Danıştayın Başörtüsü/sıkmabaş Kararı

Değerli meslektaşlar, kararın metnine henüz bakamadım ama, bir anaokulu öğretmeninin okul dışında başörtüsü/sıkmabaş kullanmasının küçüklere KÖTÜ ÖRNEK teşkil edebileceği gerekçesiyle müdür olamayacağına karar verilmiş.Eğer gerekçe gerçekten buysa, başörtüsü/sıkmabaş kullanmayı tercih eden bir kadının, prestiji olan hiçbir mesleği yapamayacağı sonucu ortaya çıkmakta.Acaba başörtüsü/sıkmabaşı tercih eden bir kadın sadece, ANNE, EVHANIMI veya GÜNDELİKÇİ olmalı mı denmek istenmiş bu kararla.Kararı henüz okumamakla konuyu tartışmaya erken mi açtım bilmiyorum (bu arada kararın tam metnini bir arkadaşımız ekleyebilirse memnun olurum) ama, konuyu inanç özgürlüğünün ötesinde KADIN HAKLARI açısından vahim bulduğumu belirtiyorum.

tabii burda, okulun kapısına kadar türban takıp, okulun kapısından girerken başını örten düşünce sisteminin çelişkisini de tartışmak lazım !

böyle çelişkiler içinde yaşayan birinin ne kadar üretici ve sağlıklı olabileceğini de tartışmak lazım.

Ha dene bilir ki "ne yapsın, işini kaybetmemek için başını okulda açıyor"

İş mi önemli, inanç mı?

Para mı önemli, inanç mı?

Arkadaşlar,

Bu konu yıllardır tartışılıyor ve her tartışma belli bir noktadan sonra her iki tarafı da rahatsız edecek boyuta ulaşıyor.

Normal şartlarda insanın başının açık ya da kapalı olması pek önemli sayılmasa da, işin içine siyaset, başörtüsü/türban ya da sıkmabaş' a anlam yüklenmesi girince, her şey bir anlamda anlamsızlaşıyor.

BU konuyu bu forumda tartışmamakta fayda görüyorum. Çünkü daha önceleri de tartışıldı ve sonu hep kırgınlıkla neticelendi. Bazı üyelerimizin üyeliği silindi bazıları ise kendilerini imha etti... Bu nedenle de değerli ve bilgili bazı üyelerimizden mahrum kaldık!

Saygılar.

Alıntı: BU konuyu bu forumda tartışmamakta fayda görüyorum. Çünkü daha önceleri de tartışıldı ve sonu hep kırgınlıkla neticelendi. Bazı üyelerimizin üyeliği silindi bazıları ise kendilerini imha etti... Bu nedenle de değerli ve bilgili bazı üyelerimizden mahrum kaldık!

Konu hukuk forumunda tartışılmayacaksa nerede tartışılacak?Sonuçta Danıştay'ın bir kararından yola çıkıyoruz?Herkes özgürce fikirlerini söyleyebilmeli.Foruma yeni katılan bir üyeyim, daha önce muhakkak ki tartışılmıştır ama Danıştay'ın son kararındaki gerekçeyi ilk defa duydum.Dünya görüşümün o çizgide olduğu aklınıza gelmesin sakın, ama çevremizde olan insanlardan bunun inançlarıyla ilgili olduğunhu öğreniyorum.O kişilerin ifadeleri böyleyse niyet avcılığına soyunmak başkalarının vazifesi olmamalı.Kırıcı olmaksızın, hukukilik dışına çıkılmaksızın konu tartışılabilir bence.

Alıntı: İş mi önemli, inanç mı?

Alıntı: Para mı önemli, inanç mı?

İnsanlar, kendileri için zorunlu olarak düşündükleri şeyler arasında tercih yapmak zorunda bırakılmamalılar bence..

burada başörtüsünü sadece inanç olarak ele almak çıkmazlığı baştan kabullenmek anlamına gelir.inanç hakkı olduğu doğrudur ancak başörtüsünü simge olarak kullananların önünü kesmek yoluna gidilerek kamu düzeninin korunması amaç edinmiştir.burada danıştayın kişilerin inançlarına karıştığı düşüncesi yanlıştır.bu yasaklama sayesinde başlayabileceğini düşündükleri hareketlenmeleri önceden bertaraf edilmesi amaç edinilmiştir.askeri ve danıştayla ilgili açıklamalara bakıldığında inancın önüne engel getirilmek istenmemiştir. bir açıkoturumdaki konuşmaları yazıya dökmek isterim.burada yer alan başörtünün tanımına bakmak gerekir denmiştir.eğer bir yasaqk var ise bu tanım içinde yer alan ögeler yasaklanır.bir kamu tüzel kişiliğinde başörtünün tanımı yer almaktadır.yani işin kısacası bere bandana tarzı saçı örtebileceği birşeye yasak bulunmamaktadır demektedirler.açıklayıcı bir yorum getirerek başörtünün tanımına atıf yapılabilir.böylece inancı yerine getirebileceği başka bir yöntem kullanılabilir.

Sayın meksikalı.....başörtüsü yasağı, başörtüsü simge olarak kullanıldığı için ve kamu düzenini bozduğu için var diyorsunuz...birincisi,başörtüsünü
simge olarak kullanan birilerinin olduğunu düşünmüyorum.Hadi var diyelim,sadece inancı gereği takanlar ne olacak.Bu durum onların açıkça mağdur olduğu anlamına gelmiyor mu....İkincisi,başörtüsünün kamu düzenini bozduğunu iddia ediyor ve bu nedenle yasaklandığını söylüyorsunuz.peki ama nasıl bozuyor kamu düzenini...nasıl oluyor da sadece inancını yerine getirmek isteyenlerin taktığı bu kumaş kamu düzenini bozabiliyor...Ya da nasıl oluyorda başı kapalı olduğu için bir bayan öğretmenin müdür olması,kötü örnek olduğu için engelleniyor....ya da nasıl oluyorda bunlar bir irticai hareketlenmenin menşei olarak görülebiliyor....ve nasıl oluyor da neredeyse tamamı müslüman kimlikli bir ülkede bu yasak bu kadar rahat savunulabiliyor tamamen hıristiyan bazı ülkelerde serbestken ve oralarda kamu düzenini bozmazken...Diyeceğim o ki sadece biraz vicdana göre hareket edilmeli...

Arkadaşlar, bu ülkede bir zamanlar baş örtüsü serbestti. Hatta kamu kurumlarında kılık kıyafet yönetmeliği de yoktu. Dileyen devlet memuru dilediği gibi giyinir, isteyen başını da örterdi. Ancak ne zaman ki birileri baş örtüsüne özel bir anlam yükledi; deyim yerindeyse onu kendi amaçları doğrultusunda özellikle kamplaşmayı sağlayacak biçimde kaşımaya başladı; işte o zaman kıyamet koptu. Etki tepkiyi doğurdu. Başka birileri de aksi yönde kullanmaya başladı. Bu konuyu kurcalamadan toplumun belli bir sükunete ulaşmasını beklemenin en akılcı yol olduğunu düşünüyorum. Hiç kimsenin onu kendi emellerine alet etmeye elbette hakkı yoktur. Konuya 'inanç' açısından bakmak da doğru değildir. Ne namus bir parça beze bağlıdır, ne de onun yasaklanmasının topluma faydası vardır. Mesele toplumsal mutabakatın bozulmamasıdır, mesele onun alet edilip edilmemesidir. İnsanlar lehte veya aleyhte onu kullanmaktan vaz geçtikleri gün bu problem de bitecek, yine yıllar öncesinde olduğu gibi serbest olacaktır elbet. Lütfen kaşımayalım. Saygılarımla.