Ek Davada Ne Zamana Kadar BİrleŞtİrme Talep Edİlebİlİr?

Arkadaşlar merhaba,
Konu ile ilgilenip yanıt verecek tüm meslektaşlarıma şimdinden teşekkür ediyorum.
Açacağım bir ek dava ile ilgili olarak bazı hususlarda tereddüte düştüm. Şöyleki;
Asliye Hukuk Mahkemesi’nde büyük bir alacağın bir kısmı için dava açtık. Mahkeme, tahkim şartının yerine getirilmediği gerekçesi ile davayı “görev yönünden” reddetti. Fakat Yargıtay kararı bozdu. Mahkeme bozmaya uydu biz de bu arada davayı, alacağın tamamı üzerinden ıslah ettik. Bu defa mahkeme davayı kabul ve fakat ıslah talebini reddetti.
Buna göre;
1- İlk dava mahkemece karara bağlanmış olmasına rağmen, açacağım ek davada birleştirme talep etmeli miyim?
2- Her ne kadar, bozmadan sonra ıslah yapılamayacağına dair Yargıtay kararları mevcut olsa da, bu davadaki bozma kararı usule ilişkin olduğundan ve yargılamanın ilk evresinde işin esasına girilmediği için ıslah şansımız olmadığından, kararın ıslah talebinin reddine ilişkin kısmını temyiz etmeli miyim?
Bu konulardaki bilgi ve tecrübelerinizi paylaşırsanız sevinirim.
Saygılarımla

''Her ne kadar, bozmadan sonra ıslah yapılamayacağına dair Yargıtay kararları mevcut olsa da, bu davadaki bozma kararı usule ilişkin olduğundan ve yargılamanın ilk evresinde işin esasına girilmediği için ıslah şansımız olmadığından, kararın ıslah talebinin reddine ilişkin kısmını temyiz etmeli miyim?''
Yargıtay'ın, kararı kanun ve usule aykırılıktan dolayı bozmasından sonra ıslahın mümkün olduğu yönünde bir kararını hatırlıyorum.

''.....Vurgulamalıdır ki; tahkikat evresi, bozmanın içerik ve kapsamına göre, bazı hallerde bozmadan sonra da gerçekleşebilir. Ancak, 84. maddedeki “tahkikata tabi davalarda tahkikat bitinceye kadar’” ifadesinden, Kanunun, tahkikat ve hüküm arasında düzenlediği sözlü yargılama evresinde ıslaha izin vermediği sonucu çıkarılabilmektedir. Uyuşmazlıkla doğrudan ilgisi
bulunduğundan, 04.02.1948 gün ve 1948-3 esas, 1944-10 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının metni, sadece gerekli kısaltmalar yapılarak aşağıya alınmıştır.....''
''....İçtihadı Birleştirme Kararıyla kabul edilen, bozmadan sonra ıslahın mümkün olmadığı yönündeki kural, Hukuk Usulü Mahkemeleri Kanunu’nun 84. maddesi hükmüyle birlikte değerlendirildiğinde, bir davadaki istem/istemler hakkında mahkemece tahkikat (tarafların duruşmaya çağrılmaları, çekişmeli yönlere ilişkin delillerin toplanması, toplanan delillerin değerlendirilmesi) yapılarak, bunların ortaya koyduğu sonuç çerçevesinde bir hükmün kurulduğu ve Yargıtay’ın ilgili Dairesinin de, kurulan bu hükmü, herhangi bir nedenle usul ve yasaya aykırı görerek bozduğu hallerle sınırlı bir içeriktedir....''
YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ
E: 2009/15444 K: 2010/654 T: 25.01.2010
YARGITAY BOZMASINDAN SONRA YAPILAN ISLAH

İlginize çok teşekkür ediyorum sayın meslektaşım
Kanaatimce bizim durumumuzda ıslah talebinin reddi, Kanunun tanıdığı bu müesseseyi kullanma imkanını tamamen elimizden almaktadır. Bu nedenle kararı kısmen temyiz ederek, tartışılmasını sağlamayı ve sonucu görmeyi düşünüyorum.
Saygılarımla

Kanaatimce, sizin davanızda tahkikat aşaması sonuçlanmadığından dolayı ıslah talebinin reddine ilişkin kısmı temyiz edebilirsiniz.

Alıntı: Yazan Av. Nuray ÖZGÜNEY Arkadaşlar merhaba, Konu ile ilgilenip yanıt verecek tüm meslektaşlarıma şimdinden teşekkür ediyorum. Açacağım bir ek dava ile ilgili olarak bazı hususlarda tereddüte düştüm. Şöyleki; Asliye Hukuk Mahkemesi’nde büyük bir alacağın bir kısmı için dava açtık. Mahkeme, tahkim şartının yerine getirilmediği gerekçesi ile davayı “görev yönünden” reddetti. Fakat Yargıtay kararı bozdu. Mahkeme bozmaya uydu biz de bu arada davayı, alacağın tamamı üzerinden ıslah ettik. Bu defa mahkeme davayı kabul ve fakat ıslah talebini reddetti. Buna göre; 1- İlk dava mahkemece karara bağlanmış olmasına rağmen, açacağım ek davada birleştirme talep etmeli miyim? 2- Her ne kadar, bozmadan sonra ıslah yapılamayacağına dair Yargıtay kararları mevcut olsa da, bu davadaki bozma kararı usule ilişkin olduğundan ve yargılamanın ilk evresinde işin esasına girilmediği için ıslah şansımız olmadığından, kararın ıslah talebinin reddine ilişkin kısmını temyiz etmeli miyim? Bu konulardaki bilgi ve tecrübelerinizi paylaşırsanız sevinirim. Saygılarımla

Ben olsam, ek davayı açıp, birleştirme hususuna takılmazdım. İlk davayı da temyiz etmezdim.

Öncelikle ilginize teşekkür ediyorum. Bu cevabınızı birleştirme talebi olmaksızın ek dava açmak şeklinde mi anlamalıyım?
Saygılarımla

Alıntı: Yazan Av. Nuray ÖZGÜNEY Öncelikle ilginize teşekkür ediyorum. Bu cevabınızı birleştirme talebi olmaksızın ek dava açmak şeklinde mi anlamalıyım? Saygılarımla

Tabii ki öyle dedim. En pratik yol budur.

Alıntı: Yazan Av. Nuray ÖZGÜNEY Arkadaşlar merhaba, Konu ile ilgilenip yanıt verecek tüm meslektaşlarıma şimdinden teşekkür ediyorum. Açacağım bir ek dava ile ilgili olarak bazı hususlarda tereddüte düştüm. Şöyleki; Asliye Hukuk Mahkemesi’nde büyük bir alacağın bir kısmı için dava açtık. Mahkeme, tahkim şartının yerine getirilmediği gerekçesi ile davayı “görev yönünden” reddetti. Fakat Yargıtay kararı bozdu. Mahkeme bozmaya uydu biz de bu arada davayı, alacağın tamamı üzerinden ıslah ettik. Bu defa mahkeme davayı kabul ve fakat ıslah talebini reddetti. Buna göre; 1- İlk dava mahkemece karara bağlanmış olmasına rağmen, açacağım ek davada birleştirme talep etmeli miyim? 2- Her ne kadar, bozmadan sonra ıslah yapılamayacağına dair Yargıtay kararları mevcut olsa da, bu davadaki bozma kararı usule ilişkin olduğundan ve yargılamanın ilk evresinde işin esasına girilmediği için ıslah şansımız olmadığından, kararın ıslah talebinin reddine ilişkin kısmını temyiz etmeli miyim? Bu konulardaki bilgi ve tecrübelerinizi paylaşırsanız sevinirim. Saygılarımla

Sayın meslektaşım,

04.02.1948 tarih 10/3 sayılı İnançları Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay bozma kararından sonra ıslah yapılamayacağı tartışmasızdır.

yeni bir ek dava açmanız lazım. Kararın kesinleşmesini beklemeniz bence daha doğru olacak. Dediğiniz gibi yüksek meblağlı bir dava ise ve karşı tarafın ödeme probleminin olmayacağını düşünüyorsanız kesinleşmesini bekleyin. Zaten dosya yargıtayda ise mahkeme dönüşünü de bekleyecektir.

Yasaya göre, tahikakata tabi davalarda ıslah tahkikat bitinceye kadar yapılabilir. Yargıtay 10. Hukuk Dairesi ' nin, yasanın anlamına daha uygun bir yorumla tahkikat bitmediği takdirde ıslahın yapılabileceğini belirtmesi daha doğrudur kanaatindeyim.

Zamanaşımı ihtimali var. Bu nedenle, kesinleşmesini bekleme ihtimali yok. Ek davayı beklemeden açmam lazım