Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Boşanma davası sırasında davacı eşin, aile konutundan çeyizini almasının herhangi bir sakıncası var mıdır?

Yanıt
Old 18-05-2017, 19:01   #1
Av.Büşra Gökmen

 
Varsayılan Boşanma davası sırasında davacı eşin, aile konutundan çeyizini almasının herhangi bir sakıncası var mıdır?

İlk defa bir boşanma davasına bakıyorum. Yardımcı olabilirseniz çok sevinirim. Davanın konusu kısaca şöyle; davalı eş madde bağımlısı olduğu için müvekkilim boşanmak istiyor. Davayı açtık. Müvekkilim evinden evlenmeden önce aldığı çeyizini geri almak istiyor. Bunun herhangi bir sakıncası veya koşulu var mı? Şimdiden teşekkür ederim.
Old 24-05-2017, 16:04   #2
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Dava açan müvekkilinizin çeyiz eşyasını almasının sakıncası yoktur.
Old 25-05-2017, 12:17   #3
Av. Meltem ERTÜRK

 
Varsayılan

Sayın OLGUNER'e katılıyorum.Fakat yanınızda şahitle birlikte gitmenizde fayda var. Aldığınız eşyaları tutanak altına alıp, şahitler huzurunda imzalamanız yararınıza olur, zira benim bir boşanma davamda işime yaramıştı. Fazla eşya alındı iddiası ile karşılaşmazsınız hiç değilse
Old 25-05-2017, 13:11   #4
Av. Suat

 
Varsayılan

Bu isteğin mahkemeler aracılığı ile talep edilmesi halinde.....

Uygulamada mahkemeler arasında farklılık olabilmektedir.
Aşağıdaki tensip zabtında çeyizlerin değil de davacıya ait ve çekişmesiz olduğu anlaşılabilen şahsi ve özel eşyaların alınması şeklinde karar verildi......

.............
...............
9-Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının tespitine dair ilgili kolluk birimlerine müzekkere yazılmasına,
10-Müşterek konutta bulunan ve niteliği itibari ile davacıya ait ve çekişmesiz olduğu anlaşılabilen şahsi ve özel eşyaların ............... adresinden KOLLUK MARİFETİYLE TUTANAK TUTULMAK SURETİ İLE DAVACI ...........'YA TESLİMİNE,
11-İş bu tensip zaptının davacı vekili ile davalıya tebliğine,masrafın avanstan karşılanmasına,
....................................

Bazı mahkemelerce talep halinde ilgili adresteki çeyiz eşyalarının bu yerden alınarak dava süresince yediemin olarak talep edene verilmesine şeklinde karar verildiği de olabilmekte....
Çeyiz eşyaları kişiye ait olan şahsi ve özel eşyalardan farklı olduğu ve ilk bakışta kimin olduğunun anlaşılamadığı gerekçesi ile bu yöndeki yedieminlik talepleri genellikle ilk aşamalarda RET edilmektedir.


T.C.YARGITAY8. HUKUK DAİRESİE. 2010/5567K. 2011/2071T. 11.4.2011

EŞYA ALACAĞI ( Çeyiz Eşyalarının Aynen Geri Verilmesine İlişkin İstihkak Davaları Her Zaman Açılabileceğinden Zamanaşımına Tabi Olmadığı )• ÇEYİZ EŞYALARININ AYNEN GERİ VERİLMESİNE İLİŞKİN İSTİHKAK DAVALARI ( Her Zaman Açılabileceğinden Zamanaşımına Tabi Olmadığı )
• ZAMANAŞIMI ( Çeyiz Eşyalarının Aynen Geri Verilmesine İlişkin İstihkak Davaları Her Zaman Açılabileceğinden Zamanaşımına Tabi Olmadığı )-----4721/m.178, 220 – 818/m.125

ÖZET : Dava, çeyiz ve şahsi eşyalar ile mobilya türünde eşyaların aynen iadesi, aynen iadesinin olanaklı olmaması halinde, dava tarihi itibariyle bedellerinin toplamının yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili isteğine ilişkindir. Çeyiz eşyalarının aynen geri verilmesine ilişkin istihkak davaları her zaman açılabileceğinden zamanaşımına tabi değildir. Eşyaların aynen mevcut olmaması halinde, istenen eşya bedeli tazminat niteliğinde bulunduğundan BK’nın 125. maddesinde öngörülen on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır.

Eşlerden her biri kişisel eşyalarını her zaman mal rejiminin sona ermesinden önce ya da sonra isteyebilir.
Bu istek mal rejiminin tasfiyesi halinde istenilecek katkı payı, değer artış payı veya artık değere katılma alacağı olarak nitelendirilemez ve değerlendirilemez.
Bu tür eşyalarla ilgili dava, boşanmanın fer’i ( eki ) niteliğinde davalar olarak da düşünülemez.
Old 25-05-2017, 13:45   #5
Av. Meltem ERTÜRK

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Suat
Bu isteğin mahkemeler aracılığı ile talep edilmesi halinde.....

Uygulamada mahkemeler arasında farklılık olabilmektedir.
Aşağıdaki tensip zabtında çeyizlerin değil de davacıya ait ve çekişmesiz olduğu anlaşılabilen şahsi ve özel eşyaların alınması şeklinde karar verildi......


Değerli meslektaşım, ilerleyen günlerde bir anlaşmalı boşanma protokolünde bu hususu da eklemek niyetindeydim . Sizce bu hususu protokole eklememizin bir sakıncası olur mu? Neticede dava dilekçemde talep etmem ve tensip ile karar verilmesi ile protokolde dile getirmem arasında 'netice'bakımından bir fark yok diye düşünmekteyim.

Fakat benim niyetim: Protokole "anlaşmalı boşanma davası açıldıktan sonra ...tarihinde ...kişilerle birlikte tutanak tutulmak suretiyle çeyiz eşyaları teslim alınacaktır" gibi bir ifade yerleştirmek. Sizce uygun olur mu?
Old 25-05-2017, 14:04   #6
Av. Suat

 
Varsayılan

........
Protokole infaz aşamasında sıkıntı yaratmayacak her husus yazılabilir.
Yeter ki bunun infazında tereddüt veya sıkıntı hasıl olmasın.
Zaten bu tür bir durum varsa hakim gerekli müdahale ve düzeltmeyi yapacak kararını ona göre şekillendirecektir.
Old 25-05-2017, 14:13   #7
Av. Meltem ERTÜRK

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Suat
........
hakim gerekli müdahale ve düzeltmeyi yapacak kararını ona göre şekillendirecektir.

Peki size son bir soru sorsam=) Meslekte çok da tecrübeli sayılmam, siz değerli meslektaşlarımın başını epey ağrıtıyorum kabul ediyorum.

Hakim gerekli müdahaleyi yapar dediniz. Evet geçenlerde bir anlaşmalı boşanma protokolümde davalının ısrarı üzerine indirime giderek 300,00 TL iştirak nafakası yazdım. Hakim de içimden geçenleri duymuş olacak ki "yetmez avukat hanım 500,00 yazalım oraya" dedi ve müdahalesiyle müvekkilemi sevindirdi=) . Hakimin bu müdahalesine karşı taraf istemeyerek de olsa boyun büktü. Şimdi gerekçeli kararı aldıktan sonra sırf bu nafakadaki değişiklik hasebiyle istinaf yoluna başvurabilir mi? Neticede protokolde 300 tl yazıyor ancak gerekçeli kararda 500... Salt bizi uğraştırmak için böyle bir yolu kullanıp bozma kararı alabilir mi merak ettim doğrusu
Old 25-05-2017, 14:42   #8
Av. Suat

 
Varsayılan

Sayın Av. Meltem,
İlginç bir durum …

Yalnız ben yukarıda hakimin gerekli müdahaleyi yapacağını söylerken protokol ile taraflara yüklenen hak ve borçlarla ilgili bir müdahaleyi kastetmedim.
Hakimin anlaşmalı boşanmalarda protokol içeriğine re sen müdahale hak ve yetkisi yoktur. Meğer ki içerik hukuka, ahlaka, kamu düzenine aykırı olsun…….

Hakimin müdahalesi derken sadece, yarın bir gün olur da protokoldeki hükümlerin infazının istenmesi halinde bunun icra daireleri aracılığı ile infazının gerçekleştirileceği göz önüne alınarak infaz aşamasında sıkıntı ve tereddüdün hasıl olmayacağı bir hukuki şekle büründürülmesi şeklindeki bir müdahale demek istedim….
Olayınızda hakim kamu düzeninden olmayan bir hususa re sen müdahalede bulunarak değişiklik yapmış.
Fakat bundan sonra zabıtlara karşı yanın ağzından bu yeni rakamı da kabul ediyorum şeklinde bir beyan geçirilmiş ise daha sonra bunun bozulabileceğini sanmam....
Hatta karşı yan, mahkeme aşamasında açıkça kabul ettiği bir hususu kötü niyetli olarak istinafa taşımaktan dolayı para cezasına dahi çarptırılabilir.
Old 25-05-2017, 14:54   #9
Av. Erdem Akçay

 
Varsayılan

Açık bir hata, hile veya ikrah yoksa yoksulluk nafakası hususunda değişiklik önerilmemesi gerektiği kanaatindeyim. Taraflar anlaşmış zaten. Yetmeyecek olsa kabul görmezdi. Hele de avukatı olanın talebini değiştirmek bana doğru gelmiyor.

Verdiğiniz örnekte davalı istinaf yoluna başvurursa, dava çekişmeli boşanma davasına döner. Anlaşmanın, karar kesinleşinceye kadar devam etmesi gereklidir.
Old 25-05-2017, 17:02   #10
Av. Suat

 
Varsayılan

YARGITAY 2.HUKUK DAİRESİ
ESAS: 2014/20325
KARAR: 2015/4097

ÖZET : Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verilse dahi davacının anlaşmalı boşanma hükmünü gerçekleşen anlaşmaya rağmen temyiz etmesi davadan açıkça feragat etmedikçe anlaşmalı boşanma yönündeki iradesinden rücu niteliğinde olup, bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir.
......................
He ne kadar uygulama şu an sayın Av. Erdem in belirttiği gibi olsa da bu yöndeki uygulama bir gün değişecek.. ... ..........

KARŞI OY YAZISI

Mahkemece, davacının açtığı dava sonucunda davalınında davayı kabul etmesi sonucunda Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi gereğince tarafların boşanmalarına karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz etmiştir.

Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesinde yer alan düzenlemeye göre; evliliğin en az bir yıl sürmüş olması koşuluyla, davalının “davayı kabul” beyanı, “evlilik birliğinin temelinden sarsılmış sayılması” için gerekli ise de, boşanma kararı verilmesi için, yalın “kabul” yeterli değildir. Bunun yanında, hakimin tarafları bizzat dinlemesi, irade beyanlarının serbetçe açıklandığına ilişkin kanaate ulaşmış olması ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca yapılan düzenlemeyi uygun bulması da şarttır. Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesinde yer alan düzenlemeye göre, boşanma davalarında yalın “kabul”, boşanma kararı verilmesi için yeterli değildir. Bunun yanında, hakimin tarafları bizzat dinlemesi, boşanma konusundaki irade beyanlarının serbetçe açıklandığına kanaat getirmiş olması ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca yapılan düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Somut olayda hakim tarafları bizzat dinlediğine, tarafların boşanma konusunda ki irade beyanlarının serbetçe açıklandığına ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca yapılan düzenlemenin uygun olmadığına ilişkin bir iddia da ileri sürülmediğine göre, davalının “davayı kabulü” hukuki sonuç doğurur.

Bu şartlara uygun kabul, tarafları da hakimi de bağlar. Böyle bir durumda artık anlaşmalı boşanmaya vücut veren “irade beyanından” dönülemez. Kanun ve usul hükümlerine uygun olarak tarafların boşanma ve fer'ilerinde irade birliğine dayanan bir boşanma kararı, karara esas alınan irade beyanındaki (hata, hile ve ikrah gibi) sakatlık hallerinin varlığı, bu hususta ciddi delillerin gösterilmesi durumunda veya protokol şartlarında kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine ve kişilik haklarına aykırılık halinde ya da protokol şartlarına aykırı hüküm verilmesi durumunda (bu son halde de, aykırılığın ilişkin olduğu konuda) bozulabilir.

Sayın çoğunluk, “davacının, hüküm kesinleşinceye kadar irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmadığını, kararın temyiz edilmesiyle anlaşmalı boşanma hükmünün bütünüyle geçersiz hale geleceğini” kabul etmektedir. Bu görüşe yukarıda açıklanan sebeplerle katılma olanağı yoktur. Böyle bir yaklaşım, her türlü kötüye kullanmalara kapı açar ve Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesiyle getirilen düzenlemeyi etkisiz kılar. Olayda protokol şartlarına uygun hüküm tesis edilmiştir ve protokolde kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine ve kişilik haklarına aykırı bir şart da bulunmamaktadır. Öyleyse kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebep yoktur. Bu bakımdan sayın çoğunluk görüşüne katılmıyorum. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün onanması gerektiği düşüncesiyle bozma kararına iştirak edemiyorum.
Üye
Old 25-05-2017, 17:50   #11
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Büşra Gökmen
İlk defa bir boşanma davasına bakıyorum. Yardımcı olabilirseniz çok sevinirim. Davanın konusu kısaca şöyle; davalı eş madde bağımlısı olduğu için müvekkilim boşanmak istiyor. Davayı açtık. Müvekkilim evinden evlenmeden önce aldığı çeyizini geri almak istiyor. Bunun herhangi bir sakıncası veya koşulu var mı? Şimdiden teşekkür ederim.

Müvekkiliniz, çeyiz (cihaz) eşyasını almak istiyor da bunu alırken, karşı taraftan her hangi bir, maddi manevi problem doğmuyorsa, gider alır. Ne koşulu, ne sakıncası ? Karşı taraf düşünsün..!
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
aile konutundan çıkarılmak ile tehdit edilmek . Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 05-03-2012 17:33
aile konutundan boşanma sonrası tahliye Nuriye Değer Meslektaşların Soruları 8 07-03-2011 17:06
Boşanma Davası Sırasında Eşin Başka Bir kadınla Birlikte Olması Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 4 19-05-2008 12:22
Boşanma davası sırasında başkasıyla birlikte olan davacı eş için, tazminat! av.egemen Meslektaşların Soruları 17 14-09-2007 14:17
Aile konutundan davalının tahliyesi genç osman Meslektaşların Soruları 5 13-09-2007 10:39


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04585600 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.