Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

kesin süre tanık listesi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 17-04-2017, 11:39   #1
Defi-Def

 
Varsayılan kesin süre tanık listesi

Bir boşanma davasında davalı vekiliyiz. Dava dilekçemizde tanık deliline dayandık ancak mahkemenin tanık listesi için ihtarlı kesin süresini atlamışız. ihtarlı ara karada davacı tanıklarının hazır edilmesine denerek henüz davalı (biz) tanıkları için bir ara karar kurulmadı. Duruşması yakın ancak tanıkları duruşmada hazır edemiyoruz çünkü hepsi il dışında ikamet etmekte. Yarınki duruşmada süresi geçtiği halde tanık listesini verip talimatla dinlenmelerini talep edersek büyük ihtimal süreden dolayı reddolacak. Islahla tanık listesi verebilir miyiz? veya başkaca ne yapılabilir)
Old 17-04-2017, 12:35   #2
av.gokcen

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2015/23725
K. 2015/24134
T. 16.12.2015

* TANIK BİLDİRME HAKKI (Davalıya Tanık Delili Dışında Belge Niteliğindeki Delillerle İlgili Kesin Mehil Verildiği/Bu Mehilin Tanık Bildirme Hakkını Düşürmeyeceği - Davalının Tahkikat Aşamasında Verdiği Dilekçesinde Tanıklarının İsim ve Adreslerini Bildirdiği/Davalının Gösterdiği Tanıkların Dinlenmesi İçin Gerekli Avansın Usulünce İstenmesi Avans Yükümlülüğünü Yerine Getirmesi Halinde Tanıkların Usulünce Çağrılıp Dinlenmesi Gerektiği)

* BOŞANMA (Katılma Yoluyla Tazminat ve Nafaka - Davalıya Tanık Delili Dışında Belge Niteliğindeki Delillerle İlgili Kesin Mehil Verildiği/Bu Mehilin Tanık Bildirme Hakkını Düşürmeyeceği)

* KESİN MEHİL (Boşanma/Katılma Yoluyla Tazminat ve Nafaka - Davalıya Tanık Delili Dışında Belge Niteliğindeki Delillerle İlgili Verilen Kesin Mehilin Tanık Bildirme Hakkını Düşürmeyeceği/Davalının Tahkikat Aşamasında Verdiği Dilekçesinde Tanıklarının İsim ve Adreslerini Bildirdiğinden Davalının Gösterdiği Tanıkların Dinlenmesi İçin Gerekli Avans Yükümlülüğünü Yerine Getirmesi Halinde Tanıkların Usulünce Çağrılıp Dinleneceği)

6100/m.94/1,140/5,324

ÖZET : Ön inceleme duruşmasında 6100 S.K. Md 140/5. maddesi uyarınca davalı-karşı davacıya verilen kesin mehil, tanık delili dışında, belge niteliğindeki delillerle ilgilidir. Bu mehil, tanık bildirme hakkını düşürmez. Davacı-karşı davalı erkek, tahkikat aşamasında verdiği 16.07.2013 tarihli dilekçesinde tanıklarının isim ve adreslerini mahkemeye bildirmiştir. Mahkemece, davalı-karşı davacının gösterdiği tanıkların dinlenmesi için gerekli avansın usulünce istenmesi (HMK.m.324) avans yükümlülüğünü yerine getirmesi halinde, gösterdiği tanıkların usulünce çağrılıp dinlenmesi ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Açıklanan yönde işlem yapılmadan, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı erkek tarafından, her iki dava yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise, katılma yoluyla tazminat ve nafaka miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Dava, 2.1.2013 tarihinde, karşı dava ise 14.3.2013 tarihinde açılmıştır. Mahkemece 18.06.2013 tarihinde ön inceleme duruşması yapılmış, bu duruşmada tarafların anlaşamadıkları hususlar tespit edildikten sonra, davacı-karşı davalı erkeğe delillerini bildirmek üzere iki haftalık kesin süre verilmiş ve tahkikat aşamasına geçilmesine karar verilerek, bu husus ve sonraki duruşmanın tahkikat duruşması olduğu taraflara bildirilmiştir. Davacı-karşı davalı vekili, 02.07.2013 tarihi dilekçe ile, davacı-karşı davalı ile görüşemediğinden tanık ve delillerini bildirmek üzere iki haftalık ek süre talep etmiştir. Tanık ve delillerini 16.7.2013 tarihinde bildirmiş, mahkeme ise 17.9.2013 tarihli tahkikat duruşmasında "Geçen celse Hukuk Muhakemeleri Kanununun 140/5. maddesi gereğince davacı-karşı davalı tarafa verilen iki haftalık kesin sürenin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 94/1. maddesi anlamında kanunca belirlenen sürelerden olup hakim takdiri ile uzatılıp kısaltılmasının mümkün olmadığı anlaşıldığından, süresinden sonra sunulan tanık listesindeki tanıkların dinletilmesi talebinin reddine" şeklinde karar verilmiştir.

Ön inceleme duruşmasında Hukuk Muhakemeleri Kanununun 140/5. maddesi uyarınca davalı-karşı davacıya verilen kesin mehil, tanık delili dışında, belge niteliğindeki delillerle ilgilidir. Bu mehil, tanık bildirme hakkını düşürmez. Davacı-karşı davalı erkek, tahkikat aşamasında verdiği 16.07.2013 tarihli dilekçesinde tanıklarının isim ve adreslerini mahkemeye bildirmiştir. Mahkemece, davalı-karşı davacının gösterdiği tanıkların dinlenmesi için gerekli avansın usulünce istenmesi (HMK.m.324) avans yükümlülüğünü yerine getirmesi halinde, gösterdiği tanıkların usulünce çağrılıp dinlenmesi ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Açıklanan yönde işlem yapılmadan, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalı- karşı davacı kadının tüm, davacı-davalı erkeğin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 16.12.2015
Old 17-04-2017, 12:52   #3
Defi-Def

 
Varsayılan

üstadım bize verilen süre de tam olarak gönderdiğiniz karardaki gibi 140/5 gereğince tanık listesinin bildirilmesine ilişkin. gönderdiğiniz karardan anladığım bu celse tanık listemizi verirsek reddetse bile Yargıtay da şansımız var. çok teşekkür ederim...
Old 17-04-2017, 23:08   #4
antipersonel

 
Varsayılan

Arkadaşlar tahkikat aşamasının 1. duruşmasında Hakim HMK 140/5 maddesine göre delillerin bildirilmesi ihtaratında bulunuldu, kesin süre verdi. Davacılar olarak ihtaratta belirtilen kesin süreler içerisinde ilgili tapu dairesinden dava konusu taşınmaza emsal olabilecek satışları talep ettik, gelen cevabi yazı ekinde emsallerin ise sembolik rakamlarla düşük fiyatlarda satılması emsal olarak kabul görmeleri açısından mümkün bulunmamaktayken resen emsal araştırması yaparak gerçek değerler üzerinden satışı yapılan 4-5 adet emsal bulduk. 2. duruşmaya gireceğiz, duruşmada bu emsallerin tapudan satış senetlerini talep edeceğiz. Sonuçta talebimiz tam ve eksiksiz olarak tapu müdürlüğü tarafından yerine getirilmediğinden dolayı resen emsal araştırması yoluna gitmek durumunda kaldık.

Tamda bu noktada hakim emsal bildirme süresi olan 2 haftalık kesin sürenin geçmesi yönünden talebimizi reddebilir mi ? Burda reddetmenin koşulları oluşmuşmudur ?

Teşekkürler,
Old 18-04-2017, 10:42   #5
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Kesin süreyi kaçırdıysanız tanık listenizi ıslah dilekçesiyle sunabilirsiniz. Islah dilekçesi sunmaz iseniz tanıklarınız dinlenmeyebilir.
Old 18-04-2017, 10:43   #6
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

ıslahla delil bildirilebilir...

T.C.
Yargıtay
11. Hukuk Dairesi

Esas No:2015/11858
Karar No:2016/9302
K. Tarihi:

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada .... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 21/07/2015 tarih ve 2014/288-2015/630 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili; müvekkilinin banyo aksesuarları üzerine tasarımları olduğunu, müvekkiline ait tescilsiz tasarımların davalı şirket tarafından ... Fuar ve Kongre Merkezinde düzenlenen fuarda sergilendiğinin ve satışının yapıldığının .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2013/323 D.İş. sayılı dosyası ile tespit edildiğini, davalı şirketin üretip satışını yaptığı ürünlerin müvekkiline ait ürünler ile iltibas yaratacak derecede aynı ve benzer olduğunu, bu durumun haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek haksız rekabetin tespitini, men'i ve sonuçların ortadan kaldırılmasını, ürünlerin toplanmasını, el konulmasını, imhasını, haksız tecavüzün önlenmesini ve giderilmesini ve şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminat ile 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili; davacının da müvekkili gibi dava konusu ürünleri...'den ithalat ettiğini, bu ürünlere ait tasarımların yurtdışında yapıldığını ve Türkiye'ye özgü tasarımlar olmadığını, ithal olunan ürünlerin hiç birisinin tasarımının davacıya ait olmadığını, bu ürünlerin harcı alem ürünler olduğunu, ayrıca yenilik ve ayırt edicilik vasfının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu ürünlerin tasarımı açısından davacının haklı olduğunu gösterilebilecek teknik resim, onaylı üretim resmi, kalıp resmi, kalıp ve benzeri aşamalara ait deliller sunulmadığı, ayrıca davacının dava konusu tescilsiz tasarımları uzun yıllar önce piyasaya sunarak tanınmış hale getirdiğini ve bu tasarımlara sağladığını iddia ettiği emek ve piyasanın varlığının da ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir

1- Dava, haksız rekabetin tespiti, men’i ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, 20.07.2015 tarihli dilekçesi ile yeni delil sunmak için ıslah talebinde bulunmuştur. Mahkemece, yeni delil sunmanın ıslaha konu olamayacağından bahisle ıslah talebi reddedilerek, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir. Oysa, 6100 sayılı HMK’nın 176. ve 177/1. maddelerinde, davanın her iki tarafının da, yargılama usulüyle ilgili bir işlemini bir defaya mahsus olmak üzere kısmen veya tamamen ıslah edebileceği ve ıslahın tahkikata tabi olan davalarda tahkikatın bitimine kadar yapılabileceği belirtilmiştir. Taraflarca delil listesinin sunulması işlemi de yargılama usulüyle ilgili bir işlem olup, ıslah ile değiştirilmesi mümkündür.

Diğer bir söyleyişle ıslah, iyiniyetli tarafın, davayı açtıktan veya kendisine karşı bir dava açıldıktan sonra öğrendiği olgularla ilgili yanlışlıkları düzeltmesine, eksiklikleri tamamlamasına, bu çerçevede yeni deliller sunabilmesine olanak sağlayan bir kurumdur. (YİBK, 04.02.1948 gün ve E:1944/10, K:1948/3) Bu durumda, mahkemece, ıslah talebi kabul edilerek sunulan deliller değerlendirildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.

2- Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek bulunmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 05/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
www.hukukmedeniyeti.org
Old 18-04-2017, 10:49   #7
antipersonel

 
Varsayılan

Sayın Av. Hatun Olgunler,

Değerli paylaşımlar için teşekkür ederim.Farklılık şu yönde,

Bizim Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan davamızda 2 haftalık yasal süresi içerisinde Tapu Dairesinden emsal olabilecek taşınmazların tespiti ile dosyaya kazandırılması talebimiz sonucu Tapu Dairesinden gelen kayıtlar bilirkişiler açısından yeterli mukayese imkanı sağlamayacağından (satış değerleri çok düşük yansıtılmasından dolayı) kendi imkanlarımızla bulduğumuz gerçek satışları gösterir emsallerin bir sonraki celsede talep edilmesi, yani ek delil talebimiz Hakim tarafından siz delillerinizi süresi içerisinde talep etmemişsiniz diyerek reddedilebilirmi ?

Saygılarımla,
Old 18-04-2017, 11:30   #8
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Sayın Antipersonel ;

Siz de ıslah dilekçesiyle yeni emsalleri sunmayı deneyebilirsiniz... Hakim kesin süreden sonra sunulduğu için dikkate almazlık yapmayacaktır. Paylaştığım kararı da eklerseniz işiniz kolaylaşır... İyi günler...
Old 18-04-2017, 12:00   #9
Defi-Def

 
Varsayılan

Arkadaşlar hakim ıslaha veya başkaca bir işleme gerek olmadan "celse ertelenmesine sebep olunmadığından" diyerek tanık listemizi kabul etti. Bu konudaki araştırmamı yaparken de Yargıtay kararlarının daha esnek olduğunu gördüm. Yargıtay davaların uzatılmaması ve celse kaybına sebebiyet verilmemesi gibi kıstasları önemsiyor ve savunma, delil sunma hakkının genellikle korunması yönünde kararlar veriyor.
Yardımlarınız için teşekkürler...
Old 18-04-2017, 12:02   #10
Defi-Def

 
Varsayılan

ama yine de süre kaçırıp da bu strese girmeye değmez
Old 18-04-2017, 12:04   #11
Defi-Def

 
Varsayılan

Şuan bulamadım ama Yargıtayın "tanık için kesin süre verilmişse bile celse ertelenmesine ve davanın uzamasına sebebiyet verilmemişse tanıklar dinlenir" şeklinde kararları var.
Old 18-04-2017, 12:10   #12
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

avgökçenin paylaştığı kararda tanık delili dışındaki belgelerin sunulması için kesin mehil verilmiş. Tanık konusunda kesin mehil verilmemiş. Bu nedenle kesin süre tanıkları kapsamaz demiş yargıtay... tanık konusunda daha doğrusu tüm deliller konusunda kesin süre verilmişse kesin süreden sonra tanık bildirilemez...

Hakim kesin süreyi verirken kesin süre içinde delillerin bildirilmemesi halinde delil bildirme hakkından vazgeçmiş sayılacağına da karar vermişse artık ıslah dışında delil ve tanık bildirme hakkı kalmaz... Ama delil bildirme hakkından vazgeçmiş sayılacağınıza ihtaratı yoksa kesin mehil sonuç doğurmaz ve tanık bildirebilirsiniz...
Old 18-04-2017, 12:15   #13
Defi-Def

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/3724

K. 2012/20653

T. 10.9.2012

• KESİN SÜRE VERİLMESİNE RAĞMEN BİR SONRAKİ CELSEDE DELİL VE TANIK LİSTESİ BİLDİRMEK ( Celse Talikine Neden Olmayacak Şekilde Bildirildiği – Celsede Hazır Edilen Tanıkların Dinlenmesi Gereği )

• DELİL VE TANIK LİSTESİ BİLDİRİLMESİ İÇİN KESİN SÜRE VERİLMESİ ( Kesin Süre Geçtikten Sonra Yapılan Celsede Davalı Vekilinin Delil Listesini Sunduğu/Tanıklarını Hazır Ettiği – Celse Talikine Neden Olmadığından Huzurdaki Tanıkların Dinleneceği )

• KESİN SÜRE GEÇTİKTEN SONRA OTURUM SIRASINDA TANIKLARI HAZIR ETMEK ( Celse Talikine Neden Olmayacak Şekilde Tanıklarını Hazır Eden Davalı Vekilinin Bildirdiği Tanıkların Dinlenmesi Gereği )

• CELSE TALİKİNE NEDEN OLMAYACAK ŞEKİLDE KESİN SÜRE DIŞINDA DELİL VE TANIK LİSTESİ BİLDİRMEK ( Kesin Süre Geçtikten Sonra Yapılan Celsede Davalı Vekilinin Delil Listesini Sunduğu/Tanıklarını Hazır Ettiği – Celse Talikine Neden Olmadığından Huzurdaki Tanıkların Dinleneceği )

6100/m. 243

1086/m. 258

ÖZET : Mahkemece, davalı vekiline oturumda delillerini bildirmek, tanık göstermesi halinde hangi hususta dinlenecekleri hususunda açıklamada bulunmak üzere otuz gün kesin mehil verilmiş, duruşma daha sonraki bir tarihe bırakılmıştır. Davalı vekili, tanınan kesin süre dışında oturum sırasında delil listesini sunmuş ve aynı gün, gösterdikleri tanıkların hazır bulunduğunu da ifade etmiştir. Bu durumda celse talikine sebep olunmamıştır. O halde, davalı vekili tanıklarını hazır ettiğini bildirdiğine göre bildirilen bu tanıklar dinlenilerek, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Mahkemece, davalı vekiline 27.04.2011 tarihli oturumda delillerini bildirmek, tanık göstermesi halinde hangi hususta dinlenecekleri hususunda açıklamada bulunmak üzere otuz gün kesin mehil verilmiş, duruşma 27.06.2011 gününe bırakılmıştır. Davalı vekili, tanınan kesin süre dışında 27.06.2011 günü oturum sırasında delil listesini sunmuş ve aynı gün, gösterdikleri tanıkların hazır bulunduğunu da ifade etmiştir. Bu durumda celse talikine sebep olunmamıştır. O halde, davalı vekili tanıklarını hazır ettiğini bildirdiğine göre bildirilen bu tanıklar dinlenilerek, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer yönlere ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 18-04-2017, 12:18   #14
Defi-Def

 
Varsayılan

Sn Olguner ben de sizinle aynı görüşteyim. En son ihtimal böyle bir durumda ıslaha başvurularak en azından bir sonuç yoluna gidilebilir. tabi yine de en güzeli bir daha süre kaçırmayıp bu strese hiç girmemek
Old 18-04-2017, 12:19   #15
antipersonel

 
Varsayılan

Ben soruma bu noktada net bir cevap alamadım. Tanık bildirmede yukarıdaki şekilde Yargıtay kararları doğrultusunda hareket etmek gerekiyor.

Peki emsal taşınmaz taleplerinde bu durum nasıl çözümlenmeli,

Keşiften önce 2 haftalık kesin süre içerisinde emsal taşınmaz talebinde bulunulup istenilen taşınmazlar emsal olabilecek nitelikte gelmemişse, bu durumda tekrar emsal bildirme hakkı ortadan kalkmışmıdır yoksa tekrar ek delil (emsail) bildirilebilirmi ?

Hakimin bu konudaki tutumu ne olur.

Saygılarımla,
Old 18-04-2017, 12:22   #16
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Evet daha önceleri celse kaybına sebebiyet verilmemişse kesin süreden sonra da tanık bildirilebiliyordu. Ama yargıtayın son uygulamasında kesin süre verilirken kesin süre içinde delil bildirilmediği takdirde delil bildirme hakkından vazgeçmiş sayılacağının ihtarına karar verilmişse ve ihtarat yapılmışsa artık kesin süreden sonra delil ve tanık bildirilemiyor... Yargıtay ihtarata önem veriyor. İhtarat varsa celse kaybına sebep olunmaması halinde bile delil ve tanık bildirme imkanı tanımıyor...
Old 18-04-2017, 12:25   #17
Defi-Def

 
Varsayılan

Tam olarak bilemiyorum ama ben sunardım ve hakimin değerlendirmesine bırakırdım. Keşiften sonra oluşacak raporda da aleyhe bir durum oluşursa rapora itiraz süresi içesinde bu durumu da talep olarak beyan ederdim.
Old 18-04-2017, 12:26   #18
antipersonel

 
Varsayılan

Bizim olayımızda kesin süre içerisinde delil bildirdik, bölgedeki emsal satışları talep ettik fakat gelen deliller emsal olma özelliği( satış bedelleri çok düşük) taşımıyor, bu durum bizi yeni deliller bulmaya yöneltti ve bulduk, bu emsallerin istenilmesini talep ediyoruz. Bu durumda talebin reddedilmesi durumunu sorguluyorum.

Saygılarımla,
Old 18-04-2017, 13:09   #19
Defi-Def

 
Varsayılan

Sn. Olguner şu durumda sadece tüm delillerin bildirilmesi için süre verilmişse ve ancak tanık listesi için denmemişse tanık listesini sunabiliyoruz, ancak tüm deliller tanıklar vs. denilerek ayrıca gerekli avans vs. de denmişse Yargıtay'ın son kararları artık tanık ve delil bildirilemeyeceği yönünde mi?
Old 18-04-2017, 13:44   #20
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Sn Av Eylem ;
Tüm delilleri bildirmek için süre verilmişse tanıklar da dahildir,
av gökçenin sunduğu kararda yazılı belgelerin sunulması için süre verilmiş orada durum farklı,,,

Tüm delillerin sunulması için süre verilmiş ve delillerin kesin sürede bildirilmemesi halinde delil bildirme hakkından vazgeçilmiş sayılacağı ihtar edilmişse kesin süreden sonra delil bildirilemiyecek ancak ihtarat yapılmamışsa delil bildirelebilecek...
Old 19-04-2017, 12:46   #21
para_doks

 
Varsayılan

Merhaba, yeni hmk delillerin somutlaştırılması, verilen süreler ve süreler konusunda her hakimin farklı uygulama yapması maalesef karışıklıklara yol açıyor.

Uygulamada tensip zaptı ile kesin süre veriliyor ve daha sonra ön inceleme aşamasında bir kez daha delillere ilişkin açıklama için kesin süre veriliyor..

Davalısı olduğum iki dosyada da tanık listesi konusunda sorun yaşıyorum maalesef..

İlk dosyada cevap dilekçemizde tanık delili yer alıyor, ön inceleme duruşmasında somutlaştırma amacı ile verilen kesin sürede de delil listesinde tanık delili yer alıyor. İsim ve adresleri yer almamakla birlikte ne amaçla dinletileceği belirtiliyor. Gelgelelim herhangi bir şekilde tanık listesi verilmesi veya tanık hakkında herhangi bir kesin süre verilmedi. Tahkikat aşamasında davacı tanıklarına davetiye çıkarılmasına karar verdi, ancak bizimle ilgili bir karar vermedi. Duruşma sonrasında tanık isim ve adreslerini bildirir dilekçe verdik ve davetiye çıkarılmasını istedik. Hakim duruşmada değerlendireceğini söyledi. Pek umudum yok..

İkincisinde ise cevap dilekçemizde tanık deliline dayanmadık. Daha sonra davacı yanın bildirdiği bir tanığın dinlenmesi yönünde ara karar kurulunca cevap dilekçemizi ıslah ettik. Hakim, tanık listesinin dilekçeler aşamasından sonra sunulduğu ve ıslah yolu ile tanık listesi verilemeyeceği gerekçesiyle talebimizi reddetti. İçtihatları içeren 'ki en son İBBGK nun ıslah ve yapılma zamanı ile ilgili 2016 yılı kararı da yer alıyor' dilekçe ile itiraz ettik, ara karardan dönülmesini ve tanıkların dinlenmesini talep ettik. Bundan da pek umudum yok. Daha da umutsuz olduğum nokta ise istinaf uygulaması nedeniyle olası aleyhe karar durumunda incelemenin gereği gibi yapılmayacağı yönünde duyduğum endişe..
Old 19-04-2017, 12:57   #22
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

sayın paradoks

yukarıda paylaştığım 5.12.2016 tarihli yargıtay kararı ıslah ile delil bildirilebileceği yönünde. umarım işinize yarar... kolay gelsin...
Old 08-02-2018, 06:43   #23
madiba

 
Varsayılan

Üzerinden oldukça uzun zaman geçmiş ama ben de HMK 243/1 in açık hükmünü hatırlatmak isterim. Kesin süreden sonra tanık listesi verilse veyahut hiç verilmese dahi tanıklar o celse hazır edilirse dinlenir.
HMK 243
Tanığın davet edilmesi
(1) Tanık davetiye ile çağrılır. Ancak, davetiye gönderilmeden taraflarca hazır bulundurulan tanık da dinlenir. Şu kadar ki, tanık listesi için kesin süre verildiği ve dinlenme gününün belirlendiği hâllerde, liste verilmemiş olsa dahi taraf, o duruşmada hazır bulundurursa tanıklar dinlenir.

(2) Davetiyenin duruşma gününden en az bir hafta önce tebliğ edilmiş olması gerekir. Acele hâllerde tanığın daha önce gelmesine karar verilebilir.

(3) Tanığı davet, gerektiğinde telefon, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle de yapılabilir. Ancak, davete rağmen gelmemeye bağlanan sonuçlar, bu durumda uygulanmaz.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Kesin süreden sonra tanık listesi Av.Haci Altan Meslektaşların Soruları 8 20-11-2016 16:49
Boşanma davasında kesin süre dışında delil ve tanık listesi verilmesi Asya Emek Meslektaşların Soruları 1 22-08-2013 17:51
Boşanma Davasında Kesin Sürenin Kaçırılması ve Tanık Listesi LePapillon Meslektaşların Soruları 3 09-02-2011 15:30
delil listesi - kesin süre - kesin sürenin tarafın yokluğunda verilmesi ve tebliği serdarserdar Meslektaşların Soruları 4 04-03-2010 14:07
Kesin Süre Tanık ücreti Tebligat Masrafı ARN Meslektaşların Soruları 8 23-01-2010 19:27


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07350993 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.