işi değil zararını istemek...

müvekkil, üretim müdürü pozisyonunda çalıştırılırken anılan pozisyonun işletme genelinde kapatılması yönünde alınan işletmesel karar gereği sözleşmesi feshediliyor ve tüm hakları kendisine kuruşu kuruşuna veriliyor.kişi yaklaşık 1 ay sonra çok daha düşük bir ücretle ancak aynı görev tanımı ile başka bir işletmede işe başlıyor.ancak feshin üzerinden 8 ay geçince çıkarılmış olduğu pozisyona dün itibariyle bir alımın yapıldığını öğreniyor.ve şimdi haliye çok öfkeli..kendisine öncelik konusunda bir bildirim yapılması gerektiğini düşünüyorum..müvekkil ise artık orada çalışmasının mümkün olmadığını ama kazanç noktasında düşürüldüğü zararın tazmin edilmesini istiyor..bu mümkün olabilirmi?

Alıntı: müvekkil, üretim müdürü pozisyonunda çalıştırılırken anılan pozisyonun işletme genelinde kapatılması yönünde alınan işletmesel karar gereği sözleşmesi feshediliyor ve tüm hakları kendisine kuruşu kuruşuna veriliyor.kişi yaklaşık 1 ay sonra çok daha düşük bir ücretle ancak aynı görev tanımı ile başka bir işletmede işe başlıyor.ancak feshin üzerinden 8 ay geçince çıkarılmış olduğu pozisyona dün itibariyle bir alımın yapıldığını öğreniyor.ve şimdi haliye çok öfkeli..kendisine öncelik konusunda bir bildirim yapılması gerektiğini düşünüyorum..müvekkil ise artık orada çalışmasının mümkün olmadığını ama kazanç noktasında düşürüldüğü zararın tazmin edilmesini istiyor..bu mümkün olabilirmi?

Sayın av.eduss;

Müvekkilinizin iş akdine son verilme gerekçesi işletmenin almış olduğu ve ilgili birimin kapatılması yönündeki karar olduğuna ve söz konusu karara rağmen bir süre sonra üretim müdürü olarak bir başkası işe alındığına göre, önceki işine göre daha az kazanca sahip bir işte çalışan işçinin aradaki zararın tazminini talep etmesi hakkaniyete uygun düşüyor.

Ancak şuna da dikkat etmek gerekir ki, çıkarılmış olduğu üretim müdürü konumuna hemen alım yapılmayıp 8 ay sonra bir başkası işe alınıyor. Bu durumda işveren, "kapatma kararı aldık ancak aradan geçen zaman içerisinde öngörülerimizin aksine işler yolunda gitti ve yeniden aynı konumda birini görevlendirme gereği duyduk, ayrıca 8 aylık süre uzun bir zamanı kapsamaktadır" şeklinde bir savunma yapabilir.

İş Kanunu'nun "toplu işçi çıkarma" başlıklı 29. maddesine göre işverenin işten çıkarmanın kesinleşmesinden itibaren 6 ay içerisinde işçi almak istediğinde çıkardığı işçilere bildirimde bulunma zorunluluğu var ise de bireysel işçi çıkarmada İş Kanunu'ndan ya da içtihatlardan kaynaklanan bir işe davet zorunluluğu var mı bilemiyorum.

Saygılarımla..