ÇİftÇİ Mallarini Koruma Kanunu GerĞİ Kir BekÇİlerİ

Selam Arkadaşlar,
Konu 4081 sayılı Çiftçi Mallarını Koruma Kanunu gereği kır bekçisi olan bir kişinin hizmet süresinin tespiti davasının adli yargıda, maaş alacağı ve özlük haklarının ise İdari yargıda açılması gerektiği meselesi,
Adı geçen bekçi 1998 yılından 2006 yılının Aralık ayına kadar kır bekçisi olarak görev yapmış ve kendisine her yılın yaz aylarına tekabül eden 4-5 aylarında maaş verilmiş muhtarlıkca her yıl ancak bu kadar paramız var deninerek oyalanmış olmasıdır.
Ücret konusunda anlaşılamamış olmasından dolayıda işine ihtiyar heyetince 04.05.2007 tarihinde son verilmiştir.
Şimdi arkadaşlar hizmet davasını adli yargıda açtık ve aralıksız çalışmış olduğunu belirttik.Ancak muhtarlık kötüniyetli olarak biz böyle her yılın 4-5 ayı için anlaştık demekte.
Hizmetine 04.05.2007 de son verildiğine göre bu tam yargı davasını adli yargıda ki hizmet tespitinin halen derdest olduğu bu zamanda süre açısından açmak doğru olurmu? Öte yandan tam yargı davasına konu edeceğimiz meblağ belli olmadığından tam yargı davasına konu edelecek meblağı 1998 ve 2006 Aralık ayına kadar hesaplansa olurmu? bu durumda da hizmet tespiti sonucu eksik bir süre çıkarsa bir kısım için dava kaybı sonucu çıkacaktır.
Hizmet tespiti davası sonucunun bitmesi beklense ve sonrasında tam yargı davası açılsa süre açısından aleyhe olurmu?İptal ve tam yargı davası idare hukukunda arka arkaya açılabiliyor. Ancak burda biri adli yargı biri de idari yargı.
sevgili arkadaşlar bu konularda bilgilerinizi esirgemezseniz sevinirim.
Selamlar

Merhaba,
Çiftçi Mallarını koruma dernekleri bünyesinde çalışan bekçilerin ücret ve özlük alacaklarının adli yargı konusu olduğunu düşünüyorum.

Nitekim 4081 sayılı kanuna tabi bekçinin iş akdinin dernek yönetimi tarafından haksız fesih edildiğinden bahisle ücret, kıdem ve ihbar tazminatı talepli davamı adli yargıda (iş mahkemesinde) açtım. Dava yargıtaydan geçti onandı.

Sayın Meslektaşım;
aynı nitelikte çalışan 2 müvekkilim için fazla mesai,ihbar ve kıdem tazminatı talepli 2 davamı da adli yargıda açtım ve adli yargıda görülmekle lehimize sonuçlandı.Bence hizmet tespiti ve tazminat davanızı adli yargıda açmalısınız.Tazminat davanızı iddia ettiğiniz çalışma tarihi,çalışma başlangıcı olarak belirtip meblağ yönünden kısmi talepli açarsınız.Yerel Mahkeme tespit davasını zaten bekletici mesele yapacaktır.Böylece en azından 2 davanız için de ayrı ayrı yol almış olursunuz.
İyi çalışmalar diliyorum,saygılarımla

Konu ile ilgili somut bilgiler sunmuş olduğunuzdan öncelikle teşekkürler ederek, aynı yargı kolunda açılması gerektiğini bende düşündüm ve de öyle yapacaktım, beni ihtilafa düren Yrg.4. HD. sinin 04,04,2002 gün ve 2001/13274 Es.,2002/4174 sayılı kararı oldu. Bu kararda özlük haklarının talebi için " Bu istem niteliği gereği tam yargı davasının konusunu oluşturur ve bu tür davalara 2577 sayılı İYUY.'nın 2/b maddesi gereğince idari yargı yerinde bakılır." demekte, öte yandan 24.06.1989 Resmi Gazete tarihi,20205 R.G. no'da yayınlanan Uyuşmazlım Mahkemesi kararında da özlük haklara ilişkin hususlara İdare Mahkemesinde bakılacağı konu edilmiş
Bu durum bende bir karışıklığa sebep oldu,idare hukukunda ki tam yargının şartlarını inceledim, bizim davanın nasıl konu edileceğine dair bağlantıda kuramadım. Ancak vermiş olduğunuz değerli somut bilgiler ışığında bende şu kanaat oluştu. Adli yargının görevli oldunu hesaplarsam,davayı adli yargıda açıp bir ihtimal görevsizlik çıktığında en azından yasal haklar saklı kalmış olacaktır. Somut yaklaşımınızdan dolayı teşekkürler

Arzu hanım benzer durumda bir dava var, çiftçi mallarını koruma bekçisinin iş aktinden doğan alacaklarından dolayı adli yargıda çiftçi mallarını koruma meclisi başkanlığına dava açtık, ancak söz konusu çiftçi mallarını koruma başkanlığı ,belediye meclis kararı ile kapatılmış ve belediye de başka bir belediyeye devredilmiş.devralan belediye davaya cevap verdi:devir protokolünde meclis bize devredilmedi ve ayrıca sözkonusu meclis devirden önce kapatılmıştır Davanın husumet yönünden reddini istiyoruz diye.
sorum şu siz davanızda husumeti kime yönlendirdiniz yada bu durumda husumeti kime yönlendirirdiniz ,iyi çalışmalar

Alıntı: Yazan ANKA1 Arzu hanım benzer durumda bir dava var, çiftçi mallarını koruma bekçisinin iş aktinden doğan alacaklarından dolayı adli yargıda çiftçi mallarını koruma meclisi başkanlığına dava açtık, ancak söz konusu çiftçi mallarını koruma başkanlığı ,belediye meclis kararı ile kapatılmış ve belediye de başka bir belediyeye devredilmiş.devralan belediye davaya cevap verdi:devir protokolünde meclis bize devredilmedi ve ayrıca sözkonusu meclis devirden önce kapatılmıştır Davanın husumet yönünden reddini istiyoruz diye. sorum şu siz davanızda husumeti kime yönlendirdiniz yada bu durumda husumeti kime yönlendirirdiniz ,iyi çalışmalar

sevgili meslektaşım aradan geçen sürede sorununuzu çözdüğünüzü ve davanızı sonuçlandırdığınızı umarak acaba dava sonunda tahsilatı yapabildiniz mi diye sormak istedim.Yani benim olayımda işveren bir köy çmk sı ve hiçbir yere bağlı değil tahsilatı nasıl yapacağımı bilmiyorum.

Sevgili meslektaşlarım bir köy çmk sına karşı açtığımız hizmet tespiti davasını kazandık.Ancak kararın icrası ve tazminatın tahsili konusunda endişelerim mevcut.Köy ÇMK larından tahsilatı nasıl yapacağız?

Alıntı: Yazan Av. Arzu Mercan Merhaba, Çiftçi Mallarını koruma dernekleri bünyesinde çalışan bekçilerin ücret ve özlük alacaklarının adli yargı konusu olduğunu düşünüyorum. Nitekim 4081 sayılı kanuna tabi bekçinin iş akdinin dernek yönetimi tarafından haksız fesih edildiğinden bahisle ücret, kıdem ve ihbar tazminatı talepli davamı adli yargıda (iş mahkemesinde) açtım. Dava yargıtaydan geçti onandı.

üstadım tahsilatı yaparken zorluk çektiniz mi?