Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Trafik kazası sonucu organ kaybı nedeniyle Tazminat

Yanıt
Old 26-02-2014, 09:44   #1
Av.Hakan GÜLTEKİN

 
Varsayılan Trafik kazası sonucu organ kaybı nedeniyle Tazminat

Değerli meslektaşlarım;müvekkil kendi istikametinde giderken karşı şeritten gelen aracın sürücüsü direksiyon hakimiyetini kaybediyor orta refuju aşıp karşı yönden gelen müvekkilin aracına çarpıyor,kaza neticesinde müvekkilimin dalağı ve böbreğinin biri alınıyor ve ciğerinde de ezilmeler meydana geliyor.Aracın sürücüsü ile araç sahibi farklıkişiler.Sorum şudur;burada müvekkilim organ kaybı nedeniyle maddi tazminatı kimlere karşı açabilir? Manevi tazminatı kimlere karşı açabilir?Organ kaybı nedeniyle alabileceği tazminat miktarı maksimum ne kadardır?Yardımcı olursanız sevinirim.Teşekkürler...
Old 26-02-2014, 10:58   #2
üye7160

 
Varsayılan

Maddi Tazminat :

1- Sürücü
2- Araç sahibi
3- Sigorta şirketi
4- Sigorta şirketi yok ise Güvence hesabı

Manevi Tazminat :
Kusurlu sürücü

Tazminat hesabı kusur oranına göre yapılacak olup,Ayrıca kişinin hayatını tek başına idame ettirip ettirmediği,başkasına ihtiyaç duyup duymadığı,bakım ihtiyaçları,kullanması gereken protez vs. ihtiyaçları gibi her hususda alacak kalemine eklenecektir.
Old 26-02-2014, 12:49   #3
Av.Hakan GÜLTEKİN

 
Varsayılan

Sayın Yıldız Hukuk, manevi tazminatı araç sahibine karşıda yöneltemez miyim? Müvekkilin kazası henüz yeni 15 gün oluyor.
Müvekkilin tedavisi halen devam ediyor yani ameliyat dikişleri bile alınmamış durumda,ancak kullandığı bir protez yok kendi mutad işlerini kendisi devam ettirebiliyor.Dışardan yardıma ihtiyacı yok şimdilik.Bu durumda acaba organ kaybı nedeniyle tazminat miktarı ne olabilir?
Old 26-02-2014, 17:06   #4
üye7160

 
Varsayılan

Şahsi fikrim Manevi Tazminatın kusurlu sürücüye karşı yöneltilmesi ,ancak araç sahibine karşı açılıp kazanılmış manevi tazminat davaları mevcut..

Tazminat hesabına gelince,takdir etmek zor.Zira bir çok husus bir arada değerlendiriliyor.Yaş,emeklilik,çalışma gücü kaybı gibi.
Old 26-02-2014, 17:19   #5
Av.Hakan GÜLTEKİN

 
Varsayılan

Müvekkilin yaşı 24 , bir fabrikada işçi, iş gücü kayıp oranı belli değil henüz.Bu konuyla ilgili bildiğiniz yargıtay kararı var mıdır?Teşekkürler...
Old 26-02-2014, 17:42   #6
üye7160

 
Varsayılan

Ölüm halinde verilmiş tazminat miktarlarına bir örnek :


T.C. YARGITAY

17.Hukuk Dairesi
Esas: 2012/7886
Karar: 2013/9973
Karar Tarihi: 25.06.2013


MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT DAVASI - MADDİ HASARLI VE ÖLÜMLÜ TRAFİK KAZASI - DESTEK PAYINA DAİR ORANIN ESASEN DOSYA KAPSAMINA GÖRE FAZLA OLDUĞU - DESTEK YAŞASA İDİ KENDİSİNE DE EŞİ İLE EŞİT ORANDA PAY AYIRACAĞI - HÜKMÜN BOZULMASI GEREĞİ

ÖZET: Dava, maddi hasarlı ve ölümlü trafik kazası sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece benimsenen aktüer bilirkişi raporunda davacı eşe ait destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanırken davacı eşe ait payın …. olacağı varsayılarak hesaplama yapılmıştır. Destek payına dair bu oran esasen dosya kapsamına göre fazladır. Destek yaşasa idi kendisine de eşi ile eşit oranda pay ayıracağı kabul edilerek destekten yoksun kalan eş için azami … pay ayrılması düşünülerek bu paya göre hesaplanan tazminat bedeli üzerinden karar verilmesi gerekir.

(818 S. K. m. 47) (YİBK. 22.06.1966 T. 1966/7 E. 1966/7 K.)

Dava: Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili, davalı Hür sigorta A.Ş vekili ve davalılar Z. Ç., K. S. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Karar: Davacı vekili, müvekkili R.'nin eşi diğer müvekkillerinin babası olan murisin otoyolda emniyet şeridine aracını çekip aracına yakıt dolduruyorken, davalı sürücünün tam kusurlu olarak çarpması sonucu vefat ettiğini, davacı eş ve murisin kızı M.'nin destekten yoksun kaldığını, murisin vefatı sebebiyle davacıların üzüldüklerini belirterek, davacı eş için 50.000,00-TL diğer davacılar için ayrı ayrı 35.000,00-TL davacı eş için 25.000,00-TL davacı murisin kızı M. için 100,00-TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 1.000,00-TL cenaze ve defin masrafı olmak üzere sigorta şirketleri maddi tazminatla sorumlu olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir.

Davalı Hür Sigorta A.Ş. vekili, davanın reddini savunmuştur.

Davalı Aksa Sigorta A.Ş. vekili, müvekkili şirketin poliçe limitiyle sınırlı olduğunu yine müvekkili şirket yönünden kaza tarihinden itibaren faiz istenilmeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

Davalılar K. S. ve Z. Ç. vekili, davaya konu araç sürücüsünün söz konusu kazada herhangi bir kusurunun olmadığını talep edilen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile, davacı R. A. için 79.643,52-TL maddi tazminatın 7.3.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine (sigorta şirketlerinin limitiyle sınırlı tutulmalarına), davacı M. A. yönünden maddi tazminat talebinin reddine davacılardan R. A. için 5.000,00-TL diğer davacılar A. M. (A.), S. İ. K. (A.) M. A., S. A., S. A., N. A. için 3.000,00'er TL olmak üzere toplam 18.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan sigorta şirketleri dışındaki Z. Ç. ile K. S.'den 7.3.2010 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, davalı Hür Sigorta A.Ş vekili ve davalılar Z. Ç., K. S. vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1- Dava, maddi hasarlı ve ölümlü trafik kazası sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.

Manevi tazminat, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat, bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna dair zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan miktar kadar olması gerekir. 22.6.1966 tarihli ve 7/7 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim, bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Somut olayda, davacı R.'nin eşi diğer davacıların babası olan İ. A.'nin vefat etmiş olduğu, davalı sürücünün kazada %100 kusurlu olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, olay tarihine göre paranın alım gücü gibi nedenler dikkate alındığında, davacılar için hükmedilen manevi tazminat miktarı az olup, daha fazla manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.

2- Davalı Hür Sigorta A.Ş. vekili ve davalılar Z. Ç., K. S. vekilinin temyiz itirazlarına gelince;

Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı Hür Sigorta A.Ş vekili ve davalılar Z. Ç., K. S. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

3- Mahkemece benimsenen aktüer bilirkişi raporunda davacı eşe ait destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanırken davacı eşe ait payın %70 olacağı varsayılarak hesaplama yapılmıştır. Destek payına dair bu oran esasen dosya kapsamına göre fazladır. Destek yaşasa idi kendisine de eşi ile eşit oranda pay ayıracağı kabul edilerek destekten yoksun kalan eş için azami %45 pay ayrılması düşünülerek bu paya göre hesaplanan tazminat bedeli üzerinden karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

Sonuç: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulüne, (2) numaralı bentte açıklanan sebeplerle davalı Hür Sigorta A.Ş vekili ve davalılar Z. Ç., K. S. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) numaralı bentte açıklanan sebeplerle davalı Hür Sigorta A.Ş vekili ve davalılar Z. Ç., K. S. vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istenmesi halinde temyiz eden davacılar vekili, davalı Hür sigorta A.Ş vekili ve davalılar Z. Ç., K. S.'ye iadesine, 25.06.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Old 26-02-2014, 17:48   #7
üye7160

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

17.Hukuk Dairesi
Esas: 2012/5743
Karar: 2013/4496
Karar Tarihi: 01.04.2013


TAZMİNAT DAVASI - TRAFİK KAZALARI NEDENİYLE ÜNİVERSİTELERE BAĞLI HASTANELER VE DİĞER RESMİ VE ÖZEL SAĞLIK KURULUŞLARININ SUNDUKLARI SAĞLIK HİZMET BEDELLERİNE İLİŞKİN TEDAVİ GİDERLERİ - HÜKMÜN BOZULMASI GEREĞİ

ÖZET: Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat (geçici iş göremezlik, bakıcı gideri ve tedavi yol gideri) istemine ilişkindir.Davacı vekilinin temyiz konusu ettiği geçici iş göremezlik, bakıcı gideri ve tedavi yol giderine ilişkin tazminat kalemleri yukarıda açıklanan ve 2918 sayılı Yasanın maddesi kapsamındaki <trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri>ne ilişkin tedavi giderlerinden olmayıp ZMSS poliçesi gereğince davalı sigorta şirketinin sorumluluğu devam ettiğinden anılan yasa kapsamı dışında kalan bu giderlerden davalı sigorta şirketinin de sorumlu tutulması gerekir.

(2918 S. K. m. 91, 98, Geç. m. 1)

Dava: Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Karar: Davacı vekili, davalıların işleteni/sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın trafik kazası sonucunda kusurlu olarak müvekkilinin idaresindeki araçla çarpıştığını, olayda davacının ağır şekilde yaralandığını, tedavi gördüğünü ve tedavisinin devam ettiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL. geçici iş göremezlik, 2.100,00 TL. bakıcı gideri, 900,00 TL. tedavi yol gideri ve 6.000,00 TL. sürekli maluliyet olmak üzere toplam 10.000,00 TL. maddi tazminatın her iki davalıdan, 10.000,00 TL. manevi tazminatın davalı E.'den faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiş, bilahare manevi tazminat talebinden feragat ettiklerini belirtmiş, 24.10.2011 tarihli ıslah dilekçesiyle geçici iş göremezlik taleplerini 2.587,11 TL.na, sürekli maluliyete ilişkin taleplerini 56.157,02 TL.na yükselttiklerini bildirmiştir.

Davalı sigorta vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuş, diğer davalı cevap vermemiştir.

Mahkemece, toplanan delillere göre, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, davalı E. hakkındaki manevi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine, davalı sigorta şirketi hakkındaki geçici iş göremezlik, bakıcı gideri ve tedavi yol gideri talebinin bu zararlardan 6111 Sayılı Kanun uyarınca SGK sorumlu olduğundan pasif husumet nedeniyle reddine, bu zarar kalemleri olarak toplam 4.087,11 TL.nın (hüküm fıkrasında belirtilen tarihlerden başlayacak) yasal faiziyle davalı E.'den tahsiline, sürekli iş gücü zararı olarak toplam 56.157,02 TL.nın (hüküm fıkrasında belirtilen tarihlerden başlayacak) yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı sigorta şirketinin poliçe limitiyle sorumluluğuna, fazla talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1-) Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2-) Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat (geçici iş göremezlik, bakıcı gideri ve tedavi yol gideri) istemine ilişkindir.

Yargılama sırasında yürürlüğe giren ve 2918 sayılı yasanın 98.maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Yasanın 59. maddesinde, <trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın <Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı>,

Yasanın geçici 1.maddesi ile de <Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59 uncu maddesine göre belirlenen tutarın %20'sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği> öngörülmüştür.

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 91. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-1.maddesinde, sigortacı poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği, düzenlenmiştir. Karayolları Trafik Kanuna göre, zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırmak zorunludur.

Sigorta poliçesinde belirtilen, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle sigorta şirketi zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır, Sigorta şirketinin yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır.

Yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere göre, 2918 sayılı Yasanın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun Sosyal Güvenlik Kurumu'na geçtiğinde kuşku yoktur.

Ancak, davacı vekilinin temyiz konusu ettiği geçici iş göremezlik, bakıcı gideri ve tedavi yol giderine ilişkin tazminat kalemleri yukarıda açıklanan ve 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamındaki <trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri>ne ilişkin tedavi giderlerinden olmayıp ZMSS poliçesi gereğince davalı sigorta şirketinin sorumluluğu devam ettiğinden anılan yasa kapsamı dışında kalan bu giderlerden davalı sigorta şirketinin de sorumlu tutulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

Sonuç: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmeline 01.04.2013 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Old 26-02-2014, 17:50   #8
üye7160

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

4.Hukuk Dairesi
Esas: 2012/4790
Karar: 2013/5019
Karar Tarihi: 19.03.2013


TAZMİNAT DAVASI - TRAFİK KAZASI NEDENİYLE UĞRANILAN ZARARIN TAZMİNİ İSTEMİ - KAZA NEDENİYLE DAVACININ DAİMİ İŞGÜCÜ KAYBINA UĞRAYIP UĞRAMADIĞI - BİLİRKİŞİ RAPORLARINDAKİ ÇELİŞKİLERİ DE GİDERİR BİÇİMDE BELİRLENEREK SONUCUNA GÖRE KARAR VERİLMESİ GEREĞİ

ÖZET: Dava konusu kaza nedeniyle davacının daimi işgücü kaybına uğrayıp uğramadığının ve uğramışsa oranının bilirkişi raporlarındaki çelişkileri de giderir biçimde belirlenerek sonucuna göre karar vermek gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak verilen kararın bozulması gerekmiştir.

(818 S. K. m. 41)

Dava: Davacı A. K. vekili tarafından, davalı A. B. S. ve diğerleri aleyhine 17.10.2007-28.07.2008 günlerinde verilen dilekçelerle trafik kazası nedeniyle tazminatın dava ve birleşen dava ile istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece dava ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen 30.11.2011 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalılardan A. B. S. ve E. S. vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 19.03.2013 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine taraflardan kimsenin gelmediği görüldü, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

Karar: Dava, trafik kazası nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, dava ve birleşen dava kısmen kabul edilmiş, kararı davalılardan E. S. ile A. B. S. temyiz etmişlerdir.

Davacı, davalı tarafa ait aracın neden olduğu trafik kazasında daimi işgücü kaybına uğradığını belirterek maddi ve manevi tazminatı dava ve birleşen dava ile istemiştir.

Yerel mahkeme, olay nedeniyle davacının %21.2 oranında daimi işgücü kaybına uğradığını belirterek davayı kısmen kabul etmiştir.

Dosyadaki belgelerden, davacının Adli Tıp Kurumundan 27.03.2009 tarihinde alınan raporunda %21.2 daimi işgücü kaybına uğradığının belirtilmesine rağmen, dava konusu olayla ilgili ceza dosyasında alınan ve daha sonraki 23.06.2010 tarihli Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulundan verilen raporda, organlarda sürekli zayıflama ya da fonksiyon kaybı bulunmadığı, iyileşme olanağı bulunmayan herhangi bir hastalık tespit edilmediğinin bildirildiği görülmektedir. Şu durumda dava konusu kaza nedeniyle davacının daimi işgücü kaybına uğrayıp uğramadığının ve uğramışsa oranının bilirkişi raporlarındaki çelişkileri de giderir biçimde belirlenerek sonucuna göre karar vermek gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak verilen kararın bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davalılar E. S. ve A. B. S. yararlarına BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 19.03.2013 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Old 26-02-2014, 17:51   #9
üye7160

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

17.Hukuk Dairesi
Esas: 2013/152
Karar: 2013/3265
Karar Tarihi: 12.03.2013


TAZMİNAT DAVASI - TAKDİR EDİLECEK MANEVİ TAZMİNAT MİKTARININ ELDE EDİLMEK İSTENEN TATMİN DUYGUSUNUN ETKİSİNE ULAŞMAK İÇİN GEREKLİ OLAN KADAR OLMASI - HÜKMEDİLEN MANEVİ TAZMİNATN FAZLA OLUŞU - HÜKMÜN BOZULDUĞU

ÖZET: Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda; davacının sürekli kısmi işgücü kaybı oranı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kaza tarihi birlikte değerlendirildiğinde hükmedilen manevi tazminat miktarı fazladır. Hükmün bozulması gerekmektedir.

(818 S. K. m. 47)

Dava: Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili, davalı H. Ö. vekili ve davalı sigorta şirketi vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Karar: Davacı vekili, müvekkilinin aracının, davalıların sürücüsü, işleteni ve trafik sigortacısı oldukları araçla çarpışması sonucu müvekkilinin yaralanarak daimi kısmi maluliyete uğradığını, kazanın oluşumunda davalı H. Ö.'nün tamamen kusurlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000 TL tedavi gideri, 1.000 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 500 TL sürekli iş göremezlik tazminatının tüm davalılardan, 17.500 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 01.07.2010 tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat taleplerini toplam 16.638,33 TL'ye yükselttiklerini bildirmiştir.

Davalı sigorta şirketi, müvekkilinin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.

Davalı E. T. vekili, müvekkilinin çalıştığı işyerinin sahibinin ricası üzerine aracı bedelsiz olarak üzerine aldığını, araç üzerinde hiçbir zaman fiili tasarrufu olmadığını ve işleten sıfatının bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.

Davalı H. Ö. vekili, kazanın oluşumunda davacının da kusurlu olduğunu, davacının kaza sonrasında kalıcı maluliyetinin oluşmadığını, talep edilen manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davacının maddi tazminat davasının kabulü ile 16.638,33 TL tazminatın tüm davalılardan müteselsilen tahsiline, davalılar H. Ö. ve E. T. yönünden kaza tarihinden, davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 10.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar E. T. ve H. Ö.'den tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili, davalı H. Ö. vekili ve davalı sigorta şirketi vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.

1- Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle ceza dosyasında oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacı vekili ve davalı sigorta şirketi vekilinin tüm, davalı H. Ö. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2- Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.

Hakim, manevi tazminata Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre, özel durumları göz önünde tutarak adalete uygun olarak hükmeder. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Bu durumda hükmedilen manevi tazminat miktarı, somut olayın özellikleri, kaza tarihi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olayın meydana gelmesindeki etkiler gibi hususlar bir arada değerlendirilerek belirlenmelidir. Somut olayda; davacının sürekli kısmi işgücü kaybı oranı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kaza tarihi birlikte değerlendirildiğinde hükmedilen manevi tazminat miktarı fazladır. Hükmün anılan nedenle bozulması gerekmektedir.

Sonuç: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı sigorta vekilinin tüm, davalı H. Ö. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı H. Ö. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ve aşağıda dökümü yazılı 5,90 TL kalan harcın temyiz eden davacıdan alınmasına, aşağıda dökümü yazılı 740,56 TL kalan harcın temyiz eden davalı …… Sigorta A.Ş'den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı H. Ö.'ye geri verilmesine, 12.03.2013 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Old 26-02-2014, 20:38   #10
Malik Eskişehirli

 
Varsayılan

Özellikle sigortacı yönünden; Hastane Raporları ile Adli Tıp Kurumundan maluliyet oranı ve süresi belirlenecek ve tazminat hesabında bu faktörler esas alınacak. Ancak dava yoluna gidilmeden önce sigorta şirketi ile irtibata geçilmesinde yarar olabilir ve fakat; Önerilen tazminat tutarını donanımlı bir Sigortacı veya Aktüre denetletmekte de yarar olabilir. Çünkü; Hesaplamada, biz Yargıtay içtihatları, onlar ise Hazine Müsteşarlığı teknik formatını esas alınır ve sonuçta bazen küçük bazen büyük tazminat tutar farklılıklarımız olabilir.
Old 28-02-2014, 11:23   #11
Av.Hakan GÜLTEKİN

 
Varsayılan

Sayın malik eskişehirli tarafik kazası sonucu organ kaybı nedeniyle tazminat davanız oldu mu ben bu organ kaybı nedeniyle ne kadar tazminat alabilir müvekkilim onu öğrenmek istiyorum teşekkürler...
Old 28-02-2014, 20:58   #12
Malik Eskişehirli

 
Varsayılan

Bu konuda bir kaç yüz dosyayı raporlamışımdır. Diğer sorunuz için dosya hakimiyetim olmadan ön hesap da şöyle olabilir; Belirlenen maluliyet (%) oranını poliçedeki kişi başı bedeni zarar teminat limiti kalemi üzerinden çarpın, çıkan rakamdan zarar görenin olayda varsa kusur oranını tenzil edin.
Old 03-03-2014, 16:16   #13
fatihuc

 
Varsayılan

Dalak kaybı mahkemelerce geçerli olan SGK İşgörmezlik tüzüğünde %15 işgöremezliğe neden olur böbrek için bilgim yok ama en az %15 maluliyet olduğunu rahatlıkla söyleyebilirsiniz.
Old 04-03-2014, 13:37   #14
Av.Hakan GÜLTEKİN

 
Varsayılan

Böbrek kaybı için maluliyet oranı % 15 den daha fazla sanırım...
Old 04-03-2014, 15:41   #15
Av.Yasin Dedeli

 
Varsayılan

Araç sürücüsü ve malik hem maddi hem manevi tazminattan müştereken ve müteselsilen sorumludur. Müvekkilinize çarpan aracın sigortası varsa sigorta şirketi de poliçesindeki teminat oranında sorumludur. Maddi tazminat, işgöremezlik ve malüliyet yönünden delilleriniz toplandıktan sonra aktüerya bilirkişisinden rapor alınır. Manevi tazminat ise bildiğiniz gibi hakim takdirinde. Davanızı açarken maddi tazmminatlar yönünden kısmi dava açmanızı öneririm. Raporlar geldikten sonra maddi tazminatı ıslah edersiniz. Manevi tazminat ise bölünemez olduğundan tek seferde istemeniz gerekir, manevi tazminatı kısmi olarak açamazsınız.
Old 04-03-2014, 15:45   #16
Av.Yasin Dedeli

 
Varsayılan

Dava ile birlikte karşı tarafın aracının kaydına ihtiyati tedbir/haciz konulmasını sağlayabilirseniz dava sonunda tahsilatı kolaylaştırabilir.
Old 12-03-2014, 12:45   #17
Av.Hakan GÜLTEKİN

 
Varsayılan

Manevi tazminatı miktarı ne kadar açmalıyım?
Old 12-03-2014, 16:10   #18
üye7160

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Hakan GÜLTEKİN
Manevi tazminatı miktarı ne kadar açmalıyım?


Yaşadığı sıkıntı nedeni ile müvekkilinizi ne kadar tazminat tatmin ederdi bir fikrine başvurun isterseniz...

Ancak yakın zamanda araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu trafik kazası nedeni 5 kez ameliyat olmuş,kalça protezi takılmış ve koltuk degneklerine mahkum kalmış müvekkilimiz için mahkeme 15 bin manevi tazminat verdi.Talebimiz 30 bin lira idi.Maddi tazminat ise 106 Bin lira..

Yani talebin altında bir tazminat olacaktır muhtemelen..Yatıracağınız harçları düşünerek talebinizi ona göre şekillendirebilirsiniz.
Old 12-03-2014, 16:37   #19
Av.Hakan GÜLTEKİN

 
Varsayılan

Müvekkil 150.000 TL lik manevi tazminat açalım diyor ama ben o kadar fazla çıkacağını düşünmüyorum.Tahmin ediyorum 80-90 bin TL çıkar.
Old 12-03-2014, 16:47   #20
üye7160

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Hakan GÜLTEKİN
Müvekkil 150.000 TL lik manevi tazminat açalım diyor ama ben o kadar fazla çıkacağını düşünmüyorum.Tahmin ediyorum 80-90 bin TL çıkar.

Açıkçası talep etmeyi düşündüğünüz bedelin mahkemece kabul edilebileceğini sanmıyorum.Mahkemelerimiz manevi tazminat hususunda biraz cimri sanki

Bacaklarını kullanamayan,koltuk değneksiz yürüyemeyen ,kalça protezi ile yaşamaya mahkum edilmiş ve 5 kez ameliyat olmak zorunda kalmış müvekkile 15 bin lira verildi.Ki maluliyeti de % 15 in çok üzerinde iken..Bu nedenle 80-90 bin gibi bir rakam da verilmeyebilir.Bence talebinizi biraz daha kabul edilebilir seviyede tutun derim..
Old 10-11-2016, 14:28   #21
Av.salih588

 
Varsayılan böbrek kaybı

Sayın meslektaşım müvekkilinize böbrek kaybı için verilen maluliyet oranı nedir acaba?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Trafik kazası nedeniyle zarar görenin şirketinin kazanç kaybı Fcgungor Meslektaşların Soruları 1 18-09-2012 15:02
Aracın maddi hasarlı trafik kazası sonucu uğradığı değer kaybı belirli alacak mıdır? researcher Meslektaşların Soruları 1 17-01-2012 17:25
trafik kazası sonucu maddi tazminat Av.Nazife Eytemiş BAŞAR Meslektaşların Soruları 12 08-09-2010 11:04
trafik kazası sonucu tazminat davası caty Meslektaşların Soruları 2 02-05-2008 21:48


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07480907 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.