Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

örnek 13'e kısmi itiraz halinde TAHLİYE İSTENEBİLİR Mİ?

Yanıt
Old 13-10-2009, 10:02   #1
nizar

 
Varsayılan örnek 13'e kısmi itiraz halinde TAHLİYE İSTENEBİLİR Mİ?

Değerli Meslektaşlarım,

Haciz ve tahliye talebi ile borçluya ÖRNEK 13 gönderdim. O da KISMİ İTİRAZ DA bulundu. Şimdi 30 günlük ödeme süresi de geçti. Kısmi itiraz olduğu için tereddüt ediyorum. KISMİ İTİRAZ HALİNDE DE İTİRAZ EDİLMEYEN KISIM İÇİN İCRA MAHKEMESİNDEN TAHLİYE İSTENEBİLİR Mİ? Yoksa itiraz olduğu için itirazın kaldırılması ile birlikte mi tahliye istenebilir? Uygulama ne yönde?

Şimdiden yanıtlayan herkese teşekkürler.

Saygılarımla...
Old 13-10-2009, 10:18   #2
avgubse

 
Varsayılan

itirazın neye ilşkin olduğu önemli sanırım mesela sadece faizemi itiraz etti..ancak kabul ettiği aylara ilişkin kiralar varsa ve bunu 30 gün içinde yatırmamışsa temerrüt oluşur bence.
Old 13-10-2009, 10:22   #3
Av.Feridun Yurtsever

 
Varsayılan

Aşağıda iki karar ekledim. Umarım yardımcı olur.

T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi

E:2006/1367
K:2006/3508
T:06.04.2006

2004 s. Yasa m. 269,270,271

İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Davacı alacaklılar tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine vaki kısmi itiraz üzerine davacı alacaklılar kesinleşen bölüm için İcra Mahkemesine başvurarak tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece itirazın kaldırılmasına karar verilmeden tahliyeye karar verilemeyeceğinden bahisle istemin reddine karar verilmiş olup, karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı alacaklılar 20.12.2004 başlangıç tarihli sözlü kira sozleşmesine dayanarak aylık kira parası 50.-YTL'den 2005 Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran ayları toplam 300.- YTL kira alacağının tahsili amacıyla icra takibi yapmışlardır. Ödeme emrinin tebliği üzerine yasal surede davalı borclu yapmıs oldugu itirazında aylık kıra parasının 50.-YTL olmayıp, 35.-YTL olduğunu, kira borcunun da toplam 70.- YTL olduğunu savunarak itirazda bulunmuştur.
Davacı alacaklılar sözlü akde dayanmış olup, aylık kira miktarının 50.- YTL olduğu konusunda yazılı belge sunamadıklarına göre davalı borçlunun beyanına itibar etmek gerekir. Ne var ki davalı borçlu kabul ettiği miktarı yasal süresinde ödemediginden temerrüt olgusu gerçekleşmiştir. Esasen davacı alacaklılar da bu kesinleşen bolum icin tahliye istemınde bulunmuslardır. Bu durumda itirazın kaldırılmasından bahsedilemez. Mahkemece kesinleşen bölüm için temerrüt gerçekleştiğinden tahliyeye karar vermek gerekirken, itirazın kaldırılması talebi olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle davacıların temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 6.4.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi

E:2009/3445
K:2009/5074
T:01.06.2009

Kira Alacağı
Tahliye İsteme Süresi
Kiralananın Tahliyesi

Özet
Kira alacağının tahsili sebebiyle yapılan icra takibi sırasında, ödeme emrinde tanınan yasal otuz günlük süre dolmadan kiralananın tahliyesi istenemeyeceği gibi, kira sözleşmesinde kira bedelinin ne şekilde ödeneceği tespit edilmişse, kira alacağına ilişkin uyuşmazlığın, kira sözleşmesinin kira bedeline ilişkin hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. Bu durumda, Borçlar Kanunu 'nun 88. maddesinin uygulama olanağı yoktur.

2004 s. Yasa m. 269/1
818 s. Yasa m. 88,260

İcra mahkemesince verilmiş bulunan karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık, kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine yapılan kısmi itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Taraflann kar şılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere, esasen İİK'nın 269/1. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken Borçlar Kanunu'nun 260. maddesi gereğince ödeme emrinin tebliğ tarihi olan 10.12.2007 tarihine nazaran ödeme emrinde tanınan yasal otuz günlük ödeme süresi geçmeden 27.12.2007
tarihinde açılan tahliye istemi süresinde olmadığından, davacı vekilinin tahliye isteminin reddine ilişkin karara yönelttiği temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı vekilinin alacağa yönelttiği temyiz itirazlarına gelince; davacı alacaklı, taraflar arasında düzenlenen 01.02.2006 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli yazılı kira sözleşmesine dayanarak 07.12.2007 tarihinde başlattığı icra takibi ile 3, 4, 5, 6, 7, 11, 12/2006 ayları ile 2, 3, 7, 9, 11/2007 ayları kira paraları toplamı 8.000 TL'nin sözleşme ile kararlaştırılan aylık %10 gecikme faizi ile birlikte 16.390 TL'nin tahsilini istemiştir. Ödeme emrinin 10.12.2007 tarihinde tebliği üzerine borçlu kiracı süresinde yaptığı kısmi itirazında 7, 9, U/2007 ayları kira parası 1.800 TL ve bu aylara ilişkin 540 TL gecikme faizi borcunu kabul etmiş, takibin kalan 14.050 TL'lik kısmına ise, alacaklının banka hesabına ve elden ödemeler yaptığını belirterek borca, faiz ve fer'ilerine itiraz etmiştir. Kısmi itirazın kaldırılması istemli davada, davalı vekilinin 22.05.2007 tarihli davacı imzalı makbuz ile kira bedeline mahsuben 300 TL alındığını ileri sürmesi üzerine mahkemece bu belge dikkate alınarak bilirkişi raporu doğrultusunda icra takibine konu edilen önceki aylar kira paralarının alınmış sayılacağı gerekçesi ile istemin reddine karar verilmiştir.
Borçlar Kanunu'nun 88. maddesinde, kira parası gibi belli zamanlarda ödenmesi gereken bir borcu ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin alıp, bir taksit için makbuz veren alacaklının, ondan önceki taksitleri de almış sayılacağı kabul edilmiştir. Ancak bu maddenin uygulanabilmesi için, kira bedellerinin her ay muntazaman makbuz karşılığı ödenmesi gerekir. Bu gibi ödemelerde bir taksit için alınan makbuz, daha önceki taksitlerin de alındığına karine teşkil eder. Bankaya ödeme yapılması durumunda, bankanın kiracıya verdiği alındı makbuzları, Borçlar Kanunu'nun 88. maddesi anlamında makbuz kabul edilemez. Az önce açıklanan karinenin aksi, kiralayan tarafından her türlü delil ile kanıtlanabilir. Olayımızda ise, taraflar arasındaki kira sözleşmesinde kira para-larının davacı kiralayan adına H... Bankası Cebeci Şubesi'nde açılan hesap numarasına ödeneceği kararlaştırılmış olup, banka hesap özetinin incelenmesinden, davalının bu hesaba ödeme yaptığı görülmektedir. 22.05.2007 tarihli makbuzla, üstelik ay ismi belirtilmeksizin kira bedeline mahsuben 300 TL alınması, yukarıda açıklanan nedenle davalının o zamana kadarki kira borçlarını ödediğine karine teşkil etmez. Düzenli şekilde makbuz karşılığı ödemeler olmadığından, olayda Borçlar Kanunu'nun 88. maddesinin uygulama
olana ğı yoktur. Kira alacağına ilişkin uyuşmazlığın bu esaslar çerçevesinde kira sözleşmesinin kira bedeline ilişkin hükümleri dikkate alınarak çözümlenmesi, ödenmeyen kira parasının tespiti ile bu miktar üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi doğru değildir.
Karar bu nedenle bozulmalıdır.
Sonuç: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle kararın tahliye isteminin reddine ilişkin kısmının (ONANMASINA), 2. bentte yazılı nedenle kararın alacağa ilişkin bölümünün (BOZULMASINA), 01.06.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 13-10-2009, 15:10   #4
nizar

 
Varsayılan

Değerli Meslektaşlarım,

Müvekkil kısmi itirazın da kaldırılmasını istiyor.Borçlu ise 2008 yılına ait borcu olmadığını,sadece 2009 yılına ait borcu olduğunu itirazında belirtmiş.

Müvekkil ile borçlu 2008 yılı için yazılı kira sözleşmesi 2009 yılı için daha sonra ayrı kira sözleşmesi yapmış.
Bu durumda borçlu yazılı kira aktinin varlığına itiraz etmediğine göre itirazı kaldırmak için İCRA HAKİMLİĞİNDE DAVA AÇABİLİR MİYİM?Yoksa sulh hukukta mı dava açmak gerekiyor?

ikincisi böyle bir davayı ilk kez açacağım için NETİCEİ TALEPTE neler belirtmeliyim?Neler talep edeceğiz?

üçüncüsü icra inkar tazminatı istenebiliyor mu?

dördüncüsü ise iki adet kira kontratı olduğu için dilekçede hangi başlangıç tarihli kira sözleşmesinin feshini isteyeceğim?
Old 13-10-2009, 16:29   #5
Av.Ömeroğlu

 
Varsayılan

Sayın Ergül,hangi yılın hangi aylarına ilişkin kira bedellerini talep ettiğinizi açıklamanız ve borçlunun kısmi itirazının içeriğini de belirtirseniz daha sağlıklı cevap verilmesi mümkün olacaktır ancak yine de verdiğiniz bilgilerden
a-Öncelikle 2009 yılında yeniden kiracıyla yazılı kira sözleşmesi yapan müvekkiliniz eğer bu kontratta 2008 yılından olan kira alacaklarını saklı tutmamışsa buna ilişkin bir kayıt konmamışsa artık müvekkilinizin iradesinin 2008 yılı kira alacaklarından feragat olarak yorumlanabileceğini-yorumlanması gerektiğini düşünüyorum.Zira Yargıtay'ın eski de olsa bazı kararlarında bir ayın kirası alınırken önceki aylara ilişkin herhangi bir ihitirazi kayıt konulmamışsa artık o ay kiralarının istenemeyeceği kabul edilmişken,müvekkiliniz dahja da ileri giderek yeniden yazılı bir kira akti yapıyor.
b-Hal böyleyken borçlunun 2008 yılından kira borcu olmadığı itirazının kabul görmesi olasıdır.Şayet takibe konu 2009 yılı kira bedellerini 30 gün içerisinde ödemişse temerrüt doğmayacak ve itirazın kaldırılması ile tahliye de mümkün olmayacaktır.
Old 13-10-2009, 16:35   #6
Av.Ömeroğlu

 
Varsayılan

Bunun yanında eğer takip 2009 yılına ilişkin kiralardan örneğin 8 aya ilişkin olup da borçlu 4 aylık borcu olduğunu belirtip bunu ödeseydi,icra mahkemesinde veya sulh hukuk mahkemesinde kalan 4 aya ilişkin ödemeyi ispatlayamaması şartıyla(yani kısmi itiraz halinde de) temerrüt doğacaktı ve duruma göre itirazın kaldırılmasına(veya iptaline)ve temerrüt nedeniyle aktin feshiyle tahliyeye karar verilecekti.Dolayısıyla dava dilekçenizde de itirazın kaldırılmasını(yazılı sözleşme olduğundan tahliyeyi icra mahkemesinden istemiş olmanız halinde)takibin devamını,temerrüt nedeniyle aktin feshini ve mecurdan tahliyeyi talep edecektiniz.
Old 13-10-2009, 17:16   #7
nizar

 
Varsayılan

Değerli Meslektaşım,

Zaman ayırıp yanıtladığınız için teşekkür ederim.

1-Borçlu ile müvekkil 2008 yılında ayrı bir kira sözleşmesi 2009 yılında ayrı bir kira sözleşmesi yapılmış

2-Borçlu itirazında 2008 yılına ait bir borcu olmadığını 2009 yılına ilişkin borcu olduğu şeklinde itirazda bulunmuş

Bu durumda hem alacağın tahsili hemde tahliye için icra mahkemesinde mi yoksa sulh hukukta mı dava açmak gerekiyor?Bu durumda talebimiz ne olmalıdır? Aktin feshini talep halinde 2008 sözleşmesinin mi yoksa 2009 sözleşmesinin feshi istenmeli?Sizin anlattıklarınızdan itirazın kaldırılması davası 2008 yılı kiralarına ilişkin olduğundan red edilebileceğini anlıyorum.Yorumlarınızı paylaşır mısınız?

Saygılarımla...
Old 13-10-2009, 17:38   #8
Av.Ömeroğlu

 
Varsayılan

Sayın Ergül,2008 yılından borcum yoktur diyip 2009 yılı borçlarını kabul edip aynı zamanda ödemişmi?Yoksa itirazla yetinip 30 günü ödeme yapmadanmı geçirdi?Eğer ikincisi ise temerrüt doğacaktır elbette.Bu halde tabiiki yürürlükte olan 2009 yılı kira sözleşmesinin feshini talep edeceksiniz.2008 yılına ilişkin itirazın kaldırılmasını talep ederseniz(icra mahkemesi veya sulh hukuk mahkemesinde)davanız o kısım için reddedilecektir diye düşünüyorum.
Sonuç olarak ben sizin yerinizde olsaydım borçlu takibe konu 2009 yılı kiraları bakımından 30 gün içinde ödeme yapmayarak temerrüde düşmüş olduğundan ve yazılı kira sözleşmesi ve aylık kira bedeli de belirli olduğundan icra mahkemesinden veya sulh hukuk mahkemesinden (bu konuda seçimlik yetkiniz var)2009 yılı kira bedelleri bakımından itirazın kaldırılmasını veya iptalini takibin devamını,aktin(2009 yılına ilişkin aktin) temerrüt nedeniyle feshi ve mecurun tahliyesini,kira bedeli çekişmesiz ve borçlunun itirazı haksız olduğundan aynı zamanda %40 inkar tazminatını talep eder,2008 yılına ilişkin talepten vazgeçerdim.
Old 22-06-2011, 10:11   #9
tiryakim

 
Varsayılan B.K - 88 . Madde

Bankaya yıllık olarak peşin Ödenen kiralarda Borçlar Kanunu 88. Maddesinin uygulanma olanağı varmıdır ?

Alıntı:
2 - Hükümleri

Madde 88 - Faizden veya icar bedeli gibi muayyen zamanlarda ödenmesi lazım gelen sair borçlardan ihtirazi bir kayıt dermeyan etmeksizin bir taksit için makbuz veren alacaklı ondan evvelki taksitleri de tahsil etmiş sayılır. Alacaklı resülmal için makbuz vermiş ise faizlerini de tahsil etmiş sayılır. Senet borçluya iade edildikte borç sakıt olmuş sayılır.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
kısmi ödeme halinde çek tazminatı RuzgarEzel Meslektaşların Soruları 11 08-08-2011 15:00
kısmi itiraz ve faiz AVUKAT Z.D. Meslektaşların Soruları 1 31-08-2009 16:41
itıraz Olunan 13 Örnek Ödeme Emrı Ve Tahlıye İstemı? Heybe Hukuk Meslektaşların Soruları 5 30-07-2008 16:11
Bono-kısmi itiraz Hemocrania Meslektaşların Soruları 1 06-02-2008 12:56
borca kısmi itiraz aes Meslektaşların Soruları 3 29-03-2007 15:21


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05744100 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.