Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İpoteğin paraya çevrilmesi-Sehven gönderilen ödeme emri yerine icra emri gönderilmesi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 26-12-2016, 11:59   #1
veyselaybek

 
Varsayılan İpoteğin paraya çevrilmesi-Sehven gönderilen ödeme emri yerine icra emri gönderilmesi

Herkese merhabalar. Müvekkil tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatılıyor ve borçluya ödeme emri gönderiliyor. Dosyaya vekalet sunduğumuz zaman ödeme emri bila tebliğ olmuştur. İpotek senedini incelediğimde 149. Maddede belirtilen şartları taşıdığından dosyaya talep açarak bu kez borçluya ödeme emri değil icra emri gönderilmesini talep ettik. Ama malümunuz üzere genç müdürlerimizin tecrübesi ile talebimiz borçluya ihtar çekilmedi diye reddedildi ve ödeme emri gönderildi,borçlu tarafından itiraz edildi ve nihayetinde takip durdu.

Bu aşamada memurun işlemini şikayet ederek icra emri gönderme imkanımız var mıdır.

Teşekkürler
Old 26-12-2016, 12:55   #2
tiryakim

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan veyselaybek
Herkese merhabalar. Müvekkil tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatılıyor ve borçluya ödeme emri gönderiliyor. Dosyaya vekalet sunduğumuz zaman ödeme emri bila tebliğ olmuştur. İpotek senedini incelediğimde 149. Maddede belirtilen şartları taşıdığından dosyaya talep açarak bu kez borçluya ödeme emri değil icra emri gönderilmesini talep ettik. Ama malümunuz üzere genç müdürlerimizin tecrübesi ile talebimiz reddedildi ve ödeme emri gönderildi, borçlu tarafından itiraz edildi ve nihayetinde takip durdu.

Bu aşamada memurun işlemini şikayet ederek icra emri gönderme imkanımız var mıdır.

Teşekkürler
YARGITAY 12. Hukuk Dairesi
ESAS: 2013/10369
KARAR: 2013/20110

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;

Alacaklı tarafından borçlu hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlu icra mahkemesine başvurusunda; takibin ilama dayalı olarak yapıldığını, dolayısıyla bu durumda icra emri düzenlenmesi gerektiğini, ilamsız icra takibi yapılmasının iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığını ileri sürmüş, mahkemece, borçlunun bu başvurusunun da icra takibine itiraz niteliğinde olduğu kabul edilerek, ilamsız icra takibinde ödeme emrine itirazların icra dairesine yapılması gerektiği gerekçesi ile borçlunun bu yöndeki isteminin reddine karar verilmiştir.

İİK'nun 60 ve 62. maddelerine göre; ilamsız icra takibinde borçlunun, borcun tamamına veya bir kısmına veya alacaklının takip hakkına veya takip dayanağı belgedeki imzanın kendisine ait olmadığına ilişkin itirazlarını ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük süre içerisinde icra dairesine yapması gerekmektedir.

Aynı Kanun'un 16. maddesine göre ise; “Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere icra ve iflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır.”

Yukarıda belirtilen maddeler birlikte değerlendirildiğinde borçlunun, icra emri yerine ödeme emri gönderildiğine ve ilamda taraf olmadığına ilişkin başvurusu şikayet niteliğinde olup mahkemece bu yöndeki şikayetin esasının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken anılan başvurunun itiraz olarak değerlendirilip istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 26-12-2016, 12:55   #3
tiryakim

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
ESAS NO. 2008/12-514
KARAR NO. 2008/495
KARAR TARİHİ. 16.7.2008

• ÖDEME EMRİ GÖNDERİLMESİ ( Borçlu Adına 10 Nolu Ödeme Emri Yerine Genel Haciz Yoluna Ait İlamsız Takiplere Mahsus 7 Örnek Nolu Ödeme Emri Gönderildiği - Süresiz Şikayete Tabi Olduğu )

BİR HAKKIN YERİNE GETİRİLMEMESİNE VEYA SEBEPSİZ SÜRÜNCEMEDE BIRAKILMASINA NEDEN OLMA ( Borçlu Adına 10 Nolu Yerine 7 Örnek Nolu Ödeme Emri Gönderildiği - Süresiz Şikayete Tabi Olduğu )

SÜRESİZ ŞİKAYET NEDENİ ( Borçlu Adına 10 Nolu Ödeme Emri Yerine Genel Haciz Yoluna Ait İlamsız Takiplere Mahsus 7 Örnek Nolu Ödeme Emri Gönderildiği - Bir Hakkın Yerine Getirilmemesine veya Sebepsiz Sürüncemede Bırakılmasına Neden Olacağı )
2004/m.16/son,168/1

ÖZET : İstek, şikayete ilişkindir. Borçlu adına 10 nolu ödeme emri yerine genel haciz yoluna ait ilamsız takiplere mahsus 7 örnek nolu ödeme emri gönderilmiştir. Bu yöndeki işlem seçilen takibin şekline de uygun değildir. Bu tür uygulamanın bir hakkın yerine getirilmemesine veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasına neden olacağı açıktır.

Nitekim, İİK.nun 16/son maddesinde yer alan "Bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikayet olunabilir." Şeklindeki hüküm ile bundan zarar gören kişinin başvurusu da herhangi bir süreye tabi tutulmamıştır. Bu hal uygulama ve doktrinde süresiz şikayet olarak adlandırılmaktadır.

İcra Müdürlüğünün anılan işlemi ile bir hakkın yerine getirilmemiş veya sebepsiz sürüncemede bırakılmış olması karşısında, bundan zarar gören alacaklının başvurusu herhangi bir süreye tabi değildir. Mahkemece, alacaklının süresiz şikayete tabi bir hale ilişkin şikayetinin kabulü gerekirken süre aşımından reddi isabetsizdir.

DAVA : Taraflar arasındaki "şikayet" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 6. İcra Hukuk Mahkemesince şikayetin süre yönünden reddine dair verilen 13.11.2007 gün ve 2007/2091-1954 sayılı kararın incelenmesi şikayetçi/alacaklı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 28.02.2008 gün ve 2008/852-3688 sayılı ilamı ile;

( ... Alacaklı borçlu hakkında çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçmiş bulunmaktadır.

İİK.nun 168/1. maddesinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip için sunulan kambiyo senedi yönünden icra müdürüne sadece senedin kambiyo senedi olup olmadığını ve vadesinin gelip gelmediğini inceleme yetkisi verilmiştir. İcra Müdürü takip konusu edilen belgeyi denetledikten sonra borçluya bu yolla takip için hazırlanan örnek 10 nolu ödeme emrini göndermek zorundadır.

Somut olayda ilgili müdürlükçe borçlu adına 10 nolu ödeme emri yerine genel haciz yoluna ait ilamsız takiplere mahsus ödeme emri gönderilmiştir. Bu yöndeki işlem seçilen takibin şekline de uygun değildir. Bu tür uygulama bir hakkın yerine getirilmemesine veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasına neden olacağından bundan zarar gören kişinin başvurusu da herhangi bir süreye tabi tutulmamıştır.

O halde şikayetin kabulü gerekirken yazılı gerekçeyle süre aşımından reddi isabetsizdir... ),

Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : İstek, şikayete ilişkindir.

İstanbul 4.İcra Dairesinin 2007/11725 sayılı dosyasında şikayetçi/alacaklı vekili bütün yasal unsurlarını taşıyan çeke dayanarak borçlu Recep Demir aleyhine takibe girişmiştir. 10.07.2007 tarihli Örnek 1 ( eski örnek 48 ) takip talebinde alacaklı BP Petrolleri A.Ş. vekili 50.523,52 YTL asıl alacak ve 7.345,98 YTL takip tarihine kadar işlemiş faiz toplamı 57.869,50 YTL alacağın takip tarihi itibariyle tahsil tarihine kadar işleyecek %29 avans faizi, icra harç, masraf ve vekalet ücreti ile birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla BK. m.84 uyarınca borçlu Recep Demir'den tahsilini talep etmiştir. Takip talebinin "Tevdi edilen senet ( poliçe, emre muharrer senet, çek ) in tarih ve numarası, özeti, senede dayalı değilse borcun sebebi" bölümünde "08.01.2007 keşide tarihli, Z3503081 Çek numaralı, 50.523,52 YTL meblağlı çek"; "Alacaklının takip yollarından hangisini seçtiği" bölümünde ise "Haciz" yazılıdır. Takip talebine el yazısı ile 1 adet çek kasa no: 672 açıklaması düşülmüştür.

İcra Müdürlüğünce 10.07.2007 tarihli Örnek 7 ( eski örnek 49 ) ödeme emrine takip talebindeki talepler aynen yansıtılmış; "Tevdi edilen senet ( poliçe, emre muharrer senet, çek )'in tarih ve numarası, özeti, senede dayalı değilse borcun sebebi" bölümünde "08.01.2007 keşide tarihli, Z3503081 Çek numaralı, 50.523,52 YTL meblağlı çek"; "Alacaklının takip yollarından hangisini seçtiği" bölümünde ise "Haciz" açıklamalarına yer verilmiştir.

Alacaklı vekili 14.09.2007 tarihli talebinde de "Ödeme emri bila tebliğ olmakla, ödeme emrinin bu kez Düzce Emniyet Müdürlüğünden bildirilen ... adresine tebliğ edilmesini" talep etmiştir. İcra Müdürlüğünce; 14.09.2007 tarihinde "Yasa ve usule uygun olan talebin kabulüne" karar verilerek borçluya yeniden Örnek 7 ödeme emri gönderilmiş; 18.09.2007 tarihinde yapılan tebligat üzerine de 21.09.2007 tarihinde borçlu tarafından "Benim BP Petrolleri A.Ş.'nin takibine konu olan 08.01.2007 keşide tarihli ( Z3503081 ) numaralı çeke dayalı herhangi bir borcum bulunmamaktadır. Bu nedenle takibe itiraz ediyorum." İfadeleriyle takibe itiraz edilmiştir. İcra Müdürlüğünce "takibin ilamsız olduğu ve itirazın süresinde olduğu" gerekçesiyle takibin durdurulmasına karar verilmiştir.

Alacaklı vekilinin dosyada görünen en son işlemi yukarıya ilgili bölüme aynen alındığı gibi 14.09.2007 tarihlidir. İtiraz ve durma kararlarından sonra alacaklı vekilinin dosyada yaptığı herhangi bir işlem veya bu hususların alacaklı vekiline tebliğine ilişkin bir belge dosyada bulunmamaktadır.

Alacaklı vekili 23.10.2007 tarihinde eldeki şikayet başvurusunu yaparak borçluya gönderilen Örnek 7 ödeme emrinin iptali ile Örnek 10 ödeme emri tebliğini istemiştir. Mahkemece "istemin 7 günlük şikayet süresinde yapılmadığı" gerekçesiyle "şikayetin süre yönünden reddine" dair verilen karar, Özel Dairece yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuş; Yerel mahkemece önceki kararda direnilmiştir.


Takibe konu çekin unsurlarını taşıyıp, kambiyo senedi niteliğinde olduğu; takip talebinde dayanak belge olarak çekin gösterildiği, çek aslının ibrazı ile kasaya alındığı uyuşmazlık konusu değildir.

Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; kambiyo senedi niteliğindeki çekin dayanak belge olarak gösterilip haciz yoluyla takip talep edilmiş olmasına göre, icra müdürlüğünün Örnek 10 ödeme emri yerine Örnek 7 ödeme emri göndermesinin genel şikayet süresi olan 7 günlük şikayet süresine mi yoksa süresiz şikayete mi tabi olduğu noktasında toplanmaktadır.


Öncelikle konuya ilişkin yasal düzenlemelerin ortaya konulmasında yarar vardır;

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun "Takip talebi ve muhtevası" başlıklı 58. maddesinde "Takip talebi icra memuruna yazı ile veya sözlü olarak yapılır" hükmü yer almakta; "Haciz yoluyla takip" ana başlıklı ve "ödeme emri" alt başlıklı 168/1. maddesinde ise "İcra memuru senedin kambiyo senedi olduğunu ve vadesinin geldiğini görürse, borçluya senet sureti ile birlikte hemen bir ödeme emri gönderir" denildikten sonra ödeme emrine nelerin yazılacağı sıralanmaktadır.

Bu hükümler göstermektedir ki, alacaklının yazılı ya da sözlü olarak takip talebinde bulunması üzerine icra müdürünün yapacağı iş; takibin şekline uygun ödeme emri düzenleyerek borçluya göndermektir. Eğer kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip için sunulan bir kambiyo senedi söz konusu ise, icra müdürü sadece senedin kambiyo senedi olup olmadığını ve vadesinin gelip gelmediğini inceleme yetkisine sahiptir. İcra Müdürü takip konusu edilen belgeyi denetledikten sonra borçluya bu yolla takip için hazırlanan örnek 10 nolu ödeme emrini göndermek zorundadır.

Şikayete konu takipte de alacaklı vekili, borçlu hakkında çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine girişmiş ve takip talebinde açıkça çeke dayandığını bildirdiği gibi, çek aslını da ibraz etmiştir. Takip dayanağı çek tüm yönleriyle kambiyo senedi vasfını haizdir. Artık bu noktadan sonra icra müdürlüğü, takdir hakkına sahip değildir. Yapacağı iş; sadece, İİK.nun 168/1. maddesi hükmüne uygun olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip için sunulan kambiyo senedinin, kambiyo senedi olup olmadığını ve vadesinin gelip gelmediğini inceleme yetkisini kullanmak ve bu şekilde takip konusu edilen belgeyi denetledikten sonra borçluya bu yolla takip için hazırlanan örnek 10 nolu ödeme emrini göndermektir.

Somut olayda ilgili müdürlükçe bu gereğe uyulmamış; borçlu adına 10 nolu ödeme emri yerine genel haciz yoluna ait ilamsız takiplere mahsus 7 örnek nolu ödeme emri gönderilmiştir. Bu yöndeki işlem seçilen takibin şekline de uygun değildir. Bu tür uygulamanın bir hakkın yerine getirilmemesine veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasına neden olacağı açıktır.

Nitekim, İİK.nun 16/son maddesinde yer alan "Bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikayet olunabilir." Şeklindeki hüküm ile bundan zarar gören kişinin başvurusu da herhangi bir süreye tabi tutulmamıştır. Bu hal uygulama ve doktrinde süresiz şikayet olarak adlandırılmaktadır.

İcra Müdürlüğünün anılan işlemi ile bir hakkın yerine getirilmemiş veya sebepsiz sürüncemede bırakılmış olması karşısında, bundan zarar gören alacaklının başvurusu herhangi bir süreye tabi değildir. Mahkemece, alacaklının süresiz şikayete tabi bir hale ilişkin şikayetinin kabulü gerekirken süre aşımından reddi isabetsizdir.

Hal böyle olunca; Yerel Mahkemece, aynı yöne işaret eden ve Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, yanılgılı gerekçeyle şikayetin reddine dair önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Şikayetçi/alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 16.07.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.
Old 26-12-2016, 12:56   #4
tiryakim

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

12.Hukuk Dairesi
Esas: 2003/860
Karar: 2003/3273
Karar Tarihi: 24.02.2003


ŞİKAYET DAVASI - ALACAKLI TARAFÇA TAKİBİN HACİZ YOLU İLE YAPILMASININ TALEP EDİLMESİ - BORÇLUYA İCRA EMRİ GÖNDERİLMESİNİN İCRA MÜDÜRÜNÜN HATASI OLDUĞU - ŞİKAYETİN KABULÜ HALİNDE ALACAKLI ALEYHİNE VEKALET ÜCRETİNE HÜKMEDİLMESİ GEREĞİ

ÖZET: Yargılama aşamasında, alacaklı tarafça takibin haciz yolu ile yapılması talep edildiği durumda borçluya icra emri gönderilmesi hususu icra müdürünün hatası olmakla beraber, bu konudaki anlaşmazlığı sürdürdüğünden şikayetin kabulü halinde alacaklı aleyhine ücreti vekalete ve yargılama giderlerine hükmolunmasında herhangi bir isabetsizlik yoktur.

(2004 S. K. m. 16)

Dava: Yukarıda gün ve numarası yazılı merci kararının bozulmasını mutazammın 22.11.2002 gün ve 23160-24826 s. daire ilamının müddeti içerisinde tashihen incelenmesi alacaklı vekilince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Alacaklı tarafça Adana 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen boşanma davası sırasında ara kararı ile hükmedilen aylık 40.000.000.-TL. tedbir nafakasının takip talepnamesinde <haciz> yoluyla takibe konu edilmiş ise de, İcra Müdürlüğünce borçluya örnek 49 ödeme emri tebliği gerekirken ilamların icrasına yönelik <icra emri> tebliğ edilmesi üzerine borçlu tarafça Mercii nezdinde Kozan İcra Dairesinin yetkisine ve icra emri yerine kendilerine ödeme emri tebliğ olunması gerektiğinden bahisle şikayet edilmiştir. Merciice yetki itirazının reddine, ara kararı ile karar verildikten sonra takibin ara kararına dayandığından bahisle icra emrinin iptal edilmesine karar verilmiştir. Yargılama aşamasında, alacaklı tarafça takibin <haciz> yolu ile yapılması talep edildiği durumda borçluya <icra emri> gönderilmesi hususu İcra Müdürünün hatası olmakla beraber, bu konudaki anlaşmazlığı sürdürdüğünden şikayetin kabulü halinde alacaklı aleyhine ücreti vekalete ve yargılama giderlerine hükmolunmasında herhangi bir isabetsizlik yoktur. Bu nedenle, Merciice verilen kararı alacaklı vekili temyiz ettiğinden temyiz isteminin reddi ile Mercii kararının onanması gerekirken Dairemizce, alacaklı aleyhine <takibin genel haciz yoluyla yapılması> gerektiği cihetiyle genel kurallara göre, yetki itirazının çözümlenerek yetkisizlik kararı verilmesi gerekeceğinden bahisle alacaklı aleyhine hataen bozulduğu görülmüştür. Bu sebeple alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.

Sonuç: Alacaklı vekilinin tashihi karar isteminin kabulüyle Dairemiz, 22.11.2002 tarih, 2002/23160-24826 s. bozma ilamının kaldırılarak, Kozan İcra Tetkik Mercii Hakimliğinin 13.9.2002 tarih, 2002/66-89 s. kararının yukarda yazılı sebeplerle İİK. 366 ve HUMK. nun 438. maddeleri uyarınca ONANMASINA, 4.960.000.-TL. onama harcı peşin alındığından mahsubuna, bakiye 2.920.000.-TL. harcın temyiz edenden alınmasına, 24.02.2003 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Alacak davası sonucu alınan kararla rehnin paraya çevrilmesi yoluyla açılacak takipte icra emri mi gönderilmeli ödeme emri mi? Av. Ayhan Meslektaşların Soruları 0 07-02-2014 14:52
ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte icra emri mi ödeme emri mi? emrahcevik Meslektaşların Soruları 11 10-12-2013 18:17
icra emri yerine ödeme emri akms Meslektaşların Soruları 12 04-02-2012 12:04
ödeme emri yerine icra emri SINIRSIZ Meslektaşların Soruları 10 30-11-2011 15:20
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takipte ödeme emri Avguler Meslektaşların Soruları 3 20-08-2010 14:11


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04673409 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.