zorunlu mali sorumluluk sigortası-çok çok acil!!!

Merhabalar,
Elimde çok acil cevap bulmam gereken bir dosya var.

Aracı hem kaskolu hem de ZMSSlı olan A şahsı ile ZMSSlı araç sahibi B şahsı kaza yapıyorlar. Gelen ekspertiz A şahsına aracın kaskosundan para alabileceğini tavsiye ediyor ve sanki onun talebi imiş gibi A şahsının beyanı olarak tutanağa aracı bulunduğu yer olan yurtdışında yaptırmak istediği şeklinde rapora geçiriyor. Durumu sonradan anlayan A şahsı aslında kaskodan karşılamak istemiyor; karşı tarafın sigortasına ya da kendi sigortasına başvuruyor. bu sefer de aracın yeniden ekspertiz raporunun düzenlenmesi için aracın belli bir adreste hazır bulundurulması ve bu adresin hasar hattına bildirilmesi isteniyor. 2 yıllık süre henüz dolmuş değil ancak aracın yurtdışından getirilmesi su an için imkansız; zira hasar ciddi bir hasar değil. A şahsı onun yerine aracını yurtdışındaki servisisnden tespit mahiyetinde hasarlarının bir cıktısını düzenletiyor.

Şimdi yukarıdaki durumu izah eden bir dileçe hazırlayıp mahkemeye sunsak ve aracın yurtdışından gelince rapor tanzimi için hazır bulundurulacak bir yer belirleme amaclı bir karar cıkarılmasını istesek? Acacağımız dava türü ne olabilir? tespit isteyemiyoruz cunku arac yurtdısında; hasar bildirimi önceden yapılmış ama yeniden ekspertiz alınmasına sıcak bakan sigorta sirketine aracı hazır bulunduramadığımız için zamanasımını da düşündüğümüzde hak kaybı ihtimalimiz var. Ben mutlaka hakimin müdahalesini istemek istiyorum ancak acacağımız davanın türü ve talebimizin ve diğer sunmamaız gereken evrak; vsnin ne olduğu hakkında düşünce ve tecrübelerinize ihtiyacım var.

Cok acele cevaplarınızı bekliyorum.

Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartları'nın B.3.1 nci maddesine göre sigortacı, hasar miktarına ilişkin belgelerin kendisine verilmesinden itibaren en geç 15 gün içinde gerekli incelemeleri tamamlayıp, hasar ve tazminat miktarını tespit edip sigortalıya bildirmek zorundadır. Dolayısıyla, sigortalı araçtaki hasarın belirlenmesi bir incelemeyi gerektirmektedir. Bu durum karşısında, sigorta şirketinin en erken ekspertiz raporu düzenleme tarihinde gerçek zararı öğrendiği, tazmin yükümlülüğü bulunduğu ve bu tarih itibariyle temerrüde düştüğünün kabulü gerekir. O halde, bildirdiğiniz riziko nedeniyle dava açmanız halinde sigorta şirketince hasar dosyası açılıp açılmadığı, ekspertiz raporu tanzim edilip edilmediği araştırılacaktır.Açıklanan şu durum karşısında tespit de istemediğinize göre zamanaşımını kesecek nitelikte hakimin müdahalesine ilişkin bir mahkeme kararı almanızı olanak dışı görüyorum.
En azından dava açarak zamanaşımı riskini ortadan kaldırmanız mümkündür. Açtığınız davada hasara ilişkin yurtdışındaki servis tarafından düzenlenmiş tespitleri içeren gerekli hasar evrakı ile tamirata ilişkin fatura vs gibi belgeleri sunarak sonuç alabilirsiniz.

Cevabınız için teşekkür ederim Av. Bey,

Dava acmayıp öncelikle, aracın yurtdısındaki sevisinden alınan hasar bildiren belgeye ve açılan ekspertiz dosyasını gösrtererek öncelikle sigorta sirketi hakkında, yurtdısından gelen belgedeki miktar üzerinden takip başlatsak ve sigortacının itirazı halinde acacağımız it. iptali davası ile devam etsek sizce doğrudan acılacak alacak davasından avantajı olabilir mi?

Avantajı olacağını düşünmüyorum. Süreci uzatmış olursunuz. Kaldı ki alacak muayyen (likit) bir alacak olmadığından ve alacağın miktarını tespit yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı da alamazsınız. Direk dava açmanızı öneririm. İyi çalışmalar

Av. Bey çok teşekkür ederim.

Kafamda bir sürü yol var ve zamanım çok az maalesef ama sanırım çok fazla kurcalamaya gerek yok; yarından itibaren tavsiyenizdeki gibi bir başlangç yapacağız; emeğinizi esirgemediğiniz için teşekkürler.