Bugün kendimiz İçin:)

Birkaç gün önce, kendim için en doğru olanı yaptım: Sustum.

Alıntı: Yazan Av.Cengiz Aladağ Birkaç gün önce, kendim için en doğru olanı yaptım: Sustum.

Söz gümüşse sükut altındır Cengiz Abi

Alıntı: Yazan Av.Cengiz Aladağ Birkaç gün önce, kendim için en doğru olanı yaptım: Sustum.

Kendim için, yukarıdaki mesajı Saim Bey'in yazmasını dilerdim.

Dün kendim için haklarımı savundum, çok güzel oldu.

Bu gün keyfini çıkarıyorum.

Bunu sık sık tekrarlayacağım.

Bugün uygulama sınavanda çileden çıktım... Şu an üzgün ve çok kızgınım...

11 Temmuz'da kendim için(teeeeeeee şimdiden yazıyorum ) film ve 2 dizimin izleyemediğim bölümlerini izleyeceğim ayrıca müziğin sesini açıp tüm siteye dinletmeyi düşünüyorum (umarım bir aksilik çıkmaz )

Alıntı: Yazan supernatural ayrıca müziğin sesini açıp tüm siteye dinletmeyi düşünüyorum (umarım bir aksilik çıkmaz )

Sitede benim gibi bir komşun yoksa sorun çıkmaz.

Yaptığınız saate bağlı canım

Alıntı: Yazan Gülümse Yaptığınız saate bağlı canım

Geçenlerde,gün ortasında bebeği uyutmaya çalışıyorum.Yukarıdan da sesler geliyor,pat güm diye.Birileri bir şey kırıyor belli.
Her darbede bebek dikkat kesiliyor ve basıyor çığlığı.
En son dayanamadım ve bebeği kaptığım gibi yukarı çıktım.
Kapıyı genç bir bayan açtı.
Sinirlenmiştim.Söze nasıl başlayacağımı da bilmiyordum.
-Bebeğim uyuyamıyor ,dedim.
-Canımmm hasta mı olmuş?
-Yok sizin gürültünüzden.
Meğer kadın badem kırıyormuş.

Peki bebeği uyuturken yanında aynı ritimde olan bir müzik çalmayı deneseniz...

Bugün (az önce) kendim için, şu dünyada huzur bulduğum nadir yerlerden birine geldim; bazı öykülerimde sözettiğim balıkçı barınağına.

Hem meslektaşım hem samimi bir arkadaşımla mesai bitimini takiben nargile içmeye gidiyoruz bugün... Şefim karışık bir nargile hazırlıyor, sırmış formülüSalıncakta nargile keyfi var bugün

İnsanın ruh halini anlatan şiirler vardır ya,

Can Yücel bunları hep çok güzel anlatmış..

bugün "kendimiz" için diye , hatırlatma adına

Alıntı: Gitmek Bugünlerde herkes gitmek istiyor. Küçük bir sahil kasabasına, Bir başka ülkeye, dağlara, uzaklara... Hayatından memnun olan yok. Kiminle konuşsam aynı şey... Herşeyi, herkesi bırakıp gitme isteği. Öyle "yanına almak istediği üç şey" falan yok. Bir kendisi. Bu yeter zaten. Herşeyi, herkesi götürdün demektir. Keşke kendini bırakıp gidebilse insan. Ama olmuyor. Hadi kendimize razıyız diyelim, öteki de olmuyor. Yani herşeyi yüzüstü bırakmak göze alınmıyor. Böyle gidiyoruz işte. Bir yanımız "kalk gidelim", öbür yanımız "otur" diyor. "Otur" diyen kazanıyor. O yan kalabalık zira... İş, güç, sorumluluk, çoluk çocuk, aile, Güvende olma duygusu... En kötüsü alışkanlık. Alışkanlığın verdiği rahatlık, Monotonluğun doğurduğu bıkkınlığı yeniyor. Kalıyoruz... Kuş olup uçmak isterken, ağaç olup kök salıyoruz. Evlenmeler... Bir çocuk daha doğurmalar... Borçlara girmeler... İşi büyütmeler... Bir köpek bile bizi uçmaktan alıkoyabiliyor. Misal ben... Kapıdaki Rex'i bırakıp gidemiyorum. Değil bu şehirden gitmek, İki sokak öteye taşınamıyorum. Alıp götürsem gelmez ki... Bütün sokağın köpeği olduğunun farkında, Herkes onu, o herkesi seviyor. Hangi birimizle gitsin? "Sırtında yumurta küfesi olmak" diye bir deyim vardır; Evet, sırtımızda yumurta küfesi var hepimizin, Kendi imalatımız küfeler. Ama eğreti de yaşanmaz ki bu dünyada. Ölüm var zira. Ölüme inat tutunmak lazım, İnadına kök salmak lazım. Bari ufak kaçışlar yapabilsek. Var tabii yapanlar, ama az. Sadece kaymak tabakası. Hepimiz kaçabilsek... Bütçe, zaman, keyif... Denk olsa. Gün içinde mesela... Küçücük gitmeler yapabilsek. Ne mümkün. Sabah 9, akşam 18 Sonra başka mecburiyetler Sıkışıp kaldık. Sırf yeme, içme, barınmanın bedeli Bu kadar ağır olmamalı. Hayatta kalabilmek için bir ömür veriyoruz. Bir ömür karşılığı, bir ömür yani. Ne saçma... Bahar mıdır bizi bu hale getiren? Galiba. Ben her bahar aşık olmam ama Her bahar gitmek isterim. Gittiğim olmadı hiç, Ama olsun... İstemek de güzel. Can Yücel

Bugün gülyüzlü gülkokulunun, gül kokmasına ramen yüzü gülmüyordu. Anneliğin bana verdiği yapırım gücünü kullanarak dışarı çıkardım. Biraz gezdik ardından ani bir kararla "nasılsa kökü bizede" mantığından yararlanarak saçımızı kestirdik ve sonunda eve döndük.

Onun yüzü yeniden güldü, bende biraz yoruldum...

Özet: Bugün kendim için gülyüzlünün yüzünü güldürdüm

Bugün kendim için diyetimi bozarak; çorba, salata,bol meyve suyu yedim ve içtim.

Bodrum, Çeşme sahillerini gördükçe birden rejim yapmaya karar verdim. Anladım; göbeği içeri çekmekle olmayacak bu iş.

Bugün kendim için havaya kepimi fırlattım,hoplayıp zıpladım

Cuma günü beni bekleyen tüm işleri şöyle kenara çekerek hafta sonu için arkadaşlarımla Rizeye gittim. Ayderi ve birçok yeri hızlandırılmış bir şekilde gezdim. Yoruldum ama buna fazlasıyla değdi. İki gün boyunca yeşili, maviyi hafızama kazıdım, dere şıkırtılarını dinledim. Temiz havayı içime çektim. İstemeyerek de olsa bu gün döndüm ve yeniden kenarda duran işlerime başladım. Uzun süreden beri kendim için böyle güzel birşey yapmamıştım. Paylaşmak istedim.

Bugün kendim için bir değil iki şey yaptım ve bunların meyvesini aldım.
Ve zayıf, güçsüz yanlarımın bir kez daha farkına vardım.
Farkında olmakla daha da güçlendim.Farkında olmanın güçlü yanım olduğunu farkettim.)
Farkındalık güçtür!

Diyet yapmaya başladım...

Evdeyim.....Dışarı çıkmayı da düşünmüyorum.....

Veda etmeye hazırım. Bunu kabullendim.

Alıntı: Yazan Dilge Veda etmeye hazırım. Bunu kabullendim.

Her veda yeni bir merhaba demektir..

Vedalar ve yeni merhabalar.ikisinde de hep zorlanıyorum. Bugün ne veda ve ne merhaba mutluyum

Kendim için biraz yüzdüm... Çok hoşuma gitti doğrusu, acaba yarın da yüzsem mi?

Çok çalıştım ve her an kendini hissettiren sıcak hariç herşeyi unuttum.
Şimdi uyuyup kendimi de unutacağım.

İnternetten alıntıdır

(hangi ülkenin hangi bakanı belli değildir)

"Ülkenin İsviçre başkonsolusu, ülkeyi ziyarete gelen bakanını İsviçre Denizcilik Bakanı ile tanıştırmış.

Bakan biraz şaşırmış bir iafede ile
"ne ilginç" demiş.
"İsviçrede deniz yok ama Bakanlığı var?"

cevap vermiş denizcilik bakanı

"evet, ama sizde de Adalet Bakanı var.."

Bu da günün masalı..
(mailden geldi)

Çölde devesi ile yol alan bir bedevi, zorlukla yürüyen susuzluktan kurumuş bir adama rastlamış.

adam, bedeviden su istemiş inleyerek.
bedevi inmiş devesinden yanındaki suyu vermiş.

suyu içen adam biraz sonra canlanmış ve bedevinin devesine binip kaçmaya başlamış.

bedevi arkasından seslenmiş;


"senden bir ricam var, deveyi alıp gidiyorsun tamam ama, bu olayı hiç kimseye anlatma sakın!"

hırsız şaşırmış bunu duyunca,
dönmüş ve sormuş

"neden böyle bir şey istedin?"

cevap vermiş bedevi,

"eğer bu olayı birilerine anlatırsan bu olay yayılır insanlar arasında

ve

bundan sonra hiç kimse

çölde susuz kalmış bir insana bir daha yardım etmez.."

........
_________________

Bugün biraz yemek yemeyi denediysem de başaramadım.!
Pişman değlim; )Zira 3 kilo daha verirsem 55 kilo olabileceğim.

acil diyete ihtiyacım ama hazır değilim psikolojim müsait değil zaten yoğun çalışıyorum sinirlerim bozuk birde açlık çekilmez şimdi