Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Haberleri Hukuk Haberleri, duyuruları, güncel hukuki gelişmeler. [Haber Ekleyin]

Günlük Hukuk Haberleri

Yanıt
Konu Notu: 49 oy, 4,82 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 20-01-2011, 13:53   #421
Av.Barış

 
Varsayılan

başbakanı daha önce protesto eden öğrencilere 15 ay ceza verildiğini unutmayalım.(http://www.stargazete.com/guncel/bas...ber-311390.htm)
şimdi binlerce kişi aynı cezayı alacak
Old 20-01-2011, 14:57   #422
lawyer_721

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
Eskiden korktuğumuz zaman ıslık çalardık, şimdi ıslık çaldılar diye korkuyoruz.
futbol sahasında ıslıktan da geçilmiyor
Old 21-01-2011, 12:19   #423
Av.H.Sancar KARACA

 
Varsayılan

HÂKİMLE TARTIŞTI CEZAEVİNE ATILDI

Rize Üniversitesi öğretim görevlisi Bekar, babasının işi için gittiği adliyekaleminde beklerken tartıştığı Hâkim Murat Bilge’nin şikâyeti üzerine tutuklandı.

Rize’nin Pazar ilçesinde, babasının bir işi için gittiği adliyede hâkimle tartışan Rize Üniversitesi Fındıklı Meslek Yüksek Okulu’nda öğretim görevlisi olan Bilal Bekar, hâkimin şikâyetçi olması üzerine tutuklandı. Hâkimin, kalemde karşılaştığı Bekar’dan ayağa kalkmasını istediği, çıkan tartışmada Bekar’ın ettiği sözleri kanıt göstererek, görevi başında hâkime hakaret ettiği gerekçesiyle şikâyetçi olduğu bildirildi.
Mahkemenin de kaçma ihtimali bulunmayan, adresi belli olan Bekar’ı, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun tutuklamaya ilişkin genel hükümleri uyarınca tutukladığı öğrenildi. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 102. maddesinin yürürlüğe girmesiyle, başta Hizbullah sanıkları olmak üzere, katiller, uyuşturucu kaçakçıları, organize suç örgütü üyeleri bir bir tahliye olurken, Rize’de geçen hafta ilginç bir tutuklama kararı verildi.

Savcılık itiraz edince...
Pazar Sulh Ceza Mahkemesi’nde Bekar’ın tutuklanması istemiyle dava açıldı. Mahkeme, tutuklama istemini reddetti. Bunun üzerine savcılık, Rize Ağır Ceza Mahkemesi’nde karara itiraz etti. Rize Ağır Ceza Mahkemesi de isteği yerinde bularak Bekar’ın tutuklanmasına karar verdi.
Karara rağmen hemen tutuklanmayan Bekar, okuldaki derslerine devam etti. Ancak, önceki gün, tutuklama kararı polise bildirildi. Polis de Bekar’ı yakalayarak cezaevine gönderdi.
....


http://www.milliyet.com.tr/hakimle-t...92/default.htm
Old 21-01-2011, 12:29   #424
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Kardan Adam
HÂKİMLE TARTIŞTI CEZAEVİNE ATILDI

Rize Üniversitesi öğretim görevlisi Bekar, babasının işi için gittiği adliyekaleminde beklerken tartıştığı Hâkim Murat Bilge’nin şikâyeti üzerine tutuklandı.

Kamu hukuku teorisinde devletin ve siyasal iktidarın elindeki yetkiyi genişletme ve kötüye kullanma eğiliminde olduğu vurgulanır ve bu yetkinin Anayasa ile yargı ile sınırlandırılması gerektiği söylenir. (otolimitasyon) Bu sebeple, modern devletler yetkileri arasında erkler ayrılığına gitmişler ve devletin gücünü bölmüşlerdir.
Şimdi, yargı bu kararda olduğu gibi siyasal iktidara özdeş biçimde saiklerle yasal müesseseleri kullanırsa buna ne yapacağız!!! Bu tutuklamanın koruma tedbiri ve zorunluluk amaçlı değil, öznel olarak verildiği öyle bariz ki... Hukuk ve onun toplumsal meşruiyeti adına nahoş haberler bunlar...
Old 21-01-2011, 12:35   #425
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Kardan Adam
Pazar Sulh Ceza Mahkemesi’nde Bekar’ın tutuklanması istemiyle dava açıldı. Mahkeme, tutuklama istemini reddetti. Bunun üzerine savcılık, Rize Ağır Ceza Mahkemesi’nde karara itiraz etti. Rize Ağır Ceza Mahkemesi de isteği yerinde bularak Bekar’ın tutuklanmasına karar verdi...
Haberde aktarıldığından farklı bir durum yok ise kabul edilebilir hiçbir yanı yok bu tutuklamanın !
Old 30-01-2011, 00:58   #426
Av.Barış

 
Varsayılan

İdama bile razıyım



Kurban Bayramı'nda ikiz çocuklarından birini sele kurban veren anne İnaltay'a açılan kamu davasında 6 yıl hapis istendi. Anne, "Kızımı kaybettikten sonra, isterse idam versinler, en büyük acıyı yaşadım" diyor

Kocaeli'nde hatıra fotoğrafı çektirmek için çıktıkları tahta köprünün çökmesi sonucu, ikiz çocuklarından birini sele kaptıran anne Berat İnaltay'a "Taksirle ölüme neden olmak" suçundan dava açıldı. "Ben zaten acıların en büyüğünü yaşamışım. İdam etseler umurumda değil" diye ağlayan annenin 6 yıl hapsi istendi. Özel bir dil kursunun sahibi olan İbrahim Çağdaş İnaltay, geçen Kurban Bayramı'nda, eşi Berat İnaltay, 5 yaşındaki ikiz kızları Miray ve Omay ile birlikte Karamürsel'deki bir alabalık tesisine gitti. Kahvaltının ardından aile tesisleri gezmeye koyuldu. Bir ara hatıra fotoğrafı çektirmek isteyen anne ve kızlar, akarsu üzerindeki tahta köprüye çıktı. Babanın fotoğrafı çekeceği sırada, yağmurun etkisiyle iyice yumuşayan toprak, köprü ayağını daha fazla taşıyamadı. Köprü yan yatınca ikizler suya düştü. Derhal suya atlayan baba İnaltay Miray'ı kurtarırken, Omay akarsuda kayboldu. Omay'ın cesedi tesislerin iki kilometre uzağında ağaç dallarına takılmış halde bulundu.

TAKDİR MAHKEMENİN
Olayla ilgili soruşturmasını tamamlayan Karamürsel Cumhuriyet Savcılığı, iddianamesini mahkemeye gönderdi. Savcı Avni Rıfat Baysal, anne Berat İnaltay ve tesis sahibi Mustafa Baş hakkında "Taksirle ölüme neden olmak" suçlamasıyla 6 yıl hapis istedi. Savcı Baysal, ölen kişinin Berat İnaltay'ın çocuğu olması nedeniyle ve annenin ceza verilmeyecek derecede mağduriyetinin oluşması yüzünden, anneye ceza verilip verilemeyeceğinin takdirini mahkemeye bıraktı. İddianamede, "Anne Berat İnaltay'ın, hava şartları müsait olmamasına rağmen, Omay ile köprüye çıkmasının tehlikeli olabileceğini öngöremediği ve olaya mani olamadığı" vurgusu yapıldı. İddianamede ayrıca, köprünün etrafında herhangi bir uyarıcı işaretin bulunmadığı ve tesis sahibinin köprünün bakımını yaptırmadığı gibi, üzerine çıkanları da uyarmadığı için kusurlu olduğu kaydedildi.

'MELEĞİMİ KAYBETTİM'
İddianameyle ilgili SABAH'a konuşan anne Berat İnaltay, "Kızımın ölümünden daha büyük bir acı olamaz. Bu açılan dava, kızımın ölümü yanında bir hiç kalır. Biz Omay'ımızı, meleğimizi kaybettik. Böyle bir davanın bizim için bir anlamı yok. Artık idam etseler umurumda değil" diye konuştu. Anne İnaltay, "Ciğerimin bir parçası koptu sanki. Evimizin her köşesinde, gittiğimiz her yerde kızımız var. İkizi Miray kardeşini arıyor. Sürekli resimler yaparak, 'Anne Omay'ın resmini yaptım. Onu duvara asalım da unutmayalım' diyor. Bu acıyı kaldıramıyorum" diye gözyaşı döktü.

EMSAL DAVA İSTANBUL'DAN
İstanbul Gültepe'de, evde yalnız bıraktığı iki küçük çocuğu yanarak ölen anne olayda sorumlu tutulmuş ve hakkında 25 yıl hapis istemiyle dava açılmıştı. Mahkeme heyeti, iki çocuğunu kaybeden anne Nimet Aksoy'a "Zaten en büyük cezayı çekti" diyerek ceza vermemişti.

'ACIYI TAZELER'
Ceza Avukatı Barış Çabuk: TCK'nın 22/6 maddesinde, taksirle hareket sonucu ortaya çıkan ölüm olaylarında bir cezasızlık hali öngörülmüştür. Özellikle kırsal bölgelerde, kadınların gündelik uğraşları ve hayat zorlukları itibariyle, sayısı çok olan çocuklarına gerekli dikkat ve itinayı gösterememeleri nedeniyle, çocuklarının yaralandıkları ya da öldükleri görülmektedir. Taksirle ölümüne neden olmaktan açılan davada verilen ceza, anne ve babanın çektiği acıyı şiddetlendirir.

'ANNEYE İNSAFSIZLIK'
Emekli Savcı Çetin Kezer: Anne köprünün yıkılacağını tahmin edemezdi. Her ne kadar annenin taksirle ölüme neden olmak suçundan cezalandırılması istenmişse de takdir mahkemeye bırakılmıştır. Yaşanan olay sonucunda anne zaten çocuğunun ölümü nedeniyle manevi olarak yıkılmış ve acıların en büyüğüne maruz kalmıştır. Verilecek ceza, evladını kaybeden annenin uğradığı acıyı şiddetlendirmekle kalmayıp, ailenin tümüyle ağır derecede mağduriyete uğramasına neden olacaktır.
Old 01-02-2011, 18:41   #427
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Hagi'ye 15 Bin TL Ceza
Son Dakika Spor - 14:32 | 01 Şubat 2011

ERCAN ATA, ANKARA-DHA
Sarı kırmızılı formayı giydiği dönemde Galatasaray ile Gençlerbirliği arasında 10 Mart 2001 Cumartesi günü Ali Sami Yen Stadı'nda yapılan ve Galatasaray'ın 2-1 kazandığı maçta kırmızı kart kördüğü için orta hakem Erol Ersoy'a tüküren ve hakkında dava açılan Rumen Teknik Adam Georghe Hagi, İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 15.000 tl manevi tazminat cezasına çarptırıldı.

Galatasaray Teknik Direktörü Georghe Hagi, antrenörlüğünü yaptığı takımın formasını giydiği dönemde, o zaman ki adıyla Türkiye 1. Futbol Ligi'nde Galatasaray ile Gençlerbirliği arasında yapılan maçta ikinci sarı karttan kırmız kart görerek oyundan atılmıştı. Bu olayın ardından maçın orta hakemi Erol Ersoy'a tükürmesi sebebiyle hakkında açılan 2005/475 dosya numaralı dava dün sonuçlandı ve Hagi, 15.000 tl manevi tazminat cezasına çarptırıldı.

Gençlerbirliği ile yapılan maçta haksız yere çift sarı karttan kırmızı kart gördüğünü ileri sürerek orta hakem Erol Ersoy'a tükürmediğini, ayağına basmadığını ve saha içerisinde de hakaret etmediğini söylemesine rağmen Davacı vekili Av. Ferhat Olgun Çelik ile Davalı vekili Av. Aykut Çetiner'in katılımıyla gerçekleşen duruşmada dosya incelenerek duruşmanın bittiği taraflara bildirildi.

T.C. İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin George Hagi hakkında verdiği karar ise şu şekilde:

'' G.D Ayrıntıları gerekçeli kararda açıklanacağı üzere,

1- 15.000,00 TL manevi tazminatın 10.03.2001 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

- Fazla isteğin reddine,

2- Yasal diğer sonuçlara ilişkin, tebliğden itibaren 15 gün içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31.01.2011''

----------------------------------------------------------
Kaynak:www.milliyet.com.tr
Old 01-02-2011, 22:47   #428
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Engin EKİCİ
Hagi'ye 15 Bin TL Ceza
Son Dakika Spor - 14:32 | 01 Şubat 2011

ERCAN ATA, ANKARA-DHA
Sarı kırmızılı formayı giydiği dönemde Galatasaray ile Gençlerbirliği arasında 10 Mart 2001 Cumartesi günü Ali Sami Yen Stadı'nda yapılan ve Galatasaray'ın 2-1 kazandığı maçta kırmızı kart kördüğü için orta hakem Erol Ersoy'a tüküren ve hakkında dava açılan Rumen Teknik Adam Georghe Hagi, İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 15.000 tl manevi tazminat cezasına çarptırıldı.

Galatasaray Teknik Direktörü Georghe Hagi, antrenörlüğünü yaptığı takımın formasını giydiği dönemde, o zaman ki adıyla Türkiye 1. Futbol Ligi'nde Galatasaray ile Gençlerbirliği arasında yapılan maçta ikinci sarı karttan kırmız kart görerek oyundan atılmıştı. Bu olayın ardından maçın orta hakemi Erol Ersoy'a tükürmesi sebebiyle hakkında açılan 2005/475 dosya numaralı dava dün sonuçlandı ve Hagi, 15.000 tl manevi tazminat cezasına çarptırıldı.

Gençlerbirliği ile yapılan maçta haksız yere çift sarı karttan kırmızı kart gördüğünü ileri sürerek orta hakem Erol Ersoy'a tükürmediğini, ayağına basmadığını ve saha içerisinde de hakaret etmediğini söylemesine rağmen Davacı vekili Av. Ferhat Olgun Çelik ile Davalı vekili Av. Aykut Çetiner'in katılımıyla gerçekleşen duruşmada dosya incelenerek duruşmanın bittiği taraflara bildirildi.

T.C. İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin George Hagi hakkında verdiği karar ise şu şekilde:

'' G.D Ayrıntıları gerekçeli kararda açıklanacağı üzere,

1- 15.000,00 TL manevi tazminatın 10.03.2001 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

- Fazla isteğin reddine,

2- Yasal diğer sonuçlara ilişkin, tebliğden itibaren 15 gün içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31.01.2011''

----------------------------------------------------------
Kaynak:www.milliyet.com.tr

Olaydan 10 yıl, dava tarihinden 6 yıl sonra karar verilmiş olması bence haberin içeriğinden daha önemli.
Old 01-02-2011, 23:13   #429
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Cengiz Aladağ
Olaydan 10 yıl, dava tarihinden 6 yıl sonra karar verilmiş olması bence haberin içeriğinden daha önemli.

Bu uzunca süre sadece Davacıya değil Davalıya da zarar vermiştir. Davalı niye bu kadar çok faiz ödemek zorunda kalsın ki?
Old 02-02-2011, 12:20   #430
lawyer_721

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Cengiz Aladağ
Olaydan 10 yıl, dava tarihinden 6 yıl sonra karar verilmiş olması bence haberin içeriğinden daha önemli.
daha temyiz aşaması var, yargıtay kararı bozup geri gönderse ve mahkeme de kararında dirense o zaman hagi, mirasçılarına türkiyede kazandığı borçları değil mahkeme masraflarını bırakmış olur.
Old 03-02-2011, 00:46   #431
Av.Barış

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan lawyer_721
daha temyiz aşaması var, yargıtay kararı bozup geri gönderse ve mahkeme de kararında dirense o zaman hagi, mirasçılarına türkiyede kazandığı borçları değil mahkeme masraflarını bırakmış olur.

kesinlikle
Old 03-02-2011, 09:44   #432
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan lawyer_721
daha temyiz aşaması var, yargıtay kararı bozup geri gönderse ve mahkeme de kararında dirense o zaman hagi, mirasçılarına türkiyede kazandığı borçları değil mahkeme masraflarını bırakmış olur.

Yargımız hızlıdır, Hagi ölmeden davayı bitirir.
Old 03-02-2011, 13:31   #433
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

'Etek boyu' mahkemelik oldu!

SAMSUN Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nde çalışırken etek boyu nedeniyle "Kılık Kıyafet Yönetmeliği"ne uymadığı gerekçesiyle işine son verildiğini iddia eden psikolog, 24 yaşındaki Psikolog Zeynep Akyüz, iş mahkemesine ’işe iade’ ve Asliye Hukuk Mahkemesi’ne de 20 bin TL’lik manevi tazminat davası açtı. Akyüz kadın ayrıca kurumdan boşta geçirdiği zaman için kurum aleyhine 12 aylık ücret tutarı manevi tazminat talebinde bulundu.

Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nde taşeron firma kanalıyla "hizmet alımı" olarak görev yapan psikolog Zeynep Akyüz, geçen yıl Temmuz ayında Sosyal Hizmetler İl Müdür Vekili Adnan İpekdal tarafından odasına çağırılarak kıyafeti konusunda sözlü olarak uyarıldı. 1 gün sonra kendisine yazılı uyarı gönderilen Zeynep Akyüz, Havza İlçesi Aile Danışma Merkezi’ne görevlendirildi. Ancak, bu kararı kabul etmeyen ve itiraz eden psikolog konuyu valiliğe bildirdi. Valilik, Zeynep Akyüz’ün Havza İlçesi Aile Danışma Merkezine yapılan görevlendirilmesini durdurarak, kendisini Valilik Çocuk Koruma Ofisi’nde görevlendirdi. Burada çalışmaya devam eden Zeynep Akyüz, Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından 2011 yılı için yapılan hizmet alımı ihalesinde psikolog isteminde bulunulmadığı için sözleşmesi 1 Ocak itibariyle yenilenmedi ve görevine son verildi.

Kıyafeti nedeniyle çıkan olayın ardından önce "sürgün edilmek" istendiğini sonra da işine son verildiğini öne süren psikolog Zeynep Akyüz, kıyafetinin yönetmeliğe uygun olduğunu savunarak, İl Sosyal Hizmetler Müdür Vekili Adnan İpekdal hakkında Asliye Hukuk Mahkemesi’ne 20 bin TL’lik manevi tazminat ve iş mahkemesine de işe iade davası açtığını söyledi. Akyüz ayrıca, iş mahkemesine açtığı dava ile Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ve teşeron firmadan da boşta geçirdiği zamana ait ve iş güvencesi olmak üzere toplam 12 aylık aylık ücret tutarında tazminat talebinde bulundu. Haksız şekilde işinden atıldığını ileri süren Akyüz, şöyle ded:

"Bana tebliğ yapılmadan işime son verildi. Psikolog ihtiyacı olduğu halde, sözleşmem yenilenmedi. Bende bu yüzden mağdur oldum. Önce Samsun İş Mahkemesi’ne işe iade davası açtım. Ardından da bana ’Bu uyarıya ihtiyaç duyulduğuna göre diğer arkadaşlardan biraz daha farklı bir giyim tarzı vardı bu arkadaşın’ diyen İl Müdür Vekili İpekdal hakkında da Asliye Hukuk Mahkemesi’ne manevi tazmlinat davası açtım. Hakkımı yasal yollarla sonuna kadar arayacağım."

"YAPTIĞIM İŞE BAKILMADI"

Psikolog Akyüz, etek boyu nedeniyle işten çıkarıldığı için çok üzgün olduğunu, yerel mahmelerden sonuç alamadığı takdirde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne de başvuracağını söyledi. Akyüz, "21’inci yüzyılda böyle bir olayın yaşanması çok üzücü. İnsanların kıyafetleri sorgulanmamalı. Yaptığım işe bakılmıyor. Giydiğim kıyafet takip ediliyor. Benim eteğim onun gözüne mini göründü sanırım. Benim kıyafetimde ne var dedim. Bana ’Git eve üzerini değiştir gel’ dedi. Ben de kabul etmedim. Sonra bu olaylar başıma geldi" dedi.

İl Müdür Vekili Adnan İpekdal ise, psikolog ihtiyaçları bulunmadığını ileri sürerek, "İhale şartnamesine onun branşıyla ilgili kısmı koymadık. Yapılan yazılı uyarıda da etek boyu ile ilgili bir ifade bulunmamaktadır" diye konuşmuştu. Diğer taraftan olayın basında yer almasının ardından DSP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaş’ta psikolog Akyüz’ün olayını TBMM’ye taşıyarak yazılı soru önergesi vermişti.


http://haber.gazetevatan.com/etek-bo...56936/1/Gundem
Old 03-02-2011, 18:43   #434
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Cengiz Aladağ

http://haber.gazetevatan.com/etek-bo...56936/1/Gundem

Konu kılık kıyafet yönetmeliğine aykırılık mı?

Yeni ihale döneminde işe başlatmamak mı?

Hikayeyi okuduğumda çok tutarsızlıklar farkettim;

Davacı önce Havza ilçesine görevlendiriliyor, valilik iptal ediyor yanına alıyor, yeni dönemde ihtiyacımız yok diye alım yapılmıyor.

Yönetmeliğe aykırı davrandın diyen yok, alt işverenle alakası olmayan bir müdür 1 sene önce sözlü uyarmış o kadar,

Tutar mı tutmaz mı göreceğiz...

Kolay Gelsin...
Old 09-02-2011, 01:00   #435
Av.Barış

 
Varsayılan

Asker kaçakları bu işe çok sevinecek!
Yoklama kaçağı, bakaya, saklı, firar eden erlere verilecek hapis cezaları, idari para cezasına dönüştürülecek.

14:56 | 08 Şubat 2011

ANKA

Adalet Bakanlığı, yargının hızlandırılması amacıyla hazırlanan kanun tasarısı taslağını, yargı organları, barolar ve hukuk fakültelerinin de aralarında olduğu kurum ve kuruluşlarına görüşlerinin alınması için gönderdi.

Bakanlıkça hazırlanan taslakta bir çok kanunda değişiklik yapılması öngörülüyor. Buna göre, Askeri Ceza Kanununun asker kaçaklarına verilecek cezaları içeren 63’üncü maddesi, "Kabul edilecek bir özrü olmadan barışta bakayalarla yoklama kaçağı veya saklılardan yaşıtlarının veya birlikte işleme bağlı arkadaşlarının ilk kafilesi yollanmış bulunanlar ve ihtiyat erattan çağrılıp da özürsüz yaşıtlarının yollanmalarından başlayarak yedi gün içinde gelenler 500, yakalananlar bin, yedi günden sonra üç ay içinde gelenler 2 bin, yakalananlar 4 bin, üç aydan sonra gelenler 5 bin, üç aydan sonra yakalananlar 10 bin Türk Lirası idarî para cezası ile cezalandırılır. Bu fıkra hükümlerine göre idarî para cezası, ilgilinin nüfus kaydı itibariyle bağlı olduğu askerlik şubesi başkanlığınca verilir" şeklinde değiştirildi.

Tasarıyla, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun "Tahkikat" olan 351. maddesi başlığı "Tahkikat ve itiraz" şeklinde değiştirildi ve maddeye "İcra mahkemesinin verdiği tazyik ve disiplin hapsine ilişkin kararlara karşı, tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde, kararı veren icra mahkemesine itiraz edilebilir. Mahkeme, başvuru üzerine kendi kararını değiştirebilir. Mahkeme, kararını değiştirmeye gerek görmezse, dosyayı, itirazı incelemesi için o yerde icra mahkemesinin birden fazla dairesinin bulunması halinde, numara olarak kendisini izleyen daireye, son numaralı daire için (1) numaralı daireye, o yerde icra mahkemesinin tek dairesi bulunması halinde ise nöbetçi asliye ceza mahkemesine gönderir. İtiraz incelemesi neticesinde verilen karar kesindir" hükmü eklendi.

İcra ve İflas Kanununun "Davanın ve Cezanın Düşmesi" başlıklı 354. maddesinin başlığı "Davanın ve cezanın düşmesi ile ceza verilemeyecek haller" olarak değiştirildi ve "Nafaka alacaklarına ilişkin takipler hariç olmak üzere, toplam alacak miktarı Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından 16 yaşından büyükler için her yıl belirlenen brüt asgari ücret tutarının altında kalan takiplerde bu Kanunda öngörülen disiplin ve tazyik (ödemeye zorlayan) hapsi uygulanmaz" hükmü eklendi.

-PASAPORT CEZALARI-

Pasaport Kanununda yapılacak değişikliğe göre ise Türkiye sınırlarını pasaportsuz veya pasaport yerine kaim olacak bir vesikayı hamil olmaksızın terk eden veya buna teşebbüs edenlere 500 TL idari para cezası verilecek.

Türkiye’de herhangi bir suçtan, şüpheli, sanık veya hükümlü olup da hakkında yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmadan, hükmolunan cezanın infazından veya askerlik görevini yerine getirmekten kurtulmak amacıyla bu fiili işleyenlere bin ile 5 bin TL arasında idari para cezası alacak.

Ayrıca aynı kanunda yapılan değişiklikle de Bakanlar Kurulunca tayin olunan mahallerden başka yerlerden Türkiye’ye giren veya Türkiye’den çıkanlar usulüne uygun pasaport veya vesika taşısalar bile 300 TL idari para cezası ile cezalandırılacaklar.

-AĞAÇ KESENLERİN CEZASI-

Tasarı ile Orman Kanunun 91. maddesinde de değişikliğe gidildi. Buna göre, "Devlet ormanlarında, yetişmiş veya yetiştirilmiş fidanları kesmek, sökmek, ekim sahalarını bozmak, yaş ağaçları boğmak, yaralamak, tepelerini veya dallarını kesmek veya koparmak veya ağaçlardan yalamuk, pedavra hartama çıkarmak, dikili yaş veya kuru ağaçları kesmek veya bunları kökünden sökmek veya bunlardan kabuk veya çıra veya katran veya sakız çıkarmak, yatık veya devrik ağaçları kesmek veya götürmek, kök sökmek, kömür yapmak" suçlarını işleyenlere verilen "1 aydan 3 aya kadar hapis ve 5 bin liradan 30 bin liraya kadar ağır para cezası", "250 liradan 2 bin liraya kadar idari para cezası" olarak değiştirildi.

-HARÇLAR DA DEĞİŞTİRİLECEK-

Harçlar Kanununda yapılan değişiklikle temyiz ve itiraz harçlarının ise şöyle olması öngörülüyor:

"a) Yargıtay hukuk dairelerine yapılacak temyiz başvuruları 100 TL

b) Yargıtay ceza dairelerine yapılacak temyiz başvuruları 80 TL

c) Danıştay’a yapılacak temyiz başvuruları 100 TL

d) Yürütmenin durdurulmasına ilişkin itirazlar dahil olmak üzere bölge idare mahkemelerine itirazen yapılacak başvuruları 50 TL

e) Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerine yapılacak istinaf yolu başvurularında 50 TL

f) Bölge Adliye Mahkemeleri ceza dairelerine yapılacak istinaf yolu başvurularında 40 TL

g) İdari yaptırımlara karşı itiraz yolu başvurularında ve icra mahkemelerinin kararlarına karşı asliye ceza mahkemelerine itirazen yapılacak başvurularda 40 TL."

-DANIŞTAY KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK-

Tasarıya göre Danıştay Kanununa bir geçici madde ekleniyor. Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce ilk derece mahkemesi olarak Danıştay’da açılmış bulunan ve bu Kanunla idare ve vergi mahkemeleri görevleri kapsamına alınan davalar, Danıştay’da bakılarak sonuçlandırılacak.

Danıştay Kanunu’nun Danıştay’ın görevlerini belirleyen maddesindeki, Danıştay’ın, "Bakanlıkların düzenleyici işlemleri ile kamu kuruluşları veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarınca çıkarılan ve ülke çapında uygulanacak düzenleyici işlemlere" karşı açılacak davaları karara bağlayacağı şeklindeki hüküm, Danıştay’ın "ülke genelinde uygulanacak düzenleyici işlemlere" karşı Danıştay Kanunu’nun Danıştay’ın görevlerini belirleyen maddesindeki, Danıştay’ın, "Bakanlıkların düzenleyici işlemleri ile kamu kuruluşları veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarınca çıkarılan ve ülke çapında uygulanacak düzenleyici işlemlere" karşı açılacak davaları karara bağlayacağı şeklindeki hüküm, Danıştayın "ülke genelinde uygulanacak düzenleyici işlemlere" karşı açılacak davaları karara bağlayacağı şeklinde değiştirilecek.

Tasarıya göre İdare ve vergi mahkemelerinin; Yükseköğretim öğrencilerinin kayıt, nakil, öğrencilikle ilişiğinin kesilmesi sonucunu doğuranlar dışında kalan disiplin cezaları, sınıf geçme ve notlarının tespitine ilişkin işlemlerden,

kamu görevlileri hakkında tesis edilen geçici görevlendirme, vekâleten atama, ikinci görev, görevden uzaklaştırma, yolluk, lojman, izin ve il içi naklen atama işlemlerinden, asker ailesine yardım ile ilgili işlemler hakkında açılacak davalardan kaynaklanan uyuşmazlıklarla ilgili olarak verdikleri nihai kararlar ile tek hakimle verilen nihai kararlara, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemelerin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine itiraz edilebilecek.

Söz konusu uyuşmazlıklarla ilgili olarak verilen nihai kararlardan; değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten önce verilen kararlar ile Danıştay’ın bozma kararı üzerine kararı bozulan mahkemece verilen kararlar, Danıştay’da temyiz edilebilecek.

-"TERK" MADDESİNDE DEĞİŞİKLİK-

Tasarı ile Türk Medeni Kanunu’nun boşanma sebepleri arasında sayılan "Terk" maddesinde değişiklik yapıldı. Buna göre, daha önce eşlerden birinin evi terk etmesi halinde davaya hakkı olan eşin istemi üzerine hakim, yapacağı ihtarda terk eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiği ve dönmemesi halinde doğacak sonuçlar hakkında uyarıda bulunuyordu. Tasarı yasalaşırsa bu uyarıyı artık Noterler de yapabilecek.

-CMK’DA DEĞİŞİKLİK-

Ceza Muhakemesi Kanununda yapılması planlanan değişikliğe göre ise yetkisizlik kararı ile gelen bir soruşturma dosyasını ele alan Cumhuriyet savcısı, kendisinin yetkisiz ve dosyayı kendisine gönderen Cumhuriyet başsavcılığının yetkili olduğu kanaatine varırsa yetkisizlik kararı verecek ve yetki uyuşmazlığının çözümü için soruşturma dosyasını, yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesine en yakın ağır ceza mahkemesine gönderecek. Bu konuda ağır ceza mahkemesi başkanı veya görevlendireceği üye tarafından verilen karar kesin olacak.

Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna bir geçici madde ekleniyor. Buna göre, bölge adliye mahkemeleri faaliyete geçinceye kadar hapis cezasından çevrilen adlî para cezaları hariç olmak üzere, sonuç olarak belirlenen 3 bin TL dahil adlî para cezasına mahkûmiyet hükümlerine karşı temyiz yoluna başvurulamayacak.

CMK’ya göre suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren 15 gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesine en yakın ağır ceza mahkemesi başkanına itiraz edebiliyor. Tasarıda ise itiraz başkana değil ağır ceza mahkemesine yapılacak. Ayrıca, fıkraya "İtiraz mahkeme başkanı veya görevlendireceği üye tarafından karara bağlanır." cümlesi eklendi. İdarî yaptırım kararının ağır ceza mahkemesi tarafından verilmesi halinde ise bu karara karşı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre itiraz edilebilecek.

Kabahatler Kanununun 28. maddesinde yapılan değişiklikle "Başvuru üzerine mahkemece yapılan ön inceleme sonucunda 2 bin lira dahil idari para cezalarına karşı başvuru üzerine verilen kararlar kesindir" hükmü, 3 bin lira dahil idari para cezaları için uygulanacak.
Old 10-02-2011, 15:50   #437
Av.Barış

 
Varsayılan

Yargı reformu Meclis'ten geçti
Adalet Komisyonu’ndaki görüşmeleri oldukça gergin başlayan ve komisyonun CHP'li üyelerini istifaya kadar götüren yasa Meclis’ten geçti. Genel Kurul’da kabul edilen yasayla yüksek yargı yeniden yapılanacak. Yargıtay'ın 32 olan daire sayısı 38'e, Danıştay'ın 13 olan daire sayısı ise 15'e yükselecek.

Yargıtay ile Danıştayda daire ve üye sayısını artıran ''Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Tasarısı'' TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı.

Yasaya göre, Danıştayın daire sayısı 13'ten 15'e çıkarılacak. Danıştay 14'ü dava, 1'i idari daire olmak üzere 15 daireden oluşacak. Danıştaya da 95 olan üye sayısı, 61 artırılarak 156'ya çıkarılacak.

Her dairede bir başkan ile yeteri kadar üye bulunacak. Heyetler, 1 başkan ve 4 üyenin katılımıyla toplanacak, salt çoğunlukla karar verecek.

Sayının yeterli olması halinde birden fazla heyet oluşturulabilecek. Bu durumda oluşturulan diğer heyetlere, heyette yer alan en kıdemli üye başkanlık edecek. Müzakereler gizli yapılacak.

İdari Dava Daireleri Kurulu, idari dava dairelerinin başkanları ile üyelerinden; Vergi Dava Daireleri Kurulu da vergi dava dairelerinin başkanları ile üyelerinden oluşacak.

Toplantı ve görüşme yeter sayısı İdari Dava Daireleri Kurulu için 31, Vergi Dava Daireleri Kurulu için 13 olacak. İdari Dava Daireleri ile Vergi Dava Dairelerinin ilk derece mahkemesi olarak verdikleri kararların temyiz veya itiraz yoluyla incelenmesinde ve iki dava dairesinin birlikte yapacağı toplantıda verilen kararların incelenmesinde, bu dairelerde karara katılmış olanlar, idari ve vergi dava daireleri kurullarında bulunamayacak.



Dava dairelerinden 3, 4, 7 ve 9'uncu daireler vergi dava dairesi, diğer dava daireleri ise idari dava dairesi olarak görev yapacak.

İdari dava daireleri ile vergi dava daireleri kendi aralarında iş bölümü esasına göre çalışacak. Özel kanunlarda başka hüküm bulunmadığı takdirde, dava daireleri arasındaki iş bölümü karar tasarısı Başkanlık Kurulunca hazırlanacak. Bu karar tasarısı, toplantı tarihinden 7 gün önce ilan edilerek, Genel Kurul'un onayına sunulacak. Genel Kurul, iş bölümü karar tasarısını aynen onaylayabileceği gibi üye tam sayısının en az üçte birinin teklifi üzerine değiştirerek de onaylayabilecek.

İptal davaları ve idari sözleşmelerden doğan davalar yönünden daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde, uyuşmazlığın kaynaklandığı mevzuat esas alınacak.

Temyiz incelemesi yapmakla görevli daire, aynı konuda ilk derece mahkemesi olarak Danıştayda görülecek davalara bakmak ve olağanüstü kanun yolları incelemelerini de yapmakla görevli olacak.

İdare mahkemeleri arasında görev ve yetkiye ilişkin uyuşmazlıklarda ve bağlantılı davalarda merci tayini, uyuşmazlığın esasını çözümlemekle görevli idari dava dairesince yapılacak.

'Yargı reformu yargıda etik kurallarını da kapsıyor'

Vergi mahkemeleri arasında görev ve yetkiye ilişkin uyuşmazlıklarda ve bağlantılı davalarda merci tayini, uyuşmazlığın esasını çözümlemekle görevli vergi dava dairesince yapılacak.

İş bölümünde idari ve vergi dava dairelerinden herhangi birinin görevinde olduğu belirlenmemiş davalara bakmak üzere birer idari ve vergi dava dairesi görevlendirilecek. İş bölümünde aynı mevzuattan kaynaklanan uyuşmazlıkların birden fazla dairede çözümlenmesi konusunda farklı esaslar belirlenebilecek.

Dairelerden birinin yıl içinde gelen işleri, normal çalışma ile karşılanamayacak oranda artmış ve daireler arasında iş bakımından bir dengesizlik meydana gelmişse bir kısım işler başka daireye verilebilecek.

CHP'den 500 önerge

TBMM Genel Kurulunda CHP, Yargıtay ve Danıştay'da yeni daireler kurulmasına ilişkin tasarının görüşmeleri sırasında, yeni madde ihdasına ilişkin 500 önerge verdi. TBMM Başkan Vekili Sadık Yakut, iç tüzük gereği önergelerin tamamının işleme konulamayacağını söyledi.

Tasarı üzerinde görüşmelerde CHP madde ihdası için çok sayıda önerge verdi. TBMM Başkan Vekili Sadık Yakut, milletvekillerinin önerge vermelerine ilişkin iç tüzüğün ilgili maddelerini okuduktan sonra, önergelerin tamamının işleme konulmasının mümkün olmadığını söyledi.

Bunun üzerine usül tartışması açıldı. AKP Grup Başkan Vekili Bekir Bozdağ, madde ihdasına ilişkin verilen önerge sayısının 500 olduğunu belirterek, bunların işleme konulması durumunda parlamentonun çalışamayacağını ifade etti.

Erçelebi: "Anayasa Mahkemesi'ne birlikte gidelim"

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart da TBMM Başkan Vekili Sadık Yakut'un, geçmişte başka bir oturumda, önergelerin işleme konulması ile ilgili olarak şimdi söylediğinden farklı bir uygulama yaptığını ileri sürdü.

MHP Grup Başkan Vekili Mehmet Şandır da iç tüzük boşluğundan kaynaklanan bir durumun söz konusu olduğunu, konunun Başkanlık Divanında tartışılması gerektiğini, ancak tartışılmadığını söyledi.

TBMM Başkan Vekili Sadık Yakut da Kart'ın, geçmişteki uygulamaya ilişkin verdiği örneğe değinerek, söz konusu uygulamanın bugün verdiği kararı destekler nitelikte olduğunu ifade etti.

Bakan Ergin teşekkür etti

Yargıtay ve Danıştayda yeni daireler kurulmasını öngören yasa tasarısının kabul edilmesinin ardından teşekkür konuşması yapan Adalet Bakanı Sadullah Ergin, "madde sayısı az ama özgül ağırlığı açısından çok önemli bir tasarının yasalaştığını" ifade etti.

Türkiye'de yargının sorunları hakkında genel tespitleri yaptıklarına işaret eden Ergin, bugüne kadar Parlamentoda yapılan Anayasa ve diğer düzenlemelerin stratejik plan çerçevesinde öngörülmüş adımların hayata geçirilmesine dönük olduğunu, günlük sorunlara dönük olarak düzenlemeler getirmediklerini belirtti.

Bugün itibarıyla yüksek yargıda yapılan güçlendirmeyle birlikte Türkiye'de uzun yargılamaları önleyecek önemli bir adım atmış olduklarını bildiren Ergin, "Bundan sonra atacağımız adımlar da bellidir, belirgindir, öngörülebilir adımlardır. Bu öngörülebilir adımlarımız AB yetkilileri, Venedik Komisyonu, Avrupa Konseyi, Avrupa Parlamentosu ve Türkiye'deki akademisyenler tarafından da önemli ölçüde refere edilmektedir" dedi.

Adalet Bakanı Ergin, "Bu parlamento, gerek altyapı gerek Türk hukuk mevzuatının tepeden tırnağa yenilenmesi noktasında çok önemli adımlar attı, önemli reformlara imza koydu. Temenni ediyorum ki bu düzenlemeler, kronikleşmiş olan Türk yargısının sorunlarını küçültsün, milletimin acil bekleyen adalet duygusunu tatmin noktasında önemli hizmetler versin" diye konuştu.

Adli Tıp Kurumu

Adli Tıp Kurumunun başkan yardımcısı sayısı 2'den 5'e yükseltilecek. Başkan yardımcılarından en az 2'si adli tıp uzmanı olacak.

Kurumun döner sermayesinden yapılacak bir kısım ödemelerde oranlar artırılacak. İkinci görevle bu kurumda çalışanlar da döner sermaye ödemelerinden yararlanabilecek. İkinci görevli olarak bu kurumda çalışanlar, Adli Tıp Kurumunda çalışması nedeniyle kendi kurumundan alamadığı döner sermaye ücretini, Adli Tıp Kurumundan alabilecek.


Birden fazla heyetle çalışabilecek

Yargıtayda 32 olan daire sayısı 38'e, üye sayısı ise 250'den 137 artırılarak 387'ye çıkarılıyor.

Yargıtayda üye sayısının yeterli olması halinde birden fazla heyet oluşturulabilecek. Bu durumda oluşturulan diğer heyetlere, heyette yer alan en kıdemli üye başkanlık edecek.

Hakim ve savcıların bir soruşturma, kovuşturma veya davayla ilgili olarak yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet veya verdikleri her türlü kararlar nedeniyle ancak devlet aleyhine tazminat davası açılabilecek.

Kişisel kusur, haksız fiil veya diğer sorumluluk sebeplerine dayanılarak da olsa hakim veya savcı aleyhine tazminat davası açılamayacak. Devlet aleyhine açılacak tazminat davası ancak dava konusu işlem, faaliyet veya kararın dayanağı olan soruşturma sonucunda verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın veya kamu davası açılmış ise kovuşturma sonucunda verilen hükmün, dava sonunda verilen hükmün kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl içinde açılabilecek.

Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın veya hükmün kesinleşmesinden önce hakim veya savcının söz konusu işlem, faaliyet ya da kararıyla ilgili olarak görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanmaktan mahkumiyeti halinde ise tazminat davası hükmün kesinleşmesinden itibaren bir yıl içinde açılabilecek.

Devlet, ödediği tazminattan dolayı, tazminat davasına konu işlem, faaliyet veya kararla ilgili olarak görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanmaktan hakim veya savcıya rücu edecek. Kanun yoluna başvurulması için miktar veya değere ilişkin olarak öngörülen sınırlamalar, hakim ve savcıların işlem, faaliyet veya kararlarına dayanılarak açılan her türlü tazminat ve rücu davalarında uygulanmayacak.

Bu hükümler, yüksek mahkemelerin başkanları, başkanvekilleri, daire başkanları ve üyeleri ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Danıştay Başsavcısı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıvekilinin bir soruşturma, kovuşturma veya davayla ilgili olarak yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet veya verdikleri her türlü kararlar, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) müfettişleri ile adalet müfettişlerinin, yetkilerini kullanırken yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet ve verdikleri her türlü kararlar nedeniyle açılacak tazminat davaları hakkında da uygulanacak.

Asliye ticaret mahkemeleri tek hakimli olacak.


Genel kurullar salt çoğunlukla toplanacak

Yargıtay Başkanı ve birinci başkanvekilleri ile daire başkanlarının seçiminde Yargıtay Büyük Genel Kurulunun toplanabilmesi için üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması yeterli olacak. Mevcut düzenlemede, Büyük Genel Kurulun toplanabilmesi için üçte ikisinin hazır bulunması gerekiyor. Danıştayda Başkan, başkanvekilleri, başsavcı ve daire başkanları seçiminde de aynı hüküm geçerli olacak.

Yasayla, Danıştay Kanunu'ndaki bazı daireler için yapılan görev tanımlamaları metinden çıkarılıyor.

Birinci Başkanlık Kurulu üyeliğine seçilebilmek için en az dört yıl Yargıtay üyeliği yapmak şartı kaldırılıyor.

İstinaf mahkemeleri, hakim ve savcılar ile ilgili açılacak tazminat davalarına bakamayacak.

Danıştay Başkanlık Kurulu ve Yargıtay Başkanlar Kurulu, ihdas edilen üye kadrolarına seçim yapılmasından ve dairelerde çalışacak üyelerin belirlenmesinden itibaren bir ay içinde toplanarak daireler arasındaki iş bölümüne ilişkin karar tasarısını hazırlayacak ve Danıştayda Genel Kurulun, Yargıtay'da ise Büyük Genel Kurulun onayına sunacak.

Daha önce başka dairelerde görülmekte olup da dairesi değiştirilen dava dosyaları, mevcut halleriyle ilgili daireye gönderilecek.

Yargıtayda ihdas edilen üye kadrolarına seçim yapılmasından itibaren 15 gün içinde Birinci Başkanlık Kurulu yeniden belirlenecek. Üyelerin hangi dairelerde görev yapacağını, dairelerin iş durumunu ve ihtiyaçlarını göz önünde tutarak, oluşturulan yeni Başkanlık Kurulu belirleyecek.


Tazminat davaları

Yeni Hukuk Muhakemeleri Kanunu yürürlüğe girinceye kadar, hakimler hakkında açılacak tazminat ve rücu davalarında, hakimlerin bir soruşturma, kovuşturma veya davayla ilgili olarak yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet veya verdikleri her türlü kararlar nedeniyle devlet aleyhine açılan tazminat davası, Yargıtay ilgili hukuk dairesinde, Yargıtay Başkan ve üyeleri ile kanunen onlarla aynı konumda olanların fiil ve kararlarından dolayı Yargıtay Hukuk Genel Kurulunda açılacak ve ilk derece mahkemesi sıfatıyla görülecek.

Yargıtay ilgili hukuk dairesinin tazminat davası sonucunda vermiş olduğu kararlara ilişkin temyiz incelemesi Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca, bu kurulun ilk derece mahkemesi sıfatıyla tazminat davası sonucunda vermiş olduğu kararlara ilişkin temyiz incelemesi ise Yargıtay Büyük Genel Kurulunca yapılacak.

Devletin sorumlu hakime karşı açacağı rücu davası, tazminat davasını karara bağlayan mahkemede görülecek.

Devlet aleyhine devam olunacak

Bu konuda halen görülmekte olan davalar, kesinleşmemiş hükümler, temyiz veya karar düzeltme yolu açılan hükümler açısından temyiz veya karar düzeltme süresi geçmeyenler bakımından da uygulanacak ve davaya devlet aleyhine devam olunacak.

Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla temyiz veya karar düzeltme süresi geçmeyen hükümler için yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki hafta içinde temyiz veya karar düzeltme yoluna başvurulabilecek.

Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce verilen ve miktar veya değeri itibarıyla temyiz veya karar düzeltme yoluna başvurulamayan hükümler için yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki hafta içinde temyiz veya karar düzeltme istenebilecek. Bu fıkra uyarınca yapılan kanun yolu başvuruları üzerine verilen kararlar, tahsil edilmiş tazminat bedelinin geri istenmesi hakkını doğurmayacak.

Yasayla, Danıştay, Yargıtay ve Adli Tıp Kurumuna toplam 777 kadro tahsis ediliyor.

Yargıtayda ''Bilgi İşlem Müdürlüğü'' kurulacak.

Yüksek mahkemelere üye seçileceklerde aranacak şartlarda birliğin sağlanması amacıyla, ''idari görevlerden Danıştay üyeliğine seçileceklerin yüksek öğrenimlerini tamamladıktan sonra devlet hizmetlerinde 20 yıl, diğer görevlerde toplam olarak en az üç yıl çalışmış bulunmaları'' şartı kaldırılıyor.
Old 10-02-2011, 16:58   #438
lawyer_721

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Barış
HARÇLAR DA DEĞİŞTİRİLECEK-

b) Yargıtay ceza dairelerine yapılacak temyiz başvuruları 80 TL
tek kelimeyle facia
Old 11-02-2011, 20:40   #440
tiryakim

 
Mutsuz Facia

Alıntı:
Yazan lawyer_721
tek kelimeyle facia

Facianın Önde Gideni valla...
Peki CMk avukatlarının durumu ne olacak zaten paramızı çok geç alıyoruz, paramızı almadan vergimizi veriyoruz.Birde işin içine Ceza dosyalarını temyiz ederken para verirsek vay halimize....
Old 14-02-2011, 22:57   #441
Av.Barış

 
Varsayılan

KKDF mağdurlarına müjde

Tüketici kredilerinde KKDF'nin %10'dan %15'e yükseltilmesi ile ilgili önemli gelişme

Ticaret ve Sanayi Bakanlığı hakem heyetlerine yayınladığı genelge ile tüketici kredilerinde kaynak kullanımı destekleme fonu oranı %10'dan %15'e yükseltilmesinde tüketici lehine karar verilmesini istedi.

Bilindiği gibi 28.10.2010 tarih ve 27743 sayılı resmi gazete'de yayımlanan 2010/974 sayılı bakanlar kurulu kararı ile bankalar ve finansman şirketlerince kullandırılan tüketici kredilerinde kaynak kullanımı destekleme fonuoranı %10'dan %15'e yükseltilmiş ve bu karar yayımı tarihinde yürürlüğe girmişti.

Bakanlar kurulu'nun söz konusu kararında yeni oranın mevcut kredilere uygulanacağı konusunda herhangi bir ibareye yer verilmemesine rağmen maliye bakanlığınca Türkiye Bankalar Birliği'ne gönderilen 28.10.2010 tarih ve 97121 sayılı yazıda, yeni oranın kredi kullanım tarihine bakılmaksızın 28.10.2010 tarihinden itibaren tahakkuk ettirilecek faizler için uygulanması gerektiği belirtilmişti.

Bakanlık gelen tepkiler üzerine sonunda bu konuda tüketiciyi haklı bulan bir genelge yayınladı.Genelge ile alınan kararı tüketici lehine işlemesine karar verilerek geriye dönük işletilen yüzde 15'lik KKDF oranının tükecilere geri ödenmesine kararlaştırıldı.

Sanayi Bakanlığı Türkiye çapında tüketici hakem heyetlerine gönderdiği genelgede bankalarıngeriye dönük KKDF uygulamaların yönelik tüketici şikayetlerini kabul etmelerini istedi.

Buna göre,tüketiciler, 31 Ekim tarihinden önce geriye dönük işletilen yüzde 15'lik KKDF oranına bankalara itiraz ederek geri alabilecekler. Karar tarihinden önce yapılandırma yapanlarda bankalara ilgili genelgeyi gerekçe göstererek itiraz edebilecekler.

Tüketiciler Birliği Kurucu Genel Başkanı ve Tüketici Hakları Uzmanı Av. Mehmet Bülent Deniz , GAZETEPORT'a yaptığı açıklamada kredi kullanan 12 milyon kişiyi ilgilendiren bu gelişme ile ilgili olarak şunları söyledi:

"Daha önce kredi yapılandırması yapan kişilerinde 31 Ekim 2010 öncesi alınan yüzde 15 kesinti için bankalara başvurarak fazla alınan miktarı talep edebilecekler.Kredi yapılandırması yapmamış olanların ise bu süreçte bankaya mutlaka itiraz dilekçesi vermelerini gerekmektedir.Bankaların itiraza sessiz kalmalar halinde oturdukları ilçe kaymakanlıklarında bulunan Tüketici Sorunları Hakem Heyetine bildirimde bulunmalılar"

Deniz, iki hafta önce yayınlanan genelgeye rağmen başvuru sayısının 11 binlerde kaldığını belirterek kredi kullanan 12 milyon kişiyi haksız uygulamadan doğan geri alacakları için itirazda bulunmaya çağırdı.

Tüketiciler ne yapmalı?

1. KKDF konusunda 'tüketiciler mutlaka bankalara ödemelerini 'itirazi kayıtla' yapmalıdır.

2. Hesaplarında taksitleri otomatik olarak kesilen tüketiciler dilekçeleri bankalara taahhütlü olarak kredi kullandıkları banka şubesine göndermeli veya elden vermelidirler'.

3. Tüketiciler bu dilekçelerde sanayi ve ticaret bakanlığının genelgesi ile danıştaya açılan iptal davası hatırlatılarak fazladan kesilen yüzde 5 KKDF tutarının iadesinin istenmelidir.

4. Tüketiciler, tüketici sorunları hakem heyetlerine başvurularak şimdiye kadar fazladan kesilen yüzde 5 KKDF tutarının iadesi ile bundan sonra kesilecek tutarların iptali ve fon tutarının artışı önceki düzeye çeken yeni ödeme planının kendilerine verilmesi hakkında karar alınmasının talep etmelidirler.
Old 14-02-2011, 23:04   #442
Av.Barış

 
Varsayılan

Yargıyı rahatlatan ikinci neşter


Hükümet yargının iş yükünü hafifletmek için ikinci paketi hazırladı. Bakaya, veraset ilamı, öğrencilerin not itirazları artık mahallinde çözülecek

Yargıtay ve Danıştay’ın iş yükünü hafifletmek için hazırlanan üye ve daire sayısının artırılmasını düzenleyen yasa tasarısından sonra, ikinci bir çalışma daha başlatıldı. Adalet Bakanlığı, adli ve idari yargıdaki yaklaşık 800 bin dosyanın Yargıtay ve Danıştay’a gitmesini önlemek için iki paket üzerinde çalışıyor. Askerlik yoklaması yaptırmayanların suçları idari para cezasına çarptırılacak. Birçok hafif suç para cezasına dönüştürülecek. Adalet Bakanlığı, Yargı Reformu Stratejik Taslağı kapsamında iki paket üzerinde çalışıyor. Adli ve idari yargıdaki yaklaşık 800 bin dosyayı mahallinde çözmeyi hedefleyen çalışma, önümüzdeki hafta ilgili tarafların görüşüne sunulacak. Özellikle Yargıtay ve Danıştay’a gelecek dosya sayısında büyük oranda azalmaya yol açacak çalışma, hafif suçlara idari para cezası verilmesini de içerecek.

800 BİN DOSYA YARGITAY’A GİDEMEYECEK

• Yargıtay’daki dosyaların önemli bir kısmını oluşturan askerlik yoklama kaçağı ve bakaya suçlarına ilişkin davalara yeni düzenleme geliyor. Üzerinde çalışılan taslağa göre, bakaya ve yoklama kaçaklarına idari para cezası verilecek.

• İdari para cezasına ise mülki amir, askerlik şubesi veya savcılığın karar vermesi gibi 3 alternatif üzerinde duruluyor. Ağırlık kazanan görüş, bu suçlara askerlik şubelerinin para cezası vermesi yönünde.

• Yoklama ve bakaya suçlarında verilecek cezalara Sulh Ceza Mahkemeleri nezdinde itiraz edilebilecek. Sulh Ceza’nın vereceği karara ise Ağır Ceza Mahkemesi’nde itiraz edilecek.

• Ağır Ceza Mahkemesi’nin vereceği karar kesin olacak. Böylece bu dosyalar Yargıtay’a gitmemiş olacak. 2010 verilerine göre Yargıtay’a yaklaşık 100 bin dosya gitti.

VERASET İLAMLARI NOTERDEN

• Ölen bir kimsenin mirasçıları bir ay içinde Sulh Hukuk Mahkemeleri’nden veraset ilamı çıkartıyorlardı. Bu ilamlar uzun süre alıyordu. İlamlarla ilgili olarak mahkemeler duruşmalar yapıyor ve karar veriyordu. Yeni yapılan düzenlemede, mahkemelerin yanı sıra doğrudan noterliklerden de veraset ilamı çıkartılabilecek.

ORMAN SUÇLARINA DA PARA CEZASI

• Üzerinde çalışılan bir başka konu ise Orman Kanunu’na muhalefet suçları. Buna göre, orman ürünlerini nakletme, taşıma suçlarına da idari para cezası verilecek. Bu suçlarla ilgili 2010 yılında yaklaşık 4 bin dosya Yargıtay’a taşındı.

• Üzerinde çalışma yürütülen bir diğer konu ise Pasaport Kanununa muhalefet suçları. Buna göre, yurt dışına giriş çıkış yasağı ihlalleri de idari para cezasıyla cezalandırılacak.

ÖĞRENCİ NOTLARI İÇİN KOMİSYON

• Bakanlığın üzerinde çalıştığı ikinci paket de idari yargı ile ilgili konuları kapsıyor. Danıştay’ın görüşleri doğrultusunda hazırlanan pakette, ortaöğretim kurumlarındaki not, kayıt ve nakil işlemlerine karşı yapılan itirazlar bundan böyle Danıştay’a kadar gidemeyecek.

• Bu tür başvurularla ilgili olarak öncelikle Üniversite veya Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde komisyonlar kurulması, not ve nakillere öncelikle buralarda itiraz edilmesi hedefleniyor.

• Bu komisyonların incelemelerinden sonra ilgililer isterse idari yargıya başvurabilecek. Bu dosyalara yapılacak itirazlar en son Bölge İdare Mahkemelerince ele alınacak. Bu dosyalar Danıştay’a taşınmayacak.

800 BİN DOSYA İÇİN ÇÖZÜM

• İki paket ile ilgili çalışmalar önümüzdeki hafta kamuoyuyla paylaşılacak. Hazırlanan paketlerle Yargıtay ve Danıştay’a gidecek 800 bin dosyanın önü kesilmiş olacak.

yine noterler köşe olacak...
Old 15-02-2011, 00:27   #443
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan 436 no.lu mesaj
Tecavüz zanlısına 'hadım' cezası
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/16977588.asp?gid=373]

Dünyada hadım cezasının uygulandığı ülkeler
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/16978019.asp
------------------

Haber belki gözden kaçtı, bazı THS'liler okumaya fırsat bulamadı düşüncesi ile güncelleştirmek istedim!
Teklifin gerekçesini okumayı tüm hukukçulara ve hukuk severlere tavsiye ederim!

Saygılarımla
Old 15-02-2011, 09:03   #444
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Madem amaç yargıyı rahatlatmak; yasa yürürlüğe gireli 6 yıl oldu, İstinaf Mahkemeleri neden açılmıyor?
Old 15-02-2011, 13:52   #445
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ve 6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun 14.02.2011 Tarihli ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır.

Saygılar...
Old 15-02-2011, 13:59   #446
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan 6110 sayılı kanun

Yargıtay Kanunu, Danıştay Kanunu ve HUMK. başta olmak üzere, yüksek mahkemelerin iş yükünü hafifletmek amacıyla kabul edilen 6110 sayılı "Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" 14 Şubat tarih ve 27846 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Saygılarımla...
Old 15-02-2011, 15:58   #447
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
yüksek mahkemelerin iş yükünü hafifletmek amacıyla
Old 15-02-2011, 16:14   #448
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin

Alıntı:

yüksek mahkemelerin iş yükünü hafifletmek amacıyla

Alıntıdaki ibareyi, içerdiği subjektif nitelikteki yargıdan (bu yasanın kabulü öncesi ve sonrası tartışmalar) tamamen bağımsız olarak sadece öngörünüşle ve hukuk haberi vermek için kullandım. Diğer yönüyle, en azından bu sitede, ilgilenmiyorum.
Saygılarımla.
Old 15-02-2011, 16:43   #449
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Alıntıdaki ibareyi, içerdiği subjektif nitelikteki yargıdan (bu yasanın kabulü öncesi ve sonrası tartışmalar) tamamen bağımsız olarak sadece öngörünüşle ve hukuk haberi vermek için kullandım. Diğer yönüyle, en azından bu sitede, ilgilenmiyorum.
Saygılarımla.

Alıntıdaki ifade, bu yasanın neden çıkarıldığını açıklayan ilgililerin, tıpatıp aynı açıklamalarıdır. Benim mesajım size cevap niteliğinde değildi. Öyle yapsaydım, alıntının içine adınızı da yazardım.
Old 15-02-2011, 16:52   #450
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Alıntıdaki ifade, bu yasanın neden çıkarıldığını açıklayan ilgililerin, tıpatıp aynı açıklamalarıdır. Benim mesajım size cevap niteliğinde değildi. Öyle yapsaydım, alıntının içine adınızı da yazardım.

Değerli Üstadım, bana cevap olarak yazmadığınıza eminim, (ilk mesajı yazarken de farkındaydım.) ayrıca yazabilirsiniz de. Son derece mütehammilimdir yani.
Ben de bu "tıpatıp" lığın iltibasa yol açmasını istemediğim için, mesajınızdan bilvesile, açıklık getirdim.
Saygılar ve sevgiler...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi


THS Sunucusu bu sayfayı 0,10488892 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.