Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Devredilen Şirket Aleyhine Icra Takibi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 28-08-2014, 16:10   #1
Av.Gülben Duran

 
Varsayılan Devredilen Şirket Aleyhine Icra Takibi

Değerli meslektaşlarım öncelikle merhabalar,

A Şirketi aleyhine açtığımız alacak davası sonucu elde ettiğimiz ilamı icra takibi başlattık. Takip kesinleştikten sonra borçlunun hakedişlerinin haczi için TOKİ'ye haciz ihabarnamesi gönderice gelen yazı cevabı ile birlikte A şirketinin B şirketi ile birleştiğini ve C AŞ. adında yeni bir isim aldığını öğrendik. Ticaret Sicili kayıtlarına göre icra takibi başlatılmadan önce bu işlemler tamamlanmış. Bu durumda C şirketini takibimize dahil ederek ödeme emri göndermemizde usul hukuku yönünen bir sakınca var mıdır?

Yardımlarınız ve paylaşımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.
Old 29-08-2014, 12:54   #2
Güngörr

 
Varsayılan

C AŞ'nin Ticaret Sicili Gazetesinde alacaklılara duyuru şeklinde bir ilanı olması gerek. Bu ilanla beraber icra müdürlüğüne talep açarak icra emri gönderebilirsiniz
Old 29-08-2014, 16:07   #3
Av.Gülben Duran

 
Varsayılan

Sayın Güngörr ilginiz için teşekkür ederim öncelikle,aşağıdaki Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 07.04.2015 Tarih, 2005/2583 E. 2005/7414 Sayılı kararına ulaştım. Bu karardan sonra da yanıtınız aynı mı acaba?
T
Bir ticaret şirketi başka bir şirket tarafından devralınırsa (TTK.451), eski şirketin tüzel kişiliği sona erer. Keza bir ticari şirket diğer bir ticari şirketle birleşmesi halinde de birleşen şirketin hükmi şahsiyeti sona ermektedir. Tüzel kişiliğin son bulması ile, artık eski tüzel kişinin (ölü bir şahıs gibi) taraf ehliyetinin son bulduğunun kabulüyle, ölü kişiye karşı dava açılması hakkındaki uygulamaların,kıyasen burada da uygulanması gerekir.(Prof.Dr.Baki Kuru, HUMK. CİLT-1, S-930)
Takip tarihinde hükmi şahsiyeti olmayan (ölü bir kişi gibi) şirket hakkında yapılan takipte, ortada taraf ehliyetini haiz bir borçlu olmadığına göre; ona iltihak da mümkün bulunmadığından, takibin birleşen şirket adına sürdürülmesi de bu durumda mümkün değildir.

(Karar Tarihi : 07.04.2005)
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki 3.kişi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

TTK m.152 "bir ticaret şirketinin nev'inin diğer bir ticaret şirketi nev'ine çevrilmesi kanunda aksine hüküm olmadıkça, yeni nev'e ait kuruluş merasime tabidir. Böylece yeni nev'e çevrilen şirket eskisinin devamıdır" açıklaması ile ticaret şirketlerinde şirketin hukuki ve ekonomik bütünlüğünü bozulmadan ve şirketin tasfiyesine de gitmeden mevcut bir şirketin nev'inin değiştirilmesine olanak sağlamıştır. TTK m.152'ye göre tür değiştiren şirket eskisinin devamıdır. Ayrıca tür değişikliği şirketin tüzel kişilik sıfatı ve bünyesi üzerinde etkili olamayacağından eski şirketin hak ve borçları yeni şirkete geçer.

TTK m.451 ve 452'de ise, düzenlenen birleşme ve devralma suretiyle tasfiyesiz infisah hükümlerinde; bir ticaret şirketi başka bir şirket tarafından devralınırsa (TTK m.451) eski şirketin tüzel kişiliği sona erer. Keza bir ticari şirket diğer bir ticari şirketle birleşmesi halinde de birleşen şirketin hükmi şahsiyeti sona erer. Tüzel kişiliğin son bulması ile, artık eski tüzel kişinin (ölü bir şahıs gibi) taraf ehliyetinin de son bulduğunun kabulü gerekir. Ölü kişiye karşı veya ölü kişi adına dava açılması hakkındaki uygulamaların kıyasen burda da uygulanması gerekir. (Prof. Dr. Baki Kuru H.U.M.K. C-1, Sf:930) Takip tarihinde hükmi şahsiyeti olmayan (ölü bir kişi gibi) şirket hakkında yapılan takipte, ortada taraf ehliyetini haiz bir borçlu olmadığına göre ona iltihak da mümkün bulunmadığından takibin birleşen şirket adına sürdürülmesi de bu durumda mümkün değildir.

Bu kurallar ışığında somut olayın incelenmesinde;

Alacaklının 09.02.2004 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yaptığı takipte dayanak bonoda keşideci borçlu "A____ Boya ve Kimya San. A.Ş." olduğundan takip talepnamesinde borçlu olarak gösterilmiştir. Örnek 163 ödeme emri bu takip borçlusuna tebliğ olunmuş ve takip kesinleşmiştir.

Ancak; 17.03.2004 tarihinde (şikayet husumete ilişkin olup kamu düzeni ile ilgili ve süreye tabi olmadığından) "S____ Boya Kimya Sanayii A.Ş." takip borçlusu şirketi TTK.nun 451.maddesi hükmü çerçevesinde devraldıklarından (18.09.2003 tarihinde) ve ticaret sicili gazetesinde de (22.09.2004 tarihinde) tescil ve ilan edildiğinden ölü kişi hakkındaki takibin iptali ile, kendileri adına herhangi bir takip olmaksızın yapılan icra işlemlerinin iptali ile hacizlerin kaldırılmasını İcra Mahkemesinden talep ettikleri görülmüştür.

İcra Mahkemesince, TTK.nun 451.maddesinde hükümleri nazara alınarak (7/4 – 10.04.1992 tarihli İçtihatı Birleştirme Kararları hükümleri de gözeltilmek suretiyle) şikayetin kabulüne (takibin iptaline) karar vermek gerekirken somut olayda uygulanma yeri bulunmayan TTK.nun 152.maddesi gerekçe yapılarak istemin reddi isabetsiz olup mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekmiştir.

KARAR : 3.kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 07.04.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 29-08-2014, 16:51   #4
Güngörr

 
Varsayılan

Öncelikle böyle bir olaya şahit olduğum için o zaman izlediğimiz yolu anlattım size faydalanmak tabi ki sizin bileceğiniz iş.

8. Alacaklıların ve çalışanların korunması
a) Alacakların teminat altına alınması
MADDE 157- (1) Birleşmeye katılan şirketlerin alacaklıları birleşmenin hukuken geçerlilik kazanmasından itibaren üç ay içinde istemde bulunurlarsa, devralan şirket bunların alacaklarını teminat altına alır.
(2) (Değişik: 26/6/2012-6335/12 md.) Birleşmeye katılan şirketler; alacaklılarına, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde, yedişer gün aralıklarla üç defa yapacakları ilanla ve ayrıca internet sitelerine konulacak ilanla haklarını bildirirler.
(3) (Mülga: 26/6/2012-6335/12 md.)
(4) Diğer alacaklıların zarara uğramayacaklarının anlaşılması hâlinde, yükümlü şirket teminat göstermek yerine borcu ödeyebilir.

Bahsettiğim ilgili kanun maddesi yukarıda. Yeni takip başlatmak yerine öncelikle bu yolu denemenizi öneririm. Yeni takip, yapılmış masrafların tekrarlanması olacaktır.
Old 29-08-2014, 17:44   #5
Av.Gülben Duran

 
Varsayılan

Sayın Güngörr,

3 aylık süre geçmiş durumda,esasen bizin böyle bir devirden haberimiz yoktu vekile tebligat yapılmasına rağmen bu husustan hiç bahsetmedi. Yaklaşık 1 yılı aşkın bir süredir devir var.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yabancı şirket aleyhine icra takibi nasıl açılır mdelen82 Meslektaşların Soruları 3 07-08-2012 22:21
mirasçılar aleyhine icra takibi-İİK md. 53 uygulanması avukat.ayça Meslektaşların Soruları 3 30-01-2012 18:38
İki borçlu aleyhine yapılan ilamsız icra takibi Av.Hülya Büyükoğlu Meslektaşların Soruları 4 02-01-2010 22:22
Büyükelçilik aleyhine icra takibi Av. Asena Meslektaşların Soruları 11 29-06-2007 18:23


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04877090 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.