Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

TaahhÜdÜ İhlal

Yanıt
Old 01-08-2009, 06:13   #1
hukukcu15

 
Varsayılan TaahhÜdÜ İhlal

İyi günler.Müvekkil adına girdiğimiz icra takibinde borçlu taahhütte bulundu dosyaya. Borcunu ilki 15.07.2009 tarhinde , ikincisini 20.07.2009 tarihinde ödemek üzere taahhütte bulundu. 15.07.2009 tarihinde ödemesi gereken 1.taksit borcunun bir kısmını 18.07.2009 tarihinde diğer kısmını 23.07.2009 tarihinde ödedi. 20.07.2009 tarihindeki ikinci taksidi ise halen ödemedi. Bu durumda taahhüdü ihlalden dolayı şikayetimizde ilk taksitin ihlali açısından mı ( süresinden sonra olsa da tamamen ilk taksit miktarı ödenmiştir.) yoksa 2. taksidin ihlalinden dolayı mı şikayette bulunmamız gerekiyor?
Old 01-08-2009, 09:03   #2
Av. Olgu Altuğ Kemaller

 
Varsayılan

Benzer bir konu başıma geldi sayın meslektaşım .Benim borçlumda ilk taksidini tam ancak gününden sonra ikinci taksidini ise hiç ödemedi.Ben ikinci taksitten dolayı şikayette bulundum.Mahkeme ilk taksit ödemesi ile ilgili makbuz istedi.Bunu Mahkemeye ibraz ettik.Ancak Mahkeme ilk taksidin de vadesinde ödenmemiş olması nedeniyle suç teşkil ettiğini beyan etti ve ikinci taksidin ihlalinden dolayı borçlu hakkında yaptığımız şikayette beraat kararı verdi.Dolayısıyla ilk taahhüdünüzün de ilgili günde ödenmemesi nedeniyle taahhüdü ihlal kapsamında olacağını düşünüyorum.
Old 01-08-2009, 10:35   #3
Av.Özgür KARABULUT

 
Varsayılan

Merhabalar;

Taahhüdü İhlal ceza davası bildiğiniz üzere İİK 340. maddede düzenlenmiştir:
Alıntı:
Borçlunun ödeme şartını ihlali halinde ceza:

Madde 340 - 111 inci madde mucibince veya alacaklının muvafakati ile icra dairesinde kararlaştırılan borcu ödeme şartını, makbul bir sebep olmaksızın ihlal eden borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra borçlu borcun tamamını veya o tarihe kadar icra veznesine yatırmak zorunda olduğu meblağı öderse tahliye edilir; ödemelerini tekrar keserse, hakkında tazyik hapsine yeniden karar verilir. Ancak, bir borçtan dolayı tazyik hapsinin süresi üç ayı geçemez.

Gördüğümüz üzere mesajınızda belirttiğiniz soruna ilişkin açık bir düzenleme yok. Bu da uygulamada İcra Hakimlerinin maddeyi yorumlamasına kalıyor.

1. Durum:

Taksit gününde eksik ödenmiş - Şikayet yapılmış

* Bu durumda karar verilinceye kadar taksitin kalan kısmı ödenmemişse hapsen tazyik kararı verilmelidir.

* Henüz dava sürerken eksik ödenen taksitin geri kalanı da ödenirse ceza tayinine yer olmamalıdır.

2. Durum:

Taksit gününde eksik ödenmiş - Şikayet yapılmadan bakiye ödenmiş

* Bu durumda suçun oluşmadığı sonucuna varılmalıdır.

* Şikayet yapılana kadar ikinci bir taksit hiç ödenmemişse, yalnızca ödenmeyen taksitten dolayı şikayet edilmelidir.

* Dava sürerken ödenmesi gereken bir taksit ödenmemişse, müstakil bir suç oluşturacağından o ihlal için de ayrıca bir şikayet dilekçesi verilmelidir.


Saygılarımla...
Old 01-08-2009, 10:44   #4
av.kadirpolat

 
Varsayılan Suç; ilk taksit anında gerçekleşmiştir.

Sayın meslektaşım, taahhüdü ihlal suçu, taksitlere bağlanmış alacaklarda, önceki taksidin zamanında ödenmemesi halinde, 340.madde şartını ihtiva ettiğinden ikinci ihlalden dolayı değil, ilk ihlalden dolayı şikayetçi olmalısınız.

YARGITAY 8.CEZA DAİRESİ
E: 2000/24099
K: 2000/21302
T: 20.12.2000

Taahhüdü ihlal suçu ilk ihlalle oluşur. Suç oluşturan taksit tarihini konu almayan şikayete dayanarak mahkumiyet hükmü kurulamaz.

Taahhüdü ihlal suçunun ilk ihlalle oluşacağı, sonraki ihlallerin yeni bir suç oluşturmayacağı, sanığın 2.6.1999 gününde icra dairesinde yaptığı hukuken geçerli ödeme taahhüdünün ilk taksit tarihi olan 21.6.1999 gününde ödemeye konu olan taksit miktarının zamanında ödenmemesi suretiyle suçun bu tarihte oluştuğu gözetilmeden, suç oluşturan taksit tarihini konu almayan şikayete dayanarak yazılı biçimde mahkumiyet hükmü kurulması,
Bozmayı gerektirmiş C. Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepden dolayı istem gibi (BOZULMASINA), 20.12.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 01-08-2009, 12:57   #5
wellan

 
Varsayılan

İster haciz sırasında alınmış olsun isterse hacizden sonra protokole bağlanarak yapılsın ilk taksid zamanında ödenmediği zaman İİK.340 da suç oluşur.İİK.111 de zaten tarih ve miktarları belli olmak şartıyla taksitlendirme sözleşmesne yer verilmiştir.Bu sebeple ilk taksidin zamanında ödenmediği belirlendiği zaman icra ceza mahkemesine tahhüdüihlalden dolayı hapis cezası istemiyle dava açılması gerekmektedir.Umarım yardımcı olabilmişimdir.SAYGILARIMLA.
Old 01-08-2009, 13:05   #6
Av.Özgür KARABULUT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.kadirpolat
Sayın meslektaşım, taahhüdü ihlal suçu, taksitlere bağlanmış alacaklarda, önceki taksidin zamanında ödenmemesi halinde, 340.madde şartını ihtiva ettiğinden ikinci ihlalden dolayı değil, ilk ihlalden dolayı şikayetçi olmalısınız.

Sayın Av.Kadir Polat;

Mesajınızda belirttiğiniz husus genel bir doğruyu içermekle birlikte Sayın Hukukçu15'in mesajında sorduğu soru ile örtüşmemekte diye düşünüyorum:

Alıntı:
Yazan hukukcu15
( süresinden sonra olsa da tamamen ilk taksit miktarı ödenmiştir.)

Bu durumda, ödenmeyen ilk taksit (gecikmiş de olsa) ödendiğinden artık İİK 340 anlamında bir ihlal suçundan bahsedememek gerekir. Ödenmeyen ve dava boyunca da ödenmemiş bulunan taksitler nedeniyle hapsen tazyik cezası verilmektedir.

Saygılarımla...
Old 01-08-2009, 15:54   #7
Adalet Haktanır

 
Varsayılan

Merhaba belki soruyla alakasız ancak usulüne uygun olarak bir taahhüt almak gerekmektedir. Özellikle borç miktarı sabit olmalı yani son taksit ....TL+faiz,Masraf ve Av.Ücreti şeklinde olmamalısır son taksit kesin belirlenebilir olmalı ve borçlu da bu rakamı kabul etmelidir bu durum haciz zaptından açıkca anlaşılabilmelidir.
Old 01-08-2009, 22:54   #8
wellan

 
Varsayılan

Soru ile alakasız değil forumun amacı o konu ile ilgili cevaptan çok o konu hakkında uygulama ve teori hakkında bilgileri paylaşmak olarak düşünüyorum çünkü o hukuki sorun bugün meslektaşımızın yarın ise bizm başımıza gelecektir ve en azından bilinmeyen uygulama ile alakalı fikir sahibi olmuş oluyoruz.Gayet mantıklı ve yerinde bir cevap .Çalışmalarınızda başarılar diliyorum.SAYGILARIMLA.
Old 03-08-2009, 08:56   #9
av.kadirpolat

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Özgür KARABULUT
Sayın Av.Kadir Polat;

Mesajınızda belirttiğiniz husus genel bir doğruyu içermekle birlikte Sayın Hukukçu15'in mesajında sorduğu soru ile örtüşmemekte diye düşünüyorum:



Bu durumda, ödenmeyen ilk taksit (gecikmiş de olsa) ödendiğinden artık İİK 340 anlamında bir ihlal suçundan bahsedememek gerekir. Ödenmeyen ve dava boyunca da ödenmemiş bulunan taksitler nedeniyle hapsen tazyik cezası verilmektedir.

Saygılarımla...

Sayın meslektaşım, bence söz konusu karar, durumun tamamen aydınlanmasına yol açmaktadır. zira bu konuda diğer meslektaşlarım da aynı kanaatte. Hatta bu şekilde başında dava geçmiş arkadaş da var. zaten söz konusu içtihatta, "zamanında ödenmemiş" diyor. "Hiç ödenmemiş" diye bir ibare yok.

Bildiğiniz gibi, taksitlendirmeye dayalı taahhütlerde, taahhüde uyulmayan zaman suç zamanı olarak değerlendirilir. Bu haliyle, ilk kuralı ihlal (ilk taksiti ihlal), suçun oluşumunda yeterlidir.

ilk taksit ödenmezse yada zamanında ödenmezse, taahhüt tamamen geçersiz kalmış olacaktır.
Old 03-08-2009, 12:24   #10
dilaykar

 
Varsayılan

Benim de taahhütle ilgili bir sorum olacak.Borçlu ile alacaklı icrada değil de kendi aralarında taahhüt yapmak istiyorlar,amaç tahsil harcı v.s.vermemek.. Anlaştıkları rakam da faizler,icra giderleri ve av. ücreti hariç sadece anaparadır.Borçlu borcunu 3 eşit taksitte ödeyecek ve ilk ödemeden av. vekalet ücretini alacak.Bu taahhüt icrada yapılmadığı için tabii ki riskli fakat ileride borçlu borcu geciktirir veya ödemezse takibimize kaldığımız yerden devam edebilmemiz için dosya açık kalacak.Ayrıca borçlu için karşılıksız çek dolayısı ile ceza çıktı,bu taahhüt yapılırsa feragat etmemizi istiyorlar.Borçluya bu kadar tolerans tanımamızın tek nedeni görünürde şirketin üstüne kayıtlı hiçbir şeyin olmaması,borç miktarının bir hayli fazla olması ve benden önceki vekilin tüm çabalarına rağmen bir yıldır hiçbir tahsilatın olmaması.Bu taahhüdün alacaklı ve borçlu şirket için avantaj ve dezavantajı nedir?Bu arada çek icra kasasında ve borçlu şirket borcunu taahhüte uygun öderse dosya açık olmasına rağmen takipsiz bırakırız fakat çeke ne olur?senelerce kasada mı kalacak eğer borçlu almak istemezse?
Old 03-08-2009, 16:22   #11
av.kadirpolat

 
Varsayılan Dikkat!!!

Alıntı:
Yazan dilaykar
Benim de taahhütle ilgili bir sorum olacak.Borçlu ile alacaklı icrada değil de kendi aralarında taahhüt yapmak istiyorlar,amaç tahsil harcı v.s.vermemek.. Anlaştıkları rakam da faizler,icra giderleri ve av. ücreti hariç sadece anaparadır.Borçlu borcunu 3 eşit taksitte ödeyecek ve ilk ödemeden av. vekalet ücretini alacak.Bu taahhüt icrada yapılmadığı için tabii ki riskli fakat ileride borçlu borcu geciktirir veya ödemezse takibimize kaldığımız yerden devam edebilmemiz için dosya açık kalacak.Ayrıca borçlu için karşılıksız çek dolayısı ile ceza çıktı,bu taahhüt yapılırsa feragat etmemizi istiyorlar.Borçluya bu kadar tolerans tanımamızın tek nedeni görünürde şirketin üstüne kayıtlı hiçbir şeyin olmaması,borç miktarının bir hayli fazla olması ve benden önceki vekilin tüm çabalarına rağmen bir yıldır hiçbir tahsilatın olmaması.Bu taahhüdün alacaklı ve borçlu şirket için avantaj ve dezavantajı nedir?Bu arada çek icra kasasında ve borçlu şirket borcunu taahhüte uygun öderse dosya açık olmasına rağmen takipsiz bırakırız fakat çeke ne olur?senelerce kasada mı kalacak eğer borçlu almak istemezse?

Sayın meslektaşım; kendi aranızda yaptığınız böyle bir sözleşmenin size herhangi bir fayda sağlayacağını düşünmüyorum. Bu haliyle yaptığınız sözleşmede, KEFİL olacak kişiler var ise, durumunuz bu noktada iyi olabilir.

Siz, zaten alacaklı olduğunu kesinleşmiş olan tarafsınız.Yani elinizde resmi belge var. karşılıksız çekten dolayı ceza yargılaması kozunuz da var. Ama aranızda yapacağınız bir taahhüdün cezai yönden bir faydası olmayacaktır.

Borçlu taraf, çeki almak isterse, duruma göre ya feragat harcı yada tahsil harcı yatırmak zorundadır. Aksi halde çek, icra müdürü kasasında bekleyecektir. Bence dosya işlemden kalktığında çeki almanıza engel bir durum yok.

Bu arada, çeklerde 6 aylık zamanaşımı durumu var. Karşı taraf, takibe konulsa dahi her takip işleminden dolayı 6 aylık süre yeniden başladığından sizi zamanaşımına uğratarak zora sokmak istiyor olabilirler. Bu hususa da dikkat ediniz.
Old 03-08-2009, 16:26   #12
dilaykar

 
Varsayılan

Sanırım icrada taahhüt yapılması bizim açımızdan daha iyi olacaktır.Teşekkür ederim.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Taahhüdü İhlal avslh Meslektaşların Soruları 53 09-06-2017 14:58
Taahhüdü İhlal Suçunda Şikayet Süresinin Başlangıcı AV.ERKUT Meslektaşların Soruları 10 07-10-2013 10:47
Taahhüdü İhlal Hk. - Anayasa Mahkemesi Kararı Protesto Hukuk Haberleri 8 17-02-2009 11:10
Şİrket Borcundan Dolayi TaahhÜdÜ İhlal Avsibel Meslektaşların Soruları 16 09-11-2007 21:43
Taahhüdü İhlal Suçu kaldırıldı mı? Onur dönmez Meslektaşların Soruları 5 31-01-2007 20:59


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05435896 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.