Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Murisin Kardeşine Yaptığı Satış/ Oğlunun Açtığı Muvazaa Sebebi İle Tapu İptal Davası

Yanıt
Old 01-09-2007, 10:24   #1
Yeşim Dağgeçen

 
Varsayılan Murisin Kardeşine Yaptığı Satış/ Oğlunun Açtığı Muvazaa Sebebi İle Tapu İptal Davası

Davac murisin oğlu müvekklim murisin erkek kardeşi 2006 yılında ölen muris 1997 yılında arsadaki hissesini müvekkilime satmış,davacı annesi ile babasının boşanması sebebi ile satışın yapıldığını,satışın muvazaalı olduğunu iddia ediyor. Biz anne babanın 1989 yılında boşandıklarını bu sebeple devir için 1997 yılına dek beklenmeyeceğini,murisin ölmeden çok önce satış yaptığını,murisin ekonomik sorunları olduğunu satma ihtiyacı doğduğunu,müvekklimin satın alma durumu bulunduğunu,hissenin ancak yarım daireye denk geldiğini mutlaka birinin diğerine satması gerektiğini vs. tanık ile ispatladık,karşı tarafın tek tanığı ise konu ile ilkgili hiçbir şey bilmediğini ama murisin rahatsuızlıklarını bildiğini ifade etti.Belediyenin yazısında yerin değeri 330.000.000_TL dava konusu hisse 58.000.000 yapıyor tapudaki değer 100.000-TL ,2000 tarihli katkarşılığı arsa söz. değer 500.000.000.Dava reddedildi.Ancak yargıtaydan muvazaa vardır diye bozuldu.Karar düzelmeye gidiyorum.Benzer yargıtay kararı arıyorum.Şimdiden teşekkürler.
Old 01-09-2007, 14:07   #2
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Yargıtay kararı vermesek de fikirlerimizi sunsak olabilir mi acaba ?
Old 01-12-2007, 22:18   #4
Av.Selim HARTAVİ

 
Varsayılan

Sn Dağgeçen incelediğim yargıtay kararlarında genelde temlik tarihi ile murisin ölüm tarihi arasındaki kısa süreler muvazaanın varlığına karine oluşturabiliyor. olayınızda uzunca bir süre geçmiş bu yönüyle bana çok ilginç bir bozma kararı gibi geldi. bahsettiğiniz olaylar dışında murisin aile içi ilişkilerinin ne olduğu yönünde bir savunmanız varmı yokmu bilmiyorum bunun yanında murisin kendi mirasçıları (aile içi ilişkileri birini sevip gözetme ) ve müvekkilinizle olan ilişkilerinin nasıl olduğu önem taşıyor o yüzden bu olgular üzerinde durmanızı yine sağlığında kendi çocuğuna herhangi bir mal bırakıp bırakmadığını murisin asıl amacının mal kaçırma olup olmadığının duraksamaya yer vermeyecek bir şekilde çocuğundan mal kaçırma kastının olup olmadığını incelemenizi ona göre savunma yapmanız daha doğru olur düşüncesindeyim
Old 01-12-2007, 22:22   #5
Av.Selim HARTAVİ

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/5573
K. 2004/9545
T. 21.9.2004
• TAPU İPTALİ VE TESCİL TALEBİ ( Muris Muvazaası - Miras Bırakandan Tüm Mirasçılarına İntikal Eden Taşınır Taşınmaz Mallar ve Haklar Araştırılarak Tapu Kayıtlı ve Varsa Öteki Delil ve Belgeler Mercilerinden Getirtilmesi Gereği )
• MURİS MUVAZAASI ( Tapu İptali ve Tescil - Miras Bırakandan Tüm Mirasçılarına İntikal Eden Taşınır Taşınmaz Mallar ve Haklar Araştırılarak Tapu Kayıtlı ve Varsa Öteki Delil ve Belgeler Mercilerinden Getirtilmesi Gereği )
• PAYLAŞTIRMA OLGUSU ( Her Bir Mirasçıya Nekledilen Malların ve Hakların Nitelikleri ve Değerleri Hakkında Uzman Bilirkişiden Rapor Paylaştırma Kastının Bulunup Bulunmadığı Açıklığı Kavuşturulması Gereği - Tapu İptali ve Tescil )
4721/m.706
818/m.18,213
2644/m. 26
ÖZET : Dava, muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Miras bırakandan tüm mirasçılarına intikal eden taşınır taşınmaz mallar ve haklar araştırılmalı tapu kayıtlı ve varsa öteki delil ve belgeler mercilerinden getirtilmeli her bir mirasçıya nekledilen malların ve hakların nitelikleri ve değerleri hakkında uzman bilirkişiden rapor alınmalı böylece yukarda değinilen anlamda bir paylaştırma kasdının bulunup bulunmadığı açıklığı kavuşturulmalıdır.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada;

Davacı, davalı ile kardeş olduklarını, murisin ölmeden önce D apartmanının bodrum kattaki payını davalı oğluna kız çocuklarından mal kaçırmak için bağışladığı halde işlemin satış şeklinde yapıldığı ileri sürerek, muvazaalı bu işlemin iptali ile taşınmazın tüm mirasçıların adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

Davalı ise davacı iddiasının doğru olmadığını, satışın doğru olduğunu taşınmazı muristen satın aldığını bildirip davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, miras bırakanın denkleştirme yapmak amacı ile düşük bedelle davalıya satış yaptığı, mal kaçırma amacı taşınmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 21.9.2004 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Av.KB ile temyiz edilen vekili avukat HK geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verilen ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı bilahare Tetkik Hakimi HÇ tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Dava, muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.

Dosya içeriğine, toplanan delillere göre; 166 parsel sayılı taşınmazdaki

24/144 paya isabet eden 1 nolu dükkan niteliğindeki bağımsız bölümün ½ payının tarafların ortak miras bırakanı ND tarafından 11.9.2000 tarihli akitle üç milyar Türk Lirası bedelle davalıya temlik edildiği görülmektedir.

Mahkemece, bu temlikin miras bırakanın mirastan mal kaçırma düşüncesi ile değil paylaştırma amacı ile gerçekleştirildiği kabul edilmiştir.

Bilindiği üzere; uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi ( mevsuf-vasıflı ) muvazaa türüdür. Söz konusu Muvazaada miras bırakan gerçek-ten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir.

Bu durumda yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarında ve 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı İnançları Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmeside Medeni Kanunun 706, Borçlar Kanunun 213 ve Tapu Kanunun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tesbitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini istiyebilirler.

Hemen belirtmek gerekirki bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tesbiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşınmaktadır. Bunun içinde ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, miras bırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alış gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.

Öte yandan miras bırakan sağlığında hak dengesini gözeten kabul edilebilir ölçüde ve tüm mirasçıları kapsar biçimde bir paylaştırma yapmışsa mal kaçırmak kastından söz edilmeyeceğinden olayda 1.4.1974 tarih ½ Sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme Kararının uygulanamıyacağı da kuşkusuzdur.

Hal böyle olunca, miras bırakandan tüm mirasçılarına intikal eden taşınır taşınmaz mallar ve haklar araştırılmalı tapu kayıtlı ve varsa öteki delil ve belgeler mercilerinden getirtilmeli her bir mirasçıya nekledilen malların ve hakların nitelikleri ve değerleri hakkında uzman bilirkişiden rapor alınmalı böylece yukarda değinilen anlamda bir paylaştırma kasdının bulunup bulunmadığı açıklığı kavuşturulmalıdır.

Somut olayda, miras bırakanın davanın tarafları dışında başkaca mirasçılarının da bulunduğu anlaşılmaktadır. Nevar ki, mahkemece yukarıda belirtilen kabule gidilirken yine yukarıda belirtilen ilkeler gereğince bir araştırma yapıldığı söylenemez.

Hal böyle olunca, paylaştırma ( denkleştirme ) olgusu yönünde belirtilen şekilde araştırmanın yapılması, soruşturmanın tamamlanması gerekirken eksik tahkikatla karar verilmesi doğru değildir. Davacı vekilinin bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir.

SONUÇ : Kabulü ile kararın yukarıda açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 4.12.2003 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 375.000.000 TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.09.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

yarx
Old 04-03-2008, 15:46   #6
pallanco

 
Varsayılan

Böyle bir davam var ve fakat dava açıldıktan sonra tebliğden önce (tedbir olmadığı için) taşınmaz iyiniyetle 3. kişiye satılıyor. Davacı da davasını HUMK 186 gereği tazminata çeviriyor. Davacı burada neyi ispatlamalıdır ? Muris muvazaasının yanında artık bir de davalının kötüniyetini ispatlama yükümlülüğü doğar mı ? Teşekkürler.
Old 04-03-2008, 16:00   #7
Av.Selim HARTAVİ

 
Varsayılan

Sn pallanco muvazaa zaten kötüniyetin göstergesidir. muvazaa ispatlandığı taktirde ayrıca kötniyetin ispatı gerekmez
Old 05-03-2008, 11:22   #8
pallanco

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım teşekkür ederim cevap için, ama, muvazaa derken murisin muvazaasından bahsediyorum. Davalı derken ise muristen bu yeri devralan mirasçıdan bahsediyorum. Elbette ki muvazaa ve kötüniyet (aynı olmasa da) yakın kavramlardır.

Ama, sormak istediğim şey şuydu: HUMK 186. madde'nin uygulaması, muris muvazaasına dayalı tapu iptal tescil davalarında da İ.İ.K.'daki veya şuf'a davalarındaki iptal davalarındaki gibi midir ? Yani, o davalarda olduğu gibi dava sırasında taşınmaz temlik edilirse ve dava tazminata dönüşürse ayrıca devreden mirasçının da kötüniyetini (diğer mirasçılara zarar verme kastını) ispatlamak zorunlu mudur ? Yoksa sadece murisin muvazaasını ispatlamak yeterli midir ?
Old 06-03-2008, 13:00   #9
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan (pallanco) nun sorusuyla ilgili

Davacı davasını usulün 186 mad. göre tazminata dönüştürdüğüne göre , muris muvazaasını ispat eder. 3. kişinin iyiniyeti veya kötüniyeti tazminat davasını etkilemez. Davacı tercih hakkını davanın devamı şeklinde kullansaydı o takdirde
hem muris muvazasını ve hem de 3.kişiye yapılan temlikin kötüniyetli olduğunu
ispat edecekti.
Saygılarımla.
Old 02-05-2008, 13:59   #11
n_plak

 
Varsayılan

Vekaletname ile yapılan satışta muris muvazaasına dayalı tapu iptali davası açılması mümkün müdür?

Müvekkilin eşi, ilk evliliğinden olan kızına vekalet vermiş, taşınmaz müvekkilin eşinin kızı tarafından murisin ölümünden 1-2 ay önce 3. kişiye satılmıştır. Muris muvaazasında murisin gerçek iradesinin satış yönünde olmadığı, bağışın da şekil şartı eksikliğinden gerçekleşmediğinin ispatı gerekirken, olayda vekaletle satış gerçekleşmesi davayı ne şekilde etkiler?

Husumet taşınmazı satın alan 3. kişiyle birlikte, taşınmazı vekaleten satan murisin kızına da yöneltilmelimidir?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
muvazaa nedeniyle tapu iptal davası muzio Meslektaşların Soruları 50 06-08-2015 15:25
Muvazaa Nedeniyle Tapu İptali Davası Av.Seda Meslektaşların Soruları 4 03-12-2007 18:20
Eşimin Açtığı Boşanma Davası Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 20-05-2007 17:42
4 Yıllık Fakülte Mezunlarına Tanınan Öğretmen Olma Hakkı İptal Kararı İptal Davası hacım Hukuk Soruları Arşivi 0 25-02-2003 11:17
Tapu İptal Davası Handan Kazanç Hukuk Soruları Arşivi 1 04-03-2002 21:43


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04530096 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.