Hukukçu Eşler

konunun başlığı ''hukukçu eşler'', ama nedense hep avukat evliliklerinden bahsediliyor. hukukukun başka alanlarında ya da kürsünün diğer taraflarında çalışanları hukukçu saymıyormusunuz yani .yoksa bizi sevmiyonuz mu

Estağfurullah sevmemek ne demek Sadece çoğunluk avukat olunca ister istemez kaptırıyoruz kendimizi.Yoksa başımızın üzerinde yeriniz var

Saygılar...

kesinlikle aynı meslek bi yerden sonra rekabet getirir. üstelik arkadaş ortamlarınız büyük ihtimalle aynı olur
yani renksiz olma ihtimali yüksek gibi.. hem hukukçular genelde olaylara aynı yönden bakarlar ki o zaman da farklı karar verilmesi gereken yerde bu da avantaj sayılmaz..
farklı meslek her zaman iyidir.. farklı bir düşünceye her zmana ihtiyaç vardır evde
benim annem hukukçu babamsa doktor bu her zaman çok hoşuma gitmiştir

teşekkürler efendim.bizden de saygılar

Fark ettim de,hukukçu eşe hayır diyenlerin çoğu erkek...Korkmayınız efendim dır dırmış,sizi fazladan çalıştırıp bütçeye ortak olurmuşuz,bütün kadın haklarını da bilirmişiz,bizim akrabalardan faydalanamazmışsınız....korkmayınız efendim korkmayınızönemli olan anlaşabilmek ve huzuru,mutluluğu her koşulda yaşayabilmek...Bence karakterlerin uyumu mesleklerin uyumundan çok daha önemli...

Avukat bir eş olarak, hepinizi esefle kınıyorum

Ve, sizi Murathan Mungan'ın şu sözleri ile başbaşa bırakıyorum

Erkekler şaşıran kadınları severler.Akıllı bir kadını şaşırtmak o kadar zordur ki, bu yüzden onlara fazla bulaşmazlar; akıllı kadının kokusunu yüz metreden alır, ondan uzak dururlar

Saygılarımla...

quote=av-ufuk]Avukat bir eş olarak, hepinizi esefle kınıyorum [/quote]
sayın Av-ufuk neden kınandık ki şimdi durduk yere.yazılan yazılar içinde hem aynı meslekten bulunulmasını tavsiye eden hem de bunu istemeyen var.

Alıntı: Yazan _Halise_ önemli olan anlaşabilmek ve huzuru,mutluluğu her koşulda yaşayabilmek...Bence karakterlerin uyumu mesleklerin uyumundan çok daha önemli

Bakın ne güzel diyor sayın halise.Tabi bunun çok geniş bi cevap olduğu kanaatindeyim. Sadece karakterlerin uyumu ne kadar yeterli olur.sonuçta aynı meslek içinde olunca bulunulan sosyal çevrenin de aynı olması durumuyla karşı karşıya kalınır. Bunun da bi yerde bıkkınlık getirmesi söz konusu olabilir; fakat özellikle hukukçu eşlerin yazdıklarından anlıyorum ki bu pek de sorun olmuyor ve bu tür evlilikler kendi mevcudiyetleri için potansiyel bi tehlike arz etmiyor.

Alıntı: sayın Av-ufuk neden kınandık ki şimdi durduk yere

Sayın Ufuk, burada soyut mizah yapıyor. Bunda alınacak bir şey yok yani.

Ne varki biz toplum olarak soyut değil somut mizahı sevdiğimizden ( çünki soyut mizahta düşünmek zorundayız o da işimize gelmiyor) somurturuz böyle ikon koyarak..

Avukatlık; bir meslekten ziyade ,bir yaşam tarzıdır bence..
Bu yüzden HUKUKÇU eşe evet ancak avukat bir eşe kesinlikle hayır.

Alıntı: Yazan AhmetTuran Sayın Ufuk, burada soyut mizah yapıyor. Bunda alınacak bişiy yok yani Ne varki biz toplum olarak soyut değil somut mizahı sevdiğimizden ( çünki soyut mizahta düşünmek zorundayız oda işimize gelmiyor) somurturuz böyle ikon koyarak..

mizah anlayışım her ne kadar çok yüksek seviyede olmasa da hayatın renkleri içinde kendime uygun olan rengi seçmesini ve bundan zevk almasını bilirim.asık suratlı olamamam ve sürekli anlatılanın içinde neşeli olanı bulan biri olmam bazen eleştirilen bir yönümdür..bu sayfanın başında Syn. M.Saim Dikici için yazdığım çok dırdır etmişsiniz demişim.cevabımda sizce de soyut mizah yok mu. eğer olmadığını düşünüyorsanız benim Syn Dikici'den özür dilemem gerekiyor; fakat ben dırdır ediyorsunuz derken onun kafa şişiren biri olduğunu kasdetmedim.Düşüncesizlikle anılan biri olmak istemem, zira böyle olmadığımı düşünüyorum
Yine de Sayın Ahmet Turan yazdıklarımı dikkate alıp okuduğunuz için teşekkürler. Yaptığınız eleştirinin benim eksik olduğum bir noktada gelişmesi için olduğundan ve bu konuda bana yardım etmek istediğinizden şüphem yok.
Saygılarımla

yüreğimiz karşılıklı çarparken ,beynimizin de ortaklaşa çalışması ne güzel olur.

Sn.Ahmet Turan,bu sitede fikrini beyan eden her kimsenin düşünceyle alakalı bir problemi olduğunu ve de düşünmenin işe gelmiyor olduğunu hiç ama hiç zannetmiyorum...

Sn. Halise, sizin bu cevabınızı vekaletsiz iş görme kavramı içinde değerlendiriyorum.

Yapmayın lütfen ; alt tarafı hep beraber gülecektik

En dostluğa selam saygılarımla

Alıntı: Yazan av-ufuk Avukat bir eş olarak, hepinizi esefle kınıyorum Ve, sizi Murathan Mungan'ın şu sözleri ile başbaşa bırakıyorum Erkekler şaşıran kadınları severler.Akıllı bir kadını şaşırtmak o kadar zordur ki, bu yüzden onlara fazla bulaşmazlar; akıllı kadının kokusunu yüz metreden alır, ondan uzak dururlar Saygılarımla...

M.Mungan'a saygılar sunarım. Ama ben şaşırtan kadınları seviyorum.

Saygılarımla

aslında en iyisi farklı meslekten olması..ama bir yandan da insan düşünüyor senaryo 2 de fena değil ama kaderde ne varsa o diyenlerdenim...

Alıntı: Yazan funda.0633 bir erkek üye çıkıpta dememiş eşimi çok iyi yerlerde görmek isterim diye..Özer çillerin eşi başbakandı.Yazık değil mi ona..Karısının soyadını bile aldı. Aslında bu bir gerçek..İlkokul mezunu olan erkek de, üniversite mezunu olan erkek da aynı düşünüyor...Aslında her erkek beyni daha üstün olmak istiyo...Ve ortaya evlilikten ziyade aslında kariyer çatışması çıkıyor..Ne deyim..böyle gelmiş böyle gider...

Kişilik olarak kendini ortaya koyamamış,kendini ifade etme şansı bulamamış insanların düşüncesini genele mal etmeyelim.Sizin gerçek dediğiniz ;erkek egemen bir toplumda, bu egemenlikten nemalanan erkeklerle ,biyolojik cinsiyeti kadın ama beyni erkek olan kadınların dogmalarıysa şayet -ki düşünce bir emeğin ürünüdür ben dogma demeyi yeğliyorum- bu gerçeği ben kabul etmiyorum.


Varolan düzenin dayattığı çarpık ilişkileri toplumsal bir yasaymış gibi ortaya koyma çabası, aslında bu çarpık ilişkilerin beslendiği anlayışa bir meşruiyet kazandırma çabasından başka bir şey değildir.Doğanın, insan bedenine cinsiyete göre yüklediği misyonlar hariç ,hiç bir insan kendi cinsiyetine has misyonlarla donatılmış birşekilde gelmez dünyaya.Yani erkek erkek olduğu için sömürücü değildir.Erkek ,belli ekonomik ilişkilerin varolduğu toplumsal düzen o'na kadını sömürme hakkı verdiği için sömürücüdür.

Bir erkeğin ,bir kadının soyadını alması veya bir kadının bir erkeğin soyadını alması -ortada bir dayatma olmadığı sürece- son derece doğaldır.Bugüne kadar alışılagelmiş uygulamalarda bizim aşina olduğumuz şey kadının erkeğinin soyadını -kanun zoruyla da olsa- uslu uslu taşımasıdır.Kadının erkeğin soyadını taşıması şandır ,şereftir.O soyadına bir leke getirmemelidir kadın.

"Benim soyadımı taşıyorsun" paranoyası ne acı cinayetlere yol açmıştır ,hatırlayan olmaz bu arada.

Ama alışılagelmişin dışında ,kadınının soyadını almış bir erkeğe "vah vah yazık değil mi" diyecek kadar da kendimize yabancı kendimize uzağız...
Kadınının önüne taş koyan ,her fırsatta onun ayağını tökezletmeye çalışan,ortaçağ artığı düşünce kırıntılarıyla -ben erkeğim yaparım-diyen erkeklerlerle ;kendisi için karanlıktan başkaca bir vaadi olmayan dogmalar bütününü kayıtsız şartsız kabul eden, kabul etmekle yetinmeyip bunun en ateşli savunuculuğunu yapan "kraldan çok kralcı" kadınlara diyeceğim şudur.

Böyle gelmiş olabilir bu güne kadar,ama inanın ki böyle gitmez.Bir yerlerde mutlaka ama mutlaka bir şeyler kırılacak...

hukukçuyla asla olmaz derdim ; taaaa ki onu tanıyana dek....

Harika bir yaklasim harika bir cevap...

ben müstakbel eşimin hukukçu olmasını tercih ederim. çünkü evleneceğim insan benim dilimden anlamalı, bir sorunum veya işle ilgili bir konu olduğundan önce derdimi anlatıp sonra da açıklamasını yapmamalıyım. ayrıca bence hukuk hayatının her alanında, her saniye içiçeyiz. biz arkadaşlarımızla hukuk sohbetlerinden veya mesleki espirilerden inanılmaz zevk alıyoruz. dolayısıyla eşimle de bunları yaşamak isterim.

söylediğim gibi işte; değişmeyen tek şey...

Nedense senaryo 2 eve gelindiğinde sürekli hukuk konuşuluyormuş gibi ele alınmış. Sürekli hukuk konuşulması ya da konuşulmaması sizin elinizde. Belki, gün içinde bir konu yeterince sizi yormuş olabilir, akşam da aynı şeylerle karşılaşmak istemiyor olabilirsiniz. Ancak, sıkıntılı bir anınızda derdinizi anlatabileceğiniz ve sizi rahatlıkla anlayabilecek birisinin yanıbaşınızda olması kadar mutluluk verici bir durumun olabileceğini de düşünmüyorum. Kesinlikle senaryo 2..

Saygılarımla..

Sevilen insanın mesleği o kadar küçük bir ayrıntı ki...

bende müstakbel eşimin hukukçu olmasını tercih ederim,hukukun hangi alanında bulunduğu hiç farketmez..çevremde aynı meslekten ya da farklı meslek gruplarından kişilerle evli olan arkadaşlarıma baktığım zaman eşimin hukukçu olmasının çok daha iyi olucağı kanaatine varıyorum ve kesinlikle senaryo 2 diyorum..
Saygılarımla...

Alıntı: Yazan Av.Cengiz Aladağ Sevilen insanın mesleği o kadar küçük bir ayrıntı ki...

kesinlikle.....

hukukçu eş mi aslaaaaaa

Alıntı: Yazan avmine hukukçu eş mi aslaaaaaa

Alıntı: Yazan avmine hukukçu eş mi aslaaaaaa

bencede

kıskançlığıma hukukcu eşe hayır !

Alıntı: Yazan Av. Bülent S. Akpunar senaryo 3. Eve geliyorsunuz eşiniz yok, dır dır yok sultanlığınızın keyfini sürüyorsunuz...

bu da biz evsizlerin tesellisi olsa gerek