Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

dolmuş hattının tehditle alınması

Yanıt
Old 27-11-2017, 13:51   #1
ayşeM52

 
Varsayılan dolmuş hattının tehditle alınması

iyi günler üstatlarım. mesleğe yeni başlamış biri olarak bir konuyla ilgili görüşünüze ihtiyacım var. müvekkil 1998 yıllarında ilçeler arası bir dolmuş hattının sahibi. Daha sonra hatlardan sorumlu kimse tarafından birtakım tehditlere maruz kalıyor ve hat kullanımı elinden alınıyor. Müvekkil bu sırada ciddi sağlık problemleri geçiriyor(halen de devam eden) ve üstüne bir de 2001 krizi eklenince şehir değiştirmek zorunda kalıyor ve bu konunun üzerine gidemiyor. Daha sonra 2004 yılında hatlar kooperatif bünyesinde toplanıyor ve müvekkil kendisine ait hattın bu sırada başkasına verildiğini öğreniyor.Tehdit ile hattı alan kimseler şuanda da kooperatifin başında bulunmaktalar.
Sorum şu ki dava açarsak bu kadar uzun zaman da geçmişken kazanma olasılığımız olur mu? ve bir de davayı nitelendirmekte sıkıntı çektim. Husumeti hangi dava ile ve kime yöneltmeliyim. Direk tehdit eden kimselere karşı mı yoksa kooperatife karşı mı davayı açmalıyım
Old 29-11-2017, 16:16   #2
Av. Aybars Karakırık

 
Varsayılan Borçlar-İrade bozukluğu halleri

Merhaba meslektaşım;

Tehdit TCK'da suç olarak sayılmıştır.

Tehdit Madde 106- (1) Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikayeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.

ikinci fıkrada altı aylık şikayet süresi vardır.

İlk fıkra şikayete tabi değildir. Dava zamanaşımı kesilmediyse ya da durmadıysa, 8 yıldır.

Dava zamanaşımı

Madde 66
e) Beş yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adlî para cezasını gerektiren suçlarda sekiz yıl, Geçmesiyle düşer.


Borçlar yasasında irade bozukluğu hallerinden korkutma(ikrah) sonucu yapılan sözleşmelerde, hak düşürücü süre 1 yıldır.


MADDE 39- Yanılma veya aldatma sebebiyle ya da korkutulma sonucunda sözleşme yapan taraf, yanılma veya aldatmayı öğrendiği ya da korkutmanın etkisinin ortadan kalktığı andan başlayarak bir yıl içinde sözleşme ile bağlı olmadığını bildirmez veya verdiği şeyi geri istemezse, sözleşmeyi onamış sayılır.

Ancak 39. madenin ikinci fıkrasına göre;

Aldatma veya korkutmadan dolayı bağlayıcılığı olmayan bir sözleşmenin onanmış sayılması, tazminat hakkını ortadan kaldırmaz.




SORU: Peki 39/2 ye göre; tazminat alacaklarındaki 10 yıllık zamanaşımı konusu aşılabilir mi?

Tehdit edenlerin bugün dahi kooperatif yönetiminde olması sebebiyle, haksız fiilin devam ettiği söylenebilir mi?
Old 30-11-2017, 09:22   #3
ayşeM52

 
Varsayılan

Aybars Karakıyık bey cevabınız için çok teşekkürler. aslında sıkıntım cezai boyuttan ziyade hukuki kısımla ilgili. şuanki amacımız dolmuş hattını tekrar geri almak ve süreçle ilgili tazminat ile ecrimisil talepleriyle ilgili.bu konudaki değerli görüşlerinizi paylaşırsanız çok mutlu olurum.
Old 01-12-2017, 13:17   #4
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Dolmuş hattının müvekkilinize ne şekilde geçtiğini öncelikle öğrenmeniz gerekir. O kadar fazla süre geçmiş ki mevzuat bile tamamen farklı. Karayolu Taşıma Kanununu ve Karayolu Taşıma Yönetmeliğini inceleyebilirsiniz ancak bunlar dahi bahsettiğiniz tarihten sonra yürürlüğe giren düzenlemeler. İlçeler arası taşımada muhtemelen o tarihte Valilik ya da özel idare tarafından hat işlemleri yürütülmüştür. Hattın bulunduğu ilçelerin Büyükşehir Belediyesi ilçeleri olup olmamasına göre de durum değişir. Bu yönüyle dolmuş hattının tekrar müvekkilinize tahsisinin bir idari işleme konu olması ve talebin reddi halinde idare mahkemesine dava açmak gerekebilecektir.

Bu anlamda idari yönden ilgili sanıkların mahkumiyetine ilişkin bir ceza kararı bulunmaksızın bir sonuç elde etmeniz zor gözüküyor. Kaldı ki müvekkiliniz zorlayıcı durumlar ortadan kalktıktan sonra da harekete geçmeyip, çok çok fazla beklemiş. Bu koşullarda olumlu bir sonuç elde etmek mucizelere kalmış.
Old 04-12-2017, 09:52   #5
ayşeM52

 
Varsayılan

Can doğanel bey öncelikle çok teşekkürler cevabınız için..olayın yaşandığı il ordu..daha yeni büyükşehir oldu. Sizin kanaatinize göre öncelikle ceza davasını yürütmek daha iyi olacak sanırım.Ardından ise tavsiyeniz adli değil de idari makamlar olmuş.Bu durumda başvurumuzu büyükşehir belediyesine yöneltmeliyiz öyle değil mi
Old 04-12-2017, 10:38   #6
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

İdari dava için süre aşımı fazlasıyla geçmiş olduğundan ceza davası idareye yeni bir başvuru için sebep yaratmak bakımından ön şarttır. Ancak neredeyse üzerinden 20 yıl geçmiş böyle bir olay için kamu davası açılacağını pek sanmıyorum. Bu yüzden mucizelere kalmış demiştim. Bir suç ihbarı ya da şikayet, engel haller ortadan kalktığı halde yapılmadığında ciddiyetini ve inandırıcılığını kaybeder. Ben savcı olsam böyle düşünürdüm. Bu koşullarda kamu davası açılırsa gerisini düşünürsünüz.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi


THS Sunucusu bu sayfayı 0,02694988 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.