soruşturma evresinde görevli zorunlu müdafiinin kovuşturma evresinde göreve devamı

Merhabalar,

CMK görevlendirmesi sebebiyle soruşturma aşamasındaki bir dosyayı takip ettim. Daha önce başka bir başlık altında dile getirdiğim bir karmaşanın devamı sonucu aklım karıştı. Şöyle ki, dosya hakkında hiçbir gelişme tarafıma tebliğ edilmedi, cezaevinde şüpheliye tebliğ edildi. Sebebini sorduğumda ise hem savcıdan, hem de katipten aynı cevabı aldım "CMK avukatına tebligat çıkarmıyoruz". Süreler açısından yarattığı sıkıntı ayrı mevzuu. Fakat iddianamede de müdafiiye yer verilmediğini görünce, yanlışlık olduğunu düşündüm bir an, öyle ki alışmıştım dosyada dilekçelerimin altındaki imzam hariç ismimin geçmemesine (ah şu deneyimsizlik). Kalemde "göreviniz sona erdi, iddianame kabul edildi" cümlesini duyana kadar. Şüphelinin ailesi ısrarla kovuşturma aşamasını da takip etmemi istiyor, bildiğim kadarıyla da şüpheli kendisine vekil tayin edene kadar devamla yükümlüydük. Acemiliğimi mazur görürseniz, sizlere sorayım: Şu aşamada şüphelinin kendisine vekil tayin etme olanağı bulunmaması halinde, barodan başka bir meslektaşın dosyaya bakması mı talep edilecek? Vekaletle işe devam edemeyeceğimize göre, benim bu dosyada görev almam mümkün olabilir mi, nasıl?

Sn.meslektaşım
Sadece kovuşturmama kararları tebliğ ediliyor, dava açılması halinde yeniden görevlendirme yapılıyor diye biliyorum. Davayı kovuşturma aşamasında takip etme niyetinde iseniz vekalet sunmanız gerekiyor. iyi çalışmalar

Meslektaşım, yanıtınız için çok teşekkür ederim fakat CMK seminerlerinde bize en çok bu hususta uyarı yaptılar "sakın ha, babanız olsa vekalet almayın, zaten devam etmek zorundasınız"

Normalde soruşturma aşamasında görevlendirilen avukatın dosyaya hakim olduğu için devam etmesi daha doğru. Ancak böyle garip bir uygulama var. Mahkeme aşamasında tensiple beraber yeniden görevlendirme yapılıyor. Eski avukata tebligat cıkartılmıyor. Bu sene içerisinde çok kez savcılık ifadesinde bulundum. Ancak bu dosyaların hiçbirini mahkeme aşamasında takip etmedim.Uygulama bu yönde

Alıntı: Yazan praeses Merhabalar, CMK görevlendirmesi sebebiyle soruşturma aşamasındaki bir dosyayı takip ettim. Daha önce başka bir başlık altında dile getirdiğim bir karmaşanın devamı sonucu aklım karıştı. Şöyle ki, dosya hakkında hiçbir gelişme tarafıma tebliğ edilmedi, cezaevinde şüpheliye tebliğ edildi. Sebebini sorduğumda ise hem savcıdan, hem de katipten aynı cevabı aldım "CMK avukatına tebligat çıkarmıyoruz". Süreler açısından yarattığı sıkıntı ayrı mevzuu. Fakat iddianamede de müdafiiye yer verilmediğini görünce, yanlışlık olduğunu düşündüm bir an, öyle ki alışmıştım dosyada dilekçelerimin altındaki imzam hariç ismimin geçmemesine (ah şu deneyimsizlik). Kalemde "göreviniz sona erdi, iddianame kabul edildi" cümlesini duyana kadar. Şüphelinin ailesi ısrarla kovuşturma aşamasını da takip etmemi istiyor, bildiğim kadarıyla da şüpheli kendisine vekil tayin edene kadar devamla yükümlüydük. Acemiliğimi mazur görürseniz, sizlere sorayım: Şu aşamada şüphelinin kendisine vekil tayin etme olanağı bulunmaması halinde, barodan başka bir meslektaşın dosyaya bakması mı talep edilecek? Vekaletle işe devam edemeyeceğimize göre, benim bu dosyada görev almam mümkün olabilir mi, nasıl?

İyi çalışmalar,

2 Mart 2007 Tarihli 26540 Sayılı Resmi Gazete’de Yayınlanan Değişiklikleri De Kapsayan Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi Ve Vekillerin Görevlendirilmeleri İle Yapılacak Ödemelerin Usul Ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik

" Görevlendirme esasları

MADDE 6 – (1) Soruşturma evresinde görev yapan müdafi veya vekil, engel bulunmadığı takdirde kovuşturma evresinde de öncelikle görevlendirilir. " denilmektedir.

Soruşturma evresinde dosyayı takip eden müdafiinin kovuşturma evresinde de dosyayı takip etme yükümlülüğü yoktur. Uygulamada da soruşturma evresi tamamlandıktan sonra şartları taşıyorsa sanığa yeniden müdafii tayin edilir.

Saygılarımla,

Sn.özfn-34 e katılıyorum.Yönetmeliğe göre kovuşturma aşamasındaki avukatın görevi iddianamenin kabuluyle sona erer.2.3.2007 ve 26540 say.RçG.de yayımlanan yönetmeliğin 7. maddesi gereği . Saygılar

sayın meslektaşım
Herzaman olduğu gibi her mahkemenin ve adliyenin yoğurt yeme tarzı farklı;ama olması gereken soruşturmada görevli avukatın kovuşturmadada görevlendirilip devam etmesidir. Siz kovuşturmada görevlendirilmediyseniz sanıkdan vekaletname alıp dosya koyabilirsiniz. Saygılarımla

Değerli meslektaşlarım, 7. madde gereği "iddianamenin kabulü ile göreve devam yükümlülüğümün bulunmadığını" fakat 6. madde gereği "engel bulunmadığı takdirde, kovuşturma evresinde göreve devam edebileceğimi" anlıyorum. Fakat vekaletname ile devamım konusunda, önerileriniz için teşekkür etmekle ve teorik anlamda bunun bir sakıncası bulunmadığına inanmakla birlikte, Ankara Barosu CMK listesinekayıtlı arkadaşlarımın bu konudan muzdarip olduğunu gördüğümden ve vekaletnamesiz göreve devam edebilmeme "engel bir hal" bulunmadığından, vekalet ilişkisi kurmaksızın 10 gün sonraki duruşmasına girmek istiyorum. Bu sebeple, Baro'ya ya da mahkeme dosyasına kendi adıma yahut sanık adına bir dilekçe ibraz etsek, şansımız ne olur sizce?

Alıntı: Yazan praeses Değerli meslektaşlarım, 7. madde gereği "iddianamenin kabulü ile göreve devam yükümlülüğümün bulunmadığını" fakat 6. madde gereği "engel bulunmadığı takdirde, kovuşturma evresinde göreve devam edebileceğimi" anlıyorum. Fakat vekaletname ile devamım konusunda, önerileriniz için teşekkür etmekle ve teorik anlamda bunun bir sakıncası bulunmadığına inanmakla birlikte, Ankara Barosu CMK listesinekayıtlı arkadaşlarımın bu konudan muzdarip olduğunu gördüğümden ve vekaletnamesiz göreve devam edebilmeme "engel bir hal" bulunmadığından, vekalet ilişkisi kurmaksızın 10 gün sonraki duruşmasına girmek istiyorum. Bu sebeple, Baro'ya ya da mahkeme dosyasına kendi adıma yahut sanık adına bir dilekçe ibraz etsek, şansımız ne olur sizce?

Yönetmeliğin bu maddesi size göreve devam etme olanağı değil, Baroya sizi kovuşturma aşaması için yeniden görevlendirebilme olanağı tanımaktadır.

Sayın Meslektaşım Cengiz Aladağ, şüphesiz kastettiğim de buydu. Baro'ya tanınan bu olanak şahsımda bu şekilde sonuç doğuracaktır. Peki Baronun tekrar beni görevlendirmesi için, yahut mahkemenin Barodan tekrar görevlendirme istemeksizin devam edebilmem için benim yapabileceğim bir şey var mıdır? Asıl sormak istediğim budur. Teşekkür ederim.

Sayın meslektaşım
Bildiğiniz gibi görevlendirmeler OCAS sistemi üzerinden yapılmaktadır ;dolayısıyla Baroların talep olmadan görevlendirme yapması mümkün degildir.Mahkemenin talebi siğzin TC numaranız üzerinden girmesini saglıyabilirseniz görevlendirme size gelecektir.Mahkeme bunu yapmıyorsa o zaman tek yol olarak Vekalet almanız kalıyor.Bence anlatdıgınız durum seminerde anlatılan olaylara uymamakdadır.başka türlü mahkeme davayı takip etmenize izin vermeyecekdir sanırım.Saygılarımla iyi çalışmalar dilerim

Snraeses.Yönetmeliğin 6.md.deki düzenleme şüphesiz barolara yönelik olup, buna uyulmasının, sanık açısından daha fazla hukuki güvence sağlayacağı fikrine bende katılıyorum, ancak,Vekaletname sunmak konusundaki tereddütlerinizi ve deneyimlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Alıntı: Yazan praeses Sayın Meslektaşım Cengiz Aladağ, şüphesiz kastettiğim de buydu. Baro'ya tanınan bu olanak şahsımda bu şekilde sonuç doğuracaktır. Peki Baronun tekrar beni görevlendirmesi için, yahut mahkemenin Barodan tekrar görevlendirme istemeksizin devam edebilmem için benim yapabileceğim bir şey var mıdır? Asıl sormak istediğim budur. Teşekkür ederim.

Mahkemenin Baro'dan yeniden bir müdafi görevlendirilmesini istemesine engel olamazsınız ancak Baro'ya başvurarak sizin görevlendirilmenizi talep edebilirsiniz.
Fakat anlamadığım konu şu: Sizin ısrarınız niye? Şüpheli/sanık ya da yakınları davayı ille de sizin takip etmenizi istiyorlarsa Avukatlık Kanunu çerçevesinde seçilmiş müdafi olarak sizinle anlaşabilirler ve vekaletname ile davayı takip edersiniz (buna bir engel bulunmadığı daha önce THS'de tartışıldı), anlaşamazsanız Baro'nun görevlendireceği (siz ya da bir başka) müdafiin hukuksal yardımından yararlanırlar.

Yanıtlarınız için öncelikle herbirinize teşekkür ederim. Israrım şundan, sanırım diğer Barolarca sorun teşkil etmiyor fakat Ankara Barosu CMK görevlendirmelerinde vekalet ilişkisi kurmak konusunda oldukça titiz davranıyor. CMK seminerinde bu husus ele alındığında, yalnızca etik bulunmadığından dolayı üstünde durduklarını sanmakla beraber uygulamada da sorun teşkil ettiğini çok defa gördüm. Davayı ücretsiz takip etmek istememiz halinde Baro'ya bildirme şartımıza kıyasla, acaba somut olayda da Baro'ya başvurma imkanım var mı diye araştırdım ve CMK Merkezi Başkanı'na kadar talebimi ulaştırdım. Fakat tahmin ettiğim gibi, şayet mahkeme zorunlu müdafii talep ederse o zaman beni görevlendirebilme ihtimalleri olduğunu, bu halde CMK sıramı bu görevlendirmede kullanmış sayılacağımı ifade ettiler. Benim için asıl önemli olan kısım ise- ancak duruşma esnasında netlik kazanabileceği, fakat ilk celsenin tutuklu müvekkilin ailesi için riske atılamaması oldu. Dosyayı yeni alan meslektaşımın, kapsamlı olarak inceleme imkanının kısıtlanmaması adına. Tekrar teşekkür eder, saygılarımı sunarım.