Şİkayet Yoluyla Takİbİn İptalİ Davasinda Hukukİ Yarar

A şahsı B Şahsını icraya veriyor. Ancak A şahsı daha sonra harç ödeyerek B hakkındaki takipten vazgeçiyor.
B şahsı takipten vazgeçmeden sonra icra mahkemesinde takibin iptali davası açıyor.

B şahsının takibin iptalini istemesinde hukuki yararı var mıdır?

Bir bilen bulursam, bir karar veren olursa çok sevineceğim. İyi akşamlar..

Alıntı: Yazan Av.Adem Süpçin A şahsı B Şahsını icraya veriyor. Ancak A şahsı daha sonra harç ödeyerek B hakkındaki takipten vazgeçiyor. B şahsı takipten vazgeçmeden sonra icra mahkemesinde takibin iptali davası açıyor. B şahsının takibin iptalini istemesinde hukuki yararı var mıdır? Bir bilen bulursam, bir karar veren olursa çok sevineceğim. İyi akşamlar..

Olmayan takibin iptali de olmaz. Hukuki yararı yoktur.

İçtihat gerek üstadım içtihatt...

Alıntı: Yazan Av.Adem Süpçin İçtihat gerek üstadım içtihatt...

Merhaba;

İçtihat gerekmediği yönündeki düşüncemi de belirterek ;

Alıntı: T.C. YARGITAY 4.Hukuk Dairesi Esas: 2004/9259 Karar: 2005/6120 Karar Tarihi: 07.06.2005 Dava: Davacı R. vekili Avukat B. tarafından, davalı N. aleyhine 18.9.2003 gününde verilen dilekçe ile takibin iptalinin istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece dava konusu kalmadığı nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 18.3.2004 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 7.6.2004 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine taraflardan kimsenin gelmediği görüldü, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Karar: Dava, takibin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın konusu kalmadığı nedeniyle hüküm oluşturulmasına yer olmadığı biçiminde karar verilmiş; davacı tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur. Davacı, borcu bulunmamasına karşın hakkında yapılan takip nedeniyle eldeki davayı açmıştır. Davalı da, davacıdan alacakları olmadığını kabul ile yargılama sırasında yapılan takipten feragat etmiştir. Kural olarak, her davanın açıldığı tarihteki hukuki duruma göre hükme bağlanması gerekir. Bu bağlamda, dava tarihinde davacının davalı yana borcu bulunmadığı sabit olduğu gibi; hakkında yapılan ve dava aşamasında dahi derdest olan takip karşısında, davanın esasının çözüme bağlanmasını istemekte davacının hukuki yararı da bulunmaktadır. Şu durumda, davanın esası hakkında bir karar verilmesi ve yargılama giderlerinin de buna göre belirlenmesi gerekir. Mahkemece, yetersiz ve yanılgılı gerekçeler ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 07.06.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.

Saygılarımla...

Bu daha isabetli bir karar olacak sanırım:

Alıntı: T.C. YARGITAY 19.Hukuk Dairesi Esas: 2001/7102 Karar: 2002/4658 Karar Tarihi: 14.06.2002 Dava: Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve koşulları oluşmayan tazminat isteminin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Karar: Davacı vekili, takibe konu kredi sözleşmesindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını iddia ederek borçlu olmadıklarının tespiti ile takibin iptaline ve davalı aleyhine tazminata hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ilk duruşmada, icra dosyasında takipten feragat ettiklerini, davanın konusunun kalmadığını, dava açılmasına neden olmadıkları için masraf ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulmamalarını istemiştir. Mahkemece konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Sonuç: Davalı alacaklı yargılama aşamasında icra takibinden feragat etmekle, bir noktada davanın açılmasına neden olduğunu kabul ettiği varsayılarak yargılama gideri ile sorumlu tutulmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 14.06.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.

İçtihatlar için teşekkür ederim.
Yarın duruşması var. Hakim muhtemelen davayı kabul edecek. Yani bir yanlış karar daha...
tam uyan bir karar bulsam belki reddolurdu...