsin...
Old 22-03-2010, 01:15   #11
Avukat Ali TÜRKER

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Selim Balku
Armegedeon23 meslektaşımın vermiş olduğu cevap dışındaki cevaplara katılmıyorum.
Sayın meslektaşım, verdiğimiz cevapta hata nerededir anlayamadım. Sizin belirttiğiniz cevap bir başka soruna ait. Biz davanın itirazın iptali ya da kaldırılmasıyla ilgili değil, takip talebiyle ve itiraza dair soruna cevap verdik. Sayın meslektaşımızın ıslah talebine dair sorun ise sonradan ortaya attığı ve bambaşka bir mesele.
V. TAKİP TALEBİ
TAKİP TALEBİ VE MUHTEVASI:
Madde 58 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/30 md.)
Takip talebi icra memuruna yazı ile veya sözlü olarak yapılır.
Talepte şunlar gösterilir:
1. Alacaklının ve varsa kanuni temsilcisinin ve vekilinin adı, soyadı,........
2. Borçlunun ..........
........
3. .........
4. Senet, senet yoksa borcun sebebi;
5. ..........
Alacak belgeye dayanmakta ise, belgenin aslının veya alacaklı yahut mümessili tarafından tasdik edilmiş, borçlu sayısından bir fazla örneğinin takip talebi anında icra dairesine tevdii mecburidir.
Alacaklıya takip talebinde bulunduğuna ve verdiği belgelere, talep ve takip masraflarına dair bedava ve pulsuz bir makbuz verilir.

Bakın yasa ne kadar açık bir dille ilamlı, ilamsız ya da kambiyo takibi ayrımı yapmadan belgeye dayalı ve belgeye dayalı olmayan takip ayrımı yapmaktadır. Takip belgeye dayanıyorsa artık bu belgenin türü tartışılmaz ve belgenin sureti daire eliyle ödeme emri ekinde borçluya tebliğ edilir ki borçlu itiraz, şikayet gibi haklarını kullanabilsin. Bu belgeyi alıp tebliğ etmek icra memurunun yasanın amir hükmüne göre görevinin gereğidirr. Memur bu belgeyi istemek zorundadır.

Alıntı:
Yazan Av.Selim Balku
Mesele açılan icra takibinin yanlış açıldığında değil, açılan icra takibine yapılan itirazı bertaraf etmek maksadıyla yanlış hukuk yolunun tercih edildiği noktasında yatmaktadır. İcra mahkemesinde itirazın kaldırılması yerine, genel mahkemelerde itirazın iptali yoluna gidilmeliydi.

Bu yorumunuza da aynen katılıyorum.

Alıntı:
Yazan Av.Selim Balku
Ayşegül Hanım, belirttiğiniz gibi aynı dosyayı zaten ıslah etmişsiniz. Bu sebeple dahi tekrar ıslah edemezsiniz.
Diyelim ilk kez ıslah edeceksiniz, bence yine de ıslah etme hakkınız olmamalı; itirazın kaldırılması bir çeşit tespit davasıdır, iptal davası ise eda davasıdır.
Yargıtay birçok kararında tespit davalarının kamilen ıslahı ile eda davasına dönüşebileceğine dair kararlar verdiğini hatırlıyorum. Ben buna katılmıyorum.
Şimdi itirazın kaldırılması icra mahkemesinde açılıyor, iptal davası genel mahklemede, siz icra mahkemesine bir dilekçe ile itirazın kaldırılmasını ıslah ediyorum, iptal davası olarak ıslah edilmesi istiyorum diye talepte bulunursanız bence yine olmaz zira görevsiz mahkemede dava açmış olursunuz.
Bu durumda iki husus aklıma geliyor, ya itirazın kaldırılması yolunun sonucu beklenebilir. Süre 1 yıllık iptal davası açma hakkını engellemiyorsa tabi, hani bir ihtimal itiraz kaldırabilir.
Ya da icra mahkemesine itirazın kaldırılması yolundan vazgeçtiğinizi belirten bir beyanda bulunup, iptal davası açma yoluna gidilebilir.
Kolay Gelsin...

Buradaki yorumlarınıza da katılıyorum. Sayın meslektaşıma zaten uygulamada ıslaha dair benim de katıldığım yolu işaret ediyorsunuz..
Ancak teorik tartışmayı da sürdürmek istiyorum

VI. ÖDEME EMRİ VE İTİRAZ
1 - ÖDEME EMRİ VE MUHTEVASI:
Madde 60 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/31 md.)
Takip talebi üzerine icra dairesi bir ödeme emri yazar.
Emir:
1. 58 inci maddeye göre takip talebine yazılması lazım gelen kayıtları,
2. ..........
3. Takibin dayandığı senet altındaki imza kendisine ait değilse yine bu yedi gün içinde bu cihetin ayrıca ve açıkça bildirilmesi; aksi halde icra takibinde senedin kendisinden sadır sayılacağı, Senet altındaki imzayı reddettiği takdirde merci önünde yapılacak duruşmada hazır bulunması; buna uymazsa vaki itirazın muvakkaten kaldırılmasına karar verileceği,
Takip talebi usulünce tanzim edilmediği ve Ödeme emri usulüne göre takip dayanağı belgeye dair kayıt olmadan ve belgenin onanmış sureti tebliğ edilmediğinden belgeye dayanan alacaklının önce belgeyi usulünce tebliğ etmesi gerekir.
Borcun tamamına veya bir kısmına yahut alacaklının takibat icrası hakkına dair bir itirazı varsa bunu da aynı süre içinde beyan etmesi,
İhtarını,

İçermesi gerektiği yasanın metninden açıkça anlaşılmaktadır.

4. Senet veya borca itirazını bildirmediği takdirde .......
5. Borç ödenmez veya itiraz olunmazsa cebri icraya devam edileceği beyanını, İhtiva eder.
Ödeme emri iki nüsha olarak düzenlenir. Bir nüshası borçluya gönderilir, diğeri icra dosyasına konulur. ............
Şimdi ödeme emrinin münderecaatının eksik ve hatalı bilgi içermesi nasıl yorumlanacaktır.
2 - ÖDEME EMRİNİN TEBLİĞİ:
Madde 61 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/32 md.)
Ödeme emri borçluya takip talebinden itibaren nihayet 3 gün içinde tebliğe gönderilir. Takip belgeye dayanıyorsa, belgenin tasdikli bir örneği ödeme emrine bağlanır.
.............
Buradaki emredici yasa hükmü nasıl yorumlanacaktır?

İTİRAZ
1 - SÜRESİ VE ŞEKLİ:
Madde 62 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/33 md.)
İtiraz etmek istiyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. .....
..........

Borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun o kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermesi lazımdır. Aksi takdirde itiraz edilmemiş sayılır.
........
Borçlu takibin müstenidi olan senet altındaki imzayı reddediyorsa, bunu itirazında ayrıca ve açıkça beyan etmelidir. Aksi takdirde icra takibi yönünden senetteki imzayı kabul etmiş sayılır.
........
Sayın meslektaşlarım, yukarıdaki itiraza dair hükümlerin uygulanabilmesi için usule uygun takip yapılmalı, ödeme emri yasaya uygun olmalı ve tebligat ekinde takip dayanağı olan belge eklenmiş olmalı. Takip usulüne uygun değilse borçlunun şikayet yerine itiraz etmiş olması hatasını ele almak bence yasanın amacına uygun düşmeyecektir. Zira başta alacaklı ve memur hata yapmıştır. Kimse kendi hatasına dayanarak hak ihdas edemez. Borçlu neye göre itiraz edecektir. Borçlunun itirazı kaldırılır ya da iptal edilirse illaki icra inkar tazminatına hükmedilecektir. Bu da yasanın amir hükmüdür. Alacaklı ödeme emrine usulünce belge eklememiştir, şu halde borçlu salt şikayet yerine itiraz etti bu hatadır ve yasa itirazın iptali ya da kaldırılması hallerinde emredici biçimde icra inkar tazminatına hükmedilir dediği için hatalı olan alacaklıyı ödüllendirmiş olmaz mıyız?...
BORÇLUNUN KAMBİYO HUKUKU BAKIMINDAN ŞİKAYETİ:
Madde 170/a - (Ek madde: 18/02/1965 - 538/85 md.)
Borçlu, alacaklının bu fasıl hükümlerine göre takip hakkı olmadığını 168 inci maddenin 3 üncü bendine göre şikayet yolu ile ileri sürebilir.
İcra mahkemesi *1* müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.
(Ek fıkra: 09/11/1988 - 3494/34 md.) Her ne suretle olursa olsun, imza inkarı itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise bu madde hükmü uygulanmaz.
Sayın meslektaşlarım, altı çizili ve kalın font ile yazılmış olan yasa hükmünde, icra hakimine resen işlem yapma yetkisi verilmiştir. şikayet veya itiraz dolayısıyle intikal eden işler ve resen takibi iptal edebilir diyor yasa. Yani önüne gelen işte hakim adaleti temin için resen inceleme yapmak durumunda. Zira yasanın emredici hükümler ile bağıtladığı işlerin kamu düzeniyle alakalı taraflı vardır. Her ne kadar sayın meslektaşımız itirazın iptali yerine itirazın kaldırılmasını talep etmiş ise de hakim sayın meslektaşımızın belirttiği gibi kaldırma talebini ret etmeli ve bence önüne gelen dosyada salt bu işlemle yetinmek yerine tebligatında iptaline karar vermelidir. Zira sorunun başladığı yer ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmemiş olmasıdır. Mahkeme, alacaklının yerine geçip yeniden tebliğe karar veremeyecektir. Zira böyle bir karar ancak alacaklı tarafın istemi üzerine mümkün olacaktır. Ancak mahkeme, memurun yasanın amir hükmüne rağmen yapmadığı işi borçlunun itirazı ve alacaklının da dava açması nedeniyle görmüş bile olsa usul ekonomisi ve yasanın amacına uygun biçimde davranarak itirazın kaldırılması talebini ret edip tebligatı da iptal etmelidir. diye düşünüyorum.
Tabiki uygulamada arz ettiğim gibi değil sayın meslektaşımız Av. Selim BALKU beyefendinin belirttiği gibi işlem yapılmakta ve talep ret edilmektedir. Hatta size şunu diyeyim. Emin olun bir çok usulsüz tebliğlere rağmen icra hukuk mahkemelerince itirazlar kaldırılmış, icra inkar tazminatı da verilmiş ve usulüne uygun olmayan tebligatlara da hiç değinilmemiştir. Bu tarafı uygulama kısmı. Bizim üzerinde durduğumuz husus ise adil olanı bulmak. Kanaatlerimi arz ettim.

Sayın Av. Ayşegül ÇOBAN'ın meslesini ise anlatımımız çözmez ise, bu çözüme hakim sıcak bakmaz ise Sayın Av. Selim BALKU'nun tavsiyesi sorunun çözümü için bence de doğru yoldur, beyana katılıyorum..
Selam ve saygılar...
Old 23-03-2010, 06:18   #12
Av.Ayşegül Çoban

 
Varsayılan

Çok saygıdeğer meslektaşlarım öncelikle kıymetli vaktinizi ayırıp problemime çözüm üretmeye çalıştığınız için teşekkür ederim.Sayın Türker ilk verdiğiniz cevapta 1999 yılında Yüksek mahkemenin verdiği karardan bahsetmişsiniz.Rica etsem bu kararı ekleyebilirmisiniz?Hakimimize yol göstermek açısından elimi güçlendirir.Ayrıca takip talebine her ne kadar suret eklemesem de senetin keşide ve vade tarihini eklemiştim.Bu durumda asıl sorumluluğun icra müdüründe olduğunu bildirmişsiniz yine rica etsem konuyla alakalı varsa Yargıtay Kararı gönderebilir misiniz? Mesleğe yeni başlayan bir avukat olarak sizin gibi saygıdeğer meslektaşlarımın fikirlerinden faydalanabilmek benim için çok büyük bir şans.Bu bağlamda böyle faydalı bir hizmet veren site yöneticilerine de ayrıca çok teşekkürler.Herkese iyi çalışmalar...
Old 24-03-2010, 00:19   #13
Avukat Ali TÜRKER

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ayşegül Çoban
Çok saygıdeğer meslektaşlarım öncelikle kıymetli vaktinizi ayırıp problemime çözüm üretmeye çalıştığınız için teşekkür ederim.Sayın Türker ilk verdiğiniz cevapta 1999 yılında Yüksek mahkemenin verdiği karardan bahsetmişsiniz.Rica etsem bu kararı ekleyebilirmisiniz?Hakimimize yol göstermek açısından elimi güçlendirir.Ayrıca takip talebine her ne kadar suret eklemesem de senetin keşide ve vade tarihini eklemiştim.Bu durumda asıl sorumluluğun icra müdüründe olduğunu bildirmişsiniz yine rica etsem konuyla alakalı varsa Yargıtay Kararı gönderebilir misiniz? Mesleğe yeni başlayan bir avukat olarak sizin gibi saygıdeğer meslektaşlarımın fikirlerinden faydalanabilmek benim için çok büyük bir şans.Bu bağlamda böyle faydalı bir hizmet veren site yöneticilerine de ayrıca çok teşekkürler.Herkese iyi çalışmalar...
Sayın meslektaşım, yenice okuyabildim mesajınızı kusura bakmayın. Genelde geceleri bakabiliyorum foruma. Bahsettiğim karar arşivdeki dosyasında illaki vardır. Ama dosyayı hatırlayamıyorum. Kimin dosyası olduğunu hatırlayabilirsem scannerden çekip foruma yapıştırırım. Arşivi karıştırmamız lazım. Eğer kararı bulabilirsem buradan paylaşırım inşallah..
Takip talebinize tarihleri eklediğinizi yazmışsınız. Belgeyi mahkeme aşamasında ibraz etmeniz bu durumda bana göre iddianın genişletilmesi olarak yorumlanamaz. Zira takip talebinizde takibin müstenidatını bildirdiğiniz bu durumda açıkça ortada. Bence sorun olmamalı. Öncelikle usulsüz takip ve tebliğ meselesi var burada. İtirazın kaldırılması daha sonraki mesele olmalı derim. Bu benim kanaatim. ancak kanunu sıkı sıkıya yorumlarsanız benim yorumum kanuna değil biraz hukuka uygun bir yorum olur. Ben genelde kanunun amaçlarına bakarak hukuka uygun yorumlar yapmaya çalışıyorum. Ancak şekli yorum yapanlara da hatalıdır diyemem. Aksine yorum yapan sayın meslektaşlarıma da katılmasam da saygı duyuyorum. Onların yorumlarının da dayanakları kanunun şekli doğrularına yakın ve yatkın olduğunu söyleyebilirim.
Sizin takip talebinizde belirttiğiniz alacağın dayanağı olan belgeyi memurun alacaklı veya vekilinden talep edip borçluya belge suretini tebliğ etmesi gerekir. Bu memurun görevidir ve yasanın açık hükmüdür. Tebliğin usule aykırı yapılmış olmasının bedeli alacaklı tarafa yıkılamaz.
Mesleğe yeni başlayan sevgili meslektaşlarımızın geçtiği yollardan bizler de geçtik. Hala da geçmeye devam ediyoruz. Hukuk çok büyük bir derya... Çok zorlandığımız olaylar oldu ve eminim tüm meslektaşlarımızın da hepimizin de olmaya devam ediyor. Son derece normal ve dayanışma olmaması anormal olur. Mesleğin ve meslektaşların gücü hukukun itibarını artırır. Meslektaşlarımın ciddiyetle paylaşması inanaın beni fena halde mutlu ediyor. İmkanlarımız ölçüsünde bildiklerimizi paylaşmaya ve tecrübe deposu meslektaşlarımızdan da yararlanmaya devam edeceğim ben de. İnanın zaman sorunum olmasa, sitenin başında geçiririm zamanımın büyük kısmını... Site güzel işlere aracılık ediyor. Ben de siteye emeği geçen ve katkı sağlayan tüm meslektaşlarıma selam ve saygılarımı iletmek istiyorum...
Old 06-04-2010, 09:51   #14
Av.Ayşegül Çoban

 
Varsayılan

Merhaba Arkadaşlar.Herkese kolay gelsin... Aynı senetle alakalı bir problemim daha var.Size sorayım dedim.Sorum şu;senet meblağı 15000 TL bu meblağın faizi için de itirazın kaldırılması kararı verilebilir mi?(hakim Beyin de kafasına takılmış)Aydınlatırsanız sevinirim.Unutmadan Saygıdeğer meslektaşlarım Hepinizin geçmiş Avukatlar gününü kutlarım.
Old 06-04-2010, 10:05   #15
Av.Olcay Pehlivanlıoğlu

 
Varsayılan

Faize/faiz oranına ayrıca itiraz edilmiş mi? Buna bakmak lazım.Eğer ayrıca bir faize itiraz söz konusu değilse, itirazın iptali/kaldırılması ile birlikte takip külliyen devam eder.

Saygılarımla
Old 06-04-2010, 10:38   #16
armegedon23

 
Varsayılan

Faiz de itiraz kapsamında olduğundan icra mahkemesi itirazın kaldırılması yönünde vereceği karar da asıl alacak ve işlemiş faiz yönünden itirazın kaldırılmasına ve takibin devamına karar vermesi gerekir. Muhtemelen hakim faiz konusunda bilirkişi incelemesi yapacaktır.(Karar da asıl alacak ve işlemiş faiz miktarları belirtilerek hüküm kurulur)Kolay gelsin. Saygılar...
Old 07-04-2010, 18:13   #17
Av.Ayşegül Çoban

 
Varsayılan

Arkadaşlar teşekkür ederim.karşı taraf faize itiraz etmişti.Kafama takılan asıl alacak ve işlemiş faiz yönünden itirazın kaldırılması ile alakalı Yargıtay kararı var mıdır acaba?Çok aradım bulamadım.Elinde böyle bir karar olan arkadaşımız varsa ve eklerse çok sevineceğim.Saygılar...
Old 07-04-2010, 19:17   #18
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ayşegül Çoban
Arkadaşlar teşekkür ederim.karşı taraf faize itiraz etmişti.Kafama takılan asıl alacak ve işlemiş faiz yönünden itirazın kaldırılması ile alakalı Yargıtay kararı var mıdır acaba?Çok aradım bulamadım.Elinde böyle bir karar olan arkadaşımız varsa ve eklerse çok sevineceğim.Saygılar...

Sayın meslektaşım,

1.) Elinizde 68. normlarına uygun bir belge olmadan ilamsız takip yaptıysanız (hiç bir dayanak göstermediğiniz anlaşılıyor) itirazın kaldırılması değil, genel mahkemelerde itirazın iptali davası açmanız gerekirdi. (Bu konuya iki meslektaşım değinmiş zaten)

İtirazın kaldırılması davasının açıldığı İcra hakimliği, itirazın iptali davasına bakmaya yetkili ve görevli değildir. Alacağın tutarına göre itirazın iptali davasını Asliye Hukuk (veya ticari işlerde Ticaret) veya Sulh Hukuk mahkemesinde açmanız gerekir. Bu itibarla icra hakimliğinde ıslahla davanızı İtirazın iptali davasına çeviremezsiniz diye düşünüyorum.

İlamsız icra takibinizde alacağınıza dayanak göstermişseniz eğer bu dayanak belgeleri de eklemeniz gerekirdi. Ancak ilamsız takipte dayanak göstermediyseniz herhangi bir belge eklemeniz gerekmez.

Herhangi bir dayanak göstermeden ilamsız takip yaptığınız zaman itiraz üzerine takip durunca açacağınız İtirazın iptali davasında alacağınızı geçerli kesin delillerle ispatlayabilirsiniz. Bu itibarla çek veya senedi de delil olarak gösterebilirsiniz ve bu durum iddianın genişletilmesi sayılamaz. (kanaatindeyim)

Halihazıda İcra hakimliğinde açtığınız İtirazın kaldırılması davanız elinizde 68 normlarına uygun belge olmadığı takdirde büyük ihtimalle reddedilir. İtirazın kaldırılması davanızın reddi, itirazın iptali davası açmanıza engel değildir. Yeter ki 1 yıllık süre geçmemiş olsun!


2.) Eğer sorunuz; " İcra takibinizde belirtmediğiniz ve ödeme emrine eklemediğiniz halde itiraz üzerine elinizde aslında mevcut olan 68 normuna uygun bir belgeyi İtirazın kaldırılması talebi çerçevesinde icra hakimliğine sunabilir miyim? " şeklinde ise, bu soruya cevabım olumsuzdur. Zira icra hakimliği -genel mahkemelerin aksine-dar yetkili mahkemedir ve dosya ile sınırlı inceleme yapar. Dosyada 68. normuna uygun belge olmadığı için muhtemelen davanızı reddeder. (düşüncesindeyim)
Old 07-04-2010, 20:17   #19
armegedon23

 
Varsayılan

Üstadımız son noktayı koymuşsunuz. Yazınıza harfien katılıyorum. İlginiz ve paylaşımınız için teşekkür ediyoruz.
Old 08-04-2010, 22:05   #20
Av.Ayşegül Çoban

 
Varsayılan

Sayın üstadımıza ve emeği geçen bütün arkadaşlarıma ben de bir kez daha teşekkür ederim.Sizlerin fikirleri ve yaptığım araştırmalar sonucunda şöyle bir yol izlemeye karar verdim; şu aşamada Yargıtay kararları doğrultusunda mahkemeden yapılan itirazı şikayet ölarak saymasını ve ödeme emrinin iptali ile yeniden tebliğini talep edeceğim.Eğer mahkeme bu talebimiz doğrultusunda karar verirse karşı taraf yeni ödeme emrine itiraz ettikten sonra itirazın iptali davası açacağım böylece vazgeçme sonucunda mahkum edileceğim icra inkar tazminatından kurtulacağım.İnşallah Mahkeme bu yönde karar verir.Bu dava mutlu sonla biterse sitede paylaşacağım.Herkese kolay gelsin.Saygılar
Old 03-05-2010, 09:07   #21
Av.Ayşegül Çoban

 
Varsayılan İtİrazin İptalİ Davasi Hangİ Mahkeme

Arkadaşlar Merhaba...Sorum şu elimdeki arkası yazılı bono için takip başlattım.İtirazın kaldırılmasını talep ettim.Mahkeme reddetti.Şimdi itirazın iptali davası açmak istiyorum.Hangi Mahkemede açmalıyım.Senet değeri 15.000 TL normalde asliye hukuk mahkemesinde açmam lazım ama herhalde itirazın kaldırılmasını değerlendirdiği için artık o mahkemeye açamam yada açsam başka hakim baksa olur mu?Bu davayla alkalı üstüste hatalar yaptım.Bu sefer yapmak istemiyorum .Yardımcı olursanız sevinirim herkese kolay gelsin.Bu arada konuyu daha iyi anlamam için yargıtay kararı olan ve paylaşan arkadaşlara da minettar kalacağım.
Old 03-05-2010, 09:21   #22
anarkh

 
Varsayılan

Elinizdeki senet, "bono" niteliğinde ise itirazın iptali davasını asliye ticaret mahkemesinde açmanız gerekiyor (bkz. TTK m. 4, 5). Zira bonoyu konu alan bu dava, mutlak ticari dava niteliğinde olacaktır. Ne tür bir takip yaptınığını ve itirazı neden kaldıramadığınızı şu an için bilmiyoruz, ancak elinizdeki belge bono niteliğinde değil ise, bu durumda söz konusu davayı duruma göre asliye hukuk veya asliye ticaret mahkemesine açmanız gerekiyor. Duruma göre diyorum, şayet iki tarafda tacir ise ve söz konusu her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olarak düzenlenmişse, bu durumda da açacağınız dava (nispi) ticari dava olacaktır. Aksi halde, söz konusu davayı asliye hukuk mahkemesine açmanız gerekmektedir. İyi günler...
Old 03-05-2010, 09:40   #23
Av.Bülent AKÇADAĞ

 
Varsayılan

Değerli Meslektaşım,

Arkası yazılı bonodan kastınız nedir ?

Açmış olduğunuz takip kambiyo mudur yoksa ilamsızmıdır ?

İki şekilde değerlendirecek olursak,

Kambiyo takibi yapmışsanız; Borçlu tebliğden itibaren 5 gün içerisinde İcra Hukuk Mahkemesinde itirazlarını öne sürebilir. Buradaki itiraz ve inceleme sınırlıdır. Verilen karar da kesin hüküm teşkil etmemekle birlikte genel mahkemelerde yeniden dava konusu edilebilir.

İlamsız takiplerde icra takip dosyasına yapılan itiraza bir yıl içerisinde müdeabbihin değerine göre görevli mahkemeden itirazın iptali istenebilir. Eğer elinizde belge bono vasfını taşıyorsa ya da söz konusu belge ticari bir ilişkiye dayanıyorsa Ticaret mahkemesinde aksi hallerde ise Sulh Hukuk Mahkemesinde açılabilir. (Ticaret Mahkemesinin olmadığı yerlerde Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiğini de belirtmek gerekir)

Bu bağlamda elinizdeki belgenin niteliğine göre görevli mahkeme de davanızı açabilirsiniz.
Old 04-05-2010, 17:53   #24
Av.Ayşegül Çoban

 
Varsayılan

Saygıdeğer Arkadaşlarım öncelikle verdiğiniz cevaplar için çok teşekkür ederim.Sanırım durumu özetliyeyim derken bilgileri ayrıntılı olarak anlatamadım.Şimdi ben bu senetle alakalı olarak ilk önce kambiyo senetlerine mahsus takip yaptırdım.Asliye hukuk mahkemesibunu senetin arkasındaki yazı soyutluk ilkesine terstir gerekçesiyle reddetti.Daha sonra ilamsız takip yaptım.Ancak bu seferde seneti ödeme emrine eklememiştim bu nedenle itirazın kal dırılması talebim de reddedildi.(yine aynı asliye hukuk mahkemesinde asliye ticaret mahkememiz yok)Şimdi kafaama takılan itirazın iptali davasını da aynı asliye hukuk mahkemeside açabilir miyim.Yoksa itirazın kaldırılmasını da asliye hukuk mahkemesi değerlendirdiği için davayı sulh hukuk mahkemesinde mi açmalıyım?bu konuya ilişkin kanun maddesi nedir?Yardımlarınız için çok teşekkür ederim.
Old 04-05-2010, 18:12   #25
Av.Ayşegül Çoban

 
Varsayılan

Arkadaşlar Merhaba...Verdiğiniz değerli bilgiler ışığında vazgeçmek istedim ancak karşı taraf kabul etmedi.Zaten mahkeme itirazın kaldırılması talebimi reddetti.Şimdi itirazın iptali davası açmaya hazırlanıyorum.Ancak hangi Mahkemede açmalıyım?Kafam karıştı.İtirazı asliye hukuk mahkemesi kaldırdı.Şimdi iptal davasını Sulh hukuk mahkemesinde mi açmalıyım.Yoksa yine asliye hukuk mahkemesinde açacağım da başka bir hakim mi bakacak(senet meblağı 15.000 TL)Bu konuda da yardımcı olursanız çok sevinirim herkese kolay gelsin?
Old 04-05-2010, 18:43   #26
armegedon23

 
Varsayılan

Sayın Ayşegül hanım itirazın iptali davasını asliye hukuk mahkemesinde açacaksınız. İtirazın kaldırılması davasında görevli mahkeme icra hukuk mahkemesi olduğundan davanız redolmuştur sanırım. Kolay gelsin.
Old 05-05-2010, 11:01   #27
Esenyel

 
Varsayılan

itirazın iptali davasını senet bedeline göre Asliye Hukuk Mahkemesinde açacaksınız.Daha önce açtığınız itirazın kaldırılması davasına İcra Hukuk Mahkemesi sıfatıyla Asliye Hukuk mahkemesinde bakılmış olabilir ve aynı Hakim tarafından yargılama yapılmış olabilir ama her iki davanın yargılama usulleri ve delillerin değerlendirilmesi farklıdır.Ticaret Mahkemesi yoksa başka mahkemede açamazsınız..
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Ayni BorÇ İÇİn Hem Kambİyo Takİbİ Hem İlamsiz Takİp Yapilabİlİrmİ ilkim kapac Meslektaşların Soruları 10 27-01-2012 14:41
İlamsiz Takİp Av.Ayşegül Çoban Meslektaşların Soruları 7 11-02-2010 12:31
MÜracaat Hakki GeÇmİŞ Senet Ve İlamsiz Takİp Av. Selcan Meslektaşların Soruları 4 05-09-2008 12:40
İlamsiz Takİp avseher Meslektaşların Soruları 3 06-12-2007 11:59


THS Sunucusu bu sayfayı 0,09654593 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.