Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Doktor Hatasi !

Yanıt
Old 24-03-2008, 12:34   #1
avukat-21

 
Varsayılan Doktor Hatasi !

Tüm meslektaşlarıma güzel bir hafta diliyorum

Müvekkilim Katarak ameliyatı olduktan bir gün sonra ağrı şikayeti ile yeniden aynı hastane ve dr.a gidiyor...göz'e silikon uygulanıyor...ancak şikayetleri devam ettiği için ve artık bu dr.a güvenmediğinden bu kez başka bir hastaneye gidiyor ve nihayetinde katarak ameliyatı olan gözü alınmak zorunda kalınmış.

Müvekkil beyanlarına göre,
*Kendisine ameliyat öncesi herhangi bir tahlil-tetkik yapılmamış
*Ameliyat neticesi ile ilgili gerekli bilgi verilmemiş
*Gözü hastane mikrobu nedeniyle alınmış

Dosyadaki evrakları inceledim ancak,tüm belgeler tıbbi terimleri içerdiği için anlamadım....
SORU;
-Açılacak maddi ve manevi tazminat davası öncesi,yapılan ameliyatın dr.hatası olup-olmadığını tespit ettirebilir miyim?
-Maddi ve manevi tazminat miktarı ne olmalıdır? TŞK.
Old 24-03-2008, 13:52   #2
idilika

 
Varsayılan

Sevgili meslektaşım, açacağınız maddi ve manevi tazminat davası öncesi bir tespit yaptırmış olmanız tazminat davası açacağınız mahkememe açısından bağlayıcı olmayacak, mahkeme gerekli incelemeyi zaten yapacaktır. Maddi ve manevi tazminat miktarına gelince, doktor hatası olmaması ihtimaline karşı düşük miktarda örneğin 1000 YTL gibi maddi tazminat istenip, fazlaya dair hakkınızı ve manevi tazminat hakkınızı saklı tutabilirsiniz. Doktorun kusuru, müvekkilinizin maluluyeti, kazancı vb. hususlar gözönünde tutularak bilirkişi hesabı yapıldıktan sonra ise davayı ıslah edebilirsiniz. İyi çalışmalar
Old 25-03-2008, 00:21   #3
bahar erdoğan

 
Varsayılan

Öncelikle müvekkiliniz devlet hastanesinde mi ameliyat olmuş,yoksa özel hastanedemi?Şayet müvekkiliniz devlet hastanesinde ameliyat olmuş ise yapmanız gereken iş idare aleyhine daha doğrusu Sağlık Bakanlığı aleyhine hizmet kusuruna dayalı olarak idare mahkemesinde tam yargı davası açmak,tam yargı davasının ön şartlarını bilmeniz gerekir diye düşündüğümden ayrıntıya girmiyorum.Ayrıca bir diğer ve önemli hususta idare mahkemesinde açılan tam yagı davalarında,dava açılan bedel ile bağlı kalınmasıdır.İdare mahkemelerinde ıslah yolunun kapalı olduğu fazlaya ilişkin haklarınızı saklı tutsanız dahi sonradan bedel artırımına gidemeyeceğinizdir.Önceden yaptıracağınız tespitin mahkemeyi bağlı tutmayacağından hareket ile bu insiyatifinizde olan bir husustur.Ayrıca yapmanız gereken diğer bir işlemde doktor hatası var diyorsanız doktor aleyhine Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunmanız.
Old 25-03-2008, 12:00   #4
ekinheval

 
Varsayılan

Katarakt ameliyatlarından sonra sıkça görülen enfeksiyon vakasına "endofthalmi" adı verilmekte tıbbi belgelerinizde bu vakaanın adı geçiyorsa aşağıdaki kararı incelemenizi öneririm.
(Dava açmadan evvel müvekkilinizin kendisine ait hasta dosyasının tümünü tedavi gördüğü kurumdan almasını tavsiye ederim. Aksi halde özellikle -özel hastanelerde sıkça rastlandığı üzere- Adli Tıp Kurumuna eksik evrak gönderilmesi sonucu dosya içinden çıkılmaz bir hal alıp bu durum dava sürecini de fazlası ile uzatıyor)

Tibbi Tedavide Hata Nedeniyle Ugranilan Zararlar
Dergi No:16
Karar Dairesi:AYIM.2.D.
Karar Tarihi:2/9/2001
Karar No: E.1999/841
Karar No: K.2001/242
ÖZETİ Davacinin askerlik hizmeti esnasinda geçirdigi katarakt ameliyati sonrasi, hatali ameliyata bagli sekilde görme duyusunu kaybettigi iddiasi tibbi bilirkisi raporu ile dogrulanmadigindan ve ameliyat sonrasinda gözde gelisen enfeksiyonun dogal bir ameliyat riski oldugu ifade edildiginden; davali idarenin dogan zarari tazminle yükümlü tutulmasi mümkün degildir.
Davaci vekilinin 09.08.1999 tarihinde kayda geçen dava dilekçesi ile savunmaya karsi verdigi ve 20 Ekim 1999 tarihinde kayda geçen cevap layihasinda; davacinin askerlik hizmetini yaptigi sirada gözündeki katarakt nedeniyle 1.1.1998 tarihin Gölcük Deniz hastanesinde ameliyat oldugunu, ameliyattan sonra çift görmeye basladigini, durumu doktoruna sordugunda kullandigi ilaçlardan olacaginin belirtildigi ve akabinde kendisine 45 gün hava degisimi verildigini, davacinin ameliyatindan 12 gün sonra ameliyatli gözündeki agri ve kizariklik nedeniyle Ankara 600 Yatakli Mevki Hastanesine müracaat ettigi, ancak Merkez Komutanligindan sevki olmadigi için kendisini muayene etmedikleri, hemen Merkez Komutanligina gittigini, sevklerin her gün 13.00-15.00 saatleri arasinda oldugu için sevk yapilmadigi bunun üzerine ayni gün GATA acil servise basvurdugunu, burada gözünü inceleyen doktorlarin ameliyatla takilan lensin tam yerine oturmadigini, çift görmenin bundan olabilecegini, ayni zamanda gözünün enfeksiyon kapmis oldugunu, acil müdahale yapilmazsa gözünü kaybedecegini, müdahalenin ise ilk ameliyat oldugu Gölcük Deniz Hastanesinde yapilmasi gerektiginin söylenmesi üzerine ayni gün Izmit'e hareket ederek gece 24.00 civarinda Gölcük Deniz Hastanesine ulastigi, sabahleyin ilk ameliyati yapan doktorun muayene ettigini ve gözünde enfeksiyon oldugunu görerek Endoftolmi teshisi koyarak yogun ilaç tedavisine basladigini, bir hafta sonra davacinin Istanbul Haydarpasa Askeri Hastanesine gönderildigini, burada bir hafta tedavi yapildiktan sonra ameliyat edildigini, enfeksiyonun yogun sekilde devam etmesi ve gözüne dört sefer dikis atilmasina ragmen dikislerin enfeksiyon nedeniyle attigini, sonuç alinamadigini, davacinin daha sonra hava degisimine gönderildigini, hava degisimi sonunda GATA Haydarpasa Egt. Hst.nin 19.6.1998 gün ve 8663 sayili raporu ile Askerlige Elverisli Degildir raporu verildigini, su anda davacinin gözünün hiç görmedigini, gerçi 7-8 yasinda iken gözüne batan bir metal parçasi sonucu zamanla gözünde katarakt olustugunu, bunun askerligini yapmasina engel olmadigini,doktorlarin beyanina göre takilan lensin tam oturmamasi, enfeksiyon kapmasi üzerine yukarida izah edildigi gibi acilen müdahale edilmesi gerekirken zamaninda müdahale edilmemesi sonucu gözünü kaybettigini, idari hizmetin hem zamaninda islemedigi ve hem de kusurlu isledigi belirtilerek davacinin gözünü kaybetmesi nedeniyle 37.000.000.000.TL. maddi, 3.000.000.000.TL. manevi tazminatin rapor tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte hüküm altina alinmasi istemi ile isbu davanin açildigi anlasilmistir.
Dava dosyasindaki bilgi ve belgelerden; davacinin askerlik hizmetini yapmakta iken gözünden rahatsizlanarak Gölcük Deniz Hastanesine sevk edildigi ve sol gözde travmatik katarak teshisi ile Gölcük Deniz Hastanesi Göz Hastaliklari Klinigine yatirilarak 7 Ocak 1998 günü lokal anestezi altinda planli ekstra kapsüler katarakt ekstrasyonu ve introoküler lens implantasyonu uygulandigi, 13 Ocak 1998 tarihinde birbuçuk ay hava degisimi karari verilerek taburcu edildigi ve hava degisimi esnasinda gözünün bulanik görmesi ve gözünde kizariklik olmasi üzerine resmi bir evrak ibraz etmemekle, tarih belirtmemekle birlikte kendi anlatimina göre önce Ankara 600 Yatakli Mevki Askeri Hastanesi basvurdugu, Merkez Komutanligindan sevki olmadigi için muayene edilmedigi, bunun üzerine ayni gün Merkez Komutanligina müracaat ettigi, sevk saati geçtigi için sevk edilmedigi, bunun üzerine tekrar ayni gün Ankara- GATA acile müracaat ettigi, yapilan muayenesinde ameliyatta takilan lensin tam yerine oturmadigi için çift görme olabilecegi ve gözünün enfeksiyon kaptigi, müdahalenin ameliyati yapan Gölcük Deniz Hastanesinde yapilmasi gerektiginin söylendigi, bunun üzerine ayni gün Izmit'e hareket ederek Gölcük Deniz Hastanesine gece saat 24.00 sularinda müracaat ettigi israri üzerine o gece hastaneye yatirildigi, sabahleyin mesai ile birlikte ilgili Doktor gelince 27 Ocak 1998 günü kendisini muayene ettigi sol göz endoftalmi ön tanisi ile yogun endoftalmi tedavisi uygulandigi ve netice alinamayinca 9 Subat 1998 tarihinde GATA Haydarpasa Egitim Hastanesi Göz Hastaliklari Klinigine vitoktomi enfeksiyonu için sevkinin yapildigi, sol göz psendöfoki+ endoftalmi ön tanisi ile göz klinigine yatirilarak 11 Subat 1998 tarihinde söl göze vitrektomi+ göz içi lensi çikarilmasi ameliyatini takiben güçlendirilmis antibioteral uygulandigi, bu tedavi sonunda 27.3.1998 tarihinde 1361 rapor numarasi ile sonunda muayene kaydiyla bir ay hava degisimi raporu verildigi, bu raporunun bitiminde tekrar ayni hastanece 1 Mayis 1998 tarih ve 1820 rapor numarasi ile sonunda muayene kaydi ile birbuçuk ay hava degisimi raporu verildigi, bu raporun bitiminde ise 19.6.1998 tarih ve 2701 nolu Sihhi Kurul raporu ile sol ftizis bulbi tanisi konularak askerlige elverisli degildir karari verildigi görülmüstür.
Davaci vekilinin dava dilekçesindeki iddiasi davaci .........................’in sakat kalmasinin hatali yapilan ameliyat ve hava degisiminde iken gözünde meydana gelen kizariklik üzerine Ankara Mevki Hastanesine yaptigi müracaati üzerine hemen tedaviye alinmayip ameliyat oldugu, Gölcük Deniz Hastanesinde tedaviye alinmasina kadar geçen sürenin neden oldugu yolundadir.
Davaci vekilinin bu iddiasinin dogru olup olmadiginin belirlenmesi için davacinin Gölcük Deniz Hastanesi ile GATA Haydarpasa Egitim Hastanesinde bulunan ameliyati ve tedavisi ile ilgili tedavi evraklari ile raporlarinin getirtildigi görülmüstür.
Yukarida belirtilen bilgi ve belgelerin isiginda, yine yukarida belirtilen davaci vekilinin iddiasinin dogru olup olmadigi hususunda bilirkisi dinlenmesine karar verilmis Hacettepe Üniversitesi tip Fakültesi Göz Hastaliklari Anabilim Dali Ögretim Üyelerinden Prof.Dr........................., Doç.Dr......................., Yrd.Doç.Dr. ..............................bilirkisi olarak tayin edilmislerdir.
Dava dosyasi ve ekleri bilirkisilere gönderilmis, bilirkisilerin tanzim ettikleri 15 Eylül 2000 tarihli bilirkisi raporunun tetkikinden;
1. Davacinin gözünün kaybinin bünyesel bir rahatsizliktan mi?
2. Ameliyat hatasindan mi?
3. Son müracaatindan itibaren iki gün gecikerek tedaviye alinmasindan mi kaynaklandigi hususlari asagidaki sekilde aydinlatilmaya çalisilmistir.
Dosya kayitlarindan askerlik hizmetini yapan davacinin travmatik katarakt nedeniyle Gölcük Deniz Hastanesinde söl gözüne 7 Ocak 1998 tarihinde ekstrakapsüler katarakt ameliyati ve intraoküler lens implantasyonu uygulandigi, postoperatif erken dönemde görmenin bu gözde 0.3.düzeyine kadar yükseldigi, ancak hava degisiminin 13. gününde endoftalmi tanisi ile tekrar yatirilarak tedavi edildigi, 15 gün sonra GATA Haydarpasa Egitim Hastanesinde 11 Subat 1998 tarihinde pars plana vitrektomi uygulandigi, intraoküler lensin çikarildigi ve yogun antibiyotik tedavisi gördügü saptanmistir. 19.6.1998 tarihli sihhi kurul raporunda sol ftizis bulbi tanisinin konuldugu görülmüstür. Erken postoperatif dönemde görmenin artmasi ameliyatin problemsiz geçtigini düsündürmektedir. Ameliyat ile ilgili tibbi kusur saptanmamistir. Ameliyattan iki hafta sonra saptanan endoftalmi olarak adlandirilan göziçi enfeksiyona katarakt ameliyatlarindan sonra % 0.057- % 0.7 oraninda rastlanmaktadir. Bu enfeksiyonun nereden kaynaklandigini kesin olarak söylemek mümkün degildir. Dosya kayitlarindan Gölcük Deniz Hastanesinde ve GATA Haydarpasa Egitim Hastanesinde endoftalmi için gereken tedavinin gereken zamanda yapildigi saptanmistir. Sonuç olarak ameliyati yapmis olan doktorlarin hizmet kusuru yoktur. Buna ragmen gözün kaybedilmesi endoftalmide beklenen bir durum oldugunun belirtildigi anlasilmistir.
Bu bilirkisi raporuna davaci vekilince, mahkemece sorulan ikinci hususa cevap verildigi üçüncü husus olarak sorulan hava degisiminde iken gözünde meydana gelen kizariklik üzerine Ankara'daki hastanelerin müdahale etmemesi nedeniyle gecikmenin davacinin gözünün kabina neden olup olmadigi, keza olayin bünyesel olup olmadigi hususlarinin açiklanmadigi yolundaki itirazi üzerine Kurulumuzca raporun içeriginden ameliyat ve tedavi hatasinin bulunmadiginin bildirilmesi nedeniyle olayin bünyeden kaynaklandigi anlasildigindan, her ne kadar ilk raporda gereken zamanda gereken tedavinin yapildigi belirtilmesine ragmen daha da açikliga kavusmasi için davacinin anlatimina göre Ankara Mevki Askeri Hastanesine müracaat ettigi gün en erken saat 09.00'da müracaat ettigi ve ertesi gün Gölcük Deniz Hastanesinde mesai ile birlikte saat 09.00'da ilk ameliyati yapan doktorun muayene ederek tedavi basladigi anlasildigindan tedavideki bu 24 saatlik gecikmenin davacinin gözünün kaybina neden olup olmadigi hususunda ayni bilirkisilerden ek bilirkisi raporu aldirilmasina karar verilmesi üzerine Bilirkisilerin 18 Aralik 2000 tarihli ek bilirkisi raporunun tetkikinden;
Son müracaatindan itibaren anlatima göre takriben bir günlük (24 saat) gecikme ile tedaviye alinmasindan mi kaynaklandigi hususu daha ayrintili olarak asagidaki sekilde aydinlatilmaya çalisilmistir.
Endoftalmi gözün ön ve arka kisimlarini içine alan bir inflamasyondur. Endoftalmide görme kaybi infeksiyon ajaninin (mikroorganizmanin) çesidine göre yaptigi hasara ve kisinin infeksiyona cevabina bagli olarak ortaya çikmaktadir. Mikroorganizmanin hastaik yapma gücü virulans olarak adlandirilmaktadir. Endoftalmili bir gözün prognozunda (akibetinde) çesitli faktörler rol oynamaktadir. Endoftamiye yol açan mikroorganizmanin virulansi bunlarin en önemlilerindendir. Dosya kayitlarindan davacinin gözünden kültür için örnek alindigi görülmektedir, ancak herhangi bir infeksiyöz ajan üreyip üremedigi hakkinda bilgi mevcut degildir. Endoftalmilerde en genis serilerde bile yaklasik % 30 oraninda kültürlerde üreme olmamaktadir. Endoftalmi tanisi konduktan sonra ilk 72 saat içinde tedavi baslanmasinin geregi ve önemi çesitli yayinlarda vurgulanmaktadir. Ancak çok virulan bir mikroorganizma varliginda uygun tedavi en erken zamanda baslansa bile göz kaybedilebilmektedir. Bu nedenle davacinin gözünün anlatima göre takriben bir günlük gecikme ile tedaviye alinmasinin gözün kaybina ne derece etkisi oldugunu dosya bilgileri ile kati olarak degerlendirilebilmek mümkün olmadiginin bildirildigi anlasilmistir.
Bu ek bilirkisi raporunda Endoftalmi tanisi konulduktan sonra ilk 72 saat içinde tedavi baslamasinin geregi ve önemi çesitli yayinlarda vurgulandiginin bildirilmesi, mikroorganizmanin hastalik yapma gücünün virulans olarak adlandirildigi, endoftalmili bir gözün akibetinde çesitli faktörlerin rol oynadigi, Endoftalmiye yol açan mikroorganizmanin virulansinin bunlarin en önemlisi oldugu, ancak virulan bir organizma varliginda uygun tedavi en erken zamanda baslansa bile gözün kaybedilebileceginin bildirilmesi nedeni ile ek bilirkisi raporu Kurulumuzca yeterli görülerek tedavide gecikme olmadigi sonuç ve kanaatine varilarak davaci vekilinin iddialarina itibar olunmamistir.
Idare Hukuku ilkelerine ve Anayasanin 125/7 nci maddesine göre, idarenin tazminle yükümlü tutulabilmesi için;
1.Bir zararin varligi,
2.Zarari doguran islem ve eylemin idareye yüklenebilir nitelikte olmasi,
3.Zararli sonuçla islem veya eylem arasinda illiyet baginin bulunmasi,
Sartlarinin birlikte tahakkuku gerekmektedir. Bu sartlardan birinin yoklugu idarenin sorumlulugunu kaldirir. Bu nedenle, ortada bir zarar yoksa veya meydana gelen zararin idari eylem veya islemle ilgisi bulunmuyorsa , idari faaliyet zararin gerçek nedenini, illetini teskil etmiyorsa, arada illiyet bagi mevcut degilse idarenin tazmin sorumlulugu ortadan kalkmaktadir. Ortada bir zarar mevut olmakla birlikte, davacinin zararinin idareye izafe edilebilecek herhangi bir kusurundan kaynaklanmadigi, yapilan cerrahi müdahalede herhangi bir ameliyat hatasi bulunmadigindan yapilan tedavide bir gecikme olmadigindan davali idarenin sorumlu tutulamayacagi sonucuna varilmistir.
Açiklanan nedenlerle;
1. Hukuki dayanagi bulunmayan DAVANIN REDDINE,
2. Davaci tarafindan pesin yatirilan ve sarfedilen 60.000.000.TL. (ALTMISMILYON TL.) bilirkisi ücretinin davaci üzerinde BIRAKILMASINA,
3. Davaci tarafindan pesin yatirilan 362.080.000.TL. harçtan 2.080.000.TL. basvurma harci ile 2.790.000.TL. ilam harcinin toplami olan 4.870.000.TL.(DÖRTMILYONSEKIZYÜZYETMISBIN TL.) harcin mahsubu ile artan 357.210.000.TL.(ÜÇYÜZELLIYEDIBINIKIYÜZONBIN TL.) harcin istek halinde davaciya IADESINE,
4. Sarfedilen ve edilecek olan posta pulu masraflarinin DAVACI ÜZERINDE BIRAKILMASINA,
5. Dava durusmali görüldügünden reddedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarina davanin açildigi tarihte yürürlükte bulunan Avukatlik Asgari Ücret Tarifeleri geregince hesabedilen 244.500.000.TL. Avukatlik ücretinin davacidan alinarak DAVALI IDAREYE VERILMESINE,
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
DOKTOR (şiir) Durdu GÜNEŞ Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. 0 10-02-2008 00:26
icapcı doktor nazell Meslektaşların Soruları 5 26-10-2007 12:36
Yabancı Doktor Çalıştırılmasından Vazgeçildi PINAR YILMAZ Hukuk Haberleri 3 18-03-2007 17:47
doktor ve baba Envanter Site Lokali 10 14-03-2007 01:42


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04355097 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.