Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

tebligat parçası dönmeden borçlunun borcu kabul etmesiyle takip kesinleşir mi

Yanıt
Old 25-12-2007, 14:53   #1
mrbozkurt

 
Varsayılan tebligat parçası dönmeden borçlunun borcu kabul etmesiyle takip kesinleşir mi

Değerli meslektaşlarım borçlu hakkında yapmış olduğumuz icra takibinde borçluya 05.12.2007 tarihinde ödeme emri gönderiliyor. Borçlu 07.12.2007 tarihinde icra müdürlüğüne dilekçe ile başvurarak borca kısmi itirazda bulunuyor.(Borçlunun vermiş olduğu dilekçe de tebligatı alıp almadığı belirtilmemiş) Biz de Borçlunun kızmi itirazı üzerine kabul edilen kısım açısından takibin kesinleşmiş olduğunu ve 3. kişiye 89/1 gönderilmesini talep ettik. İcra müdürü tebligat parçası dosyaya dönmediğinden borçlunun itirazı hakkında karar verilmeyeceğinden dolayı talebimizi reddetti.
Konuyla ilgili değerli görüşlerinizi ve varsa konuyla ilgili içtihatları bekliyorum. Şimdiden herkese teşekkürler
Old 25-12-2007, 14:58   #2
HakiMavi

 
Varsayılan

Benzer bir olay bizim başımıza geldi. Borçlu kabul etmesine rağmen tebligat dönmediğinden icra müdürü işlem yapmadı. Tebligatın dönmesini bekledik.
Old 25-12-2007, 15:06   #3
sultanahmet

 
Varsayılan

Tebligatın çıkış tarihine göre, 2 gün sonra yapılmış itirazın süresinde olup olmadığının araştırılmasına gerek yoktur. Bu kadar şekilci anlayışta olmamak gerekir. Eğer kısmi itiraz, gerekli koşulları taşıyorsa, itiraza uğramamaış alacak için takip kesinleşmiştir.
Old 25-12-2007, 15:08   #4
ISTANAZ

 
Varsayılan

Tebligatın yapıldığı tarih hem itirazın süresi, hem de takibin kesinleşip haciz istenebilme aşamasına gelme açısından önemlidir. Tebligat parçası dönmeden tebligat tarihi bilinemez. Bu nedenle itirazla ilgili bir karar verilmemesi doğaldır. Zira itiraz süresinde değilse reddedilecektir. Takibin kesinleştiği tarihi belirlemek açısından tebligat parçasının dönüşünü beklemek doğru bir karardır.
Old 25-12-2007, 15:37   #5
mrbozkurt

 
Varsayılan

Değerli meslektaşlarım görüşleriniz için teşekkür ederim. Tebligat parçası dönmeden borçlunun itirazı hakkından karar verilmemesi doğru. Ama borçlunun birde kısmi kabulü var. Yani borçlu icra dairesine bizzat gelip borcu kabul ediyor. Kabul ettiği kısım açısından takip kesinleşmez mi? Veya borçlunun icra dairesine başvurduğu günü öğrenme tarihi sayıp 7 gün sonra takibin kesinleştiği düşünülemez mi?
Old 25-12-2007, 16:55   #6
HakiMavi

 
Varsayılan

İcra müdürleri genel olarak bu tarz uygulamaları kabul etmiyor. Siz tebligatı çıkardığınız zaman aynı anda borçluya icra dairesinde tebliğ ettirseniz bile bunu kabul etmiyorlar. Dolayısıyla borçlunun borcunu tebligat dönmeden icra dairesinde kabul etmesi normal şartlar dahilinde mümkün görünmüyor. Tebligat döndükten sonra borçludan "lehine olan hak ve sürelerden feragat ettiğine ve borcu kabul edip itirazda bulunmayacağına" dair bir yazı alırsanız en azından kesinleşme süresini beklemezsiniz.
Old 25-12-2007, 17:32   #7
Av.Serkan Küçükkuru

 
Varsayılan

şikayet yoluna gitmekte fayda var .tabi zaman açısından yarar sağlamayabilir
Old 05-01-2016, 14:21   #8
SEDAT BAYSAL

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L A M I
ESAS NO : 2013/28709
KARAR NO : 2013/37295

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup dava dosyası için Tetkik Hakimi Kadriye Akay tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından kira sözleşmesine dayalı olarak yapılan adi kiraya ve hasılat kiralarına özgü takibe karşı borçlu vekilinin, ödeme emrine ilişkin usulüne uygun hiçbir tebligat yapılmadan müvekkili şirketin adına kayıtlı araç üzerine haciz konulduğunu, şirket yetkilisinin söz konusu haczi 14/06/2013 tarihinde yapılan araç kontrolü sırasında öğrendiğini ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu ve ödeme emrinin iptali ile araç üzerine konulan haczin kaldırılmasını talep ettiği; mahkemece, takip dayanağı 15/02/2011 tarihli kira sözleşmesinin 2. maddesinin 3. bendine göre tarafların, tebligatların, bildirilen en son adrese yapılacağı hususunda anlaşmaya vardıkları, sözleşme hükmüne uygun olarak bildirilen adrese yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Takip adi kiraya ve hasılat kirasına dayanıp da alacaklı talep ederse, İİK'nun 269. maddesi uyarınca borçluya bir ödeme emri tebliğ edilir. Borçlunun ödeme emrine karşı yasal 7 günlük süre içerisinde takibe itiraz etmemesi halinde hakkındaki takip kesinleşir ve alacaklı haciz talebinde bulunabilir. Bir diğer ifadeyle, haciz safhasına geçilebilmesi için borçlu hakkında ilamsız icra takibinin kesinleşmesi zorunludur. Takibin kesinleşebilmesi için ise; borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmesi ve yasal itiraz süresinin geçmesi ya da süreden feragat edilmesi gereklidir. İcra müdürünün bu şekilde kesinleşmeyen bir takipte vereceği haciz kararı, kamu düzenine aykırılık teşkil edeceğinden, bu konuda İİK'nun 16. maddesi uyarınca süresiz şikayet yoluna başvurulabilir.
Diğer taraftan, borçlunun henüz doğmamış bir haktan feragati de hukuki sonuç doğurmaz. Bu bağlamda önceden yapılan sözleşmeler de hükümsüzdür. Somut olayda, borçluya tebliğ edilmiş bir ödeme emri bulunmadığına göre hakkındaki takibin kesinleştiğinden de söz edilemez. Zira ödeme emri tebliği, İİK'nun 269. maddesi uyarınca yasal zorunluluk olup sözleşme ile bertaraf edilemez.
Bu durumda, şikayetçi borçluya tebliğ edilmiş bir ödeme emri bulunmadığına göre, hakkındaki takibin kesinleştirilmesi ve haciz safhasına geçilmesi yasaya aykırı olup, mahkemece, şikayetin kabulü ile icra müdürü işleminin iptaline ve araç üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.


ESAS NO : 2013/28709
KARAR NO : 2013/37295

Öte yandan, HMK’nun 297. maddesinin (1). fıkrasının (e) bendi gereği hükümde “gerekçeli kararın yazıldığı tarihin” yer alması zorunlu olup kanunun bu emredici hükmüne aykırı davranılması da doğru bulunmamıştır.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 25/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Dolayısı ile borçluya tebligat yapılmadan verilen muvafakat geçersizdir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Ödeme Emrinin İptali / İkinci Ödeme Emrine İtiraz Edilmezse Takip Kesinleşir Mi? bertrand Meslektaşların Soruları 14 31-01-2013 17:26
borca itirazdan sonra borcu kabul Av. m.zümrüt Meslektaşların Soruları 5 15-10-2007 09:52
Asıl borçluya tebligat yapılamaz ise aval aleyhindeki takip kesinleşir mi? ibreti Meslektaşların Soruları 1 23-06-2006 12:26
Yetkisiz İcra Dairesinde Başlatılan Takip. borçlunun Sadece Borca İtiraz Etmesi avmhy Meslektaşların Soruları 1 27-04-2005 09:38
Borçlunun Gösterdiği Teminat Alacaklının Teminatı Olarak Kabul Edilebilir Mi? mezar-ı mafia Hukuk Soruları Arşivi 1 16-09-2004 10:01


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05173612 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.