Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

ortaklığın giderilmesi ve ecrimisil

Yanıt
Old 15-05-2006, 17:05   #1
sim

 
Varsayılan ortaklığın giderilmesi ve ecrimisil

Murise ait taşınmaz hala muris üzerine kayıtlıysa,yani tapuda intikal yapılmamışsa,ortaklığın giderilmesi ile ecrimisil davası acılabilir mi?
tapu
Old 15-05-2006, 17:20   #2
saliha iyi

 
Varsayılan izale-i şuyuu davası zelliği olan davadır

Bu davalar ya müşterek ya da iştirak halinde ortaklar arasındaki ortaklığı gidermek için açılır. kişinin ölmesiyle mirasçılar murisin malları üzerinde iştirak halinde mülkiyete sahip olduklarından(kanundan dolayı) tapuda kayıt yapılmadan da açılabilmedir.
Old 15-05-2006, 18:24   #3
Av. Eugen Huber

 
Varsayılan

Sayın sim.Ecrimisil açılabilmesi için detaylı bilgi vermemişsiniz. Biliyorsunuz, ortaklar arasında ecrimisil istenebilmesi için kuraly olarak ortak taşınmazdan fiilen faydalanan paydaş veya paydaşlara karşı 'intifadan men'koşulunun sağlanması gerekmektedir. Ancak, hukuki ve doğal semereler hariç olmak üzere.
Old 16-05-2006, 11:07   #4
Derdest

 
Varsayılan

Sevgili Sim ;
Anladığım kadarıyla intikal yapamamanızın sebebi bir kısım mirasçıların intikale yanaşmamaları, intikal yapılmadan da siz ortaklığın giderilmesi davasını açabilirsiniz ve yine anladığım kadarıyla intikale yanaşmayan bir kısım mirasçı (lar) bu taşınmazın bir bölümünü veya tamamını kullanıyorlar ve siz bunlardan ecrimisil talep etmek istiyorsunuz aranızda özel bir parselasyon planı var mı ? varsa bu plana göre her kes kendi yerini mi kullanıyor ? ve bu kullanımı yapanlar hisse olarak ve hissedar olarak sizden çoğunlukta mı ? ecrimisil talep etmek istediğiniz diğer hissedarlar mı veya diğer hissedarların kiracısı konumunda olan 3.şahıslar mı ? kullanılan yer sizin taşınmazdan yararlarmanızı tamamen engelliyor mu ? yani uzun lafın kısası siz biraz daha bilgi verirseniz daha yararlı cavaplar alabilirsiniz.
Saygılarımla.
Old 16-05-2006, 11:44   #5
erdal7

 
Varsayılan

Mirasçıların tereke mallarını hukuken iktisap tarihi EMK 633 maddesine YMK 701 Bu husus Mülkiyetin Kanunen kazanma yollarındandır. Tapuda mirasçılar lehine işlem yapmak ve iştirak halinde tapu belgeleri çıkartmak daha önce kanunen kazanlımş olan mülkiyetin daha sonra tesçil edilmesidir. Tapuda işlem yapılması tüm mirasçıların ortak hareket etmesine bağlıdır. Mirasçılar İzaleyi şuyu davası açlabilir. Mahkeme Veraset ilamını isteyecektir.

Yine aşağıdaki karar gereği Olayın şartlarına göre ecrimisil talebi için İntifadan men ihtarı şarttır.

T.C.
YARGITAY

3. HUKUK DAİRESİ

E. 1990/2609

K. 1990/9339

T. 19.11.1990

• ECRİMİSİL TALEBİNDE İNTİFADAN MEN KOŞULU ARANMAMASI ( Meyve Bahçesinin Kullanımından Doğan )

• PAYDAŞLARIN BİRBİRLERİNE KARŞI ECRİMİSİL TALEBİ ( İntifadan Men Koşulu ve İstisnaları )

• İNTİFADAN MEN KOŞULU ARANMAMASI ( Meyve Bahçesi Üzerinde Paydaş Olanlar Arasındaki Ecrimisil Talebi )

• MİRASTAN KALAN MALLAR ÜZERİNDEKİ KULLANIMDAN DOĞAN PAYDAŞLAR ARASINDAKİ ECRİMİSİL DAVASI ( İntifadan Men Koşulu ve İstisnaları )

• MEYVE BAHÇESİ ÜZERİNDEKİ PAYDAŞLIK ( Paydaşlar Arasında Ecrimisil İstenebilmesi İçin İntifadan Men Koşulu Aranmaması )

743/m.908

ÖZET : Her ne kadar kural olarak, paydaşların birbirinden ecrimisil isteyebilmesi intifadan men koşulunun gerçekleşmiş olmasına bağlı ise de, bu kuralın bir takım istisnaları vardır. Örneğin; ecrimisile konu edilen taşınmazın ( meyve bahçesi gibi ) Doğal ürün veren ( dükkan gibi kira getiren ), hukuksal semereli bir yer olması, ecrimisil isteyen paydaşın diğer paydaş veya paydaşlar aleyhine daha önce ( ortak taşınmazın yalnızca onlar tarafından kullanılmasına rıza göstermediğine dair ) Elatmanın önlenmesi ve ecrimisil gibi davalar açmış bulunması, taşınmazı kullanan davalı paydaş veya paydaşların, davacı paydaşın paydaşlığını inkar ( başka bir anlatımla taşınmazın tamamında hak iddia ) Etmesi hallerinde intifadan men koşulu aranmaz, ya da açılan önceki davanın dava dilekçesinin tebliği tarihinden sonrası için intifadan men koşulu gerçekleşmiş sayılır. Bu gibi durumlar dışında ise, intifadan men koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediği hususu, yemin dahil her türlü delille kanıtlanabilir.
DAVA : Dava dilekçesinde fazlaya ait hak saklı tutularak 165.000 lira ecrimisilin masraflarla birlikte davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili istenilmiştir. Mahkemece, davanın reddi cihetine gidilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü:
KARAR : Davada, taraflara ortak muristen kalan 240 ve 247 parsel sayılı incir bahçelerinin, davalılarca işgal ve istifade edilip davacının yararlandırılmadığı iddiasıyla 1984-1988 yıllarına ilişkin olarak ecrimisil istenmiştir.
Mahkemece, sözkonusu taşınmazların taraflara ortak muristen kaldığı ve dolayısıyle paydaş oldukları kabul edilerek intifadan men koşulunun gerçekleşmediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar kural olarak, paydaşların birbirinden ecrimisil isteyebilmesi intifadan men koşulunun gerçekleşmiş olmasına bağlı ise de, bu kuralın bir takım istisnaları vardır. Örneğin; ecrimisile konu edilen taşınmazın ( meyve bahçesi gibi ) doğal ürün veren, ( dükkan gibi kira getiren ) hukuksal semereli bir yer olması, ecrimisil isteyen paydaşın diğer paydaş veya paydaşlar aleyhine daha önce ( ortak taşınmazın yalnızca onlar tarafından kullanılmasına rıza göstermediğine dair ) elatmanın önlenmesi ve ecrimisil gibi davalar açmış bulunması, taşınmazı kullanan davalı paydaş veya paydaşların, davacı paydaşın paydaşlığını inkar ( başka bir anlatımla taşınmazın tamamında hak iddia ) etmesi hallerinde intifadan men koşulu aranmaz, yada açılan önceki davanın dava dilekçesinin tebliği tarihinden sonrası için itifadan men koşulu gerçekleşmiş sayılır. Bu gibi durumlar dışında ise, intifadan men koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediği hususu, yemin dahil her türlü delille kanıtlanabilir.
Ecrimisile konu edilen taşınmazların, gerek kayden ve gerekse fiilen incir bahçesi oldukları dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Bu nitelikleri itibariyle doğal ürün veren yerlerden sayılacaklarından intifadan men koşulu aranmamak gerekir. Kaldı ki, davacı tarafından aynı davalılar aleyhine 20.10.1986 tarihinde açılan ve Ödemiş Sulh Hukuk Mahkemesi’nce 14.4.1987 gün ve 1627/617 sayı ile karara bağlanan izaleyi şuyu davasının dava dilekçesinde; davacının, kendisini davalıların bu taşınmazlara sokmadıklarına dair iddiası mevcut olmakla, o dava dilekçesinin davalılara tebliğ edildiği tarihten sonrası için davacı lehine intifadan men koşulu gerçekleşmiş sayılır. Öte yandan, bu davanın keşfinde bir kısım davalıların, anılan taşınmazlarda davacının payı veya ilgisi bulunmadığını öne sürmüş olmaları dahi onlar yönünden, intifadan men koşulunu kendiliğinden gerçekleştirir.
O halde; belirtilen ilkeler gözetilerek, özellikle sözkonusu taşınmazlardaki incir ağaçlarının ( yalnızca davalı paydaşlarca dikilip yetiştirilmesi durumu müstesna olmak üzere ) ortak muris tarafından yada taraflarca müştereken dikilip yetiştirildiği belirlenirse, intifadan men koşulu aranmayacağından, diğer yönler ( yani taraflar arasında düzenlenen ve anılan izaleyi şuyu davasının reddine ilişkin karara esas alınan 3.9.1970 tarihli sözleşmede yazılı bölüşme şekli ve bu sözleşmeye göre davacıya ayrılan taşınmaz bölümünün davalılarca işgal edilip edilmediğinin kesin olarak saptanması ve işgal bulunduğu takdirde bu bölüm için intifadan men aranmaksızın işgal süresi ve ecrimisil miktarı gibi hususlar ) üzerinde durulması ve sonuçlarına göre bir karar verilmesi gerekirken, bu cihetin düşünülmeksizin yazılı şekilde davanın reddi doğru değildir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince ( BOZULMASINA ) ve peşin ödenen temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.11.1990 gününde oybirliği ile karar verildi.

( kazancı )

Saygılarımı sunarım. Erdal
Old 16-05-2006, 16:34   #6
sim

 
Varsayılan

sayın İYİ,HUBER,DERDEST ERDAL, cevaplar için çooook teşekkür ederim.Sayın derdest yer mirasçılara babalarından kalmış fakat bu yer tapu da intikal edilmedeiği gibi yeri erkek çocuklar kullanmakta.(her zamanki gibi) söz konusu yer 4 parsel ve bu 4 parsel 3 çocuk tarafından kullanılmakta (fındık toplanmakta),benim müvekkilim mirasbırakanın torunları yani murisin kızının çocukları(anneleri vefat etmiş).Hiç bir şekilde toplenen fındıktan yararlandırılmadıkları gibi araziyide kullandırmamaktadırlar.Dolayısıyla bende şimdi ortaklığın giderilmesi ve ecrimisil davası açtım.Ama tapunun intikal edilmemeiş olması şüpheye sevketti.Bu tür davalarda TANIK faktörü önemli rol oynuyor değil mi?
Old 21-05-2006, 16:48   #7
Derdest

 
Varsayılan

Sevgili Sim ;
Tapuda intikal yapılmamış olmasından dolayı davamda sıkıntı olur mu diye kesinlikle düşünmeyin o davanızın en kolay tarafı. Tanıkların da tabi ki yararı olur fakat siz işin daha teknık kısımlarına yoğunlaşın, Yargıtay Kararlarını inceleyin kullanabileceğiniz çok kararlar var.Zannederim ki o bölgede de bu tür çok davalar vardır.Saygılarımla.
Old 22-05-2007, 00:19   #8
Fishman

 
Varsayılan

Aslında benimki deyanıt değil soru olucak aslında.Yine aynı şekilde muristen eşine ve çocuklarına eşin oturmakta olduğu bir ev ile bir katıkirada olan bir katında babanın anne ve kardeşinin oturduğu iki adet taşınmaz kalmıştır.Davacı kardeşlerden biri annein oturduğu evden mahrum kaldığını düşündüğü ev şayet kşraya veirlseydi gelecek hissesi oranındaki ecrimisil talebinde bulunabilirmi.İntifadan men koşulu şartmıdır???Çok acil yanıtlarsanız sevinirim.Fishman
Old 04-06-2008, 15:09   #9
Av.Ayse E.

 
Varsayılan

muris (M) ölür...eşi kendisinden önce ölmüştür...geriye çoçukları A ile B ve kendisinden evvel ölen diğer çoçuğu olan C nin çoçukları C1,C2,C3 kalmıştır.

C1,C2,C3 kendi anneleri(D) ile beraber murise ait evde uzun zamandır oturmaktadırlar...
bu ev için izaleyi şuyu davası açılmıştır..(ecrimisil davası da hazırlık aşamasındadır).

sorum şudur;

-C1,C2 ve C3 A ve B ile paydaş olduklarından C1, C2 ve C3 ten istenecek olan ecrimisil payları oranında (intifana men olmadığından, ya da ispatlanamadığından )dava dilekçesinin tebliğinden itibaren mi istenebilecektir?
-D ye karşı hissedar olmadığından geriye dönük 5 yıllık ecrimisil istenebilir mi?
-bu davalar aynı dilekçe ile açılabilir mi?
-evde kalınan süre boyunca ev daha da iyi duruma getirildiğinden bahisle pek çok masraf yapıldığından itiraz edilir ise davaya katkısı olur mu, ecrimisil alacağında bir tenkis olabir mi?

cevap veren meslektaşlarıma şimdiden teşekkürler..saygılarımla...
Old 04-06-2008, 16:10   #10
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan Sayın (Av.Ayse E.) nin sorusu ile ilgili

1. Tenkis davaları geriye yönelik kullanım ile ilgili davalardandır. İlerideki kullanım için şimdiden dava açılamayacağı, kullamım gerçekleştikten sonra açılabileceği kanısındayım.

2.Ne var ki; ortaklığın giderilmesi davası şimdi ecrimisil davası açacak olan tarafından açılmışsa; ortaklığın giderilmesi davasına ait dava dilekçesinin tebliği ile intifadan men unsuru gerçekleşeceğinden bu tarihten itibaren paya hasren ecrimisil talep edilebilir.

3. Mirasçı olmayan kişiye karşı geriye yönelik dava dava açılabilir ( 5 yıllık süre zamanaşımı süresidir. İleriye sürürlmezse dikkate alınmaz) .

3 kişiye karşı paya hasren ecrimisil istenemez.Tamamı için istenir. Davacı olarak tüm mirasçıların katılımı veya terekeya temsilci atanması gerekir.Bu eksiklik davadan sonre de giderilebilir.

4. Mirasçılara ve 3 kişilere karşı açılacak davaların şartları ayrı olduğundan bir arada açılamayacağını kanısındayım.

5. Yapılan masraflarla ilgili takas talebinde bulunulabilir veya karşılık dava açılabilir.

Diye düşünüyorum. Saygılarımla.
Old 15-10-2008, 17:12   #11
abdullahcam

 
Varsayılan

Aslında bu konu iyice aydınlatılmış ama tecrübeli arkadaşların cevap vermesini rica edeceğim bir sorum olacak.
Benim müvekkillerime babalarından miras 100 dönüm civarında arsa, bahçe kalmış.Öncelikle 22 parsele yayılmış olan bu taşınmazlada muris farklı farklı paylara sahip.Bazılarında 1/3 bazılarında 1/7 vs.Burada açacağım ortaklığın giderilmesi davasında taşınmazların diğer maliklerini davalı olarak göstermem gerekir mi?

Sözkonusu yerler erkek kardeşler tarafından yıllardır kullanılmakta.Ecrimisil davası açabilmem için ne yapmam gerekir?İhtar göndermemin herhangibir yararı olur mu?Ortaklığın giderilmesi davası açtığımda intifadan men koşulu sağlanmış olacağına göre bu tarihten sonraki işgal miktarını mı talep edebilirim, yoksa daha önceki işgaliye miktarlarını da talep edebilirmiyim?
Cevap veren arkadaşlara şimdiden teşekkürler.
Old 14-01-2023, 16:02   #12
Av. Muhammed SEYDAOĞLU

 
Varsayılan

Tüm bunlardan sonra ortaklığın giderilmesi davası sonrasında daha doğrusu taraflar arasında taksimat yapıldıktan sonra ecrimisil davası açmak mümkün müdür?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
ortaklığın giderilmesi davası Av.Ebru Caner Meslektaşların Soruları 25 08-08-2016 15:45
Elbirliği/paylı Mülkiyet-ortaklığın Giderilmesi-men'i Müdahale-muris Muvazaası madagaskar Miras Hukuku Çalışma Grubu 25 05-12-2014 14:01
ortaklığın giderilmesi davalarında idare kayyımlığı Çaba Meslektaşların Soruları 17 29-04-2012 00:21
Ortaklığın giderilmesi davasında müdahale avukat1980 Meslektaşların Soruları 4 03-12-2006 19:02
Ortaklığın Giderilmesi Burhan Sezer Hukuk Soruları Arşivi 3 24-05-2005 20:47


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05579495 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.