Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Maaş Alacağına ilişkin Protokol ve Faiz başlangıcı

Yanıt
Old 20-07-2010, 03:22   #1
av.sebahattin

 
Varsayılan Maaş Alacağına ilişkin Protokol ve Faiz başlangıcı

Müvekkil ile eski işvereni iş akdinin fesih edilme tarihine yakın bir zamanda bir protokol imzalayarak, 4 aylık birikmiş maaş alacağının "6 ay içinde ödeneceği" konusunda protokol imzalamışlardır.

Söz konusu protokolü icra takibine koyduk ve devamında itirazın kesin olarak kaldırılması davası açtık.

Aklıma takılan borcun 6 ay içinde ödeneceği şartına rağmen temerrüt için ayrıca ihtar çekmeye gerek olup olmadığı. Konuyla ilgili elinde Yargıtay Kararı olan meslektaşlarımdan paylaşımlarını bekliyorum.
Saygılarımla.

İlgili Kanun Maddesi Borçlar Kanununun 101/2 maddesi " ....Borcun ifa edileceği gün müttefikan tayin edilmiş veya muhafaza edilen bir hakka istinaden iki taraftan birisi bunu usulen bir ihbarda bulunmak suretiyle tesbit etmiş ise, mücerret bugünün hitamı ile borçlu mütemerrit olur....."
Old 20-07-2010, 15:55   #2
halit pamuk

 
Varsayılan

Burada ihtarın yerine tutan bir durumun var olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle sözleşmenin imzalanmasından itibaren 6 ay içinde ödeneceğine ilişkin bir hüküm varsa sürenin son günü ifa gündür.


T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi

Esas : 1994/8865
Karar : 1994/9312
Tarih : 27.10.1994

KESİN VADELİ AKİTLER


Özet :Kesin vadeli akitlerde ifa kararlaştırılan tarihte veya zaman içinde vuku bulmazsa ihtara ve süre tayinine artık gerek görülmez. Vadenin gelmesi alacağı muaccel hale getirir ve borçlu ifa ile yükümlü olur.



( 818 s. BK. m. 75, 76 )


Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, satım sözleşmesi gereğince 30 Eylül 1989 tarihinde teslimi davalı Türkiye Emlak Bankası A.Ş. tarafından taahhüt edilen Küçükbakkalköy Anatepe konutlarından 2435 parsel, DL Blok 15 numaralı satım konusu bağımsız bölüm standart tip konutun, bu güne kadar teslim edilmediğini öne sürerek 4 aylık süre için kira karşılığı tazminatın beher ay için temerrüt faizi ile birlikte 39.750.000 T1.nın tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı ortada resmi şekilde yapılmış bir sözleşme yapılmadığı gibi banka tarafından taahhüt edilmiş bir teslim tarihi, gecikme faizi veya cezai şart bulunmadığını sözleşmedeki 20 aylık sürenin kesin teslim tarihi olmadığını savunmuş davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece satış sözleşmesinde başlayacağı gün belirtilmeksizin "20 ay sonra" teslime davet edileceği şeklinde kararlaştırmanın kesin vade olmadığı davalının da temerrüde düşürülmediği kabul edilmiş davanın reddine karar verilmiştir.

Hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen "vadeli satışlar için Anatepe Konut Yapı Teklif Yazısı" başlıklı sözleşmenin teslim süresini belirleyen 6ncı maddesinde aynen "Anadolu Bankası 20 aylık süre sonunda konutunuzu size teslim için davet edecektir" denilmektedir.

İfa (ödeme) günü gelmiş olan borç "muaccel" olmuş bir borç demektir. Vade olarak belirli bir gün veya belirli bir süre öngörülmüş olabilir. İşte sözleşmedeki "20 aylık süre sonunda" sözü vadenin bu ikinci anlamına örnek oluşturur. Burada vade sürenin sonunda dolacaktır. Görüldüğü gibi taraflarca akitte kararlaştırılan vadenin muayyen ve kesin olduğundan kuşku ve duraksamaya yer olmamalıdır. Gerçekte de "20 aylık sürenin sonunda" sözlerinden asla belirsizlik sonucuna kavuşulması mümkün değildir. Burada ifa zamanı sözleşme tarihinden itibaren başlayıp 20 inci ayın sonu olarak kesin bir tarih belirlenmiştir. Yine vadenin hukuki tarihinde de bir katiyetsizlik ve kuşku görülmemektedir. Ayın son günü de BK. 75/1 maddesince tesbit edilecektir. O nedenle satım konusu dairenin mutlaka belirtilen tarihte teslim edilmesi bu tarihte ifa yerine getirilmediği takdirde de ifanın daha sonra yapılamayacağının taraflarca kararlaştırılmış olduğunun kabulü zorunlu olmaktadır. Kesin vadeli akitlerde ifa kararlaştırılan tarihte veya zaman içinde vuku bulmazsa ihtara ve süre tayinine artık gerek görülmez. Vadenin gelmesi alacağı muaccel hale getirir ve borçlu ifa ile yükümlü olur. (BK. Md. 76) Tüm dosyadaki bilgi ve belgelerden satım konusu daireyi sözleşmede tayin edilen kesin vade içinde teslim etmediği ve böylece ifanın geciktirilmiş olmasından dolayı davalının temerrüdünün oluştuğu anlaşılmıştır.

Şu durum karşısında, Mahkemece davalının sözleşmeye aykırı davranması nedeni ile davacının uğradığı giderin miktarı tesbit edilmeli ve hüküm altına alınmalıdır. (BK. Md. 96) Mahkemenin hükmüne emsal tuttuğu Dairemizin 13.4.1993 gün ve 1931-3134 sayılı ilamı hata sonucu verilmiş tek bir karar olup bundan da hemen dönülmüş ve aynı durumda olan tüm davalar az yukarda açıklanan kurallar ışığında sonuca bağlanmıştır. Halen de istikrarlı bir biçimde bu görüş sürdürülmektedir. O halde usule ve yasaya aykırı bulunan mahkeme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ: Temyiz olunan mahkeme kararının belirtilen nedenler altında davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.10.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
amme alacağına ilişkin haciz mystery_a Meslektaşların Soruları 5 25-02-2016 15:17
faiz alacağına ilişkin zamanaşımı hak 198 Meslektaşların Soruları 1 16-06-2009 10:16
kira alacağına ilişkin takip muzio Meslektaşların Soruları 2 22-11-2008 11:37
amme alacağına ilişkin faiz sorusu sakgoz79 Meslektaşların Soruları 4 24-03-2008 16:57
Işe Iade Halinde Istenecek Boşta Geçen Süre Alacağına Uygulanacak Faiz Ve Başlangıcı bahar erdoğan Meslektaşların Soruları 1 22-03-2008 13:24


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03498912 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.