Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Kredilerde Hayat Sigortası

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 26-02-2013, 11:29   #1
turanuzun

 
Varsayılan Kredilerde Hayat Sigortası

Sayın Meslektaşlarım;
Müvekkilimin Babası bankadan İhtiyaç Kredisi Kullanıyor.
Kredi ödemeleri düzenli yapılırken kredi kullanıcısı kalp krizinden vefat ediyor. Miraçıları Ölümünü bildirerek kredinin hayat sigortasından karşılanmasını talep ediyor. Fakat Sigorta Şirketi Kredi Kullanılırken Kalp Rahatsızlığı olduğunu belirtmediğinden sözleşmeden döndüğünü ve bu sebeple de ödeme yapamayacağını belirtiyor.

Günümüzde Kalp Krizi Riskinin 15 li yaşlara düştüğünü düşünürsek, ayrıca sigorta imzalanırken sözleşmelerin maktu bir şekilde doldurulduğu varsayımı ile ödeme yapması gerekmez mi?

Dava aşamasına gidersek sigortanın bu cayma hakkından dolayı kazanma durumu ne derecededir. Böyle bir davayı nerede hangi isim altında ikame etmemiz gerekecektir acaba. Yargıtay ilamı da bulamadım bununla ilgili. Yardımcı olursanız sevinirim sayın meslektaşlarım.
Old 26-02-2013, 12:06   #2
üye7160

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

11.Hukuk Dairesi
Esas: 2009/12944
Karar: 2011/5468
Karar Tarihi: 05.05.2011


TAZMİNAT DAVASI - HAYAT SİGORTA POLİÇESİNE DAYALI TAZMİNAT İSTEMİ - DAVALININ İDDİA ETTİĞİ HASTALIKLARDAN DOLAYI POLİÇE TANZİMİNDEN ÖNCE TEDAVİ GÖRÜP GÖRMEDİĞİ - EKSİK İNCELEME - HÜKMÜN BOZULMASI GEREĞİ

ÖZET: Dava, hayat sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı sigorta şirketinden sağlık karnesi örneği ve hasar dosyasının tümü getirtilip, sigortalı C.B.’in davalının iddia ettiği hastalıklardan dolayı poliçe tanziminden önce tedavi görüp görmediği, tedavi gördü ise hangi tarihte gördüğü tespit edilip, yine bu durumu sigorta şirketinin hangi tarihte öğrendiği, sağlık karnesinin sigorta şirketine hangi tarihte ulaştığı hususları araştırılıp, gerektiğinde gizlendiği iddia edilen hastalık veya hastalıklarla ölüm rizikosu arasında doğrudan illiyet bağının olup olmadığı, başka bir anlatımla ölümün gizlenen hastalık veya hastalıklardan meydana gelip gelmediği hususu açıklığa kavuşturulmadan eksik inceleme ile ve taraflara müterafik kusur yüklenerek hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.

(6762 S. K. m. 1290)

Dava: Taraflar arasında görülen davada Adana 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 02/07/2009 tarih ve 2008/792-2009/422 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi S. G. B. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşüldü düşünüldü:

Karar: Davacı vekili, müvekkilinin eşi muris C. B.’in Akbank T.A.Ş’den kullandığı ihtiyaç kredisi için davalı nezdinde 21.03.2008 tarihinde hayat sigorta poliçesi düzenlendiğini, C. B.’in 03.06.2008 tarihinde vefat ettiğinin sigorta şirketine bildirilmesi üzerine 01.08.2008 tarihli yazıyla sözleşmeden cayıldığının bildirildiğini ileri sürerek, kredinin bakiye borcundan şimdilik 6.900,00 YTL’si, müvekkilinin borçlu olmadığı halde ödemek zorunda kaldığı tutarın şimdilik 3.105,00 YTL’si ve kredi borcuna işletilen faizin şimdilik 100,00 YTL’si olmak üzere toplam 10.105,00 YTL’nin tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davacılar A. E. B., M. B. ve K. C. B. diğer davacıyla birlikte mirasçı olduklarını ileri sürerek, müdahale talebinde bulunmuşlardır.

Davalı vekili, sigortalı C. B.’in ölüm sebebinin Diabetis Mellitus ve Kalp Yetmezliği olduğunu, SSK karnesindeki bilgilere göre sigortalının poliçenin tanziminden önceki dönemde diabetis mellitus ve kalp yetmezliğinden tedavi gördüğü halde poliçe tanzim edilirken bu rahatsızlığını bildirmediğini, Hayat Sigortası Genel Şartları’nın C.2/2.2 nci maddesi ve TTK’nun 1290. maddesi uyarınca sigorta şirketinin durumu öğrenmesinden itibaren 1 ay içinde cayma hakkına sahip olduğunu, beyan yükümlülüğünün kasten ihlali halinde riziko gerçekleştikten sonra dahi cayabileceğini, bu durumun yasal süresinde bildirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, hayat sigortası başvuru formunda diğer bilgiler doldurulmasına rağmen sağlık beyanıyla ilgili kısımların boş bırakıldığı, muris C. B.’un 03.06.2008 tarihinde vefat ettiği, dava dışı banka tarafından davalı sigorta şirketine C. B.’in öldüğünün 10.6.2008 tarihinde bildirilmesine rağmen davalı sigorta şirketinin 10.6.2008 tarihinden itibaren TTK’nun 1290 maddesinde belirtilen 1 aylık süre içinde cayma hakkını kullanmayarak bu hakkını 01.08.2008 tarihinde kullandığından cayma hakkının düştüğü, başvuru formu değerlendirildiğinde her iki tarafın sağlıkla ilgili konularda tam olarak üzerine düşeni yapmadığı, davalı sigorta şirketi temsilcisi sıfatıyla başvuruyu alan görevlinin gerekli soruları yöneltmeyerek kusurlu davrandığı, tarafların olayda yarı yarıya kusurlu oldukları, davacılar dava dışı bankaya tüm borcu ödediğinden davacıların sigorta bedelinin yarısı olan 5.000,00 TL’yi sigorta şirketinden talep edebilecekleri gerekçesiyle davanın kısmen kabulüyle sigorta bedelinin yarısı olan 5.000,00 TL’nin davalıdan tahsiliyle hisseleri nispetinde davacılara ödenmesine, fazlaya dair taleplerin reddine karar verilmiştir.

Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.

Dava, hayat sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. TTK’nun 1290. maddesine göre, sigorta ettiren, sigortacı tarafından sözleşme yapılırken gerçek durumları bildirdiği taktirde sözleşmeyi yapmamasını ya da daha ağır şartlarda yapmasını gerektiren bütün hususları sigortacıya bildirmekle yükümlü tutulmuştur. Şayet sigorta ettiren veya sigortalı sorulan sorulara karşı susmuş veya eksik bildirimde bulunmuş veya gerçeğe aykırı ihbarda bulunmuş ise bu durumları bildirmemesi nedeniyle sigorta sözleşmesi yapan sigortacıya sigorta sözleşmesinden cayma hakkı tanınmış bulunmaktadır. Davalı sigorta şirketi sigortalı C. B.’in ölüm sebebinin Diabetis Mellitus ve Kalp Yetmezliği olduğunu, SSK karnesindeki bilgilere göre sigortalının poliçenin tanziminden önceki dönemde diabetis mellitus ve kalp yetmezliğinden tedavi gördüğü halde poliçe tanzim edilirken bu rahatsızlığını bildirmediğini, Hayat Sigortası Genel Şartları’nın C.2/2.2 nci maddesi ve TTK’nun 1290. maddesi uyarınca sigorta şirketinin durumu öğrenmesinden itibaren 1 ay içinde cayma hakkına sahip olduğunu savunmasına rağmen sigortalının sağlık karnesi aslı ya da örneğiyle hasar dosyası yargılama dosyası arasına celp edilmemiştir. Mahkemece, davalı sigorta şirketinden sağlık karnesi örneği ve hasar dosyasının tümü getirtilip, sigortalı C. B.’in davalının iddia ettiği hastalıklardan dolayı poliçe tanziminden önce tedavi görüp görmediği, tedavi gördü ise hangi tarihte gördüğü tespit edilip, yine bu durumu sigorta şirketinin hangi tarihte öğrendiği, sağlık karnesinin sigorta şirketine hangi tarihte ulaştığı hususları araştırılıp, gerektiğinde gizlendiği iddia edilen hastalık veya hastalıklarla ölüm rizikosu arasında doğrudan illiyet bağının olup olmadığı, başka bir anlatımla ölümün gizlenen hastalık veya hastalıklardan meydana gelip gelmediği hususu açıklığa kavuşturulmadan yazılı şekilde eksik inceleme ile ve taraflara müterafik kusur yüklenerek hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın taraflar yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 05.05.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Old 26-02-2013, 12:08   #3
üye7160

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

11.Hukuk Dairesi
Esas: 2009/5594
Karar: 2010/11851
Karar Tarihi: 22.11.2010


ALACAK DAVASI - SİGORTA ŞİRKETİ TARAFINDAN TAZMİNATIN BANKAYA GÖNDERİLMESİ - BORÇLAR DÜŞÜLDÜKTEN SONRA KALAN KISMIN İKİNCİ DERECE HAK SAHİPLERİNE ÖDENECEĞİNİN BELİRTİLDİĞİ - SİGORTA TARAFINDAN BANKAYA ÖDEMEDE BULUNULMADIĞI - HÜKMÜN ONANMASI

ÖZET: Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve dosya kapsamına göre, davacıların aktif dava ehliyetlerinin bulunduğu, sözleşmenin dokuzuncu maddesinde, sigorta şirketi tarafından tazminatın bankaya gönderilmesi, borçlar düşüldükten sonra kalan kısmın ikinci derece hak sahiplerine ödeneceğinin belirtildiği, oysa davacılar murisinin sigorta sağlık koşullarına uymaması nedeniyle sigorta tarafından bankaya ödemede bulunulmadığı, bankanın sorumluluğu olmadığı gerekçesiyle, davalı Ziraat Bankası yönünden davanın reddine, davalı sigorta şirketi yönünden davanın kabulüne …. YTL'nın … tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına karar verilmiştir.

(1086 S. K. m. 436)

Dava: Taraflar arasında görülen davada Isparta 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce bozmaya uyularak verilen 10.02.2009 tarih ve 2008/39 - 2009/106 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı Başak Hayat Sigorta A.Ş. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi E. K. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşüldü düşünüldü:

Karar: Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi olan İ. B.'ün vefatından önce T.C. Ziraat Bankası Isparta Şubesi'nden zirai kredi kullandığını, bu krediden dolayı davalı sigorta şirketi tarafından hayat sigortası kapsamına alındığını, ancak davalının ödemede bulunmadığını ileri sürerek, 13.780.500.000.-TL tazminat alacağının faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, birleşen 2008/323 esas sayılı dosyada aynı talebini tekrar ederek, davalı banka hakkında dava açmıştır.

Davalı Başak Hayat Sigorta A.Ş. vekili, davacıların murisi olan müteveffa sigortalı İ. B.'ün sigortanın başlangıcından önce mevcut olan ve ilaç tedavisi gördüğü kalp hastalığını beyan etmeyerek gizlemek suretiyle sigorta şirketini yanılttığını, bu nedenle davacılara herhangi bir ödeme yapılmasının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Davalı Ziraat Bankası vekili, kredi müşterilerinin sağlık durumuna ilişkin beyanda hastalığını gizlediği belirtilerek sigorta şirketi tarafından ödemede bulunulmadığını, sorumlulukları olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve dosya kapsamına göre, davacıların aktif dava ehliyetlerinin bulunduğu, sözleşmenin 9 uncu maddesinde, sigorta şirketi tarafından tazminatın bankaya gönderilmesi, borçlar düşüldükten sonra kalan kısmın ikinci derece hak sahiplerine ödeneceğinin belirtildiği, oysa davacılar murisinin sigorta sağlık koşullarına uymaması nedeniyle sigorta tarafından bankaya ödemede bulunulmadığı, bankanın sorumluluğu olmadığı gerekçesiyle, davalı Ziraat Bankası yönünden davanın reddine, davalı sigorta şirketi yönünden davanın kabulüne 13.780,50 YTL'nın 28.03.2001 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

Kararı, davalı Başak Hayat Sigorta A.Ş. vekili temyiz etmiştir.

Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı Başak Hayat Sigorta A.Ş. vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı Başak Hayat Sigorta A.Ş. vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 435,76 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 22.11.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
hayat sigortası av.gülistan Meslektaşların Soruları 1 18-08-2009 20:12
Kredili Hayat Sigortası spektre Meslektaşların Soruları 2 16-08-2007 08:18
hayat sigortası- ferdi kaza bkaya Meslektaşların Soruları 0 18-07-2007 09:13
Kredili hayat sigortası... Av.Hilmi Sormazoğlu Meslektaşların Soruları 2 17-12-2006 19:34


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06134892 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.