Kararin Usulden Bozulmasinin SonuÇlari

Herkese merhaba, tazminat davamız kapsamında mahekenin kararı, dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmediği için savunma hakkının kısıtlandığı gerekçesi ile bozulmuştur. Bizim iddiamız, dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmediğinden dolayı bu hukuki işlemi takip eden tüm işlemlerin geçersiz olacağı bu nedenle de yeniden bilirkişi incelemesi, yeniden adli tıp kurumundan rapor alınması vs. yönündeydi. Hakimimiz saolsun talebimizi reddetti; ama ben halen bu görüşteyim. Bu görüşümü destekleyecek elinizde karar veya doktrinsel bir çalışma varsa benimle paylaşırsanız sevinirim, saygılar.

Av.Can GÜRSOY

Yargıtayın bozma kararına mahkemenin uyması halinde bozma nedeni yapılan kısımlar artık kesinleşmiş olur ve artık mahkeme bu konularda farklı bir karar veremez. FAkat anladığım kadarı ile sizin olayda sadece tebligatın usulsüzlüğüne bakılarak bozma olduğundan esasa ilişkin kesinleşen bir yön yok, bu durumda bana göre siz taleplerinizde haklısınız diye düşünüyorum.

Alıntı: Yazan Canon Man Herkese merhaba, tazminat davamız kapsamında mahekenin kararı, dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmediği için savunma hakkının kısıtlandığı gerekçesi ile bozulmuştur. Bizim iddiamız, dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmediğinden dolayı bu hukuki işlemi takip eden tüm işlemlerin geçersiz olacağı bu nedenle de yeniden bilirkişi incelemesi, yeniden adli tıp kurumundan rapor alınması vs. yönündeydi. Hakimimiz saolsun talebimizi reddetti; ama ben halen bu görüşteyim. Bu görüşümü destekleyecek elinizde karar veya doktrinsel bir çalışma varsa benimle paylaşırsanız sevinirim, saygılar. Av.Can GÜRSOY

Karar, usulden dahi bozulmuş olsa, mahkeme bozma ilamına uymaya karar verince, artık önceki hüküm ortadan kalkmış demektir. Burada mahkeme bozma ilamında gösterilmiş usuli nedenlerle artık bağlıdır.
Benim anladığım kadarıyla, dava, usulüne uygun tebligat yapılamayan davalının yokluğunda görülmüş. Bu duruma göre, bozmaya uyulunca, davalının savunma ve belgelerinin ve toplanılmasını talep ettiği delillerin toplanması ve bu duruma göre yeniden bilirkişi incelemesi yapılması gerekebilir görüşündeyim.
Sunulan, cevap, belge ve toplanan delillerin yeni bilirkişi incelemesi yapılmasını gerektirmediği veya önceki bilirkişi raporunun yeterli olduğu ve yargılama konusunu son haliyle kapsadığı kanaatine varılması halinde, yeni bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek bulunmadığına hükmedilmesi mümkündür düşüncesindeyim.
Saygılar.

Sayın meslektaşlarım yanıtlarınız için teşekkür ederim. Evet, davamız maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazasından dolayı ikame edilen bir tazminat davası. Davalı müvekkilim gıyabında görülen dava kapsamında adli tıptan rapor alınarak ona göre bir karar verilmiş ve raporda davacı asilin bacağında kalıcı sakatlık olduğundan bahsediyor. Fakat biz bu sakatlığın iyileştiği kanaatindeyiz. Ben bozma kararından sonraki duruşmada yeniden Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasını talep ettim, kabul edilmedi. Bu şekilde olursa dava aynı şekilde kabul edilecek. Daha başka ne yapabiliriz.

Ne var ki, usülden bozma kararında, bozma nedenine göre, sair hususların incelenmesine şimdilik gerek görülmediğine karar verildiğinden, Yargıtay, 2. hükmü usul ve yasaya aykırı görürse, bu sefer de esastan bozacaktır.