borçlu şirket ve yeni şirket arasındaki ilişki

Selam meslektaşlar. 5 ayrı dosyadan bir (X) şirket aleyhine icra takibi yaptım. 2 dosya hakediş haczi yapılarak infaz edildi. borçlu şirket yetkilileri tekrar aynı durumla karşılaşmamak amacıyla açmış oldukları diğer bir (Y) şirketi kullanarak ihalelere girip rahatça iş yapmaktadırlar. 2. şirketin borçtan sorumlu tutulması mümkünmüdür? iki şirketinde kuruculuları, ortakları, şirket adresleri ve hatta telefon numaraları bile aynı. ilk kurulan şirketin kuruluş tarihi 2007 yılında, ikinci şirketin kuruluş tarihi ise 2008 tarihindedir. icra takipleri ise 2010 yılında yapılmıştır. fakat şirket yetkililerin (yaptığımız telefon görüşmelerinde dahi alay edercesine açıkça birşey yapamazsınız diyorlar) alacaklıdan kaçmak amacında oldukları açıktır. yardımlarınız için şimdiden teşekkür ediyorum. Kolay gelsin.

Alıntı: Yazan ladre Selam meslektaşlar. 5 ayrı dosyadan bir (X) şirket aleyhine icra takibi yaptım. 2 dosya hakediş haczi yapılarak infaz edildi. borçlu şirket yetkilileri tekrar aynı durumla karşılaşmamak amacıyla açmış oldukları diğer bir (Y) şirketi kullanarak ihalelere girip rahatça iş yapmaktadırlar. 2. şirketin borçtan sorumlu tutulması mümkünmüdür? iki şirketinde kuruculuları, ortakları, şirket adresleri ve hatta telefon numaraları bile aynı. ilk kurulan şirketin kuruluş tarihi 2007 yılında, ikinci şirketin kuruluş tarihi ise 2008 tarihindedir. icra takipleri ise 2010 yılında yapılmıştır. fakat şirket yetkililerin (yaptığımız telefon görüşmelerinde dahi alay edercesine açıkça birşey yapamazsınız diyorlar) alacaklıdan kaçmak amacında oldukları açıktır. yardımlarınız için şimdiden teşekkür ediyorum. Kolay gelsin.

Perdenin aralanması teorisini inceleyin. Ayrıca THS Şerhinde ilgili içtihatlara bakın. Örneğin:

http://www.turkhukuksitesi.com/showp...78&postcount=3

Herkese Merhaba,

Meslektaşımızın sorusu,aslında hepimizin devamlı yaşadığı ve bildiği bir sorundur.Bu konuda daha önce İzmir 2.Ticaret Mahkemesi tarafından verilen perdenin kaldırılmasına dair karar ve yargıtayın bu kararı onaması bir nevi yeni bir başlangıç kabul edildi.Sayın Dikici'nin verdiği linkte de benzer bir karar bulunmaktadır.Ayrıca yine bu konuda Sayın Yrd.Doç.Dr.Vural Seven'in de bir çalışması bulunmaktadır.

Ülkemizdeki ''tüzel kişilik'' kavramındaki yetersiz düzenlemeler ve kurumlar arası iletişimsizlik,özellikle ticaret şirketlerinin bu alanda rahatça hareket etmesini sağlamaktadır.Bu nedenle,karşılaştığımız bu tür durumlarda mümkün olduğunca olayı yargıya taşıyarak,bu konuya daha da önem verilmesini,en azından bu yönüyle ticaret sicil kayıtlarının biraz daha denetim altına alınması,kötü niyetli bu tarz davranışlara,teşebbüslere engel olunması gibi aşamaların kaydedilebileceğine inanıyorum.

İlginiz için çok teşekkür ederim. Belirsiz alacak davası açarak olayı yargıya taşımayı düşünüyorum. Fakat mahkemenin 3. kişilerdeki hakedişler için tedbir kararı verip vermeyeceği konusunda tereddütlerim var. karar alırsam sitede paylaşacağım.

Alıntı: Yazan ladre İlginiz için çok teşekkür ederim. Belirsiz alacak davası açarak olayı yargıya taşımayı düşünüyorum. Fakat mahkemenin 3. kişilerdeki hakedişler için tedbir kararı verip vermeyeceği konusunda tereddütlerim var. karar alırsam sitede paylaşacağım.

Belirsiz alacak davası konusunda emin değilim.İcra takiplerinden bahsetmişsiniz,tabiki olayın detayını bilmemekle beraber,bakiye miktar bellidir diye düşünüyorum.Umarım emekleriniz karşılıksız kalmaz,gelişmeleri paylaşırsanz sevinirim kendi adıma,Mersin(memleketim) 'e selamlar,iyi çalışmalar.

haklısınız belirsiz bir alacak söz konusu değil. tam alacak davası açılmış olsa bile icra dosyasında asıl alacak dışında işlemiş faiz, masraf, harç vs.. gibi giderlerde olduğu için dava değeri olarak asıl alacak mıktarımı belirtilmeli, yoksa dava açıldığı tarihte icra dairesince hesaplanmış miktarmı belirtilmeli? birde mahkeme üçüncü kişilerdeki alacağa (hakedişe)tedbir konulmasına karar verirmi?

Tespit davası bu olayda söz konusu olmaz diye düşünüyorum. Benzer bir konu paylaşılmış, orada tespit davasından bahsedilmiş. Fakat bence tespit davası açmakta hukuki yarar olmayacağı için usulden reddedilebilir. Sayın kapgan Mersin'den selamlar