ilginç bir boşanma davası oyle ki bosananlar bosandıklarının farkında degil

merhabalar, benim sorum annem ve babamın bosanma davasıyla ilgili. annem ve babam 25 sene evlilikten sonra, annemin psikolojik-fizyolojik siddete daha fazla katlanamaması sonucu, temmuz 2007 tarihinden itibaren ayrı yasamaktadırlar.bu sure icinde annem kendi anne ve babasının evine yerlesmiş, ikametini de oraya aldırmıstır ve bosanma davası acması icin babamı beklemiştir. 1 ay once babamın akrabaları gelip annemle gorusup annemin barısmak isteyip istemedini sormus ve annemden red cevabını almıstır. bu arada babam 1988 tarihinde annemin actıgı bosanma davası evraklarını işleme sokarak bosanma işlemi gerceklestirmeye calısmıstır.bu evrakları ben de okudum ve de avukat bir tanıdıgıma okuttum. 1988 senesinde sonuclanan bosanma davası annem tarafından acılmıs ve belgelerdeki hukum ve kararlar bosanmanın gerceklestigini gostermekte. yalnız bu karar nufus mudurlugune işlenmedigi icin, nufusta evli gozukuyorlarmıs.daha sonra barısıp tekrar biraraya geldiklerinde ne yapılması gerektigini sormuslar adliyede calısan bir tanıdıklarına o da "siz zaten evlisiniz.hicbirsey yapmaya gerek yok" demiş. ve onlar da o zamandan 2007 temmuza kadar beraber yasadılar ve sanırım evli olduklarını sanarak?? ama annem babamın sigortasından faydalanıyordu mesela saglık ihtiyacları icin. babamın eski evrakları devreye sokarak bosanmak istemesi uzerine annem de avukata gidip ne yapabilecegini sormus. cunku bu surede edinilmiş mallar var ve annem mal paylasımı davası da acmak niyetinde. avukatta bir dilekçe yazıp bunu temyize gondermiş.ve su an annem bunun sonucunu bekliyor. benim kafam karıstı acıkcası. bu durumun nasıl boyle oldugunu, dogru mu yalnış mı hareket edildigini acıklayabilir misiniz? annem ev hanımıydı fakat dısardan odeyerek emekli oldu. zaten babam calısmasına izin vermiyordu. bu durumda annemin ne yapması gerekir ve ne gibi haklara sahip? aydınlatırsanız sevinirim

Sayın Katılımcı; anladığım kadarıyla babanız 1988 tarihinde annenize karşı boşanma davası açmış ve karar verilmiş. Ancak o sırada barıştıkları için boşanma kararı tebliğe çıkmamış. Zaten mahkeme karar verdikten sonra taraflara tebliği için gerekli posta gideri yatırılmadıkça, Mahkeme bu kararı kendiliğinden tebliğe çıkarmaz. Sizin durumunuzda da aynen böyle olmuş.
Her ne kadar o zaman boşanma kararı verilmiş ise de, karar tebliğe çıkmadığı için boşanma kararı kesinleşmemiş ve dolayısıyla anne ve babanızın evliliği sona ermemiştir. Yani evli olduklarını sanarak diye birşey yok, çünkü zaten halen evliler.
Annenizin, babanızın sağlık sigortasınadn faydalanmasında da herhangi bir anormallik ve kanuna aykırı bir durum yoktur.
Yine; edinilmiş mallara katılma ve bu malların paylaşımı diye birşey söz konusu değildir.
Çünkü, yeni Medeni Kanun'un yürürlüğe girdiği 2002 tarihinden itibaren edinilmiş mallara edinme rejimi benimsenmiş, bu tarihten önce yapılan evlilikler yönünden mal ayrılığı rejimi geçerli olup, bu kişiler Noter'de edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olmadıkça, kendileri açısından evliliğin başlangıcından itibaren edinilmiş mallara katılma söz konusu olmayacaktır.Edinilmiş mallara katılma rejimi anne babanız bakımından 1 Ocak 2002 den itbaren geçerlidir.

Zaten anneniz bu kararı temyiz etmiş. Tabii o zamanki kararın şimdi uygulanma kabiliyeti var mıdır? O da ayrı bir tartışma konusudur. Boşanma kararının ayrıntısından bahsetmediğiniz için bu konuda yorum yapamıyorum.Kararın uygulanma kabiliyeti var mıdır derken, boşanma açısından söylemiyorum. Mesela o tarihte siizn velayetiniz anneye verilmiştir diyelim. Şimdi siz 18 yaşını geçtiğiniz için velayet altında değilsiniz. Dolayısıyla velayete yönrlik kararın uygulanma kabiliyeti yoktur. Yargıtay böyle bir durumla karşılaşırsa kararı bozabilir. Zaten anneniz avukat da tutmuş. Bundan sonrasının meslektaşımız halledecektir. Saygılarımla...

Derviş Bey, yanıtınız icin tesekkur ederim. bu davayı annem acmıstı ve o zaman benim velayetim anneme verilmiş dava sonucunda yazan karara gore ama tabii ben artık resit oldugum icin bunun bir gecerliligi yok. annemin emekli maası var fakat bulundugumuz yerde kendine ev acacak durumu yok. anneannem ve dedemle kalıyor. ben evliyim. evliligi doneminde babam anneme ve zaman zaman bana fiziksel siddet uygulamıs (oyle ufak tefek seyler de degil ustelik, pek cok defa ve ornegin boynunda kalıcı hasar kalacak sekilde), aldatmıs ve es veya baba olarak bizimle ilgilenmemiştir (orn; ben egitim amacıyla yurtdısına cıktıgımda veya evlenirken maddi manevi destek olmamıs, bir yabancı gibi davranmıstır) . annem de "ben yavrum icin katlandım ama artık sen kendi basının caresine bakacak durumdasın , artık katlanmam" diyor. evlilikleri doneminde edinilen bir ev var, emin olmamakla birlikte sanırım tapuya 2002den sonra kaydedilmiş. bir de araba ama onun alınma tarihi daha eski olabilir , tam emin degilim. babamın ısrarla bosanma mahkemesi acmamasını edinilmis mal rejimi dolayısıyla evi yarı yarıya paylasmak zorunda oldugu icin dusunuyoruz. siz ne dersiniz? ayrıca 3 yıl ayrı yasayınca 2 sahitle direkt bosanıyorsun diye bir laf duyuyorum cevreden. birkaç avukata danıstım ama oyle birsey olmadıgını soylediler.ama benim aklına takıldı . eger boyle birsey varsa artık annem biran once acacak davayı. annem maddi- manevi tazminat, tedbir nafakası vs gibi hangi hususlarda hak iddia edebilir? artık kendisi de bu belirsizlikten sıkılmıs durumda ve bir an once bu olayı sonuclandırıp kendi yolunu çizmek,duzenini kurmak istiyor.

Sn.Katılımcı

1-Üç yıllık fiili ayrılık sonrasında başanmaya karar verilebilmesi için daha önce açılmış ve reddedilmiş bir dava olmalı,karar kesinleşmeli ve taraflar kesinleşme tarihinden itibaren bir araya gelmemiş olmalıdır.

Anlaşıldığı kadarı ile temyizde olan dosyanız henüz kesinleşmemiş olup üç yıllık süre de başlamamıştır.

Koşulları varsa bu yöndeki davada da maddi manevi tazminat ve nafaka konusunda talepler ileri sürülebilir.

2-Evlilik sırasında bir mal edinildiğinde boşanırken evin yarı yarıya paylaşılması yönünde bir yasal düzenleme bulunmamaktadır.

Boşanma davası sırasında veya boşanmanın kesşnleşmesinden sonra açılacak mal rejimi tasfiye alacağı davasında:Taşınmazın sahibi olan eşin mülkiyet hakkı devam eder.

Diğer eş bu malın edinilmesine kişisel malı/parası/emeği ile katkı sağlamış ise katkı payı alacagı/değer atış oranı isteyebilir.Bu bir alacak hakkıdır.

Yine 1 Ocak 2002 den sonraki dönemde karşılığı ödenerek edinilmiş bir mal için,diğer eşin katkısı malı veya emek katkısı olup olmadığı tartışılmaksızın katılma alacagı isteme hakkı bulunmaktadır.