Müdahilin Mirascıları Müdahale Talebinde Bulunmalılar Mı?

Mahkemece, müdahilin ölümünün ardından davaya devam eden mürasçıların da müdahale talebinde bulunmaları gerektiği; ancak, böyle bir talepte bulunmadıkaları gerekçesiyle, davada "katılan" sıfatı almadıkları yönünde karar verilmesine ne dersiniz?
Saygılar...

katılan sıfatı yerine veraset belgesi ile mahkemeye müracaat etseler daha iyi olur kanaatindeyim

İlk aklıma gelen kazanılmış usuli hak oldu.

Katılma usulü
MADDE 238. - [1] Katılma, kamu davasının açılmasından sonra mahkemeye dilekçe verilmesi veya katılma istemini içeren sözlü başvurunun duruşma tutanağına geçirilmesi suretiyle olur.
[2] Duruşma sırasında şikâyeti belirten ifade üzerine, suçtan zarar görenden davaya katılmak isteyip istemediği sorulur.
[3] Cumhuriyet savcısının, sanık ve varsa müdafiinin dinlenmesinden sonra davaya katılma isteminin uygun olup olmadığına karar verilir.
[4] Sulh ceza mahkemesinde açılmış olan davalarda katılma hususunda Cumhuriyet savcısının görüşü alınmaz.

Öncelikle 2. fıkra hükmü uyarınca şikayeti belirten ifade üzerine, mahkemenin katılma talebi olup olmadığını sorması gerekiyor. Ancak sorulup da katılma talebinin bulunmadığı şeklinde cevap verilmişse karar doğrudur. Sorulmadı ise bu noktanın atlanmış olması başlı başına temyiz sebebi yapılabilir. Ancak bunlar tabi ki 1 Haziran 2005 sonrası için geçerlidir.

Öte yandan yalnızca mirasçı olmak her zaman katılan sıfatı almaya başlı başına yeterli değildir. Suçtan doğrudan zarar görme ihtimali aranır. Suçtan dolaylı olarak zarar görme ihtimali katılmaya yetmez. Ayrıca şikayete tabi suçlarda suçun niteliğine göre terekeye intikal etmeyen konularda şikayet hakkı mirasçılara geçmez. Tıpkı manevi tazminat hakkının geçmediği gibi..