Düzenleme Şeklinde Vasiyetnameden Dönme

Muris, ölmeden önce kanunun aradığı şartlara uygun olarak ''ölünceye kadar bakma sözleşmesi'' akdediyor.Sözleşmeye göre , ölünceye kadar kendisine bakma şartıyla bir taşınmazını öldükten sonra kızına devredeceği yükümlülüğü altına giriyor.(Baba öldükten sonra kıza karşı ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptali davası açılmıştır.)

Ayrıca düzenleme şeklinde vasiyetname yaparak ,kendisine sadece kızının baktığını , diğer iki oğlunun kendisine bakmaması nedeniyle taşınmazlarının bir kısmının, ölünceye kadar kendisinin olduğunu, kendisi öldükten sonra kızına kalacağını vasiyet ediyor.

Uyuşmazlık konusu , danışacağım konu şu aşamada başlıyor,
Oğullardan biri babayı ikna ediyor, notere gidilerek ''resmi vasiyetnameden dönme ''işlemi yapılıyor. Bu aşamada baba anksiyete hastasıdır, ve sadece ''kız çocuğuna miras bırakılmaz'' mantığıyla ve oğlunun baskısıyla hareket etmiş, gayrimenkullerini oğullarına satış yapmış gibi göstererek( muvazaa ile ) taşınmazlarının oğullarına intikalini sağlamıştır.
Bu konuyla ilgili tapu iptal ve tescil davaları açılmıştır.
Ben 'vasiyetnameden dönmenin iptali '' için bir dava açmak istiyorum. Bu iptal davasında babanın mal kaçırma gayesinde olduğu , anksiyete rahatsızlığı dışında dayanabileceğim hususlar nelerdir? Yardımcı olursanız çok memnun olurum.

Herkese iyi çalışmalar ve kolaylıklar dilerim.

Vasiyetten dönme kanunda öngörülen şekillerden birine uymak sureti ile yeni vasiyetname yapma (TMK 542) , vasiyeti yok etme ( m.543) veya mevcut vasiyetname ile bağdaşmayan tasarrufta bulunma (m.544) ile yapılabilir.

Vasiyetten dönmenin iptali için vasiyetnamenin şekil şartlarına uyulmadan dönme beyanında bulunma ,ehliyetsizlik, iradeyi ortadan kaldırıcı yanılma,aldatma,korkutma şeklindeki sebeplerin varlığı gösterebilir. Anksiyetenin gerekli incelemeler ve ağırlık derecesi belli olmadan kesin olarak ehliyetsizlik nedeni olduğu söylenemez. Tanık beyanları,varsa doktor raporları, sağlığında kullandığı ilaçlar değerlendirilerek bu konu adli tıp raporu ile çözümlenir. Miras bırakanın mirastan mal kaçırma gayesi ile muvazaalı hareket ettiği hususu " vasiyetnameden dönmenin iptali" davasında ele alınacak bir unsur değildir. Bu husus ancak muris muvazaası nedeniyle tapu iptali veya tenkis davasının konusunu teşkil edebilir.

Somut olayda; miras bırakan hem Noterdeki beyanı ve hemde tapuda yaptığı satış işlemi ile dönmüştür. Bu yönden sadece Noterdeki işlemin iptali yetmez. Ayrıca Tapu kayıtlarının da iptalinin istenmesi gerekir.(Önce açılan davaların hangi nedene dayandığını bilmediğimden genel olarak söyleyebiliyorum) Diye düşünüyorum.