Avukatlık Yasası Değişiyor

Avukatlık Yasası Değişiyor


Avukatlara yeni haklar getiren yasa teklifi, TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edildi. AKP Artvin Milletvekili Orhan Yıldız ve arkadaşları tarafından verilen Avukatlık Yasası'nda değişiklik öngören teklif uyarınca avukat kimlikleri tüm resmi ve özel kuruluşlar tarafından resmi kimlik olarak kabul edilecek.

Türkiye Barolar Birliği (TBB) bünyesinde Sosyal Yardım ve Dayanışma Fonu kurulacak ve bu fona gelir sağlamak amacıyla, vekaletnamelere yapıştırılacak pulun değeri, vekaletname örnekleri için kullanılacak harç tarifesinin yüzde 50 fazlası olacak. Toplanan paraların yarısı avukatların sosyal güvenliği için harcanacak.

Vekalet ücretinden doğan uyuşmazlıkları çözmekle yetkili hakem kurulları, ihtiyaç duyulan yerlerde birden fazla kurulabilecek.

Avukatlık ücretine ilişkin herhangi bir rakamın kararlaştırılmamış olduğu veya yazılı ücret sözleşmesinin bulunmadığı ya da ücret sözleşmesinin belirgin olmadığı, tartışmalı olduğu, sözleşmenin ücrete ilişkin hükmünün geçersiz sayıldığı hallerde, ücret itirazını incelemeye yetkili makam dava konusu işin yüzde 10 ile yüzde 20'si arasında bir miktarı avukatlık ücreti olarak belirleyecek. Değeri para ile ölçülemeyen dava ve işlerde ise avukatlık asgari ücret tarifesi uygulanacak.

Orhan Yıldız ve arkadaşlarının Kamulaştırma Kanunu'nda değişiklik öngören teklifi uyarınca sözkonusu düzenlemeden doğan davalarda avukatla müvekkili arasında sözleşme yapılmasını yasaklayan hüküm yasa metninden çıkarılıyor.


İstanbul Barosu Web Sayfasından alınmıstır.

Türkiye Barolar Birliği nezdinde Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu kurularak avukatların sosyal güvenliğinin sağlanması...!

Bunun anlamı "bu meclisten de avukatların sosyal güvenlik kuruluşlarının çatısı altına alınmasına ilişkin yasa değişikliği yapılmayacağı" dır desem,yanlış söylememiş olurum herhalde.

Deve misali doğru bir yeri olmayan devlet,daha doğrusu idarecilerden bu konuda doğru, haklı bir iş beklemek yanlış ama neredeyse çoğunluğu hukukçulardan oluşan Meclisten sosyal güvenliğimiz konusunda yeni düzenleme yapılmasını umut etmek yanlış mı? Yanlışmış! çünkü oraya giden geldiği yeri ve en azından mesleğin başlangıcında ve büyük çoğunluğun çektiği sıkıntıyı unutuveriyor.
Efendim SSK ile bağlı bulunulan baro arasında sözleşme yapıldığında avukat ek prim ödeyerek sağlık hizmetinden faydalanabiliyor! Ama bunun için önce sözleşme yapılacak ve sonra bu güvenceden yararlanmak isteyen avukat ve ailesi sağlık taramasından geçecek,kurum kabul ederse bu imkandan yararlanabilecek. Bana söylenen bu idi. Düşünüyorum da yaptırılacak sağlık taramasından sonra ne şekilde rapor verilecek?
Bu raporda şahısların şu şu organları sigorta kapsamı dışında tutulmalı denebilecek mi? Bunlarda şöyle bir hastalığa yakalanma şüphesi var,bunu sigorta kapsamı dışında tutmalı! denebilecek mi?!
şayet böyle olacak ise...
Nerede sosyal devlet,nerede hukuk devleti,nerede insan haysiyeti?
Hukukçu bir vekil arkadaşımıza bu konuyu açtığımda cevap "tüm sosyal güvenlik kuruluşlarını aynı çatı altında birleştireceğiz ve o zaman bu sorunu da çözeceğiz" olmuştu.) Ben de önce güldüm ve şu soruyu sordum:
SSK'na,topluluk sigortası kapsamında sigortalı bulunanlar ek prim ödemek sureti ile sağlık hizmetlerinden de faydalanabilir, diye bir madde eklemek çok mu zor? Bunun mümkünü yok mu? Cevap,olabilir oldu ama hala tık yok! Gerçekten bunu bu şekilde düzenlemek çok mu zor? Ya da imkansız mı?
Zannetmiyorum,önemli olan bunu yapmayı istemek,belki de her zaman,her talepte önümüze koydukları bir gerekçe bunu açıklar;KAYNAK!
Aslında kaynağı kendinde mevcut zaten,biz paramızı ödeyeceğiz ve gerekirse şahsen sık sık hastalanmamak için de söz verebilirim!

Neyse meseleyi hepimiz biliyoruz,daha fazla uzatmaya gerek yok. Ama en azından bize şunu da diyebilirler:" Bizden size fayda yok,kendi sosyal güvenlik kuruluşunuzu kendiniz kurun!" Derlerse onlardan çok çok iyi yapacağımıza eminim.
Herkesin gelecekte sosyal güvenliği olması dileklerimle,hoşçakalın.