Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

müdahalenin meni ecrimisil

Yanıt
Old 14-01-2009, 16:07   #1
av.gülistan

 
Varsayılan müdahalenin meni ecrimisil

Merhaba arkadaşlar;müvekkilimin tapulu fıstık bağı bulunmaktadır.Tapu kendisinin adına ancak müvekkilimin Türkiyedeki ikametgahı süreklilik taşımamaktadır.Zaman zaman Almanya'ya gidiyor.Bu yaz da yine almanyada bulunduğu sırada kardeşi gelip bunun fıstıklarını toplamaktadır(Bağın semerelerini toplamaktadır).Buna karşı müdahalenin meni ve ecrimisil talebinde bulunmak istiyorum elinizde bu konu ile ilgili yargıtay kararı eklerseniz sevinirim.Şimdiden teşekkürler,iyi çalışmalar.
Old 15-01-2009, 16:21   #2
DURU25

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY

3. HUKUK DAİRESİ

E. 1990/2609

K. 1990/9339

T. 19.11.1990

• ECRİMİSİL TALEBİNDE İNTİFADAN MEN KOŞULU ARANMAMASI ( Meyve Bahçesinin Kullanımından Doğan )

• PAYDAŞLARIN BİRBİRLERİNE KARŞI ECRİMİSİL TALEBİ ( İntifadan Men Koşulu ve İstisnaları )

• İNTİFADAN MEN KOŞULU ARANMAMASI ( Meyve Bahçesi Üzerinde Paydaş Olanlar Arasındaki Ecrimisil Talebi )

• MİRASTAN KALAN MALLAR ÜZERİNDEKİ KULLANIMDAN DOĞAN PAYDAŞLAR ARASINDAKİ ECRİMİSİL DAVASI ( İntifadan Men Koşulu ve İstisnaları )

• MEYVE BAHÇESİ ÜZERİNDEKİ PAYDAŞLIK ( Paydaşlar Arasında Ecrimisil İstenebilmesi İçin İntifadan Men Koşulu Aranmaması )

743/m.908

ÖZET : Her ne kadar kural olarak, paydaşların birbirinden ecrimisil isteyebilmesi intifadan men koşulunun gerçekleşmiş olmasına bağlı ise de, bu kuralın bir takım istisnaları vardır. Örneğin; ecrimisile konu edilen taşınmazın ( meyve bahçesi gibi ) Doğal ürün veren ( dükkan gibi kira getiren ), hukuksal semereli bir yer olması, ecrimisil isteyen paydaşın diğer paydaş veya paydaşlar aleyhine daha önce ( ortak taşınmazın yalnızca onlar tarafından kullanılmasına rıza göstermediğine dair ) Elatmanın önlenmesi ve ecrimisil gibi davalar açmış bulunması, taşınmazı kullanan davalı paydaş veya paydaşların, davacı paydaşın paydaşlığını inkar ( başka bir anlatımla taşınmazın tamamında hak iddia ) Etmesi hallerinde intifadan men koşulu aranmaz, ya da açılan önceki davanın dava dilekçesinin tebliği tarihinden sonrası için intifadan men koşulu gerçekleşmiş sayılır. Bu gibi durumlar dışında ise, intifadan men koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediği hususu, yemin dahil her türlü delille kanıtlanabilir.
DAVA : Dava dilekçesinde fazlaya ait hak saklı tutularak 165.000 lira ecrimisilin masraflarla birlikte davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili istenilmiştir. Mahkemece, davanın reddi cihetine gidilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü:
KARAR : Davada, taraflara ortak muristen kalan 240 ve 247 parsel sayılı incir bahçelerinin, davalılarca işgal ve istifade edilip davacının yararlandırılmadığı iddiasıyla 1984-1988 yıllarına ilişkin olarak ecrimisil istenmiştir.
Mahkemece, sözkonusu taşınmazların taraflara ortak muristen kaldığı ve dolayısıyle paydaş oldukları kabul edilerek intifadan men koşulunun gerçekleşmediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar kural olarak, paydaşların birbirinden ecrimisil isteyebilmesi intifadan men koşulunun gerçekleşmiş olmasına bağlı ise de, bu kuralın bir takım istisnaları vardır. Örneğin; ecrimisile konu edilen taşınmazın ( meyve bahçesi gibi ) doğal ürün veren, ( dükkan gibi kira getiren ) hukuksal semereli bir yer olması, ecrimisil isteyen paydaşın diğer paydaş veya paydaşlar aleyhine daha önce ( ortak taşınmazın yalnızca onlar tarafından kullanılmasına rıza göstermediğine dair ) elatmanın önlenmesi ve ecrimisil gibi davalar açmış bulunması, taşınmazı kullanan davalı paydaş veya paydaşların, davacı paydaşın paydaşlığını inkar ( başka bir anlatımla taşınmazın tamamında hak iddia ) etmesi hallerinde intifadan men koşulu aranmaz, yada açılan önceki davanın dava dilekçesinin tebliği tarihinden sonrası için itifadan men koşulu gerçekleşmiş sayılır. Bu gibi durumlar dışında ise, intifadan men koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediği hususu, yemin dahil her türlü delille kanıtlanabilir.
Ecrimisile konu edilen taşınmazların, gerek kayden ve gerekse fiilen incir bahçesi oldukları dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Bu nitelikleri itibariyle doğal ürün veren yerlerden sayılacaklarından intifadan men koşulu aranmamak gerekir. Kaldı ki, davacı tarafından aynı davalılar aleyhine 20.10.1986 tarihinde açılan ve Ödemiş Sulh Hukuk Mahkemesi’nce 14.4.1987 gün ve 1627/617 sayı ile karara bağlanan izaleyi şuyu davasının dava dilekçesinde; davacının, kendisini davalıların bu taşınmazlara sokmadıklarına dair iddiası mevcut olmakla, o dava dilekçesinin davalılara tebliğ edildiği tarihten sonrası için davacı lehine intifadan men koşulu gerçekleşmiş sayılır. Öte yandan, bu davanın keşfinde bir kısım davalıların, anılan taşınmazlarda davacının payı veya ilgisi bulunmadığını öne sürmüş olmaları dahi onlar yönünden, intifadan men koşulunu kendiliğinden gerçekleştirir.
O halde; belirtilen ilkeler gözetilerek, özellikle sözkonusu taşınmazlardaki incir ağaçlarının ( yalnızca davalı paydaşlarca dikilip yetiştirilmesi durumu müstesna olmak üzere ) ortak muris tarafından yada taraflarca müştereken dikilip yetiştirildiği belirlenirse, intifadan men koşulu aranmayacağından, diğer yönler ( yani taraflar arasında düzenlenen ve anılan izaleyi şuyu davasının reddine ilişkin karara esas alınan 3.9.1970 tarihli sözleşmede yazılı bölüşme şekli ve bu sözleşmeye göre davacıya ayrılan taşınmaz bölümünün davalılarca işgal edilip edilmediğinin kesin olarak saptanması ve işgal bulunduğu takdirde bu bölüm için intifadan men aranmaksızın işgal süresi ve ecrimisil miktarı gibi hususlar ) üzerinde durulması ve sonuçlarına göre bir karar verilmesi gerekirken, bu cihetin düşünülmeksizin yazılı şekilde davanın reddi doğru değildir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince ( BOZULMASINA ) ve peşin ödenen temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.11.1990 gününde oybirliği ile karar verildi.



YARGITAY
Üçüncü Hukuk Dairesi Esas No: 1994/02017Karar No: 1994/03813Tarih: 28.02.1994
  • ECRİMİSİL
  • DAVA ŞARTI
  • DAVA ŞARTININ AYRICALIKLARI
ÖZET:Ecrimisil davalarında, dava şartı olan intifadan men iddiası, yemin dahil her türlü delille ispatlanabilir.
Kural olarak paydaşlar, bu şart gerçekleşmeden, birbirlerinden ecrimisil talep edemezler. Ancak; doğal ürün veren, hukuksal semere getiren, kullanım anlaşması yapılmış olan ve ortaklığı inkar edilen taşınmaz (ve hatta taşınır) mallar için bu şart aranmaz. Ecrimisil davasından önce açılmış olan, dava dilekçesinin davalıya tebliğ tarihi intifadan men edildiğini gösterir.

Dava dilekçesinde fazla hak saklı tutularak 12.360.000 lira ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece, davanın 7.698.333 liralık bölümünün kabulü cihetine gidilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü:
Ecrimisile konu edilen ve davalıların oturduğu belirlenen evde taraflar paydaştırlar.
Paydaşlar (kural olarak) intifadan men edilmedikçe birbirlerinden ecrimisil isteyemezler.
Ancak, bu kuralın birtakım ayrıcalıkları vardır ki bunlar; ecrimisil istenen taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren yada kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu taşınmazın tamamında hak iddia ve diğerinin paydaşlığını inkar etmesi, paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belli bulunması, davacı paydaş tarafından davalı paydaş aleyhine daha evvel o taşınmaza ilişkin elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması halleridir.
Bunlardan; doğal ürün veren, hukuksal semere getiren kulanım anlaşması yapılmış olan ve ortaklığı inkar edilen taşınmaz (ve hatta taşınır) mallar için intifaden men koşulu aranmaz ve sözü edilen davaların açılmış olması hallerinde ise, o dava dilekçesinin davalı paydaşa tebliğ edildiği tarihten sonrasına ilişkin olarak intifadan men koşulu gerçekleşmiş sayılır.
Dava konusu taşınmazın, belirtilen niteliği ve kullanım şekli bakımından; ecrimisile hükmedilebilmesi, ecrimisil istenen süreyi içine alacak biçimde intifadan men koşulunun gerçekleşmiş olmasına bağlıdır.
İntifadan men koşulunun gerçekleştiği iddiası ise, yemin dahil her türlü delille ispatlanabilir.
Dosyadaki 10.04.1992 tarihli bilirkişi raporundan davacılar tarafından aynı eve ilişkin olarak davalılar aleyhine açılmış 1991/1415 esas sayılı ortaklığın giderilmesi davasının mevcut olduğu anlaşılmaktadır. Ancak, 12.02.1989 tarihinden itibaren ecrimisil istenen ve hüküm altına alınan bu davada, onun dışında (intifadan men koşuluyla ilgili) başkaca bir delil bulunmamaktadır.
Oysaki; bu tür davalarda, intifadan men koşulunun gerçekleşmiş olması yönü, dava şartı niteliği taşıdığından (taraflarca ileri sürülmese dahi) re'sen gözetilmesi gereken hususlardandır.
O halde; belirtilen nedenlerle, sözü edilen izaleyi şüyu dava dosyasının getirtilip bu dava dosyası içerisine konularak o dava dilekçesinin davalılara tebliğ edildiği tarihin saptanması ve ondan önceki sürelerle ilgili olarak, intifadan men koşulunun gerçekleştiğine dair taraflar eğer varsa diğer delillerinin de toplanarak sonuçlarına göre ve ancak bu koşulun gerçekleştiği tarihten sonraki süreye (12.01.1992) olan son istem tarihi de dikkate alınmak suretiyle) ilişkin ecrimisile hükmedilmesi icabederken, bu yönden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.02.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi. YKD.1994/08

Old 15-01-2009, 16:22   #3
DURU25

 
Varsayılan

Y A R G I T A Y
Üçüncü Hukuk Dairesi
E. 1990/2609
K. 1990/9339
T. 19.11.1990

ÖZET : Her ne kadar kural olarak, paydaşların birbirinden ecrimisil
isteyebilmesi intifadan men koşulunun gerçekleşmiş olmasına bağlı ise de, bu
kuralın bir takım istisnaları vardır. Örneğin; ecrimisile konu edilen
taşınmazın (meyve bahçesi gibi) doğal ürün veren (dükkan gibi kira getiren),
hukuksal semereli bir yer olması, ecrimisil iste-yen paydaşın diğer paydaş
veya paydaşlar aleyhine daha önce (ortak taşınmazın yalnızca onlar tarafından
kullanılmasına rıza göstermediğine dair) elatmanın önlenmesi ve ecrimisil
gibi davalar açmış bulunması, taşınmazı kullanan davalı paydaş veya
paydaşların, davacı paydaşın paydaşlığını inkar (başka bir anlatımla
taşınmazın tamamında hak iddia) etmesi hallerinde intifadan men koşulu
aranmaz, yada açılan önceki davanın dava dilekçesinin tebliği tarihinden
sonrası için intifadan men koşulu gerçekleşmiş sayılır. Bu gibi durumlar
dışında ise, intifadan men koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediği hususu,
yemin dahil her türlü delille kanıtlanabilir.
(743 s. MK. m. 908)
Dava dilekçesinde fazlaya ait hak saklı tutularak 165.000 lira ecrimisilin
masraflarla birlikte davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili
istenilmiştir. Mahkemece, davanın reddi cihetine gidilmiş; hüküm, davacı
vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün
kağıtlar okunup, gereği düşünüldü:
Davada, taraflara ortak muristen kalan 240 ve 247 parsel sayılı incir
bahçelerinin, davalılarca işgal ve istifade edilip davacının
yararlandırılmadığı iddiasıyla 1984-1988 yıllarına ilişkin olarak ecrimisil
istenmiştir.
Mahkemece, sözkonusu taşınmazların taraflara ortak muristen kaldığı ve
dolayısıyle paydaş oldukları kabul edilerek intifadan men koşulunun
gerçekleşmediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar
verilmiştir.
Her ne kadar kural olarak, paydaşların birbirinden ecrimisil isteyebilmesi
intifadan men koşulunun gerçekleşmiş olmasına bağlı ise de, bu kuralın bir
takım istisnaları vardır. Örneğin; ecrimisile konu edilen taşınmazın (meyve
bahçesi gibi) doğal ürün veren, (dükkan gibi kira getiren) hukuksal semereli
bir yer olması, ecrimisil isteyen paydaşın diğer paydaş veya paydaşlar
aleyhine daha önce (ortak taşınmazın yalnızca onlar tarafından kullanılmasına
rıza göstermediğine dair) elatmanın önlenmesi ve ecrimisil gibi davalar açmış
bulunması, taşınmazı kullanan davalı paydaş veya paydaşların, davacı paydaşın
paydaşlığını inkar (başka bir anlatımla taşınmazın tamamında hak iddia)
etmesi hallerinde intifadan men koşulu aranmaz, yada açılan önceki davanın
dava dilekçesinin tebliği tarihinden sonrası için itifadan men koşulu
gerçekleşmiş sayılır. Bu gibi durumlar dışında ise, intifadan men koşulunun
gerçekleşip gerçekleşmediği hususu, yemin dahil her türlü delille
kanıtlanabilir.
Ecrimisile konu edilen taşınmazların, gerek kayden ve gerekse fiilen incir
bahçesi oldukları dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Bu nitelikleri
itibariyle doğal ürün veren yerlerden sayılacaklarından intifadan men koşulu
aranmamak gerekir. Kaldı ki, davacı tarafından aynı davalılar aleyhine
20.10.1986 tarihinde açılan ve Ödemiş Sulh Hukuk Mahkemesi'nce 14.4.1987 gün
ve 1627/617 sayı ile karara bağlanan izaleyi şuyu davasının dava
dilekçesinde; davacının, kendisini davalıların bu taşınmazlara sokmadıklarına
dair iddiası mevcut olmakla, o dava dilekçesinin davalılara tebliğ edildiği
tarihten sonrası için davacı lehine intifadan men koşulu gerçekleşmiş
sayılır. Öte yandan, bu davanın keşfinde bir kısım davalıların, anılan
taşınmazlarda davacının payı veya ilgisi bulunmadığını öne sürmüş olmaları
dahi onlar yönünden, intifadan men koşulunu kendiliğinden gerçekleştirir.
O halde; belirtilen ilkeler gözetilerek, özellikle sözkonusu taşınmazlardaki
incir ağaçlarının (yalnızca davalı paydaşlarca dikilip yetiştirilmesi durumu
müstesna olmak üzere) ortak muris tarafından yada taraflarca müştereken
dikilip yetiştirildiği belirlenirse, intifadan men koşulu aranmayacağından,
diğer yönler (yani taraflar arasında düzenlenen ve anılan izaleyi şuyu
davasının reddine ilişkin karara esas alınan 3.9.1970 tarihli sözleşmede
yazılı bölüşme şekli ve bu sözleşmeye göre davacıya ayrılan taşınmaz
bölümünün davalılarca işgal edilip edilmediğinin kesin olarak saptanması ve
işgal bulunduğu takdirde bu bölüm için intifadan men aranmaksızın işgal
süresi ve ecrimisil miktarı gibi hususlar) üzerinde durulması ve sonuçlarına
göre bir karar verilmesi gerekirken, bu cihetin düşünülmeksizin yazılı
şekilde davanın reddi doğru değildir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde
hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan
kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA) ve peşin
ödenen temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.11.1990
gününde oybirliği ile karar verildi.
Old 20-01-2009, 13:45   #4
av.gülistan

 
Varsayılan

Sayın duru25 gönderdiğiniz kararlar için teşekkür ederim.Kararlarınızı bana çok yardımcı oldu.İyi çalışmalar.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İştirak Halinde Mülkiyet-Müdahalenin Meni(Ecrimisil)-Dava Arkadaşlığının Türü Av. Mehmet Söylemez Meslektaşların Soruları 31 09-09-2022 17:34
Müdahalenin Meni ve ecrimisil açısındanTapu İptal Davası Bekletici Mesele Sayılır mı? Av.Bülent Özkan Meslektaşların Soruları 3 07-12-2016 20:08
müdahalenin meni ahmetyılmaz Meslektaşların Soruları 0 28-06-2008 12:45
müdahalenin meni ve ecrimisil gogolos Meslektaşların Soruları 1 14-04-2008 21:55
Müdahalenin Meni Viyola Meslektaşların Soruları 2 29-09-2006 20:39


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04912710 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.