Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Trafik kazası davasımı iş kazası davasımı?

Yanıt
Old 25-09-2006, 17:30   #1
Yusuf ayık

 
Varsayılan Trafik kazası davasımı iş kazası davasımı?

Gençkız işyerinin anlaşmalı olduğu taşıma şirketinin arabasında işyerine gitmekte iken araç kaza geçiriyor. Kazada kusur taşıma şirketinin şoföründe. Gençkızın ayağında muhtelif kırıklar meydana geliyor. Akabinde bu kırık emboli (Kanın pıhtılaşarak beyne ve akciğere ve kalbe giden damarların tıkanması) denilen ve son derece tehlikeli bir komplikasyon yaratıyor.

Maddi ve Manevi tazminat davasını işverenemi yöneltmek gerekir, yoksa taşıma şirketi ve araç şoforüne mi? Dolayısıyla iş mahkemesinde mi açmak gerekir yoksa Asliye Hukuk Mahkemesinde mi?

Görüş ve önerileriniz için şimdiden teşekkürler. </I>
Old 25-09-2006, 17:59   #2
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

HUKUK GENEL KURULU

E. 1977/9-612

K. 1979/334

T. 28.3.1979

• YOLDA GEÇEN SÜRE ( İş Süresinden Sayılması İçin İş Yasasındaki Koşulların Bulunmasının Gerekmesi )

• İŞ SÜRESİNDEN SAYILAN YOLDA GEÇEN SÜRE ( İş Yasasındaki Koşulların Bulunmasının Gerekmesi )

• İŞÇİLERİN GETİRİLİP GÖTÜRÜLMESİ ( İşin Niteliğinden Değil de Sosyal Yardım Niteliğinde İse İş Süresinden Sayılmaması )

• SOSYAL YARDIM NİTELİĞİNDEKİ İŞE GETİRİP GÖTÜRME ( İş Süresinden Sayılmama )

1475/m.62


ÖZET : Yolda geçen sürenin iş süresinden sayılabilmesi için, işyasasının 62. maddesindeki koşulların bulunması gerekir.eğer işçilerin işyerine getirilip götürülmeleri işin niteliğinden doğmayıp, sosyal yardım niteliğinde ise,bu süreler iş süresinden sayılamaz.
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Eskişehir İş Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 22.10.1976 gün ve 975/470-1456 sayılı kararın incelenmesi, davalı idare tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay Dokuzuncu Hukuk Dairesi'nin 8.2.1977 gün ve 977/724-2629 sayılı ilamı : ( ... Yolda geçen sürenin iş süresinden sayılabilmesi için, İş Yasası'nın 62. maddesindeki şartların bulunması gerekir. İşyerine getirip götürme işin niteliğinden doğmayıp, sosyal yardım niteliğindedir.. ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü :

KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaların, dosyadaki kağıtlara, dayandığı gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi, usul ve yasaya aykırıdır. Direnme kararı bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararını Özel Daire bozma kararında gösterilen sebeplerden dolayı BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi.
Old 25-09-2006, 18:20   #3
Yusuf ayık

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

21. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/4144

K. 2003/4122

T. 1.5.2003

• İŞE GİDERKEN GEÇİRİLEN KAZA SONUCU ÖLÜM ( Trafik İş Kazası - Servis Aracının İşyeri Uzağında Ana Yol Üzerinde Bırakması/Maddi ve Manevi Tazminat Talebi )

• TRAFİK KAZASININ İŞ KAZASI SAYILMASI ( Servis Aracının Ölen İşçiyi İşyeri Uzağında Ana Yol Üzerinde Bırakması - Maddi ve Manevi Tazminat Talebi )

• MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ ( Trafik İş Kazası - Servis Aracının Ölen İşçiyi İşyeri Uzağında Ana Yol Üzerinde Bırakması )

• İŞE GİDERKEN GEÇİRİLEN SÜRE ( Hizmet Süresinden Sayılacağı - Servis Aracının Ölen İşçiyi İşyeri Uzağında Ana Yol Üzerinde Bırakması/Maddi ve Manevi Tazminat Talebi )

506/m.11

1475/m.73


ÖZET : İşe giderken geçirilen süre hizmet süresinden sayılacağından ve dava konusu olay işe giderken gerçekleşmiş olduğundan kazanın trafik- kazası olduğu ortadadır. Bu nedenle işyerinin niteliğine göre, işyerinde uygulanması gereken işçi sağlığı ve işgüvenliği tüzüğünün ilgili maddelerini incelemek suretiyle, işverenin, işyerinde alması gerekli önlemlerin neler olduğu, hangi önlemleri aldığı, hangi önlemleri almadığı, alınan önlemlere işçinin uyup uymadığı gibi hususlar ayrıntılı bir biçimde incelemek suretiyle kusurun aidiyeti ve oranı hiç bir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanmalıdır.
DAVA : Davacılar murisinin kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü:
Davacıların murisleri A.N.'nin davalıya ait servis aracı ile işyerine giderken davalı araç şoförünün murisi uygun olmayan bir yerde indirmesi sonucu karşıdan karşıya geçerken 3. bir şahıs aracının çarpması sonucu ölümü üzerine mirasçıların maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir.
Mahkemece kazanın oluşumunda servis araç sürücüsünün kusuru bulunmadığından ayrıca kazanın servis aracı haricinde meydana gelmiş olmasından bahisle çalışma halinde oluşan bir kazadan söz edilemeyeceğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de, bu sonuç usul ve yasaya aykırıdır.
Yapılan incelemede, dinlenilen tanık beyanlarından davacılar murisinin servis aracıyla işe giderken servis aracının işçiyi işyerinin içine kadar götürmeyip Erzurum-Ilıca karayolunun üzerinde bırakıp buradan 5-6 dakikalık yürüme yolu ile davalıya ait Şantiye'ye ulaştığı olay gününden önce de işe gidişlerin bu şekilde olduğu anlaşılmaktadır. Olay günü ise, işçinin servis aracından Erzurum Ilıca yolu üzerinde bırakıldığı, işçinin davalıya ait şantiyeye gitmek üzere yolun sağından soluna geçerken yoldan geçen 3. şahsa ait bir aracın çarpması sonucu öldüğü anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, işe giderken geçirilen süre 506 sayılı Yasa'nın 11. maddesi ( e )fıkrası gereğince hizmet süresinden sayılacağından ve dava konusu olay işe giderken gerçekleşmiş olduğundan kazanın trafik- kazası olduğu ortadadır.
Öte yandan hükme dayanak alınan bilirkişi raporunda; bilirkişiler İş Kanununun 73. maddesinin öngördüğü koşulları gözönünde tutarak ve özellikle işyerinin niteliğine göre, işyerinde uygulanması gereken işçi sağlığı ve işgüvenliği tüzüğünün ilgili maddelerini incelemek suretiyle, işverenin, işyerinde alması gerekli önlemlerin neler olduğu, hangi önlemleri aldığı, hangi önlemleri almadığı, alınan önlemlere işçinin uyup uymadığı gibi hususlar ayrıntılı bir biçimde incelemek suretiyle kusurun aidiyeti ve oranı hiç bir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, kusur raporunun, İş Kanununun 73. maddesinin öngördüğü koşulları içerdiği giderek hükme dayanak alınacak nitelikte olduğu söylenemez.
Yapılacak öncelikle kazasıyla ilgili SSK müfettiş raporu ile ekleri getirtilerek işçi sağlığı ve güvenliğı konularında uzman bilikişilere konuyu yeniden yukarıda açıklandığı biçimde inceletmek verilen rapor ve dosyadaki bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilerek sonuca göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacılann bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 1.5.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi. yarx
Old 25-09-2006, 18:30   #4
Yusuf ayık

 
Varsayılan

Sanırım sizin eklediğiniz içtihat fazla mesai alacaına ilişkin bir içtihat.

506 Sayılı SOSYAL SİGORTALAR KANUNU
İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞININ TARİFİ:
Madde 11 - A) İş kazası, aşağıdaki hal ve durumlardan birinde meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedence veya ruhça arızaya uğratan olaydır:
a) Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada,
b) İşveren tarafından yürütülmekte olan iş dolayısiyle,
c) Sigortalının, işveren tarafından görev ile başka bir yere gönderilmesi yüzünden asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
d) Emzikli kadın sigortalının çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,
e) Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere toplu olarak götürülüp getirilmeleri sırasında.
B) Meslek hastalığı, sigortalının çalıştırıldığı işin niteliğine göre tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, sakatlık veya ruhi arıza halleridir.
Bu kanuna göre tesbit edilmiş olan hastalıklar listesi dışında herhangi bir hastalığın meslek hastalığı sayılıp sayılmaması üzerinde çıkabilecek uyuşmazlıklar, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır.
Old 25-09-2006, 18:30   #5
Kavaz

 
Varsayılan

Sayın Yusuf Ayık;
Kararlarda iş kazası ile trafık kazası kavramlarını aynı anlamda mı kullanılmıs?
Old 25-09-2006, 18:48   #6
Jeanne D'arc

 
Varsayılan

Olayda hem işverene ve hem de kazada kusurlu olan aracın malik (araç başkasına ait ve ancak kiralama akdi ile taşıma şirketince kullanılıyorsa; bu halde malike değil işleten sıfatıyla taşıma şirketine), sürücü ve sigorta şirketine dava açabilirsiniz. Burada iş kazası ve trafik kazasından kaynaklı hakların yarışması var zannederim. Dava iş mahkemesinde açılmalıdır.
Old 25-09-2006, 18:48   #7
Yusuf ayık

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

21. HUKUK DAİRESİ

E. 1996/2674

K. 1996/2738

T. 14.5.1996

• İŞ KAZASI SAYILMA ( Servis Aracını Beklerken Durakta Trafik Kazası Geçiren Sigortalı )

• SERVİS ARACINI BEKLEME SIRASINDA DURAKTA TRAFİK KAZASI GEÇİRME ( İş Kazası Sayılması )

• SİGORTALININ DURAKTA SERVİS ARACINI BEKLERKEN TRAFİK KAZASI GEÇİRMESİ ( İş Kazası Niteliği )

• TRAFİK KAZASININ İŞ KAZASI NİTELİĞİ ( Durakta Servis Aracını Beklerken Meydana Gelen )

506/m.11/A-e


ÖZET : Sigortalı; servis aracına binmek üzere, işveren tarafından belirlenen yerde beklerken, üçüncü şahsa ait aracın çarpması sonucu yaralanırsa, bu olayın kazası sayılması gerekir. DAVA : Davacılar, murisleri meydana gelen kazanın bir kazası olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR : Dava, zararlandırıcı sigorta olayının işkazası sayılması gerektiğinin saptanması istemine ilişkindir. Zararlandırıcı sigorta olayının, sigortalının işveren tarafından belirlenen yerde, servis aracını beklerken oluştuğu uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, sigortalının işe gitmek için işveren tarafından belirlenen durakta servis aracını beklerken, üçüncü şahsa ait aracın çarpması sonucu oluşan zararlandırıcı sigorta olayının kazası sayılıp sayılmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Sosyal Sigortalar Kanununun bu davanın yasal dayanağını oluşturan 11-A/e maddesine göre, sigortalıların işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere toplu olarak götürülüp getirilmesi sırasında, bedence ve ruhça arızaya uğratan olay işkazasıdır. Somut olayda sigortalı, servis aracına binmek üzere işveren tarafından belirlenen yerde beklediği sırada, ruhca arızaya maruz kaldığı açıktır. Hal böyle olunca ve özellikle zararlandırıcı sigorta olayının, yukarıda sözü geçen maddenin ( e ) bendinde vurgulandığı üzere sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere toplu olarak götürülmesi sırasında, başka bir anlatımla, servis aracına binmek üzere işveren tarafından belirlenen yerde beklediği sırada oluştuğuna göre, sigorta olayının kazası sayılması gerektiği hukuksal gerçeği ortadadır. Zira, ( e ) bendinde; "götürülmesi sırasında" sözcüklerinin sigortalıların işveren tarafından belirlenen yerde servis aracına binmek üzere toplu olarak bulundukları hazırlık dönemini de kapsadığı söz götürmez. Öte yandan, "götürme sırasında" sözcüklerinin salt-servis aracında geçen süreyi değil, servis aracına binmeden önceki süreyi de kapsadığı biçiminde yorumlamak, sosyal güvenlik hukukunun ilkelerine de uygun düşeceği tartışmasızdır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın davanın kabulüne karar vermek gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle ( BOZULMASINA ), temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 14.5.1996 gününde oybirliği ile karar verildi.
yarx
Old 25-09-2006, 18:53   #8
Kavaz

 
Varsayılan

İşverenin kusurlu olma olasılıgı;eger isverenin gereklı tedbirleri aldıgı sabıt ise işverenın de sorumlulugu sozkonusu olacak.Bunun ıcınde ısverenın taraf olması gerekıyor.
Diğerleri içinde haksız fiil sorumluluğu doğmuş olmuyor mu?
Old 25-09-2006, 19:20   #9
Jeanne D'arc

 
Varsayılan

Sayın inc.
Bkz. ileti 6

Saygılar.
Old 25-09-2006, 19:58   #10
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

T.C

YARGITAY

HUKUK GENEL KURULU

E. 1997/21-70

K. 1997/345

T. 16.4.1997

• MÜTESELSİL SORUMLULUK

• İŞ KAZASI

• İLLİYET BAĞI ( İş kazası )

• KUSUR RAPORU ( İş kazası )

• MALULİYET

506/m.11, 19

1475/m.1

ÖZET : İşverenin anlaştığı servis şoförünün kusurlu hareketinden sorumlu olması, İş Kanunu’nun 1/son maddesi gereğidir. Bidayet Mahkemesi’nin kusur raporunu yanlış değerlendirerek illiyet bağının bulunmadığından bahisle davayı red etmesi Usul ve Yasa’ya aykırıdır.
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 8.İş Mahkemesince davanın reddine dair verilen 17.4.1996 gün ve 1994/387-1996/217 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 14.10.1996 gün ve 1996/3965-5647 sayılı ilamı:
( . . . Davacı, iş kazası nedeniyle uğradığı maddi zararın tahsilini talep etmiştir. Olay, işverenin anlaştığı servis aracının benzin fişi almak üzere fabrika bahçesinde hızla seyri sırasında, kenarda bekleyen işçilere çarpması sonucu vuku bulmuştur. 30.11.1994 tarihli sigorta müfettiş raporunda da olayın servis aracının kusuru sonucu olduğu vurgulanıp, iş kazası kabul edilmiş ve Sosyal Sigortalar Kurumunca da davacıya malûliyet nedeniyle gelir bağlanmıştır. İşverenin anlaştığı servis şoförünün kusurlu hareketinden işverenin de sorumlu olacağı, İş Kanunu’nun 1/son maddesi gereğidir. MahkeMen’in kusur raporunu yanlış değerlendirerek illiyet bağının bulunmadığından bahisle davayı reddetmesi Usul ve Yasa’ya aykırıdır. . . ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosya da ki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosya da ki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi Usul ve Yasa’ya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı ( BOZULMASINA ), oybirliği ile karar verildi.
yarx
Old 25-09-2006, 21:26   #11
Kavaz

 
Varsayılan

Sayın D'arc;
Baktım,
Gordum,
Okudum,
Anladım,
aynı husustan bahsedıyoruz.
Saygılar
Old 19-11-2008, 23:30   #12
ISIL

 
Varsayılan

İşverence sağlanan serviste ve ise giderken veya dönerken geçirilen kaza iş kazası sayılmalı ve İşveren'e İş mahkemesinde dava açılmalıdır. İşveren Servis firması ile arasındaki taşıma sözleşmesine istinaden hakkı varsa, ,işçiye ödediği bedeli Servis saglayan firmaya rücu eder.
Old 20-11-2008, 17:41   #13
avfatih

 
Varsayılan

Benzer bir olayla karşı karşıyayım. Şahıs işyerinin bir bölümünden başka bir bölümüne giderken(devlet karayolunda-mesai saatinde-kendi kullandığı işyeri aracı ile) bir yakını ile karşılıyor ve işyeri aracından iniyor ve yakınıyla konuşurken kaza meydana geliyor ve ölüyor. İşyeri iş kazası olak bildiriyor. Ama müfettiş raporu nasıl gelecek bilmiyoruz. Trafik kazası sebebiyle kazaya karışanlar hakkında bir kusur paylaşımı yapılıyor. Burada görünürde işverenin bir kusuru gözükmüyor. Sizce dava asliye hukukta mı yoksa iş mahkemesinde mi açılmalıdır.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Trafik kazası,vekalet Avukat Kamer Akgül Meslektaşların Soruları 11 18-01-2010 22:45
trafik kazası/ husumet krizantem Meslektaşların Soruları 2 06-06-2006 17:58
Trafik Kazası demir Hukuk Soruları Arşivi 1 02-03-2002 23:58
Trafik Kazası Okan Hukuk Soruları Arşivi 1 18-02-2002 20:30
Trafik kazası onurel Hukuk Soruları Arşivi 1 12-02-2002 00:55


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07129502 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.