kemik yaşı

Bütün meslektaşlarıma iyi çalışmalar diliyorum öncelikle...
kız ve erkek birbirlerini seviyor,birlikte kaçıyor ve bir kez cinsel ilişkiye giriyorlar.Kız çocuğunun doğum tutanağında hastane kaydı olmadığından yaşına itiraz ediyoruz.Suç tarihinde mağdure 14 yaşında görülüyor.Kemik yaşının tespiti hususunda karar veriliyor ve mahkeme kararı şu şekilde geçiyor:
a- Mağdurenin el bileği,bir taraf omuz,........grafileri çekilmesi
b- "Mağdurenin suç tarihi olan mayıs 2007 de ve de film çekilme tarihinde kaç yaşını sürdüğünü ve hangi yaşın kaçıncı yarısında bulunduğunun bir raporla tespit,rapor ile grafilerin acele gönderilmesi...

GELEN RAPOR İSE ŞU ŞEKİLDE:Olgunun kemik yaşı ,Greulich e göre bayan standart kemik yaşı 15 ile uyumludur.

Mağdurenin doğum tarihi:20/10/1992
Rapor tarihi 05/11/2007

Rapor eksik gibi geldi bana.Yorumlayabilir misiniz?

sevgili meslektaşım burada 5237 sayılı yasanın 103 veya 104.maddesinin uygulanması sözkonusu...Müvekkilinizin daha az ceza alması için suç tarihinde 15 yaşını bitirmiş olması lazım yani 104.madde...öyleyse rapor bence de eksiktir...Açıkça Mahkemenin suç tarihinde mağdurenin 15 yaşını ikmal edip etmediğini bilirkişice araştırması lazım bu yönde savunma yapmalısınız bence....

Bence de raporda eksiklik var. Mahkemenin ara kararı gereğince, mağdurenin suç tarihindeki ve muayene tarihindeki kemik yaşı ayrı ayrı tespit edilerek belirtilmeliydi. Bu ifadede hangi tarih itibariyle yaş belirlendiği belli değil.

Geçen haftaki duruşmada rapor dosyaya gelmemişti.Ben şifaen ağır ceza başkanına raporu gösterdim ve rapor yeterli değil,15 yaşının içinda görülüyor,adli tıp a gidecek demişti.Müvekkil bugün tahliye olmuş

Alıntı: Yazan Av.Nilay TOPRAK ...adli tıp a gidecek demişti.Müvekkil bugün tahliye olmuş

Müvekkiliniz tutuklu ise, yakın celsede esasa değinen bir işlem yapılacak olsun ya da olmasın, en azından tahliye isteminizi tekrarlamak ve -"olmuş" -dememek için, duruşmada hazır bulunmanızda fayda var...

Saygılarımla...

Beni şaşırtan eksik bir raporla tahliye olmuş olması.En kötüsü de müvekkilin ailesine tahliye olamayacağını ısrarla belirtmiş ve tekrarlamış olmam;ve şimdi "sen bilmiyorsun " diye bir ifadeyle karşılaşacak olmam

sayın meslektaşım tutukluluğun esasen bir tedbir olduğunu,Müvekkilin delil karartacak durumu olmadığından ve uygulanacak yasa maddesinin değişme ihtimalinden bahsediniz ama yine zor bir durum.Sanırsam bu ne kadar ücret istemede etkin ise de kesişn konuşmamak ve ceza davalarında herşeyin her an olabileceğini belirtmek en doğrusu olsa gerek

Alıntı: Yazan Av.Nilay TOPRAK En kötüsü de müvekkilin ailesine tahliye olamayacağını ısrarla belirtmiş ve tekrarlamış olmam;ve şimdi "sen bilmiyorsun " diye bir ifadeyle karşılaşacak olmam

Durumunuz 'bu duruşma % 100 tahliye ederim. Hakimle vs. ile konuştum' deyip; tahliye talebinin reddinden sonra müvekkil karşısında 'kıvırtan' bazı meslektaşlarımızdan çok daha iyi...

Saygılarımla

Katılıyorum

Sn Ergin VE sn Demirel,
Şu saatten itibaren söylediğinize pek katılamayacağım.Meslağin ilk yılında olmama ve ilk kez bir ceza davası almama rağmen;sizin gibi düşünürken,artık ne yazık ki "kıvırtan" bir vekil olmayı tercih edeceğim.En azından müvekkillere "size demiştim "diyebilmek için
Müvekkil tutuklu iken,her gün büromu aşındıran yakınları,tahliyeden sonra bir kez bile arama ve teşekkür etme nezaketinde bulunmadılar.Tabi bizler "tahliye çok zor,kendinizi alıştırın" dedik ya,sanki bizim yüzümüzden tutuklular.Mesleğe olan saygımı ilk yıllarda kaybedeceğim sanırım.

SAYGILARIMLA

"Kıvırtan bir vekil" olmayı seçmeyeceğinize eminim. Olmamanız da gerekir. Mesleğin ilk yıllarında şikayetimiz çok olur, hayal kırıklıklarımız da. Sonra sonra kendimizi nasıl üzmeyeceğimizi öğreniriz.

Şimdi yapılması gereken, şayet varsa kalan ve ödenmeyeceği -üzgünüm ama- kuvvetle muhtemel olan bakiye vekalet ücret alacağınızı anımsatmak (anlaşmanıza göre ödenmemiş muaccel kısım varsa) , ödenmediği takdirde de icra takibine girişerek, bu kez kendi hakkınızın peşinde koşmak, sonra da yaşananların tümünü rafa kaldırıp, tecrübe hanesine koymak.

Durun, daha neler göreceksiniz...

Saygılarımla...

Alıntı: Yazan Av.Nilay TOPRAK Sn Ergin VE sn Demirel, Müvekkil tutuklu iken,her gün büromu aşındıran yakınları,tahliyeden sonra bir kez bile arama ve teşekkür etme nezaketinde bulunmadılar.Tabi bizler "tahliye çok zor,kendinizi alıştırın" dedik ya,sanki bizim yüzümüzden tutuklular.Mesleğe olan saygımı ilk yıllarda kaybedeceğim sanırım. SAYGILARIMLA

Genellikle tahliye edildikten sonra ne müvekkil ne de yakınları uğramazlar. Hele vekalet ücreti alacağınız da kaldıysa kimse uğramaz. Size stajınızda ceza davalarıyla ilgili ünlü öğütü vermediler mi? "Müvekkiliniz tutukluysa, vekalet ücretinizi tahliye edilene kadar tahsil edin ya da unutun."

Ama 1-2 olay nedeniyle yılgınlığa kapılmaya gerek yok.

Saygılarımla