İpotek sahibinin açtığı tezyidi bedel davasında malike tebligat yapıldığı ifadesi?

Merhaba meslektaşlarım.

Taşınmazın ipotek lehtarı banka, çıplak mülkiyet malikinden bağımsız olarak tezyidi bedel davası açıyor. Bu karar kesinleşiyor ve kurum mahkemenin verdiği tutarı davacı bankaya ödüyor.

Mahkeme kararında idarenin çıplak mülkiyet sahibine tebligat yaptığına dair hüküm var. Ancak bu tebligatin ne zaman, kime ve ne şekilde yapıldığına dair bilgi yok. Ayrıca dosya içinde iddia olunan tebligata dair bilgi ve belge yok.

Kurum, cıplak mülkiyet sahibinin verdigi vekalet ile kardeşine kamulastirma evraklarının teblig edildiğini iddia ediyor. Ancak iddia ettiği vekaleti sunamadığı gibi hangi belgeleri tebliğ ettiğini de söyleyemiyor.

Sorularım:

1)Kamulaştırma kanununda vekaleten tebliğ diye bir tebliğ usulu var mı?

2) İdarenin kamulaştırma evraklarını mutlaka noter marifeti ile tebliğ etmesi gerektiği ortada. Buna rağmen tezyidi bedel davasının gerekçeli kararında geçen çıplak mülkiyet sahibine tebliğ yapıldığı hükmü, çıplak mülkiyet sahibini bağlar mı? Bu hüküm müvekkil açısından kesin hüküm teşkil eder mi?

3) İpotek sahibinin, çıplak mülkiyet sahibinden bağımsız olarak açtığı tezyidi bedel davası, çıplak mülkiyet sahibinin kamulastirmasız el atma davası açmasına engel olur mu?
(Açılan davada mükerrer ödemeye yol açmaması için daha önce ipotek sahibine ödenen tutarın dava tarihine uyarlanması ve çıkacak tazminatan mahsubu istenmiştir.)

Not: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunun 13’ncü maddesinin 1’nci fıkrası, kamulaştırma işleminin mal sahibi, zilyet ve diğer ilgililere tebliğ edileceği hükmünü düzenlenmiştir.
Aynı kanunun 14’ncü maddesi ise kamulaştırılacak taşınmazın maliki, zilyedi ve diğer ilgilileri noter tebligatının tebliğ gününden itibaren 30 gün içerisinde kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda ve takdir olunan bedele karşı adli yargıda dava açabilecegini belirtmiştir.
Bu maddenin son fıkrasında ise “açılan davaların sonuçları dava açmayanları etkilemez” hükmü vardır.

1.) Kamulaştırma evrakının vekil vasıtası ile de tebliği mümkündür.Bunun için vekile özel yetki verilmesi gerekir.

2.) 2942 sayılı Kamulaştırma K.mad.25'in eski metnine göre "Hakların kullanılması bakımından kamulaştırma işlemi mal sahibi için yapılan tebligatla başlar." İstisnası tapuda ferağ verilmesi veya bankadan peşinen yatırılan paranın çekilmesi unsurlarının gerçekleşmesidir. Usulüne uygun tebligat bu şekilde yapılmadıkça ortada tapu maliki yönünden usulüne uygun bir kamulaştırma söz konusu olmadığından, el atma halinde kamulaştırmasız el atma davası açılabilir.

Diğer yandan tapu maliki, ipotek alacaklısı tarafından açılan davada taraf olmadığından mahkeme ilamınındaki kendisine tebligat yapıldığı şeklindeki ifadenin tapu malikini bağlamayacağı, kendisi hakkında kesin hüküm veya kesin delil teşkil etmeyeceği usul hükümleri gereğidir.Tebligatın varlığı ancak tebligat parçasının ibraz edilmesi veya noter yada PTT kayıtları ile kabul edilebilir.

3.) İpotekli taşınmazın kamulaştırılmasında hem tapu malikinin ve hem de ipotek alacaklısının dava hakkı vardır. Gerçi eski kanun uygulamasında birisinin açıp aldığı karardan diğerinin de yararlanacağı kabul ediliyor idi ise de, bu durum bence bir kolaylığı ifade etmektedir. Yoksa "ipotek alacaklısı dava açarsa bu karar taraf olmayan tapu maliki için de geçerlidir " anlamına gelmemektedir.

BU durumda, Tapu malikinin, ipotek alacaksının açtığı davadan bağımsız olarak ; "ipotek sahibine ödenen tutarın dava tarihine uyarlanması ve çıkacak tazminattan mahsubu " sureti ile kamulaştırmasız el atma davası açabileceğini düşünüyorum.