Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Kamulaştırmasız el atma-mirasçılar..acill

Yanıt
Old 07-08-2007, 08:47   #1
mevzu hukuk

 
Varsayılan Kamulaştırmasız el atma-mirasçılar..acill

Öncelikle tüm meslektaşlarıma iyi günler diliyorum...
İdare 7 yıl önce yapmış olduğu kamulaştırma işlemi sonucunda bu zamana kadar hak sahiplerine kamulaştırma bedelini ödememiştir. Buna ilişkin olarak kamulaştırmasız el atma davası açmayı düşünüyorum Ancak hak sahibi olan kişiler 4 mirasçı.Bu davayı mirasçılardan herbiri ayrı ayrı,kendi hisselerine düşen payın bedeli için açabilir mi?Yoksa tüm mirasçıların bu davayı birlikte açması mı gerekir? Yanıtlarınz için çok teşekkür ediyorum...
Old 07-08-2007, 10:30   #2
Av.E.Fırat Kuyurtar

 
Varsayılan

Kamulaştırmasız el atma meselesine girmeden önce, el atmanın tam olarak hangi tarihte gerçekleştiği önem arzeder. Zira Kamulaştırma Yasası ciddi değişiklikler yaşamıştır. Eğer eski kanun döneminde el atma olgusu gerçekleşmişse tebligat işlemlerine başlanıp başlanmadığı önemlidir. Bu bilgiler açılacak davanın niteliğini belirleyeci bilgilerdir.
Mirasçıların herbiri için ayrı ayrı dava açmanıza gerek yok. Tek dava ile bu davayı açabilirsiniz.

T.C.

YARGITAY

5. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/5430

K. 2003/8117

T. 12.6.2003

� KAMULAŞTIRMASIZ ELATMA DAVASI ( 4650 Sayılı Kanunun Yürürlüğe Girdiği Tarihte Kamulaştırma Kararı Alınmış Ancak Henüz Tebligata Çıkmamış Davalarda Bu Kanun Hükümlerinin Uygulanması )

� 2942 SAYILI KANUN UYGULAMASI ( 4650 Sayılı Kanunun Yürürlüğe Girdiği Tarihte Kamulaştırma Kararı Alınmış ve Tebligata Çıkmış Davalarda 2942 Sayılı Yasanın Önceki Hükümlerinin Uygulanması )

� TEBLİGAT ( 4650 Sayılı Kanunun Yürürlüğe Girdiği Tarihte Kamulaştırma Kararı Alınmış Ancak Henüz Tebligata Çıkmamış Davalarda 4650 Sayılı Yasanın Hükümlerinin Uygulanması )

2942/m.Geç.1

ÖZET : 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 4650 sayılı yasayla değişik geçici 1.maddesinde; 4650 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte kamulaştırma kararı alınmış ancak, henüz tebligata çıkarılmamış davalarda 4650 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı, diğerlerinde ise; 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının önceki hükümlerinin tatbik edileceği belirtilmiştir.
DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece 4650 sayılı Yasanın yürürlük tarihinden önce kamulaştırma işleminin davacılara tebliğe çıkarılmadığı ve davacılar tarafından da taşınmazın davalı idareye terkin edilmediğinden bahisle 4650 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanacağından bahisle ve davacıların dava hakkı da bulunmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 4650 sayılı yasayla değişik geçici 1.maddesinde; 4650 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte kamulaştırma kararı alınmış ancak, henüz tebligata çıkarılmamış davalarda 4650 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı, diğerlerinde ise; 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının önceki hükümlerinin tatbik edileceği belirtilmiştir.
Davalı idare tarafından 01.05.1985 tarihinde kamulaştırma kararı alınmış, 28.02.1986 tarihinde kamulaştırma işlemi ve evraklar davacı maliklere tebliğ çıkarılmış ancak, bilâ tebliğ iade edildiği tesbit edilmiştir. Bu nedenle 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının önceki hükümlerinin uygulanması suretiyle davanın esasına girilerek hüküm kurulması gerekirken, aksine düşüncelerle davada 4650 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanması gerektiğinden bahisle davacıların dava açma hakkı bulunmadığı kabul edilip davanın reddine karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine 12.06.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
yarx
Old 07-08-2007, 10:32   #3
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Bu gibi davalarda zorunlu dava arkadaşlığı yoktur .
Her paydaş veya mirasçı payı hakkında dava açabilir . (Kam.K. 14/3)
Saygılarımla.
Old 07-08-2007, 12:27   #4
av.baris

 
Varsayılan

sayın mevzu hukuk sorunuzdan anladığım kadarıyla mevcut bir idari kamulaştırma işlemi varken kamulaştırmasız el atma davası açmak istiyorsunuz ancak kanımca mevcut bir kamulaştırma işlemi varken kamulaştırmasız el atma davası açılamaz.Kamulaştırma bedelinin ödenmemesi farklı bir sorundur.Kamulaştırma bedeli için icra takibi yapabileceğiniz gibi alacak davası da açabilirsiniz gibi geliyor bana.
Old 07-08-2007, 13:41   #5
halit pamuk

 
Varsayılan

iştirak halinde mülkiyet durumunda,El atmanın önlenmesi açılaçaksa tek başına açılabilir ancak bedel davası konusunda terddütlerim var: dikkatli olmakta fayda var..

5. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/3693
K. 2005/5100
T. 28.4.2005
• EL ATILAN TAŞINMAZA EMSALLERE GÖRE FAZLA BEDEL TAYİNİ ( İsabetsiz Olduğu )
• KAMULAŞTIRMASIZ Davacılara Diğer Mirasçıların Davaya Katılmalarının Sağlanması Veya Miras Şirketine Mümessil Atanması Konusunda Süre Verilmesi Gereği )
• İŞTİRAK HALİNDE MÜLKİYET ( Diğer Mirasçıların Davaya Katılmalarının Sağlanması Veya Miras Şirketine Mümessil Atanması Konusunda Süre Verilmesi Gereği - Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Taşınmaz Bedelinin Tahsili )
1086/m.43,44
ÖZET : Dava konusu taşınmazda pay sahibi olan murisin mirasçılarından bir bölümü tarafından açılan davada, mahkemece, iştirak halinde mülkiyet hükümleri uyarınca davacılara diğer mirasçıların davaya katılmalarının sağlanması veya miras şirketine mümessil atanması konusunda süre verilmesi ve sonucuna göre yargılamaya devam edilerek karar verilmesi gerekir.
Dava konusu kamulaştırmasız el atılan taşınmaz için emsallere göre fazla bedele hükmedilmesi yerinde değildir.
DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atma nedeniyle taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, kamulaştırmasız el atma nedeniyle taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Taşınmazın arsa vasfında kabulü ile emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yöntem itibariyle doğrudur. Ancak;
1- Dava, dava konusu taşınmazda 8/620 pay sahibi ölü Sefer mirasçılarından bir bölümü tarafından açılmıştır. Muris Sefer'in taşınmazdaki mülkiyeti iştirak halinde bulunduğundan davacılar vekiline davacıların dışındaki diğer mirasçıların davaya katılımlarının sağlanması veya miras şirketine mümessil tayin ettirilmesi hususunda süre verilmesi gerektiği gözetilmeden davaya devamla ve eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2- Kabule göre de;
Dava konusu taşınmaza TEM otoyolu yapımı için kamulaştırmasız el atıldığından TEM otoyolunun dava konusu taşınmazın değerine olumlu bir etkisi olamayacağı gözetilmeden emsal taşınmazlara göre daha değerli olduğundan bahisle fazla bedele hükmedilmesi,
Doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'nın 428. maddesi gereğince ( BOZULMASINA ), peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine 28.04.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.
YARGITAY
5. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/8927
K. 2005/12638
T. 24.11.2005
• KAMULAŞTIRMASIZ EL ATMA ( Taşınmazın İştirak Halinde Mülkiyete Tabi Bulunması - Diğer Paydaşların Davaya Katılmalarının Sağlanması veya Miras Şirketine Mümessil Tayin Edilmesi Gereği )
• İŞTİRAK HALİNDE MÜLKİYET ( Davacıların İştirak Halindeki Hisselerine Karşılık Tazminata Hükmedilemsinin Hatalı Olduğu - Taşınmazın Tümüne Malikmiş Gibi Taşınmazın Tapu Kaydının İptaline Karar Verilmesini Yasaya Aykırı Olduğu )
• ÜRÜN DEĞERİ ( Dekar Başına Alınan Ürün Miktarının İl Tarım Müdürlüğünce Bildirilenden Fazla Alınmasının Hatalı Olduğu )
• EL ATILAN TAŞINMAZIN BARAJ GÖLÜNDE KALMASI ( Tapudan Terkin Edilmesine Karar Verilmesi Gereği - Davalı İdare Adına Tescilne Karar Verilmesinin Yasaya Aykırı Olduğu )
• BARAJ GÖLÜNDE KALAN EL ATILAN TAŞINMAZ ( Tapudan Terkin Edilmesine Karar Verilmesi Gereği - Davalı İdare Adına Tescilne Karar Verilmesinin Yasaya Aykırı Olduğu )
2942/m. 11
3402/m. 16/c
ÖZET : El atılan taşınmaz, baraj gölü içinde kaldığından, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/C maddesi uyarınca tapudan terkinine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden davalı idare adına tesciline karar verilmesi yasaya aykırıdır.
DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi yöntem bakımından doğrudur. Ancak;
1- Dava konusu Dereköy Köyü 126 cilt 14 sayfa 138 sıra noda kayıtlı taşınmaz Tırnova Mahacırlarından Hasan oğlu Mehmet, Mehmet kızı Ayşe, Hatice ve Mehmet oğlu Mustafa adına seviyen kayıtlı olup, tapu maliklerinden Mehmet Onbaşı oğlunun da ölmüş olduğu ve taşınmazın bu hissedarına ait kısmının halen iştirak halinde mülkiyete tabi bulunup müşterek mülkiyete çevrilmediği anlaşılmıştır. Bu nedenle bu tapu malikinin diğer mirasçı paydaşlarının davaya katılmalarının sağlanması, olmadığı takdirde miras şirketine mümessil tayin edilmesi yönüne gidilmesi düşünülmeden, davacıların iştirak halindeki hisselerine karşılık tazminata hükmedilmesi, ayrıca taşınmazın tamamına malikmiş gibi kabul edilerek tüm taşınmazın tapu kaydının iptaline karar verilmesi,
2- Bilirkişi kurulunca münavebe ürünü olarak alınan buğday, mısır, kuru fasulye ve biberin İl Tarım Müdürlüğü verilerine göre dekar başına ortalama sırası ile 328 kg., 590 kg., 100 kg. ve 1300 kg. ürün alınabileceği belirtilmiş olmasına rağmen bilirkişi kurulunca daha yüksek alınmak suretiyle fazla bedele hükmedilmesi,
3- Kabule göre de;
El atılan taşınmaz, baraj gölü içinde kaldığından, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/C maddesi uyarınca tapudan terkinine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden davalı idare adına tesciline karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene iadesine 24.11.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.


eğer el atmanın önlenmesi davsı açılaçaksa, paydaş,tek başına açılabiecektir, diye düşünüyorum.
Old 07-08-2007, 18:36   #6
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Kam.K.nun 14. maddesi açıkca " iştirak halinde ve müşterek mülkiyette paydaşların tek başına dava haklarının bulunduğunu " kabul etmiştir. Madde metninden hernekadar bu imkanın idari davada geçerli olduğu gibi bir anlam
çıkartılabilse de, Yargıtay öteden beri paydaşın tek paşına kendi payı yönünden bedel davası açabileceğini kabul etmiş v e uygulama bu şekilde yerleşmiştir.

Dikkat edilirse, paydaş tek başına ancak kendi payına isabet eden miktar yönünden dav a açabilir. Yoksa müd. önlenmesi gibi türk terekeyi temsilen bedel dav ası açması imkanı bulunmamaktadır. Sayın (korayad) ın yayınladığı kararlarda tüm tereke adına hareket edilmesi durumunun var olduğunu sanıyorum.Nitekim 2. kararda bu husus açıkca ifade edilmiştir. Dava tü m püylar için açılırsa veya hakim tüm paylar için karar verirse o takdirde elbette paydaşların tü münün katılımı aranacaktır. Yoksa paya hasren açılan bir davada engel olmadığı kanısındaym.

Saygılarımla.

T.C.

YARGITAY

5. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/12539

K. 2003/14510

T. 17.12.2003

KAMULAŞTIRMASIZ ELATMA DAVASI ( Bu Sebeple Açılan Bedel Davalarında Taşınmazın Öncelikle Vasfının Belirlenmesi-Aynı Zamanda Elatmanın Önlenmesi Davası da Açılabilmesi )

• İŞTİRAK HALİNDE MÜLKİYET ( Bu Durumunda Zorunlu Dava Arkadaşlığının Olması-Her Paydaşın Bağımsız Dava Açabilmesi )

• DAVA ARKADAŞLIĞI ( İştirak Halinde Mülkiyet Durumunda Zorunlu Dava Arkadaşılığının Bulunmaması )

• KAMULAŞTIRMA DAVALARI ( Bu Davalarda Paydaşlar Arasında Zorunlu Dava Arkadaşlığının Olmaması-Her Paydaşın Bağımsız Olarak El Atmanın Önlenmesi ya da Bedelin Tahsili Davası Açabilmesi )

1086/m.43

4721/m.701

ÖZET : Kamulaştırmasız el atma nedeniyle bedelin tahsili davası açılabileceği gibi, el atmanın önlenmesi davası da açılabilir.
İştirak halinde mülkiyet durumunda zorunlu dava arkadaşlığı yoktur. Her paydaş bağımsız dava açabilir.
DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki;
1-Kamulaştırmasız el atma sebebiyle açılan bedel davalarında, taşınmazın öncelikle vasfının belirlenmesi gerekir. Taşınmazın arsa niteliğinde kabulü için, ilgili Belediye'den, belediye imar planı içerisinde olup olmadığının, olmadığı takdirde belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde bulunup bulunmadığının, belirtilen sınırlar içerisinde bulunması halinde, etrafının meskun olup olmadığının ve belediye hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığının sorulması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Taşınmazın, belirlenen vasfına göre arsa olması halinde, dava konusu taşınmaza yakın yerlerden benzer yüzölçümlü serbest alım satımı yapılan emsal taşınmaz kayıtlarını ibraz etmeleri hususunda taraf vekillerine mehil verilmesi ve ayrıca aynı özelliklere sahip satışlara ait emsal kayıtların ilgili Tapu Sicil Müdürlüğü'nden re'sen getirtilmesi ve emsal karşılaştırması suretiyle değerinin biçilmesi, taşınmazın arazi vasfında olması durumunda ekilebilecek ürünlere ait dekar başına verim miktarlarının ilgili İlçe Tarım Müdürlüğünden değerlendirme tarihindeki kg. satış fiyatlarının da Hl Müdürlüğünden getirtilip, ikisi teknik ve biri de mülk sahibinden teşkil olunacak bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması
3-Davacılar vekili, 12.05.2003 havale tarihli ıslah dilekçesi ile öncelikle, kamulaştırmasız el atma nedeniyle taşınmaz bedelinin tahsilini ve davacıların hisselerinin topudan terkinini, bu mümkün olmadığı takdirde, davalının taşınmaza vaki müdahalenin önlenmesi ile ecrimisil bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
16.05.1956 gün 1-6 Esas ve Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararına göre, kamulaştırmasız olarak taşınmazına el konulan kişi, ilgili kamu tüzel kişisi aleyhine el koymanın önlenmesi davası açılabileceği gibi, bu eylemli duruma razı olduğu takdirde taşınmaz değerinin tahsili davası da açabilir.
Davacılar vekili ıslah dilekçesinde, İçtihadı Birleştirme Kararında yazılı her iki davayı terditli olarak açtığından, mahkemece davacıya mehil verilmek suretiyle davasını hangi sebebe hasrettiği, diğer bir deyişle, men'i müdahale mi? yoksa, taşınmaz bedelini mi? istediği açıklattırılmalı, daha sona yapılacak keşif sonucu alınacak rapora göre davanın hasredildiği neden yönünden, esastan incelenip karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4-Kamulaştırma davalarında paydaşlar arasında zorunlu dava arkadaşlığı yoktur. İştirak halinde malik olsalar dahi, her paydaşın bağımsız olarak, kamulaştırmasız el atma nedeniyle, el atmanın önlenmesi ya da bedelin tahsili davası açabileceği gözetilmeden davanın reddine karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün açıklanan nedenle HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine, 17.12.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
(KAZANCI)
Old 08-08-2007, 08:04   #7
mevzu hukuk

 
Varsayılan

Değerli Meslektaşlarım,yardımlarınız ve yanıtlarınız için çok teşekkür ediyorum..
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
kamulaştırmasız el atmada kesinleşme akgnc Meslektaşların Soruları 14 05-10-2016 16:45
kamulaştırmasız el atma ve ecrimisil Av. İsa kargın Meslektaşların Soruları 2 24-07-2007 17:24
Kamulaştırmasız el atma Av.Tevfik TATAR Meslektaşların Soruları 2 15-06-2007 13:15
kamulaştırmasız el atma Burak Demirci Meslektaşların Soruları 2 31-05-2007 19:04
Kamulaştırmasız El Atma-Ecrimisil arif0275 Meslektaşların Soruları 2 04-06-2006 20:46


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04217911 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.