boşanma!

ilginize şimdiden teşekkür ederim...
bugün bir kadın müvekkilim geldi. kendisi eşinden boşanmak istiyor ama eşinin nerde kaldığını şu anda nerede oldğunu hiç birşey bilmiyor. müvekkili 6 ay kadar önce terk edip gitmiş. bu kişiye karşı açacağım boşanma davasında tebligatı nereye yapmalıyım. herhangi bir adrese yapsak oradan birisi tebliğ alsa olur mu. davalı duruşmalara hiç gelmese hakim boşanmaya karar verir mi?
yardımlarınız için şimdiden tşk...

"Herhangi bir adrese tebligat yapsak oradan birisi tebliğ alsa" tebligat kanununu falan bir yana bırakalım. Sizce olur mu? Olabilmeli mi?
Ne yapılmalı? Derseniz tartışalım, bunu yapan avukatın ve dahi bu şekilde yapılan tebligatla boşanma kararı veren hakimini sorumluluğunu da tartışabiliriz ama "herhangi bir adrese tebligat yapsak, onu birisi alsa olur mu?" durumunu tartışmayalım.

Alıntı: Yazan ayanlar07 ilginize şimdiden teşekkür ederim... bugün bir kadın müvekkilim geldi. kendisi eşinden boşanmak istiyor ama eşinin nerde kaldığını şu anda nerede oldğunu hiç birşey bilmiyor. müvekkili 6 ay kadar önce terk edip gitmiş. bu kişiye karşı açacağım boşanma davasında tebligatı nereye yapmalıyım. herhangi bir adrese yapsak oradan birisi tebliğ alsa olur mu. davalı duruşmalara hiç gelmese hakim boşanmaya karar verir mi? yardımlarınız için şimdiden tşk...

Sayın ayanlar;

Hiç tecrübe etmedim. Ancak Sayın Doğanel'in fikirlerine katılmakla beraber; şahsi kanaatim o yöndedir ki; siz boşanma davanızı TMK'nun 164. maddesine dayanarak açarsınız. Evi terk eden davalı eşe öncelikle "eve dön ihtarı" gönderilmesini talep edebilirsiniz. Mahkeme öncelikle davalı eşin adresini tahkik edecektir. Herhangi bir adres bilgisine ulaşılamaması durumunda, anılı maddede belirtildiği üzere ilanen ihtar tebliğ olunur ve davalı eşe ilan tarihinden itibaren 2 aylık süre tanınır. İhtara icabet etmemesi durumunda da; terk nedeniyle boşanmaya hükmedilir.

Ancak, müvekkillerin her zaman en doğruyu yansıtmadığı hususu unutulmamalıdır. Bu şekilde bir yol tercih edildiğinde ve ihtar eğer davalı eşin şahsına tebliğ olunur da; davalı eş ihtara icabet eder ve eve dönerse; müvekkilinizin diğer boşanma sebeplerine dayanarak davaya devam etmesi olanaksız hale gelir. Ancak ve ancak ihtar tebliğinden sonra oluşacak yeni durumlara göre boşanma sebeplerinin varlığı ve müvekkilinizin kusursuzluğu durumunda yeni bir boşanma davası açılabilecektir.

Kısacası benim tavsiyem, terk ve diğer boşanma sebeplerinden biri (en uygunu şiddetli geçimsizlik) nedenine dayalı olarak boşanma davanızı açın. Davalının adresinin tespit edilememesi halinde tebligat ilanen yapılacağından; boşanmaya da karar verilebilecektir.

Kolay gelsin..

Mahkeme zaten adresin tespiti ve dava dilekcesınin tebligi için gerekli tüm arastırmaları yapacaktır eger tüm aramalar sonucunda bir adres bulunamazsa kayıtlardaki adrese 35 göre teblig yapılacaktır...ıyı calısmalr....

Sayın Meslektaşım, "terk" e dayalı boşanma davası yerine "şiddetli geçimsizlik" e dayalı boşanma davası açmanızı öneririm. Bildiğiniz üzere "terk" sebebine dayalı boşanma davalarında usuli işlemler yapılması gerekir ki, bu da adresi bilinmeyen davalınıza ihtarname tebliğ etme çabanıza neden olacaktır. Eğer tebligat adresi bulunamazsa davalınız adına kayıtlı gçmenkul veya menkul mal varsa bu adreslere geçerli tebligat yapılabilecektir. Çalışmalarınızda başarılar dilerim...

Bildiğim kadarı ile, dava dilekçesi birlikte ikamet edilen en son adrese tebliğ edilir. Şayet tebligat yapılamadan dönerse, mahkeme kolluk vasıtası ile davalının adresini tespit etmeye çalışır. Tespit edilen davalının adresine tebligat çıkarılır.
Şayet kolluk vasıtası ile davalının adresi tespit edilememiş ise Mmahkeme dava dilekçesinin ilan yolu ile tebliğine karar verir. Yargılama süreci bu şekilde yapılan taraf teşkilinden sonra devam eder.
Bence davanın terk nedeni ile değil şiddetli geçimsizliğe dayalı olarak açılması daha doğru olur.
Saygılarımla

dava dilekçesinde davalının adresi boş geçilecek ve bilinmiyor denecektir. bu durumda sadece size duruşma günü gelir ve mahkemece davalının adres araştırması yapılır. Bir sonuca varılamaz ise ilanen tebligat yapılır. Diğe hususlar genel kurallara tabidir.

Umarım bu soruyu ve sorunu dile getiren meslektaşımız, suç teşkil eden öyle bir yolu denemez. Sahte adres ile boşanma davasının yürümesini ve sonuçlanmasını sağlamak resmi evrakta sahtecilik suçunu oluşturur. Şayet bu yol ile boşanma sağlanırsa suç tamamlanmış,boşanma kararı alınamazsa--olay farkedilir ve sonuca gidilemezse- suça teşebbüs aşaması sözkonusu olur ve eski TCK zamanında ağır ceza mahkemelerinin,yeni ceza yasamızda ise Asliye Ceza Mahkemelerinin görev alanına giren bir suç olarak takibi sözkonusu olur.Davalının adresinin doğru olarak gösterilmesi ve bulunması,bu tür sakıncalı yol ve yöntemlerin düşünülmemesi en sağlıklı ve güvenli yoldur.

öncelikle herkese ilgisinden dolayı tşk ederim. aynı mesleği yapan bir kişi olarak ve bir hukuk adamı olarak rastgele bir adrese tebliğ yapıp kişiye ulaşılabildiği halde haberi yokken kişiyi boşamaya çalışmak ne biz hukukçulara ne de normal kişiye yakışmayacağı gibi vicdani rahatsızlık da verir. sevgili meslektaşlarım bu kişi zaten piyasada sahte kimlikle dolaşan bir kişiymiş. tüm borçları karısı üzerine yapmış bu kimlikten dolayı. yani anlıcanız bu kişi nitelikli bir dolandırıcı. gelelim bizim olaya kişinin adresi yok eşini tel ile ararken de özel numaradan arıyor görüşmeye gelmiyor boşanma davası açılacağından haberi var. benim sizlerden istediğim yardım böyle bir kişiye nasıl tebligat yapmalıyız. bir de boşanma davasında her iki taraf da dinlenir diye biliyorum ben. bu emredici bir hüküm müdür? yani kişiye gerekirse 35 e göre tebligat yapıldığında yine gelmezse boşanma kararı verilebilir mi?
bir de boşanma davasında maddi ve manevi tazminat istenirken bunların hangisinde nispi harç ödeniyordu..tşk...

Kötüniyetli ve tebligatı almaktan kaçınan bir davalı da olsa,tebliğe ilişkin zorlukları yasal yollardan aşarak ve yasal prosedür ne ise uygulayarak davayı yürütmek en sağlıklı yolu. Bilinen son adresine tebligat gönderilir,bulunamazsa emniyet araştırması yapılır,emniyet araştırması da olumsuz gelirse ilanen tebligat yapılır. Bu tür kötüniyetli kişiler,adresin sahteliğini iddia edip davacıyı ve biz avukatları da zor duruma sokma eğilimine ve ahlaki düzeyine sahip olabileceklerinden,öyle bir tahkikattan korkan müvekkilinizin de,korkarak,adresi ben vermedim avukatım yazmış şeklinde bir beyanla sizi zor duruma sokabileceği gibi endişelerle bu yolu izlememenizi,açılmış bu tür davalara tanık olduğum için hatırlattım. Sizin iyiniyetinizden eminim. Ancak,avukat olarak bizler,hukuki olarak hiçbir sakınca taşımayan en sağlıklı ve güvenli yollarla davalarımızı yürüterek kendimizi de güven içinde buluruz. Ayrıca hatırlatmak isterim ki ; 35. maddeye göre tebligat yapabilmek için davalının mahkemeye veya başkaca resmi mercilere bildirmiş olduğu adresine tebligat yapılamaması,bu adresten ayrılmış olması,tüm aramalara rağmen yeni adresinin tesbit edilememesine dair araştırmayı yapan tebligat memurunca bu çabanın ve araştırmanın sonuç vermediği şerhi düşülerek ve diğer usuli gereklere uyularak tebligat işleminin yapılması ve bu hususta düzenlenen tebliğ parçasının mahkeme divanhanesine asılması suretiyle tamamlanması şartı ile tebligat yapılmış sayılacaktır. Eğer resmi mercilere bildirdiği bir adresi yok ise,TK m 35 e göre tebligat yapabilme imkanı da bulunmayacaktır.