Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

Anket Sonucu: Hakim Olsaydınız Nasıl Karar Verirdiniz
Vatandaş Tutuklanmış, Borçlu Tutuklanmamıştır. 61 31,44%
Borçlu Tutuklanmış, Vatandaş Tutuklanmamıştır. 94 48,45%
İkisi De Tutuklanmıştır. 20 10,31%
İkisi De Tutuklanmamıştır. 19 9,79%
Oy Verenler: 194. Bu ankette oy kullanamazsınız. (Anket no : 124)

Hakim Olsaydınız Nasıl Karar Verirdiniz?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 12-12-2006, 14:26   #61
av.tekfur

 
Varsayılan

olaylarla ilgili çok ayrıntılı açıklama yapılmamış ve avukata yapılan bıçaklı saldırıda ne tür bir yaralama olduğu tam açıklanmamışsa da ; sonuçta bıçakla yaramala ağır bir eylem olduğundan ve görevi sebebiyle avukata karşı işlendiğinden normalde sonuç olarak,
olayların niteliği itibariyle ;

1-Vatandaşın serbest bırakılması,

2-Borçlunun tutuklanması gerekir.

(Suçun niteliği, delil durumu, sanığın kaçma ve delilleri yok etme / karartma ihtimali, sabit ikametgah sahibi oluşu.... gibi sebebplere hiç girmeden )

Ama sanırım uygulamada tam tersi olmuş ve
vatandaş tutuklanmış,
borçlu serbest bırakılmış,
olabilir maalesef...
Old 12-12-2006, 14:58   #62
Güneş106

 
Varsayılan

Soru"hakim hangi şıktaki kararı vermiştir"şeklinde olduğu için,ilk şıkkı işaretledim ben.Ama derseniz ki,"siz hakim olsaydınız nasıl karar verirdiniz" o zaman tabii ki,ikinci şık geçerli olurdu.
Old 12-12-2006, 15:19   #63
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Sayın Mehmet Seyrek,av.tekfur ,Güneş106;

58 No.lu mesaj ile hakimin kararını ve gerekçesini yazmış bulunmaktayım. Dilerseniz o mesaja göre yorumda bulunabilirsiniz.

Saygılarımla
Old 12-12-2006, 17:49   #64
krizantem

 
Varsayılan

Jandarmayı döver, avukata söver,borçluya gülerdim.????_
" Burası Türkiye FARK BURADA "
Old 15-01-2007, 19:33   #65
E_m_r_E

 
Varsayılan

Ben soruyu daha teknik bir yorumla cevaplayacağım tutuklama bir ceza değil bir tedbirdir dolayısıyla burda tutuklama şartlarının oluşup oluşmadığı ile ilgili bir konu...

1.durumda vatandaş açısından tutuklama şartlarının oluşmadığını düşünüyorum çünkü ''İşin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olmaması halinde, tutuklama kararı verilemez''. dolayısıyla jandarma kontrolünü görmemek ve hataya düşmek vatandaş açısından kasıtlı olarak yapılmamış tabi olayın anlatılışından çıkartıyorum bunu dolayısıyla ban hakim olsaydım ve varsa bir suçu ki bunun cezasıda pek ağır olmayacaktır tutuksuz yargılanmasına karar verirdim .

Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların ve bir tutuklama nedeninin bulunması halinde, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilebilir. İşin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olmaması halinde, tutuklama kararı verilemez.
(2) Aşağıdaki hallerde bir tutuklama nedeni var sayılabilir:
a) Şüpheli veya sanığın kaçması, saklanması veya kaçacağı şüphesini uyandıran somut olgular varsa.
b) Şüpheli veya sanığın davranışları;
1. Delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme,
2. Tanık, mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapılması girişiminde bulunma,
Hususlarında kuvvetli şüphe oluşturuyorsa.
(3) Aşağıdaki suçların işlendiği hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı halinde, tutuklama nedeni var sayılabilir:
a) 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan;
1. Soykırım ve insanlığa karşı suçlar (madde 76, 77, 78),
2. Kasten öldürme (madde 81, 82, 83),
3. İşkence (madde 94, 95)
4. Cinsel saldırı (birinci fıkra hariç, madde 102),
5. Çocukların cinsel istismarı (madde 103),
6. Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti (madde 188),
7. Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (iki, yedi ve sekizinci fıkralar hariç, madde 220),
8. Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar (madde 302, 303, 304, 307, 308),
9. Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar (madde 309, 310, 311, 312, 313, 314, 315),
b) 10.7.1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan silah kaçakçılığı (madde 12) suçları.
c) 18.6.1999 tarihli ve 4389 sayılı Bankalar Kanununun 22 nci maddesinin (3) ve (4) numaralı fıkralarında tanımlanan zimmet suçu.
d) 10.7.2003 tarihli ve 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar.
e) 21.7.1983 tarihli ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 68 ve 74 üncü maddelerinde tanımlanan suçlar.
f) 31.8.1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun 110 uncu maddesinin dört ve beşinci fıkralarında tanımlanan kasten orman yakma suçları.
(4) Sadece adlî para cezasını gerektiren veya hapis cezasının üst sınırı bir yıldan fazla olmayan suçlarda tutuklama kararı verilemez.

2. olayda ise borçlu avukatı silahla yaralamıştır ve bu suç kasten yaralama suçuna vücut verir en son değişikliklerle bu suçta tutklama nedenleri arasına girmiş ve eğer kuvvetli suç şüphesi varsa tutuklama nedeni var sayılır ve tutuklama verielebilir ancak herhalde tutuklama tedbiri uygulamak zorunlu değildir. Eğer deliler toplanmış ve delil karartma söz konusu değilse kaçma şüphesi de yoksa yine burda da tutuklama tedbiri uygulayama gerek olmayacaktır ancak burda tutuklama kararı genelde yüze karşı yani şüphelileri dinlemeden ve onların yüzlerini dahi görmeden verilmeyeceği için şüphelileri görmeden onların gıyabında tutuklama kararı vermek istemem l5271 sayılı Kanunun 100 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendine, (2) ve (5) numaralı alt bentlerinden sonra gelmek üzere, sırasıyla aşağıdaki alt bentler eklenmiş ve diğer alt bent numaraları buna göre teselsül ettirilmiştir.
"3. Silahla işlenmiş kasten yaralama (madde 86, fıkra 3, bent e) ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış kasten yaralama (madde 87),"
"7. Hırsızlık (madde 141, 142) ve yağma (madde 148, 149),"
Old 01-02-2007, 10:07   #66
fayuhervaz

 
Varsayılan

Sayın Ergin
Üzülerek söyleyeyim ki sorunun hiçbir hukuki yanı yok cevapları takip ettim kasıtlı olarak cevap yazmadım .Sorunun absürd bir cevabı olduğunu tahmin etmiştim.Bu soru aynen birinin avukat bürosuna gelip"Benim komşum kayınvalidesini öldürdü kaç yıl yatar" gibisinden bir şeye benziyor. Elimizde hiç bir veri yok. AMACIM POLEMİK YARATMAK DEĞİL.Napolyon Bonapart nerelidir?Bu soruyu sorduğuma göre KESİNLİKLE Fransız değil!
Old 04-02-2007, 14:09   #67
ALELADE BİR HUKUKÇU

 
Varsayılan

Sayın Suat ERGİN,
Tutuklama sebepleri, CMK. madde 100'de düzenlenmiştir. İkinci olayda avukatı kasten bıçakla yaralayan borçlu TCK.'nın 86/1 maddesindeki suçu işlemiş olur. bu suçun kanundaki cezası 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıdır. bu suçun kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle işlenmesi yine silah kullanarak işlenmesi artırım sebebidir. Bıçak TCK: m.6' daki silah tanımı içerisine girmektedir. Dolayısıyla kasten yaralama fiili silah ile işlenmiştir. bu TCK. M.86/3-e'ye göre verilecek cezanın yarı oranında artırım sebebidir.
Bu açıklamalardan sonra tutuklama nedenlerine dönersek, CMK.M.100/3 göre Aşağıdaki suçların işlendiği hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı halinde, tutuklama nedeni var sayılabilir: yani CMK. 100. madde 3. fıkrada sayılan suçların, işlendiği konusunda kuvvetli şüphe varsa tutuklama kararı verilebilir. CMK.M.100/3'te sayılan suçlar arasına 6-12-2006 tarihinde 5560 sayılı kanunun 17. maddesi ile şu suç da eklenmiştir: silahla işlenmiş kasten yaralama (TCK.M.86/3-e) dolayısıyla silahla kasten yaralama suçunun işlendiği hususunda kuvvetli şüphe varsa hakim doğrudan tutuklamaya karar verebilir. CMK.M.100/4'te belirtilen yalnız adli para cezesını gerektiren veya hapis cezasının üst sınırı 1 yıldan fazla olmayan suçlarda tutuklama kararı verilemez. fıkrasını da göz önünde bulumdurursak olayımızda (kamu görevlisi sayılma meselesini dışarda bırakıp) icra memuru da hazır olduğu halde haciz esnasında bir Avukat silahla kasten yaralanmıştır. Suç işlendiği aşikar, ayrıca direkt tutuklamaya karar verilebilinecek bir durum söz konusu CMK. 100/3. CMK.100/4'teki işlenen suçun cezasının üst sınırın 1 yıldan fazla olması unsuru da tamam öyleyse ben hakim olsam suç işleyen bu borçlunun tutuklanmasına karar verirdim. Birinci durumdaki vatandaşın ise tutuklanmasına ise doğal olarak karar verilmez.
Old 06-02-2007, 19:08   #68
Noyan Yiğit

 
Varsayılan

Ben hakim olsaydım.Vatandaşı serbest bırakır,borçluyu tutuklardım.Ama maalesef Adliyelerde olağan dışı uygulamalar oluyor.Belki 20 yıl kadar önceydi,başımdan şöyle bir olay geçti:
Bursa'nın İznik İlçesi'ne adli tatil de hacze gittim.İcrada görevli bir tek icra müdürü varmış, O'da izne ayrılmış yerine Mahkeme'nin yazı işleri Müdürü bakıyormuş.Borçlu ile defalarca telefon görüşmeleri yaptık.Bir kez hacze gittik, hiçbir ödeme olmadı.2.kez hacze gittiğimizdede bir ödeme yapılmıyor.O halde mal kaldıralım dedik.İlçe de icra deposu yok.Müvekkilimin esnaftan tanıdığı var,birisine malı yediemin olarak bırakacağız.İcracı dediki burada kimse kimsenin malını almaz, önce yediemin ile konuşalım malı alacaksa kaldıralım.Müvekkilim ile icracı yediemin ile konuşmaya gittiler.Ben haciz mahallindeyim.Borçlu ile oğlu var.Borçlu tutturdu dükkandan çık diye.Çıksam kapatım gidecekler bu sefer çilingir bulmaya çalışacaksın.İlçede o tarihte onu bulmakta zor.Ben çıkmak istemedim.Borçlu beni iteklemeye başladı.Derken bana bir yumruk attı.Gözlüğüm kırıldı ve gözlüğüm yüzümü kesti.Yüzümde kanama oldu.Bu arada müvekkilim ile icracı geldi.Müvekkilim eski bıçkınlardan,olaya çok tepki gösterdi.Hemen Adliye ye gidip polis aldılar geldiler.Polis borçluyu,oğlunu, bizi Adliye götürdü.Suçüstü Mahkemesine çıktık.Olayı anlattık Mahkeme huzurunda.Hiç unutamıyorum Savcı borçlunun Oğluna Avukat Bey "sizi tahrik etti mi,hakaret, küfür etti mi ? " diye sordu.Başımdan kaynar sular döküldü tabiki.Borçlunun oğlu mert çoçukmuş yok böyle bir şey olmadı dedi.Bunun üzerine borçluyu tutukladılar.Borçlunun oğlu evet Avukat bizi tahrik etti.Bize küfür etti dese belki yumruğu yediğimizle kalmıyacağız,bir de belki beni tutukluyacaklar. Avukatlığımın ilk yıllarında yaşadığım bu olayı unutamıyorum.Bundan sonra da bir iki kere memura saldırı oldu haciz mahallinde. Maalesef Adliye ne kendi memurunu ne Avukatı koruyor.Bundan dolayıdır ki haciz mahallinde Avukatı da öldürüyorlar memuru da.
Old 06-02-2007, 22:14   #69
nfb

 
Varsayılan

Yazık bu forumu kaçırmışım

Soru hınzırca falan değildi, yanıt yaşananların içindeydi zaten. Taşları yola gömüp köpekleri serbest bıraktıkça bu olacak.

Alıntı:
Olayda yer alan avukatın eşi aynı adliyede savcıdır.

Ama bu ultra trajikomikdi.

Başkalarını bilemem ama en azından artık benim için bu limandan ayrılmanın zamanı geliyor.
Old 07-02-2007, 11:03   #70
sincap

 
Varsayılan

Hasbelkader bir süredir avukatlık mesleğini icra ettiğimden, gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki, borçluyu serbest bırakırdım, ülke gerekleri... Ne de olsa insanları haksız haksız tahrik ediyoruz değil mi? Aslında vatandaşı da serbest bırakırdım ama makul şüpheden dolayı bir kaç zamanını ona zehir ederdim.
Old 07-02-2007, 11:20   #71
Av. Arzu Erkol Dursun

 
Karar olay hakiminin kararı

anlattığınız olaylarda belliki bir zıtlık söz konusu. hakim olması gerekeni değil olmaması gerekeni yapmış kanaatimce sonuç olarak olaydaki hakim vatandaşı tutuklamış, boçluyu tutuklamamış olmalı
Old 07-02-2007, 13:52   #72
avenginakbaba

 
Varsayılan

bence borçlu tutuklanmamış, vatandaş tutuklanmıştır. jandarma tutanağında vatandaşın bilerek kaçtığına dair şerh düşülmüş, avukatınsa görevini yaptığı sırada memur olmasına rağmen elbette borçluyu tahrik ettiği beyan edilmiştir.

bütün makam sahipleri avukatın karşısında olmayı, avukatı bir şekilde alta almayı en büyüktatmin olarak görüyorlar çünkü.

ben, sıram geçmiş beni neden almıyorsun diyorum biraz sert bir ses tonu ile , mübaşire, o reise gidiyor, avukat bana hakaret etti diyor. yanımda meslektaşlarım bu duruma şahit oldukları halde, duruşma salonunda ses çıkarmıyorlar.
Old 07-02-2007, 15:54   #73
zafercoban

 
Varsayılan

öncelikle 2.olay açısından düşünecek olursak hukuka uygunluk nedenleri yoksa borçlunun haksız fiilinden sorumlu olarak tutuklanması gerekir. 1.olaya ilişkin olarakta hakim vatandaşın iyi halini göz önünde bulundurarak serbest bırakmış olabilir.ancak tam tersi bir durum söz knusu olmuş olabilir.tersliğin bu kadarı...
Old 07-02-2007, 18:34   #74
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan Hakim Olsaydınız Nasıl Karar Verirdiniz?

Ben olması gerekenin 2. şıuk oılmasını düşünmeme karşın sorunun tarzı nedeni ile ilk şıkkı işaretledim.
Saygılar
Old 07-02-2007, 23:39   #75
EVRİM

 
Varsayılan

olayın ayrıntılarıyla verilmesi daha iyi yorum yapılmasını sağlayabilirdi fakat bu çerçeve içinde;vatandaşın iyiniyetle hareket ettiği kabul edilerek tutuklanmaması gerekir.borçlu kasıtla hareket etmiştir ve ayrıca fiili haksız fiil teşkil ediyor olduğundan tutuklanması gerekmektedir.ama sanıyorum hakimin verdiği karar tam tersi çıkacak!!!
Old 08-02-2007, 16:19   #76
ekinhan

 
Varsayılan

Bence vatandaş tutuklanmış,borçlu tutuksuz yargılanmak üzere salıverilmiştir. Normal olsaydı bu anket olmazdı
Old 13-03-2007, 17:15   #78
ANTEPLİ

 
Varsayılan

yazılanlara ve yazanlara bakınca bu ülkede yargıya hiç güven kalmadığını anlamak hiçde zor olmasa gerek.yargı makamını işgal edenlerin, kararlarını; yasalara göre değil, kendi siyasi,ahlaki,ruhi ve kültürel durumlarına ve hatta kararı verdikleri sıradaki psikolojik durumları ve kararın muhatabı olan kişinin siyasi, ekonomik, karzimatik yapısına göre verdikleri her toplumda cevap (a) şıkkı olacaktır.Tıpkı otoparka girerken kimlik soran polisin(istanbulda),ya da geç geldiği için muayene sırası alamadığından dolayı kayıt yapan memur ve hastahane müdürünün(gümüşhanenin bir ilçesiydi sanırım) muayene sırası vermemesi nedeniyle muhatap hakimlerce şikayet edilmeleri üzerine tutuklanmaları gibi
Old 13-03-2007, 17:19   #79
ANTEPLİ

 
Varsayılan

sahi unuttum,bugün bir duruşmaya katıldım.2001 yılında bürosunda saldırıya uğrayan ve hakarete maruz kalan bir meslektaşımın dosyasıydı.Hakaret ve sövme suçlarından dolayı dava zaman aşımı dolmuştu.Darptan dolayı da davanın henüz sonuçlanmadığı ve geçireceği safahat ile yargıtay aşamalarını dikkate alırsak zamanaşımı kaçınılmaz bir sonuç.bu arada 3 kişi olan sanıklar 1 gün bile tutuklanmadılar haberiniz ola...
Old 13-03-2007, 17:38   #80
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan ANTEPLİ
sahi unuttum,bugün bir duruşmaya katıldım.2001 yılında bürosunda saldırıya uğrayan ve hakarete maruz kalan bir meslektaşımın dosyasıydı.Hakaret ve sövme suçlarından dolayı dava zaman aşımı dolmuştu.Darptan dolayı da davanın henüz sonuçlanmadığı ve geçireceği safahat ile yargıtay aşamalarını dikkate alırsak zamanaşımı kaçınılmaz bir sonuç.bu arada 3 kişi olan sanıklar 1 gün bile tutuklanmadılar haberiniz ola...

Meslektaşımıza bir de tazminat davası açmalılar ki iyice ders olsun; bundan sonra dayak ve hakarete maruz kalınca ne yapmaması gerektiğini öğrensin.

Saygılarımla
Old 13-03-2007, 18:08   #81
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan Hakim Olsaydınız Nasıl Karar Verirdiniz?

Sayın Antepli;

Olaydan duyduğunuz irkilmeyi ve kızgınlığınızı anlıyorum. Bence de haklısınız.

Öncelikle tartışmayı hakimlerle savcıların avukatlara düşman olduğu şeklindeki bir platformdan çıkaralım. İnsanlar mesleklerini kötüye kullanabilirler ama meslek insanları kötüye kullanmaz. Benim 5 tane hakim savcı stajyerim var. Ankara'ya geldiklerinde bana uğrarlar. Ben bu insanların avukat düşmanı olduğunu nasıl düşünebilirim?

Benim aynı sıralardan yetiştiğim, beraber yemek yediğim insanlar bunlar. Çok samimi olduğum ve okuldan sonra hiç görmediğim bir çok insan var hakim ve savcı olan. Bunlar bana neden düşman olsun?

Bu tartışmanın temmel nedeni hakimlerin/savcıların iş yükü avukatların da ayaklarını uzatıp para kazanmaları şeklindeki düşüncedir.

Bir hakim arkadaşım bana bu lafı etti. İfade"Ne lan ayağınızı masanın üzerine uzatıyorsunuz, gelen paraları tahsil ediyorsunuz." Gel dedim, kira istemiyorum büromda yerin var. İstifa et gel. Gelemem dedi. Bu aslında kendilerine duyulan öfkenin dış bir kişiliğe yöneltilerek kendini sorumluluktan kurtarma duygusu. Bunu her insan yapar.

Geçenlerde bir hakim arkadaşla konuşuyordum. "günde 50 dosya inceliyorum ama ben hazırım avukatlar değil, dosyayı takip etmiyorlar" dedi. Avukatlara karşı son derece nazik bir insan. Ankara'da olduğu için duruşmalarını izlama şansım oluyor.

Aslında bir davamı daha anlatmayı düşündüm de gerekli olmadığına karar verdim.

Sonuçta onlar bizinle aynı koşullarda aynı sıralarda yetişen insanlar.
Bu çerçevede çoğu bize düşman değil.
Bunu bir itiyat haline getirenler için ise söylenecek tek bir laf var.

Okulda da dostumuz değildi şimdi de değil. Ne yapalım kişilikleri bozuk. Ama böyle bir tartışmayı büyütüp iki grup arasında husumet yaratmak yanlış. Sonuçta verdikleri kararları beğenirsiniz veya beğenmezsiniz. Onlar da hukukçu. ve ben bana düşman olduklarına inanmıyorum.

Yargılamayı düzgün yapalım.

Saygılar
Old 14-03-2007, 13:32   #82
ANTEPLİ

 
Varsayılan

sayın erdoğan benim de aynı fakültede aynı sınıfta okuduğum ve hatta ekmeğimizi baylaştığımız bir çok hakim arkadaşım var.çoğuyla da aynı şehirde çalışma durumunda kaldım ve halen bulunduğum ilde en az 5 hakim arkadaşım var.inanın biri hariç daha bir gün büroma ziyarete gelmediler ve ben onları ziyarete gittiğimde bana avukat bey diye hitap edip aramıza resmiyet soktukları gibi,benim dosyalarıma karşı özel gayret gösterip daha titiz davrandıklarını,aleyhime sonuçlar çıkması için kılı kırk yardıklarını belirtmek isterim.bu arkadaşlara eğitim merkezinde ne yapıyorlarsa bilmiyorum ama burdan çıkanların çoğunluğunun aynı mantıkla hareket ettiğini düşünüyorum.Önceleri hakim savcı sınavla değil başvuru ile alındığından gerçekten hakimlik yapacak kişiler hakim olurmuş.şimdi ekmek aslanın ağzında hakimlik garanti meslek olduğu için müracaat çok fakülte çok o nedenle sınav sonucu hakim alınmakta,işte sınavı geçtiği anda geçemeyenlere karşı bir yukarıdan bakış orda başlamakta zaten diye düşünüyorum.aslında ben de hiç bir hakime ya da savcıya düşmen değilim ama keşki hakimlik değil de avukatlık yapsaydı da gününü görseydi diye düşündüğüm hakim savcı sayısı azımsanamayacak kadar çok.saygılar
Old 16-03-2007, 13:58   #83
ozmendokuz

 
Varsayılan

aslında hukuken sorunun cevabı verilen bilgiler ışığında bellidir.Ancak arızi sebebler veya iyiniyet ölçülerinde soruyu tam olarak değerlendirme imkanı bulamadığımdan gerçekçi ve samimi yaklaşırsak ve genel geçer sebeblerle yaklaştığımızda hakimin borçluyu tutuklaması,diğer şahısıda tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakması lazımdır diye düşünüyorum ...ancak benim memleketimde ilginlikler hiç bitmez...saygılarımla
Old 27-03-2007, 11:56   #84
üye16016

 
Varsayılan

Benim tahminimde a şıkkı. Gerekçesini de sevgili dark adeta duygularıma tercüman olmuş ve aynısını yazmış.
Old 16-01-2008, 10:40   #85
Av. Ali Akçay

 
Varsayılan

Vatandaşı tututklamazdım,ancak kontrol görevlilerini görmeyecek kadar trafikte dalgın seyretmesisnin yaratacağı feci sonuçları sert bir şekilde kendisine hatılrlatır serbest bırakırdım.
Borçluyu ise kesin tututklardım,
Old 16-01-2008, 13:31   #86
Avukat Hakan Eren

 
Varsayılan

Sayın Ergin,

Böylesi tahrikkar sorular sormanızı kınıyorum. Elbete "vatandaş" tutuklanacak, "borçlu" ise serbest bırakılacak. Ne var bunda? Niye karıştırıyorsunuz ortalığı?

Jandarma kontolünü farketmeyen (- ki bence kesin kaçmıştır o) "vatandaş" uyarı ateşiyle (!) vurulsa, kim verecek hesabını? Hadi al sana yeni bir dava; yetmez AİH Mahkemesi'nde devletimiz bir de tazminat ödeyecek. Elbete tutuklama yapmalı...Yaa bakın, kontrol noktasında durmaması ne sonuçlar doğurabiliyor.

Öteki olay öyle mi ama, iki - üç kişi arasında "münferit bir hadise"... Az bi bıçak sallaması var, o kadar. Ne devleti, ne düzeni ne de kamuyu ilgilendiren bir hadise... Hem avukatların ne ayrıcalığı var söyler misiniz? Bu gün herkes bıçaklanabilir! Ne var bunda? Bıçaklanan "Avukat" diye illaki tutuklama mı yapılmalı!

Lütfen kafaları bulandırmayalım.
Old 16-01-2008, 15:46   #87
Av.Barış

 
Varsayılan

Hatır,Gönülle tutuklama!Bravo.Hukuk devletine yakışır bir karar.Aslında böyle yapan insanların sonuçta o ülkedeki insanların hukuk sistemine olan güvenlerinin azalmasına dolayısıyla hakimin vereceği her karardan sonra "Hakim yine taraf tuttu" söylemlerinin artmasına yol açmaktadır.
Ben Diyarbakırda Avukatlık yapmaktayım ve bu olaya benzer olayı burada da gördüm.
Pazarcıyla tartışan Cezaevi müdürünün şikayeti üzerine jet hızıyla pazarcının savcılığa getirtilip tutuklanması tamamiyle hukukun hiçe sayılmasıdır.
Saygılar...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Avukatlar Nasıl Kurtulur? avukatlıkta Kalite Nasıl Artar? işte Bana Göre Çözümü: ibrahimbey Hukuk Sohbetleri 87 26-05-2010 22:11
Hakim Babalığı Nasıl Tespit Etsin? duyurucu1 Meslektaşların Soruları 14 27-06-2003 19:39
Noterlik Hakkında Bilgi(Nasıl Olunu,işleyiş Nasıl Vs Vs) fatih Hukuk Soruları Arşivi 2 04-03-2002 20:39


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07449389 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.