Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

taşınmaz satışında ayıba karşı tekeffül

Yanıt
Old 17-01-2007, 15:48   #1
altiokebru

 
Varsayılan taşınmaz satışında ayıba karşı tekeffül

Yaklaşık bir yıl kadar önce satın alınan ve inşaatı yazın tamamlanıp oturulan dairelerin oturma ruhsatı alınmamış. Ayrıca yazın oturulduğu için kalorifer kazanının binayı ısıtmaya yeterli olmadığı ve kalorifer bacasının da düzgün yapılmadığı için çekmediği yeni farkedilmiş. Ayrıca bu eksiklikler normale göre çok dafa fazla yakıt sarfiyatı yapılmasına sebep olmuş. Kalorifer Ekim sonunda yanmaya başlamış. Müteahhitten satın alan alıcılar ise müteahhide sözlü olarak başvurmuşlar, bunun dışında mahkeme kanalı ile yaptırılmış bir tesbit vs yok. Müteahhit ayıpları gidermeye yanaşmıyor. Ayıba karşı tekeffülden kaynaklanan sorumluluk taşınmazlarda 5 yıl ancak bu süre böyle bir durumda geçerli olabilir mi? Bu ayıplar gizli ayıp mı sayılacaktır? Ayıp ihbarı yapabilmek için süre geçirilmiş midir?
Old 17-01-2007, 16:06   #2
attorneytalay

 
Varsayılan

Sayın ALTIOKebru,

5 yıllık sure benim dusunceme gore kesin sure gibi geliyor yani 5 yılın sonunda artık ayıp vs gibi iddialarla dava açılamaz diyerek kanunkoyucu satıcının tehdit altında kalmasını onlemek istemis gibi. Ayrıca menkul satımındaki ayıpla ilgili madde 207'de de buna benzer bir ifade var, degerlendirebilirsiniz.

BK md 217'deki ifade gereği sizin sorunuzla ilgili olarak bk md 198/2 ve 3. fıkralar uygulanabilir gibi geliyor yani ayıp çıktığı andan itibaren derhal satıcıya ihbar edilir ( sure sınırı yok makul bir sure olacak) akabinde de eger ayıp giderilmezse dava acilir.

Sonuç olarak sizin olayınızda düşünceme gore herhangi bir hak kaybı yok sorumlu olan satıcı ( müteahhit) ya da ihbar yapılmış o halde 5 yıl içinde dava açacaksınız.

Goruslerim bu yonde umarım faydalı olur dediğim gibi sadece yorum yapmaya çalıştım

saygılar

Talay
Old 17-01-2007, 16:30   #3
altiokebru

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan attorneytalay
Sayın ALTIOKebru,

5 yıllık sure benim dusunceme gore kesin sure gibi geliyor yani 5 yılın sonunda artık ayıp vs gibi iddialarla dava açılamaz diyerek kanunkoyucu satıcının tehdit altında kalmasını onlemek istemis gibi. Ayrıca menkul satımındaki ayıpla ilgili madde 207'de de buna benzer bir ifade var, degerlendirebilirsiniz.

BK md 217'deki ifade gereği sizin sorunuzla ilgili olarak bk md 198/2 ve 3. fıkralar uygulanabilir gibi geliyor yani ayıp çıktığı andan itibaren derhal satıcıya ihbar edilir ( sure sınırı yok makul bir sure olacak) akabinde de eger ayıp giderilmezse dava acilir.

Sonuç olarak sizin olayınızda düşünceme gore herhangi bir hak kaybı yok sorumlu olan satıcı ( müteahhit) ya da ihbar yapılmış o halde 5 yıl içinde dava açacaksınız.

Goruslerim bu yonde umarım faydalı olur dediğim gibi sadece yorum yapmaya çalıştım

saygılar

Talay

Öncelikle teşekkür ederim Sayın Talay. Sanırım tam açıklamamışım ama müteahhitten sözlü olarak ayıpların giderilmesi talep edilmiş,yazılı bir ihbar yok. Umarım makul süre geçmiş sayılmaz. Tekrar teşekkürler.
Old 17-01-2007, 17:41   #4
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan taşınmaz satışında ayıba karşı tekeffül

Yasada ayıbın ortaya çıkmasından sonra makul süre tanımı var

Sözlü ihtar yetersiz Kanıt için yazılı olması gerekir
Old 17-01-2007, 17:53   #5
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

TÜKETİCİNİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN

AYIPLI MAL

MADDE 4.- (Değişik madde ve başlığı: 4822 - 6.3.2003 / m.4 - Yürürlük m.38) Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilanlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir.

Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.

İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına göre kredi veren ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz.

Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz.

Ayıplı malın neden olduğu zararlardan sorumluluğa ilişkin hükümler dışında, ayıplı olduğu bilinerek satın alınan mallar hakkında yukarıdaki hükümler uygulanmaz.

Sn.altiokebru,
Ayıbın ihbarı bir şekle tabi değildir. sözlü ayıp ihbarının ispatı sorunlu olduğundan yazılı ihbar yapılmaktadır. Ruhsatın alınmamış olması ( bunu alma yükümlülüğü müteahhitte ise) hukuki ayıptır. Taşınmazı satın alanlar tüketici konumunda iseler yukarıdaki madde işinize yarayacaktır.
Saygılar.
Old 09-04-2011, 16:13   #6
ihademir

 
Varsayılan Ayıp İhbarı

Her ne kadar Hukuk Fakültesi mezunu olmasam da, İnşaat Yönetimi konusunda doktora yapmış ve inşaat sözleşmeleriyle ve TKHK kapsamına giren inşaatlardaki ayıp ve eksik işlerle ilgili bilirkişilikler yaptığım ve değerli Hukukçu Hocalarıma danıştığım konuların içinde sizin bahsettiğiniz konu da bulunmaktadır. Aşağıda bir hukukçu hocamla beraber yazdığımız bir bilirkişi yorumuna kaynak olacak dokümanları veriyorum. Bu konuyla birebir örtüşüyor. Saygılar...
Bu noktada üzerinde durulması gereken husus ayıp ihbarı yapılması keyfiyetinin şekle bağlı olup olmadığı hususudur. Belirtilmesi gerekir ki, gerek TBK.’nunda ve gerek 4077 Sayılı TKHK.’da “ayıp ihbarı”nın ne şekilde yapılacağı hususunda bir düzenlemeye rastlanmamaktadır. Bu konuda Yargıtay’ın başlangıçtaki bazı uygulamaları ayıp tacirler arasındaki ihbarlarının, TTK. m.20/f.3’de öngörülen biçimde, yani noter kanalıyla veya telgrafla ya da iadeli taahhütlü mektupla yapılması gerektiği yönündeydi[1]. Her ne kadar TTK. m.20/f.3 hükmü tacirler arasında yapılacak ihbar ve ihtarların hukuken geçerli olabilmesi için bunların noter aracılığı ile veya iadeli taahhütlü bir mektupla yahut telgrafla yapılmasını şart koşmuş ise de, bu hüküm yalnızca diğer tarafı temerrüde düşürmek veya sözleşmeyi feshetmek ya da sözleşmeden rücu (dönme) amacıyla yapılacak ihbar ve ihtarlar bakımından uygulama alanı bulabilir. Yani, bahsi geçen hükmü sıradan ayıp ihbarları hakkında uygulamaya imkân olmamalıdır[2].
Şu hâlde ayıp ihbarının yapılması hiçbir şekle bağlı olmadığı için sözlü dahi yapılması mümkündür[3]. Yargıtay’ın sonraki içtihatları da bu yönde yerleşmiştir[4]. Somut davada zaten taraflardan biri TÜKETİCİDİR, dolayısıyla mezkur ayıp ihbarlarının gerçekleştirilmesi şekle bağlı olmayıp, bu konuda şahit deliline de başvurulabilecektir. Kaldı ki davacının Konut Teslim Tutanağına eksiklerin olduğunu kendi el yazısıyla belirtmiş olması da ihbarın gerçekleştiği anlamını taşımaktadır denilebilir.
Bununla birlikte hukuken üzerinde durulması elzem olan bir konu da alıcı davacının ayıp ihbarlarını süresinde yapıp yapmadığı hususudur. TKHK.’ya göre tüketici alıcı, malın teslim tarihinden itibaren 30 gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlü ise de, yasada gizli ayıbın ne kadar sürede ihbar edileceğine dair bir hüküm yoktur. Öyle olunca TKHK.nun 30. maddesi gereğince, bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde genel hükümler uygulanacaktır. Gizli ayıpların hangi sürede satıcıya ihbar edileceğine dair, TKHK'da bir hüküm bulunmadığına göre, BK.nun bu konudaki 198/son maddesi hükmü uygulanacaktır. BK.nun 198/son maddesi gereğince "Bu kabilden bir ayıp sonradan meydana çıkarsa, derhal satıcıya ihbar edilmelidir. Aksi takdirde satılan, bu ayıp ile beraber kabul edilmiş addolunacaktır[5].

[1] Satıma konu olan bir malda meydana gelecek ayıp ihbarının geçerli olabilmesi için TTK. m. 25/f.3 ve 4'deki sürede ve TK. m. 20/3'deki şekilde yani noter aracılığı ile, iadeli taahhütlü mektupla veya telgraf ile yapılması gerekir (TD. 3.12.1959 3329/3056 sayılı kararı).

[2] Doğanay, İsmail, Ticari Alım-Satım Akdi ve Nevileri, Genişletilmiş İkinci Baskı, Ankara 2003, sh.161.

[3] Doğanay, İ, sh.161.

[4] “Davacı ayıplı mal iade ve davalının da bu malı kabul ettiğini iddia etmektedir. Şayet iddia edildiği gibi, davalı malı kabul etmiş ise, satış akdi fiilen feshedilmiş olacağından, bu vakıanın şahitle ispatı mümkündür”. Y.HGK. 2.2.1979 T. E.1977/11–393, K.1979/80 sayılı kararı.
“Ayıp ihbarı şekle tabi değildir, bu nedenle şahitle ispatı mümkündür” Y.TD. 1.12.1972 T. E.4894, K.5113 sayılı kararı.
“Ayıp ihbarının yapılışı hiçbir şekle tabi tutulmamış olduğundan telefonla veya karşılıklı sözle de yapılması mümkündür”. Y. 15. HD. 4.10.1993 T. Ve E.1993/2582, K.1993/3769 sayılı kararı. Doğanay, İ., sh.161.

[5] T.C. YARGITAY 13.Hukuk Dairesi, Esas: 2005/5982 ,Karar: 2005/10357Karar Tarihi: 20.06.2005 sayılı kararı.
Old 11-04-2011, 03:48   #7
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan

Sn. ihademir;
Hukukçu olmadığınızı belirtmişsiniz. Güzel de örrnekler vermişsiniz.

Ben İSBAT İÇİN yazılı kanıt grekir dedim.

500.000. TL ye bir ev aldınız. Evi alırken yanınızda A var. Onun yanında satıcıya bunlar iyi değil düzeltilmesi gerekir dediniz. O da tamam hallederiz dedi.

Gidip evin alınma işlemlerini yaptınız. Ayıp giderilmedi. Dava açtınız. Ben ayıp ihbarında bulundum, yanımda A vardı dediniz.

Karşı taraf da evi gördü beğendi aldı, miktar nedeni ile tanık dinlenmesine onayım yoktur dedi.

Haklısınız. İhbar şekle bağlı değilir ama isbat şekle bağlıdır.

Saygılar.
Old 03-04-2013, 21:49   #8
avukat73

 
Varsayılan benzer bir davayla bende araştırmadayım yardımcı olursanız sevinirim

kısaca;A yüklenici
B Arsa sahibi fakat dairede hiç oturmamış
C (B)' den daireyi 2009 yılında satın alan fakat o da dairede oturmamış
D (C)'den aynı daireyi 2011 yılında satın alan müvekkilim

Müvekkilim daha elektiriği ve suyu bağlanmamış aynı zamanda hiç oturmadığı daireyi komşularının uyarısı ile 10 gün önce kontrole gittiğinde daireyi su bastığını ve hasarın çok büyük olduğunu görüyor.
Ben öncelikle tespit davası açtım ama daha sonra hangi mahkemede dava açmalıyım ve kimleri sorumlu tutmalıyım? Bu dava benim ilk davam olması dolayısıyla şimdiden yerdımlarınızdan dolayı tşk ederim
Old 27-06-2014, 09:44   #9
Av.Oğuzhan KAÇICI

 
Varsayılan farklı bir bakış açısı..

Peki efendim müteahhit evi 205.000 TL karşılığında sattı ancak daha sonra elimize geçen taşınmazın projesini incelediğimizde binanın projeye uygun inşa edilmediğini fark ettik. (yalıtım gözüküyor olmasına rağmen binada hiç yok gibi..)
Bu durumda da ayıba karşı tekeffül hükümlerini uygulayabilecek miyiz sizce?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Ayıba karşı tekeffül (Finansal Kiralama Sözleşmesinde) ibreti Meslektaşların Soruları 11 26-04-2010 10:20
borçlar kanunndaki ayıba karşı tekeffül ile ilgili yargıtay kararı arıyorum...? av_mesutkaya Borçlar Hukuku Çalışma Grubu 12 04-02-2010 10:11
Meskenlerin ihale ile satışında KDV oranı Defne Elif Meslektaşların Soruları 5 18-08-2009 17:24
ticari satımda ayıba karşı tekeffül avserdarozan Meslektaşların Soruları 2 12-12-2006 17:12
Gayrimenkul satışında teminat av.myıldız Meslektaşların Soruları 1 07-10-2006 15:51


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05732608 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.