Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Lisans Eğitimi Hukuk Lisans Eğitimi ile ilgili sohbetler ve konular

Okula Devam Etmeden Hukuk Fakültesi Bitirilebilir mi?

Yanıt
Old 20-02-2007, 12:58   #1
oguzhand0

 
Varsayılan Okula Devam Etmeden Hukuk Fakültesi Bitirilebilir mi?

Biliyorsunuz hukuk fakültelerinin büyük çoğunluğunda devam zorunluluğu yok. Peki sizce derslere devam etmeden hukuk fakültesi bitirilebilir mi?Cevabınız evetse; okula devam etmeden bitirilen bir hukuk fakültesi iş hayatına etki eder mi, verimli bir avukatlık-hakimlik-savcılık vs. hayatı sağlar mı?


SAYGILAR
Old 20-02-2007, 15:18   #2
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

1. Bitirilebilir.
2. Okuldaki devamsızlığın iş hayatında ciddi bir yan etkisi yoktur.
3. Mühim olan iş hayatındaki öğrenme arzunuz ve disiplininizdir.

Saygılar.
Old 20-02-2007, 15:50   #3
Av.Bülent Özkan

 
Varsayılan

Sn. Oğuzhan Dayar ;

Fakülteye devam etmemekle bir şey kaybetmeyeceğinizi söyleyebilirim. Çünkü 4 sene her gün dersleri hiç kaçırmadan devam etmiş olsanız da okulu bitirip staja başladığınızda bir mahkeme kaleminde ne yapacağınızı veya esas defterinin ne olduğunu yine bilemeyceksiniz. Açık söylemek gerekirse okulda verilen teori ile olsa olsa iyi dilekçe yazılabilir. v.s.
Sn. Işıl Yılmazın yorumları çok doğrudur. Meslekte çalışarak geçireceğiniz 1 ay bile size öğrendiklerinizden çok daha fazla şey öğretir. Bu dmeek değil ki okula gitmeyin.... Ben sadece 1. sınıf ilk yarısında okula devam ettim kalanında toplasanız 6 ay okula gitmemişimdir. Buna rağmen 4 senede bitirmek kısmet oldu. Ama mesleğe başlayınca hele de ilk ay esas öğrenilmesi gerekli şeyleri öğrenince şaşırıp kalmıştır. Maalesef hukuk fakülteleri öğrencileri avukatlığa değil hakimlik vceya savcılığa hazırlamak amaçlı müfredata ve eğitim sistemine sahip.... Oysa yargının 3 ayaklı oluşu hukuk eğiştiminde göz önüne alınmalıdır.
Saygılarımla...
Old 20-02-2007, 16:03   #4
gonci

 
Varsayılan

Bence de bitirilebilir devam etmeden;fakat ben çoğu şeyi sadece kitaplardan okuyarak öğrenemem.En basitinden borçlar hukuku.okulda çok çok başarılı olan, iş hayatında çok başarılı olamayabilir. Her şey kişinin çalışmasına ve öğrenmek istemesine bağlıdır... saygılar
Old 20-02-2007, 16:17   #5
av.sgenc

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Bülent Özkan
Sn. Oğuzhan Dayar ;

. Maalesef hukuk fakülteleri öğrencileri avukatlığa değil hakimlik vceya savcılığa hazırlamak amaçlı müfredata ve eğitim sistemine sahip.... Oysa yargının 3 ayaklı oluşu hukuk eğiştiminde göz önüne alınmalıdır.
Saygılarımla...

Hukuk fakultelerinin avukatlığa değil de hakimlik ve savcılığa yönelik eğitim vermesi fikrinize katılmak oldukça imkansız. Hukuk fakultesi öğrenciyi ne avukatlığa ne hakimliğe ne de savcılığa hazırlar. Hukuk Fakültesi ancak hukukcu yetiştirir. Eğer sizin dediğiniz gibi olsaydı hakimlik-savcılık stajına ne gerek vardı..Ama sanırım siz burada daha başka bir şey anlatmak istediniz...
Saygılarımla...
Old 20-02-2007, 16:50   #6
Av.Bülent Özkan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.sgenc
Hukuk fakultelerinin avukatlığa değil de hakimlik ve savcılığa yönelik eğitim vermesi fikrinize katılmak oldukça imkansız. Hukuk fakultesi öğrenciyi ne avukatlığa ne hakimliğe ne de savcılığa hazırlar. Hukuk Fakültesi ancak hukukcu yetiştirir. Eğer sizin dediğiniz gibi olsaydı hakimlik-savcılık stajına ne gerek vardı..Ama sanırım siz burada daha başka bir şey anlatmak istediniz...
Saygılarımla...

Ben haklimlik savcılık stajına veya sınavına gerek yok demedim . Ama eğitim sistemi ne ve sorulan sorulara ve özellikle pratik çalışmalara baktığınızda bizden hakim veya savcı gibi cvp vermemiz bekleniyor. Beyaqnlarımdan kasıt hukuk fakültelerinde örneğin davacı vekilinin hangi tarafta duracağı öğretilir mi? bunun gibi bir çok şey. Ben bundan bahsettim yoksa haşa staja veya sınava gerek yok demedim . Yanlış anlamışsınız....

ve de herhangi bir staja gerek olmasaydı bizler staj yapmazdık. Staj da yapmasa idik fakülteden aldığımızx eğitimle direkt mesleğe başlasa idik halimiz nice olurdu .....
Saygılarımla..
Old 20-02-2007, 17:10   #7
av.sgenc

 
Varsayılan

Sayın Bülent ÖZKAN;
Aslında ben sizi yanlış anlamadım ama siz beni yanlış anlamışsınız. "Staja, sınava gerek yok" gibi bir cümle kurdunuz demedim ben. Eğer fakulte hakimliğe savcılığa yönelik eğitim veriyorsa(bunu siz demiştiniz) stajın gereksiz olduğunu ama durumun böyle olmadığını yazmıştım.
Ancak pratik konularında söylediklerinizle kısmen haklı olabilirsiniz. Kimi hocalar sorularında "siz hakim olsaydınız nasıl bir karar verirdiniz" diyor; kimileri ise "siz avukat olsaydınız müvekkilinize nasıl bir yol izlemesini söylerdiniz" diyor. Ama tüm bunlara rağmen fakulteden mezun olduğumuzda ne avukatız, ne hakim ne de savcı. Hepsinin uygulamasını görmek için sözkonusu stajları yapıyoruz.
Sonucu tatlıya bağlarsak; Fakulte hukukçu mezun eder staj tercihi sana kalmış...
Saygılarımla..
Old 21-02-2007, 00:06   #9
Av.Ali ÇİTİL

 
Varsayılan

Bence de bitirilebilir.Bu şekilde etrafımda bitiren birkaç insan da tanımaktayım.Tabi biraz daha fazla gayret ister.
Old 21-02-2007, 00:30   #10
av.mgul

 
Varsayılan

Ben konuya farklı bir taraftan bakmak istiyorum. Tabiki okula devam etmeden fakülte bitirilebilir. Benim de çoğu arkadaşım okula hiç uğramadan mezun olmuştur. Bunun işhayatına tesirini şuan ki tecrübesizliğimle bilemiyeceğim. Ancak şunu söylemek istiyorum hayatımdaki en güzel günlerini fakülte haytım boyunca okulda geçirdiğim zamanlarda yaşadım. Ve biliyorum ki bu şans tekrar elime geçmeyecek. Bu nedenle bu zamanları dolu dolu değerlendirmek gerekiyor bence. evet okul biter ama o güzelim anıları yaşamadıktan sonra hukuk fakültesini bitirmenin ne önemi var değil mi.
Biraz duygusal yaklaştım konuya galiba ama ne yapayım okul yeni bitti özlüyorum açıkcası.
Old 21-02-2007, 00:54   #11
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Bitirilebilir değil, bitiriliyordu da. Bizim dönemimizde fakültenin extern olanı da vardı. (Dileyen dersleri de izliyordu) Şimdi var mı bilmiyorum.

Ama dersleri takip etmenin önemli olduğunu düşünüyorum. Bazı öğreticiler gerçekten çok nitelikli ve dersi dinlerken önemli kavramları unutulmayacak sunumlarıyla beyninize kazıyorlar. Bunu yalnızca kitap okuyarak gerçekleştirmek biraz güç bana göre. Yani ruhu yakalamak, hukuk mantığını kavramak anlamında önemli olduğunu düşünüyorum. Daha sonra, daha az çaba sarfetmeyi sağlayabilir. Ama şart mıdır? Bence de hayır.

Lisans eğitiminde uygulamaya ilk geçişimizde hepimizin sudan çıkmış balık gibi olduğu düşünülünce Bundan sonra Işıl hanımın dediği gibi: Azim ve disiplin.

Saygılarımla
Old 21-02-2007, 01:32   #12
Av.Ayse E.

 
Varsayılan derse degıl kantıne devam....

derslere devam etmeden de okul bıtırılır bıtırılmıstır bıtırılmeyede devam edılmektedır...
önemli olan derslere degil ama hukuk kantinine devam etmek gerekir dıye dusunuyorum...
zira derslerde ne olup bittigi hangı hocaların nerelere onem verdıgı cıkan sorular cevaplar yorumlar pratıkler ust sınıfların dersten neden caktıgı hangı ders calısılsada gecılemyecegı vs hersey kantınde gorusulur tartısılır ve karara baglanır ıdı en azından bızım zamanımızda oyleydı...
pratık teorık o kadar farklıkı o bakımdan ıs hayatına olumsuz etkısı olmaz ama okuldan sonrasında azım gerektıgı dusuncesınde olan meslektaslarıma aynen katılıyorum...saygılar...
Old 21-02-2007, 13:50   #13
Hekimbaşı

 
Varsayılan Neden annemiz yok?

Sn.Katılımcılar,

Biz 3.yıldan itibaren devamsızlık yapma özgürlüğünden yoksun yetiştik. İlk 2 yılda da laboratuarlarda mutlaka, bazen de derslerde yoklama yapılırdı. Devam mecburiydi, hala daha öyle. Dolayısıyla başka türlüsünü hayal bile edemiyorum.

Ben konuya sizlerden çok başka bir açıdan yaklaşmak istiyorum. Bir büyüğümüz şöyle şeyler söylemişti, belki sizlere de yararı olur:

Üniversite, okul değildir; derslerden ibaret hiç değildir. Üniversite; ülkenin dört bir yanından gelen; araştırma, sorgulama, tartışma, öğrenme ve öğretme isteğiyle yanıp tutuşan insanların biraraya geldiği; sürekli kaynayan dev bir kazandır. Bu kazanın içindekilerden tabağınıza neyi ne kadar alacağınızı siz belirlersiniz. Aç kalmanız da mümkündür, mide fesadına uğramanız da. En iyisi, masadan herşeye yeterince doymuş olarak kalkmanızdır. Ne hazindir ki, herkes, herşeyi, aynı miktarda hazmedemez.

Eskiler teşbih, bense benzetme diyorum; ne güzel değil mi, anlamayı ne kadar kolaylaştırıyor?

Buradaki 'araştırma, sorgulama, tartışma' ve 'öğrenme ve öğretme' sözcüklerine dikkatinizi çekmek isterim; özellikle de öğretme kısmına. Bununla, üniversite öğretim kadrosunun nasıl olması gerektiği de ifade edilmektedir. Hocalar ustalardır, onlardan öğrenmek için öğrencileri olduğumuzu unutmamamız gerekir. Yoksa kitapları herkes alıp okuyabilir. Derslere katılanlar, kendinize şu soruyu sorun: bu kitapları veya ders notlarını okuyanlarla aramda ne fark var? Notu kasdetmiyorum elbette. Örneğin, dersime katılmazsanız, yukarıdaki cümleyi nerede duyacaksınız? Eğer katılmanın farkının ne olduğuna ilişkin bir fikriniz olmasını istiyorsanız, derslere katılmanız gerekir. Katılmadığınız halde bu konuda fikriniz oluşamaz. Notlarınız, veya mezuniyetiniz başarıyla EĞİTİLDİĞİNİZİN kanıtı asla değildir. Bir cümle yaşamınıza yön verebilir, veya yıllar sonra çok zor bir durumdayken imdadınıza yetişebilir; bunu kaçırmamanız gerekir. Dikkat ediniz, dersler için 'girmeniz' demedim, 'katılmanız' dedim. Bir derse, ancak konuyu önceden okuyup hazırlanarak gelen öğrenci 'katılabilir', diğerleriyse sadece 'girer'.

Bu söylediklerimin bir kanıtı, o hocaların sadece yarım saatliğine katılmaları, bir iki cümle söylemeleri için binlerce dolar verenlerin daima var olmasıdır. Ama öğrenci öğrenci olmayı bilmezse, hocanın yapacağı fazla şey de olmaz. Üniversite eğitiminin en ayırdedici niteliği de zorlamanın olmaması, tabağınıza ne kadar yemek alacağınızı kendinizin belirlemenizdir. Anneniz yoktur kısacası!

Saygılarımla,
Old 21-02-2007, 14:55   #14
sahinaydın

 
Varsayılan

Derste öğrendiklerimizle ya da değerli hocalarımızın öğretmek istedikleri ile uygulamadaki tezatlıklar düşünüldüğünde,okula devam etmenin faydalı olacağını kanaatindeyim.Zira iyi olanı okulda, kötüyü hayatta, ideal olanın okulda, yapılmaması gerekenin ise gerçeklikte
öğrenildiğini düşünürsek,Hukuk Fakültelerinin varlığı ve buralarda verilen eğitimin işe yarayacağı düşüncesi tamamen ütopyadır.
Hani tüm açları doyursak ve bütün dertleri yok etsek de "insan" olmak için yapacak çok şeyimiz var ya,
Cennet'de de egemenlik insanın elinde olcaksa eğer,
sanırım orada bu fakülteler işimize yarayacaktır!
saygı ve sevgi(...)
gemiyi kurtaran kaptanmış.......
Old 21-02-2007, 17:05   #15
oguzhand0

 
Varsayılan

Peki yeni bir konu açmak yerine sorumu burda sorayım.

Neden okuldaki saygıdeğer hocalarımızın öğrettikleri şeyler neden konu uygulamaya kaldığında donup kalıyor?

Not:Sorunun seçilebilmesi için yazıyı koyulaştırdım.


Şimdiye kadar verdiğiniz; ve de vereceğiniz için teşekkür ederim..
Old 21-02-2007, 17:30   #16
Hekimbaşı

 
Varsayılan Kasap mı, cerrah mı olmak istersiniz?

Sn.Sahinaydın,

Çok hoş yazmışsınız, Allah sizi de güldürsün. Latife bir yana; 'ütopya' ve 'öğreti' ile 'uygulama' ve 'gerçek' arasındaki farkları algılayabilmemizi sağlayan şeyin eğitimimiz olduğuna dikkatinizi çekerim. Bunun ötesinde, 'ütopya' olmasa uygulamaları neye göre biçimlendirirdik? Biçimlendirdiğimiz bu uygulamalardaki hatalardan ders aldıkça 'öğreti' mizi geliştirmiyor muyuz? Bundan binlerce yıl önce yaşamış insanların öğretilerini sadece '... şöyle birşey söylemiş' demek için mi okuyoruz?

Sizler için uygulamanın yeri stajdır, üniversite değil. Üniversite sadece kavramları algılamanızı sağlayacak kadar uygulamayla ilgilenir, daha fazla değil. Sizi de gelecekte uygulamayı biçimlendirmek üzere dünyaya getirir. Bir benzetme yaparsak, yeni mezunlar henüz doğmuş bir bebek gibidirler; zamanla pişer, olgunlaşır ve bu arada da uygulamayı biçimlendirecek noktaya gelirler. İşte o noktaya geldiklerinde, kendilerine ait hazmedilmiş bir ütopyaları yoksa vay hallerine; veya HALİMİZE!

Bu sorumluluğu almak istemiyorsanız, veya bu sizi rahatsız ediyorsa; üniversiteye gitmemeniz; dava kazanan bir avukat, başsavcı, yargıtay üyesi, anayasa mahkemesi başkanı olmak istememeniz gerekir. Örneğin, (hekimler içindir) cerrahlığa merakınız varsa, kasap olabilirsiniz pekala. Nitekim tarihteki ilk cerrahların kasap oldukları rivayet edilir. Ama kasaplar kasap olarak kalmış; cerrahlarsa, bu gün sadece yüz sayfası kasaplarla ortak, onbinlerce sayfalık bir bilimin uygulayıcıları haline gelmişlerdir.

Dolayısıyla, devam etmeden hukuk fakültesi veya genelde her fakülte bitirilebilir, ama asla devam edenle aynı noktaya gelinemez. Kantine devam da bunun ihmal edilemez bir parçasıdır.

Geçen yıllarınıza yanmayın, onların işe yarayacağı yer ve zaman mutlaka olacaktır; derim.

Saygılarımla,
Old 21-02-2007, 18:13   #17
sahinaydın

 
Varsayılan

Teşekkür ederim temennileriniz için. anlayamadığım husus;
Alıntı:
Bu sorumluluğu almak istemiyorsanız, veya bu sizi rahatsız ediyorsa; üniversiteye gitmemeniz; dava kazanan bir avukat, başsavcı, yargıtay üyesi, anayasa mahkemesi başkanı olmak istememeniz gerekir.
Okulu bırakmalı mıyım son seneye gelmişken ??
Old 21-02-2007, 18:25   #18
sahinaydın

 
Varsayılan

ayrıca;
Üniversitelerde mesleki ahlak derslerinin okutulması konusunda, çoğunluk thscilerin
"ahlak öğretilmez kazanılır.."
Görüşleri,
Üniversitenin eğitim ve kazandırma yeri olduğunu unutmaları,
Derse devam etmek istemeyen, sorumluluk duygusunun bilincinde olmayan öğrencilerin savunma mekanizmaları,
(örneğin)Rüşvetin ahlaksız bir davranış biçimi olduğunu bilenlerin hacıva(z) ve karagöz filmindeki yamyam gibi ahlaksızlığı meşulaştırmaları,
...

ve fakültede öğretilen ulaşılması güç (ama imkansız olmayan)yüce değerler...

Nerdeler?
Old 21-02-2007, 20:37   #19
oguzhand0

 
Varsayılan

Alıntı:
Bu sorumluluğu almak istemiyorsanız, veya bu sizi rahatsız ediyorsa; üniversiteye gitmemeniz; dava kazanan bir avukat, başsavcı, yargıtay üyesi, anayasa mahkemesi başkanı olmak istememeniz gerekir

Sayın Karacoğlu; ya istiyorsam ve de oluyorsam; ne yapmalı?(!)
Old 21-02-2007, 20:50   #20
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Hukuk Fakültelerinin varlığı ve buralarda verilen eğitimin işe yarayacağı düşüncesi tamamen ütopyadır.



O zaman "ne için" okuyorsunuz? (diye durup düşünmek gerekir)

*

Alıntı:
'ütopya' olmasa uygulamaları neye göre biçimlendirirdik


Buradaki ütopya kelimesini kelime hatası kabul edip, "idea" olarak kabul etmekte yarar var.

*

Alıntı:
Sizler için uygulamanın yeri stajdır


Değildir. Staj ucundan ucundan "algılama" evresidir. Uygulamanın gerçek evresi, meslekte bağımsızlığın ilanı ile başlar.

*

Alıntı:
(örneğin)Rüşvetin ahlaksız bir davranış biçimi olduğunu bilenlerin hacıva(z) ve karagöz filmindeki yamyam gibi ahlaksızlığı meşulaştırmaları

Alıntı:
Sayın Karacoğlu; ya istiyorsam ve de oluyorsam; ne yapmalı?(!)


Sayın Aydın ve sayın Dayar,

Gerçekten öğrenci misiniz???


(İdeanın sizlere ihtiyacı var)

*

Ve tüm tartışmayı aslında en keskin ve en öz biçimde yanıtlayan cevabı içinde bir soru:



Alıntı:
Kasap mı, cerrah mı olmak istersiniz?


İşte kilit soru ve tüm mesele bu.


Teşekkürler.
Old 21-02-2007, 21:08   #21
oguzhand0

 
Varsayılan

Sayın Demirel;
Birincisi; öğrenci olup olmadığımı size kanıtlamak zorunda değilim.Eğer gerçekten merak ediyorsanız; forum yöneticisi olarak, elinizdeki yetkilerle gerekli araştırmayı yaparsınız.

İkincisi;derse devam etmeden okulu bitirebilen, bitilebileceğini söyleyen sayın avukatları yukarıda okuduk.Sizin belirttiğiniz kilit soruya göre hareket edersek; okula devam etmeyen hukukçu, benzetmede ki kasaba eşdeğer ve sizin bu tanımlamanıza kesinlikle katılmıyor, saygısızlık oalrak görüyorum.
Sonuç olarak hukuk hayatında bilginin değil, başarının ölçüt alındığı bir dünyada yaşıyoruz.

Ayrıca "ne için okuyoruz" diye sorduğunuz sorduğunun cevabını vereyim.Hukuku öğrenmek ve mantığını kavramak için okuyoruz.Sayın Şahinaydın'a kesinlikle katılmıyorum ancak bununla beraber hukuk fakültesine devamın zorunluluğuna da katılmıyorum.Yorum çehrenizi bu yadsınamaz gerçekleri göz önünde bulundurarak geliştirirseniz sevinirim.

SAYGILAR
Old 21-02-2007, 21:13   #22
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Sayın Demirel;
Birincisi; öğrenci olup olmadığımı size kanıtlamak zorunda değilim.Eğer gerçekten merak ediyorsanız; forum yöneticisi olarak gerekli araştırmayı yaparsınız.


Korkarım yanlış anladınız. Ya da ben anlatamadım.

Sizin ve sayın Aydın'ın alıntı yaptığım mesajları, alıntı içerisindeki sorulardaki isabet ve değerlendirmedeki niteliklilik dolayısıylaydı.

Daha açık ifade etmek gerekirse, henüz öğrenci olan bir kişiden, meslekte kıdem almış bir hukukçunun düşüncelerinde oluşabilecek soru, sorun (veya değerlendirme) olarak dökülüyor olmasındandı.

Yani yergi değil, övgü vardı.

Sanırım anlaşamadık.
Old 21-02-2007, 21:22   #23
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Yine sn.Hekimbaşı'nun "Kasap mı Cerrah mı" tespiti ise, okula devam ya da devam etmemenin yanıtı niteliğinde değildi. Yine sizin tarafınızdan sorulmuş bir soruya verilmiş bence çok yerinde ve çok öz ve çok güzel bir yanıttı . Sn.Hekimbaşı'ndan hemen önceki mesaja bakarsanız, mesajın size ait olduğu ve sizin tarafınızdan " öğretiyle uygulama neden örtüşmüyor" içeriğindeki mesajınıza yanıt niteliğinde olduğunu görebilirsiniz.

Sorularınızla ilgili düşüncem hala değişmedi. Nitelikli sorular olduklarında ısrar ediyorum.

Ama bir nokta da çok önemli galiba.

Anlamadıysak, bir hüküm oluşturmadan evvel (iyiniyeti de öncelikli kılarak), anlayana dek sormalı.

Dahası, en iyi savunma, saldırı olmamalı.



Saygılarımla...
Old 21-02-2007, 21:40   #24
oguzhand0

 
Varsayılan

Sayın Demirel; açık söylemek gerekirse sözlerinizde, özellikle de öğrenciliğimi sorguladığınız bölümde bir iyiniyet yada övme hissetmedim.Ancak dediğiniz gibi anlaşma hataları olabilir.Eğer iyiniyetli bir cümle ise öncelikle özür diliyorum.

Ayrıca şunu da sormak istiyorum Sayın Karacoğlu'na.Kendisi herhangi bir hukuk eğitimi almış mıdır?Yani demek istediğim; hukuk fakültesi ders anlatılış biçimi ile, tıp fakültesi ders anlatılış biçimleri arasındaki farkı idrak edebiliyor mu?Eğer tıp eğitiminin yanında hukuk eğitimi de aldıysa sözlerimi geri alıyorum.Ancak hukuk eğitimi almadıysa yada tıp eğitiminde hukuk fakültesindeki eğitim-öğretim şekilleri anlatılmıyorsa hukuk fakültelerinde ki öğrenme şekilleri hakkında nasıl yorum yapabiliyor?

Haklı söyledikleri.bir çok konuda da doğru tespitlerde bulunmuş.Ancak böyle bir konuya yorumda bulunurken; konuya atıfta bulunarak; cerrah kasap eleştirisini nasıl yapabilir?

Sonuç olarak Sayın Demirel ve Sayın Hekimbaşı sorumu kesin bir dille cevaplar mısınız; eğer cevaplamak istiyorsanız.

Hukuk Fakültesi sizce okula devam etmeden bitirilebilir mi?Eğer bitirilebiliyorsa, böyle bitirilen bir hukuk fakültesi mezunu hukukçu başarılı olunur mu?

Ayrıca Sayın Hekimbaşı'na sorduğum bir sorunun cevabını hala alamadım.
Sayın Karacoğlu; ya istiyorsam ve de oluyorsam; ne yapmalı?
Old 21-02-2007, 22:49   #25
Hekimbaşı

 
Varsayılan Tebrik eder ve devamını dilerim, ama telaş etmeyin

Sn.Dayar,

Cerrah - kasap benzetmesi bir kavramı anlatmak için kullandığım araçtı. Çeşitli meslekdaşlarımız için halk arasında kullanılan 'kasap gibi' deyişine bir gönderme, algılamayı kolaylaştırıcı bir benzetmeydi. Eleştiri olarak algılamanız ilginç. Yanlış anlaşıldıysa, ve her nasıl anladı iseniz, özür dilerim, onu kasdetmedim. 'O' nun, ne olduğunu bilemediğim için, böyle ifade etmek zorundayım. Gerçekten özür dilerim, sizi kırmak gibi bir niyetim yoktu.

Hukuk eğitimi almadım; almak gibi de bir niyetim yok. Ancak; 8 yıla yakın iki tane (HÜ ve GATA) tıp fakültesinde görev aldım, bunun dışında birçok yerde, birçok biçimde, her düzeyden insanı çok değişik konularda (buna profesörlerden öğrencilere, şirket genel müdürleri ve yöneticilerinden, yükleme ve boşaltmada çalışan hammallara kadar herkes dahildir) eğittim. Eğitimin özünün hiçbir yerde, hiçbir zaman, hem de tarih boyunca, değişmediğini kavrayacak kadar bu işi yaptım. Yapmakla kalmadım, yapmadan önce inceledim, sonra da değerlendirdim. Dikkat ederseniz, hukuka ilişkin tek bir sözüm yoktur, tamamı eğitimin felsefesi ve özüyle ilgilidir. Bu deneyimden yararlanmak istemiyorsanız, siz bilirsiniz. Ama insan şunu merak etmekten kendini alamıyor: acaba size ulaşmak için ille de hukukçu mu olmak gerekiyor; diğer insanlar sizin için bir anlam ifade etmiyor mu? Onların deneyim, düşünce ve sözlerinden öğrenilebilecek birşey yok mu? Eğer böyle düşünüyorsanız, boşuna okula da gitmeyin derim, vakit kaybı olur. (Latife tabii, sakın öyle birşey yapmayın lütfen)

Sorunuza cevap da verdim: HER OKUL DEVAM ETMEDEN BİTİRİLEBİLİR, AMA FARKI SADECE DEVAM EDENLER BİLEBİLİR. (Bkz mesaj 16, sondan 1 önceki paragraf)

Fakülteden böyle mezun olan hukukçunun ne olacağı ya da olmayacağı konusunda benim bir fikrim olamaz, ama yukarıdaki cümlenin ikinci kısmı bu konuda yeterli ipucu içeriyor bence. Farkı algılayabilir, gelecekte uygulamayı iyi ve yararlı yönde biçimlendirebilir biri olmak istiyorsanız devam edersiniz, yoksa bundan kime ne?

Bunu yapmadığınız halde yargıtay başkanı olmak istiyor ve oluyorsanız, o zaman da yine 16 ncı mesajın, ikinci paragrafının, son cümlesine bakmanız gerekiyor. Cevap orada, size göz kırpıyor. Ama söylemek istediğiniz, söz konusu makamlarda bulunanların beklediğiniz niteliklerde olmadıkları ise, bu konuda benim birşey söylemem mümkün değil, çok yakışıksız olur. Zaten böyle birşey söylemek istiyorsanız, sizden bunu doğrudan söylemenizi beklerdim.

Gençliğin heyecan, enerji ve isteğine hayranlık duymamak mümkün değil. Keşke bu telaşın arasında biraz da dinlemeyi deneseniz diyecektim ama; o zaman biz olurdunuz ve gelişme olmazdı. Bu nedenle; sizi sorguladığınız için takdir ediyor, ve yaşamınızın geri kalanında bunu hem başkaları, hem de kendiniz için bir alışkanlık haline getirmenizi diliyorum. Hukuk eğitimi almadığım için beni dinlemek istemediğinize göre de, çekilmem gerekiyor.

Saygılarımla,
Old 21-02-2007, 23:47   #26
Envanter

 
Varsayılan

anadolu üniversitesi açıköğretim fakültesi son sınıf öğrencisiyim. yukarıda yazılan bütün mesajları okudum. bölümüm kamu yönetimi. okulum öğretmenim sınıf arkadaşlarım yok. başarım benim başarım. başarısızlığımda bana ait. şuan binlerce açıkta okuyan var. yani okula gitmiyorlar. ancak gösterilen başarı kişiden kişiye değişiyor. okulu başarısız olup bırakan bir sürü öğrenci biliyorum.
başarı kişiye has bir olgudur. okula giden her öğrenci aynı başarıyı alamaz. keşke hukuk bölümünün açıköğretim olanaklarında verilmesi ne güzel olurdu. keşkede verilseydi bölümüm hukuk olurdu. ama inanın kendi adıma konuşuyorum okula gütmeden daha başarılı olacağımı biliyordum. bilim adamı ruhuyla hareket ediyorum. kütüphanelere gidiyorum. araştırıyorum. bu benim ruhumu olgunlaştırıyor.
okul bana göre kalıplar yurdu. yani öğretmenler kalıp bilgileri standart bir biçimde sunuyorlar. bu benim hoşuma gütmiyor. okulu bu yüzden sevmedim. örgün öğretimde kazanmıştım. tercihim açıköğretimden yana oldu. çok memnunum. tabii ki sınavlarda sorulan sorular bana cerez gibi geliyor.
okulda farklı fikirlerin birleşmesi mümükündür. bu öğretmenler ve öğrencilerin katılımıla sağlanabilir. ancak her öğrenci kendi ruhunun kaldırabildiğinden fazlasını alamaz. idrak edemez. bu kişiye kalmış birşeydir. yani algılama denen bir unsur vardır.
Oğuzhan Bey size ancak şu kadarını söyleyebilirim. birşeyi ne kadar çok istiyorsunuz. bu istediğiniz şeyi elde edebilmekteki gayretinizi ruhunuz ne kadar kaldıracak. bu kapasite sizde mevcutsa istediğiniz mevkiyi yada bilgiyi elde edersiniz.
bir husus daha: bilim adamı ruhundan bahsetmiştim. tarihte birçok bilim adamı şimdi kitaplarda ismi geçen buluşları gerçekleştirmişlerdir. bu başarıyı " ben bilim adamı olacağım çok başarılı olacağım tarihe adım geçecek yada çok ünlü olacağım profesör olacağım " gübi bir niyetle veya amaçla bu işe başlamamışlardır. kendi potansiyelleri buna elverişli insanlar tarihe geçerek başarı elde etmişlerdir ve bu insanların çoğu bir odada okula gitmeden hatta okuldan atıldıktan sonra bile tarihe geçmişlerdir. ancak amaçları tarihe geçmek değil. sende bu potansiyel var ise bu yolda okula gitsende gitmesende başarılı olursun. potansiyelni gerçekleştirmek adına başarılar dilerim.
Old 22-02-2007, 00:41   #27
Ulukoca

 
Varsayılan

Dersine göre değişir; en azından şu an ankara hukukta okuyan bir öğrenci olarak bazı derslerde olmanın gerekliliğini öğrendim. (Bir sene uzadı bunu öğrenene kadar Mezun olduktan sonrada ,diğer mesajlarda yazıldığı gibi, seçilecek mesleğine göre değişeceğini tahmin ediyorum. Mezun olunca uygulamalı olarak öğreneceğim derslerin işe yarayıp yaramadığını...
Old 22-02-2007, 11:21   #28
sahinaydın

 
Varsayılan

Sayın Hekimbaşı;
Alıntı:
Hukuk eğitimi almadığım için beni dinlemek istemediğinize göre de, çekilmem gerekiyor

Asıl latife olan söylemlerimiz üzerine bu konuda bir daha yazmayacağınızı söylemenizdir.
Sorgulama faaliyetimizi takdir etmeniz bunun açık göstergesi; Çünkü sorgulayan insanlar
fikir ayrılıklarına daha çok düşer ve tartışma da muhakkak olur. Ancak bu tartışmanın faydalı
olması ve olumlu bir sonuca, fikir birliğine ulaşılması terk edişle olmaz, olmamalı!

Değerli öğrenci arkadaşım (ki sınıf arkadaşım olsun isterdimJ) Oğuzhan ile de aynı temelde
düşünüyor olmamıza rağmen soğuk savaşımız ısınmış olacak ki;
Alıntı:
Ayrıca "ne için okuyoruz" diye sorduğunuz sorduğunun cevabını vereyim.Hukuku öğrenmek ve mantığını kavramak için okuyoruz.Sayın Şahinaydın'a kesinlikle katılmıyorum ancak bununla beraber hukuk fakültesine devamın zorunluluğuna da katılmıyorum.

demiş.
Halbuki ikimizin de ortak düşüncesi öğrencinin ilk ve en önemli yükümlülüğü okula devam
(mecburiyeti olmasa dahi) etmesidir. Aksi davranışlar, eğitimcilere, diğer sınıf arkadaşlarımıza
ve bu sıralarda olmak isteyen nice parlak beyinlere haksızlık olur. (hak verirseniz meşru sebepleri istisna
tutmak istiyorum-ben gibi:P-)

Sayın Demirel’e de sorularımızdaki nitelik ve isabeti tespit ettiği için teşekkür ediyorum.
Olması gerekenle, olan arasındaki tezatlıkları vurgulayışımız, savunduğumuz fikirleri değiştirmez
ve fikir niteliğini haiz olmayan ahlaksız davranış modellerini desteklemez.
Old 22-02-2007, 12:58   #29
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Sayın Aydın,

Olması gerekenle olan arasındaki tezatı vurgulayışınızdı en dikkate değer olan. Ve tartışmanın forum başlığından ayrılarak geldiği ikinci ve daha önemli başlıkta sorulan bu soru bana göre en çok bu nedenle önemliydi.

Tezatları vurgulamanızdan savunduğunuz fikirleri değiştirdiğiniz gibi bir anlama varmamıştım zaten. Aksine farkındalık sevindiriciydi.


Alıntı:
Acıkmış bir midenin “yaşamak uğruna” gizlenmesi altında bir canlının etini yemek değildir, “Adalet.”


Çok doğru. Daha ileri giderek, hukuk, insanoğlunun açlık duygusu için varolmuştur bile diyebiliriz.

Böyle böyle gelişen ikinci başlıkta, bu nedenle kasap mı olmak istiyorsunuz yoksa cerrah mı sorusunun da doğru bir soru olduğunu düşünmüştüm.

Sayın Dayar,

Okul devam edilerek de bitirilse, devam edilmeyerek de bitirilse, her iki seçeneğin mezunları da bu seçimi yapma olanağına sahiptir. Her ikisi de kasap da olabilir, cerrah da. Açlık sofuluğu bozar şeklinde çok bildik bir söz var. Açlık her anlamda olabilir (cüzdan, kişilik problemi, hırs, haklı çıkma tutkusu, şöhret tutkusu vs, vs...). Bu açlık hukukçuyu kasap ya da cerrah olma seçiminde ömrün değişik safhalarında çokça yoklayıp, seçime zorlayabilir. (Bir cerrahı kasaplık ederken görmeniz dahi mümkündür! Ama bir kasap kasaptır, yoklamalarda sonuç pek cerrah çıkmaz)

Yukarıdaki tanımlamaları bu değerlendirmeler altında yaptım.

Her ikinizin (İki öğrencinin-önemli, takdire değer. Yoksa öğrenci misiniz sorusu şeklen soru cümlesi olmakla beraber soru değildi) soruları ve sayın Hekimbaşı'nun da katılımıyla anlamlı bir konu tartışılır oldu.

Yoksa devam ederek ya da etmeyerek okul bitirmek, çok da önemli değil. Bunun yanıtları daha önce yukarılarda hepimizce zaten verildi.

Son olarak,

Sayın Aydın'a , anlayışı için teşekkür ederim.

Saygılarımla...
Old 22-02-2007, 13:49   #30
oguzhand0

 
Varsayılan

Sayın Hekimbaşı; zaten size de dedim.Söylediğiniz konularda gerçekten çok haklısınız.Özellikle Eğitim felsefesi ve eğitim-öğretim konularında ki söylediğiniz sözler çok çok doğru.Ancak Sayın Demirel’in de belirttiği üzere anlamak ve anlaşılmak çok önemli bir nokta.Sanırım son mesajınızda da açıkladığınız üzere ben anlamakta sorun çektim.Benim asıl belirtmek istediğim husus okula devam etmeyen bir hukuk fakültesi öğrencisinin de başarılı olabileceğiydi.Bunun üstüne gelen sizin cerrah-kasap benzetmeniz; benim kafamda oluşan, okula devam etmiş hukukçu ve okula devam etmemiş hukukçu kavramlarına gönderme olarak algılandı.Ayrıca okula devam etmemmiş hukukçuya itafen söylediğiniz “”Bu sorumluluğu almak istemiyorsanız, veya bu sizi rahatsız ediyorsa; üniversiteye gitmemeniz; dava kazanan bir avukat, başsavcı, Yargıtay üyesi, anayasa mahkemesi başkanı olmak istememeniz gerekir”” sözleri gerçekten beni üzdü.Ve açık söylemek gerekirse sinirlendirdi.Tabii ki sinirlenmemin altında yatan günsel bazı olaylar da vardı; bunları da sözüme yansıttım. Dediğim gibi olay bir anlaşılamamak sorunundan kaynaklanıyor.Sonuç olarak hepimiz birbirlerimizin sözlerini-söylemek istediklerini; anladık kanaatindeyim.Buna rağmen dün ile ilgili benle alakalı kalbi kırık olan varsa yada bana saygısız olarak bakan varsa gerçekten üzgünüm, öyle yapmak istememiştim; yaptıysam da özür dilerim..
Sayın Şahin Aydın’ın düşünceleri konusunda belirttiğim kesinlikle sözcüğümü de geri çekiyorum ve şunu söylüyorum.Sayın Aydın’ın sözlerinin bir kısmına katılmıyorum. Örneğin; “Hukuk Fakültelerinin varlığı ve buralarda verilen eğitimin işe yarayacağı düşüncesi tamamen ütopyadır.” Sözüne katılmıyorum.Hukuk Fakültelerindeki eğitim tabii ki işe yarar ancak bu derslere girmeden de o işimize yarayan bilgileri edinmek mümkün.Yani Okula kesintisiz devam eden bir Hukuk Fakültesi öğrencisi; okuldan 5x bilgi birikimiyle mezun olabiliyorsa; okula hiç devam etmeyen bir Hukuk Fakültesi Öğrencisi de 5x hatta belki de daha fazla bilgi birikimine sahip olabilir.Konunun özü budur bende.
Bu polemikte birbirimizi yalnız bırakmadığımız için hepinize ve hepimize teşekkür ediyorum =)
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Hukuk Fakültesi Öğrencileri! Hangi Üniversitedensiniz..? oguzhand0 Hukuk Lisans Eğitimi 723 24-03-2014 18:00
hangi hukuk fakültesi myilmazin Hukuk Lisans Eğitimi 49 27-12-2009 21:25
Hukuk Fakültesi Ders Notları - Sınav Soruları iticülü Hukuk Lisans Eğitimi 66 09-03-2009 21:27
5 Kasım 1925 A.Ü.Hukuk Fakültesi Açılışı Av. Adil Giray ÇELİK Hukuk Sohbetleri 0 02-11-2002 21:41


THS Sunucusu bu sayfayı 0,09387589 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.